Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/880 E. 2020/906 K. 29.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2015/880 Esas
KARAR NO :2020/906

DAVA: Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 08/09/2015
KARAR TARİHİ: 29/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket, … Danışmanlığı işinin yapılması için 19/05/2014 tarihinde dava dilekçesinde belirtilen işlerin yapılması için anlaştıklarını, müvekkili bu işlerin yapılması karşılığında davalıya 20/05/2014 tarihinde 23.600-TL, 22/07/2014 tarihinde 12.000-TL, 25/07/2014 tarihinde 11.600-TL ve 17/09/2014 tarihinde 23.600-TL olmak üzere 60.000-TL + KDV (%18) şeklinde toplamda 70.800-TL ödeme yaptığını, ancak davalı tarafından davalının asli edimi olan … defilelerinin gerçekleştirilmesi işi sözleşmede belirtildiği gibi yerine getirilmediğini ve hiçbir hizmet alınamadığını, bunun üzerine müvekkili …. Noterliğinin 10/02/2015 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile proje için yapılan diğer masraflar ile zarar ve ziyanı talep haklarının saklı kalması kaydıyla müvekkili tarafından yapılan 40.000-TL + KDV (%18) olmak üzere 47.200-TL ödemenin sözleşmesel yükümlülüklerin yerine getirilmemesi sebebiyle müvekkiline iadesi edilmesi hususları davalı tarafa ihbar ve ihtar edildiğini, davalı tarafa yapılan ihtarnameye karşılık herhangi bir cevap gelmediğini ve müvekkiline bahsedilen miktara ilişkin herhangi bir ödeme yapılmadığını, yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle belirsiz alacak davalarının kabulünü, Mahkemece dava konusu alacağı tespiti ile fazlaya ilişkin diğer haklarının saklı ve baki kalması kaydıyla, şimdilik 10.000-TL tutarında zararın ihtarname tarihinden itibaren işlemiş/işleyecek en yüksek ticari reeskont avans faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesini, yargılama gider ve masrafları ile ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki uyuşmazlık “…” ilişkisinden kaynaklanmakta olduğunu, taraflar arasında yazılı bir anlaşmanın olmadığını, taraflar verilecek hizmetin bedelinin 70.800-TL olması konusunda anlaştığını, taraflarca kararlaştırılmış olan “…” bedeli müvekkiline ödendiğini, bu nedenle davacının belirsiz alacak davası ve kısmi dava açmasında hukuki yararın olmadığını, bu nedenle davacı tarafça talep edilen 10.000-TL tutarla sınırlı olmak üzere devam etmesi gerektiğini, müvekkilinin “…” çerçevesinde görevini eksiksiz olarak yerine getirdiğini, davacı ile müvekkili şirket arasında 19/05/2014 tarihinde 60.000-TL + KDV bedel karşılığında ve 6 ay süreyle geçerli olmak üzere “…” sunulması kapsamında mutabakata varıldığını ve taraflar arasında bu konuda yazılı bir anlaşma bulunmadığını, davacı gerekli izinleri alamadığı için yapılamayan … defilesi yerine ikame edilen … defilesi sözleşmenin kapsamına girdiğini, bu doğrultuda müvekkili şirket … defilesi ile ilgili yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirdiğini, davacının dilekçesinde ileri sürdüğü hususlar gerçeği yansıtmadığını, davacının, sözleşmenin haksız olarak davalı tarafından feshedildiği iddiası gerçeği yansıtmadığını, yukarıda açıklanan nedenlerle, açılan haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasını talep ile cevap verdiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
İhtarname, ödeme dekontları, yazışmalar, görsel kayıtlar,tanıtım katalogları, tarafların ticari defter ve belgeleri, yemin delili ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
Dava, taraflar arasında, 19/05/2014 tarihinde sözlü olarak yapılan moda danışmanlık hizmet sözleşmesinden kaynaklanan edimlerin, davalı yanca yerine getirilmemesi nedeniyle, alınamayan hizmetin ve sözleşmenin haksız feshi iddiası ile uğranılan maddi zararın davalıdan tahsiline ilişkin alacak davasıdır.
Dava konusu belgelerin incelenmesi hususları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususların bilirkişiye tespit ettirilmesi mümkündür.
Tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişilerden rapor alınmasına karar verilmiş, Bilirkişiler Yeminli Mali Müşavir Dr. … ve … Tekstil ve Tekstil Makinaları Fakültesi Öğr. Üyesi Prof. Dr. …tarafından hazırlanan 07/05/2019 tarihli raporunda “… taraflar arasında, yurtdışında … kentinde düzenlenecek defilede, davaların “Moda Tasarım Danışmanı” olarak hizmet vermesi için sözlü bir anlaşma yapıldığı, davalının sözleşmedeki edimlerinin neler olduğu yolunda iki tarafın üzerinde ittifak ettiğine ilişkin bir düzenleme bulunmadığı, ancak bu sektörde Moda Tasarım Danışmanına düşen edimlerin davalı tarafından genellikle yerine getirildiği, … kentinde defilenin gerçekleşmemesinden davalının sorumlu olduğuna ilişkin davacı tarafından somut delillerin sunulmadığı, daha sora … kentinde, defilenin düzenlendiği (gerçekleştirdiği), davacı tarafından davalıya sözleşme gereği bedelin tümünün ödendiğinin sabit olduğu, ancak davacının iddiası olan “davalının üstlendiği edimleri tam olarak yerine getirmeyediği” yolundaki iddialarının somut edillerinin sunulmadığı ve davacının bu davanın konusu olan iş bedelinden indirim miktarının neye göre ve nasıl bulunduğunun ayrıntılarının bulunmayıp,davacı iddialarının yerinde olmadığına…”sonuç ve mütalaa ettikleri görüldü.
Davacı vekili tarafından bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi sunulmuş, davacı vekilinin itirazlarını değerlendirir ek rapor alınmasına karar verilmiş bilirkişi tarafından hazırlanan 17/02/2020 tarihli ek raporda sonuç olarak: “…taraflar arasında 19/05/2014 tarihinde “… Markası” “Tasarım Danışmanlığı” için sözlü anlaşma yapılmış, bu anlaşmanın varlığı cevap dilekçeside aynen “davacı ile müvekkili şirket arasında 19/05/2014 tarihinde 60.000-TL + KDV bedel karşılığında ve 6 ay süreyle geçerli olmak üzere “…” sunulması kapsamında mutabata varılmıştır” denilmek suretiyle davalı tarafından da kabul edilmektedir. sözleşme bedeli olan (KDV dahil) 70.800-TL.’nin davacı tarafından davalıya taksitler halinde ödenerek, en son taksit 1/09/2014’de tamamlanmıştır. Bu husus çekişme sonusu değildir. Taraflar arasındaki çekişme davalının bu sözleşme ile üstlendiği yükümlülüklerinin tam olarak yerine getirip getirmediği ve peşin aldığı sözleşme bedelinden hak etmediği bir tutar olup olmadığı ve varsa bunun tutarına ilişkindir. Bu konuda kök raporumuzda gerekli açıklamalar yapılmıştır. Davalının sözleşme uyarınca üstlendiği edimlerin neler olduğunu belirleyen yazılı bir metin yoktur. Bu cümleden olmak üzere davalı temscilsinin neleri yaptığı ve davacıya hangi önerileri sunduğuna ilişkin ayrıntalr e-mail yazışmalara ile sabittir. Davalı vekili bunları mavi klasör dosya içinde sunmuştur. Bu deliller arasında yer alan görsellerden davalının sözleşme ile üstlendiği edimleri yerine getirmiş olduğu kanatine varılmış olup, takdir Sayın Mahkemenindir…” sonuç ve mütalaa ettikleri görüldü.
Mahkememizce toplanan tüm deliller, ihtarname, ödeme dekontları, yazışmalar, görsel kayıtlar,tanıtım katalogları, tarafların ticari defter ve belgeleri, yemin delili ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamına göre alınan hüküm kurmaya yeterli ve denetime elverişli kök ve ek bilirkişi raporları ile mahkememizde de, taraflar arasında 19/05/2014 tarihinde sözlü bir danışmanlık hizmet sözleşmesi yapıldığı konusunda ihtilaf bulunmadığı, davacının, davalıya sözleşme gereği, sözleşme bedelin tümünün ödendiğinin sabit olduğu, ancak davacının, davalının üstlendiği edimleri tam olarak yerine getirmediği iddiasını ilişkin dosyaya somut deliller sunmadığı ve iddiasını ispatlayamadığı, bu kapsamda davacının delil listesinde yemin deliline de dayandığından, mahkememizce, 27/10/2020 tarihli duruşmada, davacının “…yemin metnini hazırlayıp sunması ve davalı şirket yetkilisine tebliğ ettirmesi …” için kesin süre verildiği, duruşma ara kararının, duruşma tutanağı ile birlikte ihtaren davacı şirket vekiline tebliğ edildiği, kesin süre içerisinde yemin metninin mahkeme dosyasına sunulmadığı, davacının davasını ispatlayamadığı sonuç ve kanaati oluştuğundan, davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE;
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre hesap edilen 54,40-TL maktu karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 178,78-TL harcın mahsubu ile fazla alınan 124,38-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 4.080-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.29/12/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır