Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/875 E. 2021/818 K. 08.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2015/875 Esas
KARAR NO:2021/818

DAVA:Tazminat (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:04/09/2015
KARAR TARİHİ:08/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili mahkememize verdiği 04/09/2015 havale tarihli dilekçesinde özetle; Taraflar arasında 01.06.2012 tarihinde İzzetpaşa acentesi olarak 01.06.2012 tarihinde sözleşme imzalanarak, 31.01.2015 tarihine kadar faaliyetini sürdürdüğünü, acentenin elde ettiği gelirin hangi oranda davalı genel müdürlüğe hangi oranda da acenteye verileceğini belirleyen acente katsayısının hesaplanma yöntemi davalı tarafından hazırlanarak karın minimum düzeyde kalmasına neden olunduğunu, genel müdürlüğün, aldığı kararlar nedeniyle şubesinin işletilmesinde zorlandığı, bu süreçte destek
olunması istenmiş, ancak destek olmak yerine farklı bir amaç varmış gibi maddi olarak zorlamasına sebeb olduğunu, zarara sebebiyet verildiğini, pek çok Acente faaliyetine son vermek ve acenteyi devretmek zorunda kalındığını, acentelik sürecinde zararla uğramasına ve acentelik faaliyetinin haksız olarak sona ermesine sebep olunması nedeniyle davalı … Kargo genel müdürlüğünden, belirtilen kalemlerin tazminine karar verilmesini talep ettiklerini, açıklanan nedenlerle bahsedilen alacaklar için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, toplam 135.861.07 TL.
Maddi tazminat, 80 000.00 Tl. Manevi Tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili mahkememize verdiği 02/11/2015 havale tarihli dilekçesinde özetle; usul yönünden itirazda bulunduktan sonra esas yönünde, davacı ile müvekkili arasında mevcut sözleşmeye istinaden acentelik ilişkisinin bulunduğunu, davacının bir tacir olarak basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerektiğini, özgür iradesi ile imzaladığı sözleşmeye uyması gerektiğini, sözleşmenin tek taraflı olarak hazırlandığı konularındaki itirazı kabul etmediğini, sözleşmenin karşılıklı olarak sözleşmenin feshedildiğini, buna karşılık davacının haksız taleplerde bulunduğunu, mevcut sözleşme ve cari hesap sözleşmesine göre davacı hak edişlerinin hesaplandığını, sözleşmenin feshine müvekkilinin sebep olduğunun belirtilmesinin kabul edilmesinin mümkün olmadığını, sözleşmenin imzası sırasında bir şey demeyip sonradan kar oranının düşük olduğu gerekçesi ile sözleşmenin feshi yoluna gidilmesinin feshe müvekkilinin zorladığı konusundaki iddiaların kabul edilemeyeceğini, davacının tüm taleplerinin hukuki mesnedinin bulunmadığını bundan ötürü reddi gerektiğini, davacının talep ettiği denkleştirme tazminatının talebinin yerinde olmadığını, isim hakkı bedelinin sözleşmede iade edilmeyeceğinin belirtildiğini, bunu isteme hakkının bulunmadığını, vadesi geçmiş alacakların sözleşmenin 22/e maddesinde belirtildiğini, tahsil edilmemiş veya tahsili çekle yapılmış bulunan alacakların müvekkilinin tahsil edileceğinin kabul edi!diğini, tahsili secmis alacakların tahsili konusundaki performansla ilgili cezai müeyyideler hakkında cari hesap “Sözleşmesinde belirleme yapıldığını, dolayısıyla davacının bu talebinin de yersiz olduğunu, personelin geçmişe dönük mesai ödemelerinin talep edilmesinin yerinde olmadığını, bu kağluda sözleşmenin 27.nci maddesinde belirleme yapıldığını, kira stopaj taledinin sözleşmenin 8/b maddesi gereği olduğunu, talep edilemeyeceğini, sözleşmenin 23.ncü maddesine göre işyerinde yapılan tadilat ve dekbrasyon bedelinden acentenin sorumlu olduğunu talep edilemeyeceğini, davacının talep ettiği tüm yansıtmaların sözleşme gereği olduğunu talep edilemeyeceğini, vergi ve resmi dairelere yapılan ödemelerin acenteye yansıtılacağı konusunun sözleşmede yer aldığını, bunların iade edilemeyeceğini, hasar tazminatlarının sözleşmenin 12.nci maddesine göre müvekkilinden talep edilmesinin mümkün olmadığını, sözleşmenin 7/e maddesi gereğince acentenin amortisman bedeli ödenerek müvekkili tarafından geri alınan demirbaşların talep edilmesinin mümkün olamayacağını, bunlar dışındaki taleplerin de kabulünün mümkün olamayacağını, davacının manevi tazminat talebinin de haksız olduğunu, davanın haksız açıldığını reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Eldeki dava, acentelik sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Taşıma Uzmanı ve Mali Müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen 24/11/2017 tarihli bilirkişi raporuna göre: incelenen davacıya ait defterlerden 2015 yılı hariç diğer yılların TTK hükümlerine göre usulüne uygun tutulmuş olduğu, davalıya ait defterlerin ise tamamının TTK hükümlerine göre usulüne uygun tutulmuş olduğu, her iki taraf arasında imza altına alınan acentelik sözleşmesine göre davacının
davalının acentesi olarak çalışmakta iken sözleşmeyi karşılıklı olarak 31.01.2015 tarihinde fesih ettikleri, sözleşmenin feshi nedeniyle davacının davalıdan talep edebileceği bedel, denkleştirme tazminatı TTK. nun 122.nci maddesine istinaden müşteri sayısının arttırılması ve sözleşmenin feshinden sonra kalan müşterilerin devir alan acente tarafından hizmet verilmiş olmasının kanıtlanması durumunda davacının denkleştirme tazminatın talep edebileceği, bunun için aynı yeri kullanan yeni acentenin müşterilerinin ismi ile davacının 31.12.2014 tarihindeki müşteri listesi ile bu müşterilerden alınan bedelin bilinmesi gerektiği, geriye dönük olarak ödenmiş olan fazla mesai ücretinden ötürü 6.500.00 TL., davalıya ait olduğu belirtilen personel için davacı tarafından bir yıl süre ile ödendiği belirtilen 23.000.00 TL.nin çalışan personelin davalıya ait olduğunun kanıtlanması ile iade edileceği, kira stopa kesintisinin davalı tarafından ödendiğinin kanıtlanması halinde iade edilemeyeceği, iptal irsaliye barkodları ile ödenen 531.53 TL. olarak tahsil edilen bedelle ilgili sözleşmede bir hüküm olmamasından ötürü davacıya iadesi gerektiği, ölçüm, tartım için tahsil edilen 2.637.45 TL. ile ilgili olarak sözleşmede hüküm bulunmaması nedeni ile davacıya iadesi gerektiği, mesai ihlali nedeniyle davacıda ceza olarak tahsil edilen 3.894.00 TL.nindavacıya iades gerektiği, günsonu olarak set yansıtılan 177.69 TL.nin haksız tahsil edildiği gerekçesi ile davacıya iade gerektiği, araç takip yansıtması olarak davacıdan tahsil edien 233.64 TL.nin davacıya ait iadesi gerektiği, davacıdan eğitim bedeli olarak tahsil edilen 300.00 TL.nin eğitimin davac ıtarafından alınmamış olmasından ötürü iadesi gerektiği, demirbaşların kullanılması nedeni ile sözleşmenin feshinden sonra halen süre bulunduğundan kalan süreye ait kısma tekabül eden 1.112.00 TL.nin davacıya iadesi gerektiği sonuç ve kanaatine varıldığını raporda bildirmiştir.
Taşıma Uzmanı, Hukukçu ve Mali Müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen 07/11/2019 tarihli bilirkişi raporuna göre: Davacının 80.000,00TL’lik manevi tazminat talebinin mahkemenin takdirinde olduğu, sözleşmenin gelen kargoların teslim alınması ile ilgili sorumluluklarla ilgili 9/c maddesine göre, acente teslim aldığı kargoları … Kargonun belirlediği biçimde ölçme ve tartma işlemine tabi tutarak teslim alındığını, ölçme ve tartmaya ilişkin aksaklıklarda ve kusurlu olup olmamasına bakılmaksızın hatalardan bir zarar doğması halinde eksik alınan taşıma ücreti ve diğer zararlardan acente hak bedelinden kesileceğini, acente bu hususu peşinen kabul eder, her hangi bir surette itiraz etmeyeceğini kabul taahhüt etmiştir hükmü gereği bu konu ile ilgili cari hesap yansıtmalarının sözleşme hükümlerin uygun olduğu görüldüğü, davacının davalıdan eğitim aldığını gösterir bir belgenin dosyada bulunmaması nedeniyle, tahsil edilen 300 TL.nin iadesinin gerektiği, mesai ihlali nedeniyle tahsil edilen 3.894.000 TL.nin bu ihlalin belgelendirilmemesi nedeniyle iadesi gerektiği, ölçüm, tartım için kesilen 2.637,45 TL.nin sözleşmede hüküm bulunmaması nedeniyle iadesinin gerektiği, iptal irsaliye barkodları için ödenen 531,53 TL nin sözleşmede hüküm bulunmaması nedeniyle iadesi gerektiği, sözleşmede hüküm bulunmamasına rağmen, müşteri sayısının arttırılması ve sözleşmenin feshinden sonra kalan müşterilerin devir alan acente tarafından hizmet verilmiş olmasının kanıtlanması durumunda davacının denkleştirme tazminatını talep edebileceği, TTK 122-2 ye göre tazminat Acentenin son beş yıllık faaliyeti sonucu aldığı yıllık komisyon veya diğer ödemelerinin ortalamasını aşamayacağı, sözleşme ilişkisi daha kısa bir devam etmişse faaliyetin devamı sırasındaki ortalaması esas alınır hükümlerine göre 29.07.20107 tarihli bilirkişi raporunun sonuç bölümündeki (belirtilen sonuçların ve sayın mahkemece davacının iddialarının kabulü halinde (kat sayı farkından 119.717,42TL.İade faturası 42,628,92 TL. Cezalar ve verilemeyen primler 23.587,02TL.KÖK rapordaki hakkedişler toplamı 1.138,149,64TL.-1.324,083TL) olduğu bu tutara göre 18 aya göre 73.560,00 TL. portföy tazminatı talep edebileceği takdiri yüce mahkemenize ait olmak üzere (63,230,00TL. 451,53TL. 42637,45TL.43,894,00TL. 4300,00YTL. 70,593,51TL. Faturaları iade edilmeden) sadece 1.138,149,64 TL. KÖK rapordaki hak edişler toplam esas alındığında 1,138,199,64TL/18 ay aylık faaliyet dönemine oranlanması sonucun da 63,230,00TL TL. talep edebileceği kanaatine varıldığını raporlarında bildirmişlerdir.
Taşıma Uzmanı, Hukukçu ve Mali Müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen 08/03/2021 tarihli bilirkişi raporuna göre: Mali İnceleme ve Değerlendirme Sonucunda: davacı acentenin İşletilmesinden ve Acentelik faaliyetinin haksız sona ermesine sebep olmaktan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat talebinde bulunulduğunu, maddi tazminat yönünden, Denkleştirme tazminatı, 26.636.10 TL. talep edebileceği, maddi tazminat adı altındaki alacaklardan, isim hakkı bedeli, vadesi geçmiş alacaklar tahsilatı yapılmayan müşteri yansıtmaları, personel için kesilen tazminatlar, personelin geçmişine dönek fazla mesai ödemeleri yansıtması, kira stopaj yansıtması şubenin elektrik tesisatı, boya ve badana için yapılan masraf, iptal irsaliye barkodlarının kullanılması yansıtması, ölçüm tartım yansıtmaları,
mesai bitiş ihlali, faturalanmayan mobil ücreti tahakkuk yansıtması, acn2 personel yansıtması ek araç şirket kiralama bedeli yansıtması, bilgisayar tamir bedeli yansıtması, özel iletişim yansıtması, şube operasyon çeşitli yansımaları, damga vergisi yansıtması, diğer çeşitli yansıtmalar, telsiz ruhsat ötv yansıtması, kargo hasar tazminatı, çevre temizlik vergisi ve kantar muayenesi ücret yansıtması, gün sonu yapmayan acenteler yansıtması, araç takip sistemi yansıtmaları, çağrı merkezi yansıtmaları, isg eğitim merkezi yansıtması, matbu evrak, kırtasiye malzemesi, personel giysi yansıtmaları,
demirbaş sabit kıymet kullanım bedeli, varış merkez hatası olmak üzere, ayrıntısı rapor içerisinde açıklanan toplam 155.861,07 TL. alacak ile ilgili, olarak, çalışılan 35 aylık dönemde aylık ortalama 4.704.49 TL. kar ile, 932.263.61 TL. hak edişler 83.125.00 TL. kira desteği, 9.927.70 TL. prim ödemesi yapıldığı, davacı acenteden, çalışılan 35 aylık dönemde, acentelik sözleşmesi ve
cari hesap sözleşmesinin konu başlıkları altındaki kesintilerin, ilgili maddelerine uygun olduğu, buna rağmen davalı tarafından, eksik ve hatalı yapmış olduğu iş ve işlemlerden kaynaklı olarak, farklı başlıklar altında, kesintilerden yıllar itibariyle ve en son sözleşmenin sonlandırıldığı 2015 yılı Ocak ve şubat ayında, 9.499.35 Tl. olmak üzere toplam 14.614.23 TL. iade edildiği, bu bağlamda, taraflar arasında, 01.2.2015-28.2.2015 tarihi itibariyle 38.977,39 TL. Bakiye (borç-alacak) şeklinde en son 11.3.2015 tarihinde düzenlenen tedarikçi mutabakat mektubu ile mutabık kalındığı, tarihsiz olan, bir taahhütname ile, “… KARGO A.Ş. ile 01.04.2012-06/02/2015 Tarihleri arasında yürüttüğüm acentelik/ticari vekillik, faaliyetinden dolayı oluşan tüm resmi borçlarımı ve doğmuş ve doğacak tüm bütün zararları karşılayacağımı kabul ve taahhüt ederim. “ şeklinde düzenlenmiş mutabakat kapsamında değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varıldığı, davacının manevi tazminat talebinin yerinde olmadığı, davacının, talep edebileceği , Denkleştirme ( Portföy tazminatı) 26.636.10 TL (talep 10 000.00) nin Dava tarihinden itibaren ticari avans faiz uygulanabileceği, hukuki değerlendirme sonucunda, taraflar arasındaki sözleşmenin, davacının talebiyle ve karşılıklı mutabakatla sona erdirildiği, bu bakımdan haksız fesihten ve dolayısıyla da tazminattan söz edilemeyeceği, davacının sözleşmenin feshine ilişkin olarak göstermiş olduğu gerekçelerin ispata muhtaç olduğu ve basiretli davranma yükümlülüğüyle, fatura ve ticari defterlerin ispat kuvvetiyle ve basiretli davranma yükümlülüğüyle bağdaşmadığı, portföy tazminatı ve manevi tazminat talep edebilme şartlarının da gerçekleşmediği, sonuç ve kanaatine varıldığı raporda bildirilmiştir.
Taşıma Uzmanı, Hukukçu ve Mali Müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen 22/06/2021 tarihli bilirkişi EK raporuna göre: Kök rapordaki görüşlerinde bir değişiklik olmadığını bildirmişlerdir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davacının, davalının acentelik sözleşmesi süresince kendisini zarara uğrattığı ve haksız olarak sözleşmenin sona ermesine sebep olması iddiasıyla maddi ve manevi zararının tahsilini talep ettiği, davalının ise sözleşmenin tarafların özgür iradesi ile akdedildiğini ve sözleşmenin feshine ilişkin iddiaların gerçeği yansıtmadığını savunduğu, davacının denkleştirme tazminatı talep edebilmesi için yeni müşteri çevresinin yaratıldığını, var olan müşterilerle ilişkinin geliştirilip genişletildiğini ve bu müşteriler sebebiyle davalının önemli menfaatler elde ettiğini ispat etmesi gerektiği ve bu talebin hakkaniyete uygun olması gerektiği ancak davacının sağlamış olduğu müşterilerden davalının önemli menfaat elde ettiğini kanıtlayamaması ve taraflar arasındaki sözleşmenin davacının talebi ve karşılıklı mutabakatla sona erdirildiği gözetilerek davacının denkleştirme tazminatı talebinin yerinde olmadığı, davacının manevi tazminata ilişkin talebinin ise kişilik haklarının ihlal edildiği hususunu kanıtlayamaması nedeniyle reddi gerektiği, davacının sözleşmenin feshine ve zarara ilişkin olarak gösterdiği gerekçelerin kanıtlanamadığı, marka bedeli, kesintiler ve denkleştirme tazminatı alacağı dışındaki alacak kalemleri, acentelik faaliyetinin yürütülmesi için yapılması gereken zorunlu masraflar olduğundan bu masraflar yapılmadan acentelik faaliyetinin yürütülmesi olanaklı bulunmadığından davacının bu taleplerinin de yerinde olmadığı, ayrıca denkleştirme tazminatı dışındaki alacak kalemlerine ilişkin sözleşmede hükümler bulunduğundan ve talep edilen alacak kalemleri davacıya yüklendiğinden davacının bu nedenle zarar talebinin yerinde olmadığı, Ticari Unvan ve Marka Kulanım Anlaşmasının 4.maddesi ile davacının davalıya yapacağı ödemeyi geri isteyemeyeceğinin düzenlenlendiği, bu nedenle davacının isim hakkı bedeli talebinin de yerinde olmadığı, taraflar arasında imzalanan acentelik sözleşmesinin 22/e maddesi ile vadesi geçmiş ve tahsilat yapılamayan alacaklara ilişkin davacının sorumlu olduğu düzenlendiğinden davacının bu taleplerinin de yerinde olmadığı, 27.maddede personellerin tazminatları, personel ücretlerinin davacının sorumluluğunda olduğunun belirtilmesi nedeniyle davacının personeller için kesilen tazminat ve mesai ödemelerine ilişkin talebinin yerinde olmadığı, 23.maddedeki tadilat ve dekorasyona ilişkin masrafların acenteye ait olduğu düzenlemesi ile 12.maddedeki hasar tazminine ilişkin yansıtmaların davacıya ait olduğu düzenlemesi ile bu alacak kaleminin de yerinde olmadığı, sözleşmenin 8/b maddesi ile kira stopajından davacının sorumlu olduğu düzenlendiğinden bu talebin de yerinde olmadığı, davacının diğer taleplerine ilişkin ise sözleşmede hüküm bulunması ve davacının kesilen yansıtma masraflarına ilişkin sözleşme süresince itirazda bulunmaması ve sözleşme ilişkisi sona erdikten sonra gerçekleşen son hesap özetine itiraz etmemesi ve bu durumun basiretli davranma yükümlülüğüyle uyuşmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacı tarafça yatırılan peşin harcın alınması gereken 59,30-TL’den mahsubu ile artan 3.627,07 TL. harcın talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davalı tarafından yapılan 3.050 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Maddi tazminat yönünden davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’nin 13/4. maddesi gereğince belirlenen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Manevi tazminat yönünden davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’nin 10/3. maddesi gereğince belirlenen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının yatıran ilgili tarafa resen iadesine,
Davacı asilin, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı; gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/12/2021

Katip … Hakim …
e-imza* e-imza*