Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/857 E. 2018/432 K. 05.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/857 Esas
KARAR NO : 2018/432
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/08/2015
KARAR TARİHİ : 05/06/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı …’nın … adresindeki iş yerinde abone olmadan müvekkili kuruluşa kaydı bulunan … marka … seri nolu sayaç üzerinden elektrik kullandığının tespit edilerek 26/08/2013 tarih…seri nolu kaçak kullanım zabıt varakasının tanzim edildiğini, bu zabta istinaden 1.130,30 TL bedelli faturanın düzenlendiğini, dava konusu alacağın talebe rağmen ödenmediğini, bu sebeple davalı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyasıyla EPDK uyarınca çıkarılan Yönetmelik hükümlerine dayalı olarak hesaplanan kaçak kullanım bedeline takip tarihine kadar işlemiş 145,60 TL gecikmiş gün faizi ve 26,21 TL KDV olmak üzere toplam 1.282,11 TL üzerinden takibe geçildiğini, davalının kötü niyetli olarak takibin tamamına itiraz ederek takibin durmasını sağlandığından bahisle davalının takibe vaki haksız itirazının iptaline, takibin talep edilen miktar üzerinden devamına, davalı aleyhine hükmolunacak meblağın %20’sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile dava ettikleri anlaşıldı.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu olan iş yerimde mülk sahibi olan … ile yaptığım kira sözleşmesi aracılığıyla 01/08/2013 – 27/08/2014 tarihleri arasında ikamet ettiğini, 23/08/2013 tarihinde…A.Ş personelleri iş yerinin tadilatları sırasında ziyaret ettiği, uzun süredir elektrik kullanımının kaçak olduğunu, en kısa sürede işlemleri tamamlatmam gerektiği bilgisini verdiğini,… nolu kaçak elektrik tespit tutanağı bu ziyarette tutulduğunu, bu tarihten itibaren birkaç kez…A.Ş … Şubesine aboneliğimi başlatmak için başvurduğunu, fakat her defasında öncelikle eski borcun tarafımdan kabul edilmesi gerektiği kabul etmediğim sürece yeni abonelik açtıramayacağını, konuyu iş yeri sahibine ilettiğini, borcun eski kiracı olan …’ın abonelik açtırmaması sebebiyle olduğunu, ödemenin …Bey tarafından yapılacağını, 27/11/2013 tarihinde aboneliğini açtırdığını, 01/12/2013 tarihinde … seri numaralı 1.132,80 TL tutarındaki fatura tebliğ edildiğin, faturanın tarih aralığının 26/04/2012 – 01/12/2013 olduğunu, kiracı olmadığı dönem olan tarihler tarafına fatura edildiğini, bahsi geçen süreçten sonra elektrik faturalanın düzenli olarak geldiğini ve ödediğini, işyerini başka adrese taşıma sebebiyle 24/08/2014 tarihinde …A.Ş…şubesine tahliye dilekçesi vererek aboneliğini sonlandırdığını, yaklaşık 1 ay içinde kullandığı son enerji bedelleri hesaplanıp güvence bedelinden düşüldükten sonra kalan bedeli… vasıtasıyla aldığını, borcum olsaydı bu bedelin iade edilmemesi gerektiğini, davaya bakmakla görevli mahkeme tüketici mahkemeleri olduğunu, bu sebeple dosyada görevsizlik kararı verilmesini ve dosyanın görevli İstanbul Tüketici Mahkemesine gönderilmesini, bu nedenlerle dosyaya bakmakla görevli mahkemenin tüketici mahkemeleri olması sebebi ile görevsizlik kararı verilmesini, mahkemenin görevli olduğu taktirde davanın reddini, davacının kötü niyetli icra takibi yapması sebebiyle %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, harç, gider avansı ve sair yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile cevap verdikleri anlaşıldı.
DELİLLER VE GEREKÇE;
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 1.110,30 TL asıl alacak, 145,60 TL gecikmiş gün faizi, 26,21 TL KDV olmak üzere toplam TL alacağın tahsili için 1 adet faturaya dayalı olarak genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi yapıldığı, davalı tarafından yasal 7 günlük süre içinde borcun tamamına, faize ve tüm ferilerine itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Emsal nitelikteki Yargıtay … Hukuk Dairesi 31/10/2013 tarih,… E., … K.sayılı ilamında “…davalının idareye ait kayıtsız sayaçtan elektrik kullandığının tespit edilmesi üzerine kaçak elektrik faturası düzenlendiğini, faturaların ödenmemesi nedeniyle davalı hakkında Karaman … İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğu belirtilerek, itirazın iptaline ve %40 dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece; davacı kurumun açtığı itirazın iptali davasının reddine, icra takibinde asıl alacak olarak gösterilen 46.610,18 TL’nin %40’ı olan 18.564 Tl kötüniyet tazminatının davacıdan alınıp davalıya verilmesine, davalının açtığı karşı dava hakkında ise davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiş hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Ancak İİK’nın 67/2.maddesi gereğince; itirazın iptali davasının reddi halinde alacaklı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilebilmesi için alacaklının icra takibinde haksız bulunmasının yanısıra kötüniyetli olarak icra takibi yapmış olması gerekir. Alacaklı davacının haksız olması tek başına kötüniyet tazminatına mahkum olması için yeterli değildir. Dava konusu olayda, davacının kötüniyetli olarak icra takibi yaptığı ispat edilememiştir. Mahkemece, bu yön gözetilmeksizin davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir…” şeklinde hüküm kurduğu görüldü.
Tüm deliller toplandıktan sonra bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi elektrik mühendisi Mahmut Yavuz Varoğlu’ndan 17/10/2017 tarihinde alınan raporda sonuç olarak; davacı tarafından tanzim olunan tutanak ile dosya münderecatına göre dava konusu mahalde Elektrik Tarifeleri Yönetmeliği, EPDK, EPMHY ve Kurul Kararları ile yerleşik yargı kararlarına göre davalının abone olmadan kullandığı elektriğin kaçak kullanım sayıldığı, kullanılan kaçak elektrik bedelinin 43,90 TL olduğu, davalının bu miktar için itirazının iptali ile takibin asıl alacağa takip tarihinden sonra yasal faiz yürütülmesi suretiyle tahsilinin gerekceği, davacının %20 oranında icra inkar tazminatı talebinin Mahkemenin takdirinde olduğu mütalaa edildiği anlaşıldı.
Davalı vekilinin 06/11/2017 tarihinde bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesi sunduğu, ek rapor alınmasını talep ettiği görüldü.
Bilirkişiden 31/01/2018 tarihinde alınan ek raporda sonuç olarak; Davacı tarafından tanzim olunan tutanak ile dosya münderecatına göre dava konusu mahalde Elektrik Tarifeleri Yönetmeliği, EPDK, EPMHY ve Kurul Kararları ile yerleşik yargı kararlarına göre davalının abone olmadan kullandığı elektriğin kaçak kullanım sayıldığı, kullanılan kaçak elektrik bedelinin 43,90 TL olduğu, anılan bedel için 23/11/2015 son ödeme tarihli faturanın düzenlenmiş olunması ve takibin de 03/07/2014 tarihinde yapılmış olunması itibariyle takip tarihi itibariyle davacı kuruluşun bir alacağının doğmadığı, takibin yerinde bulunmadığı mütalaa edildiği anlaşıldı.
İddia, savunma, emsal nitelikteki yargıtay içtihatları, alınan bilirkişi kök ve ek raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davanın kaçak elektrik tespit tutanağı nedeniyle yapılan takipte itirazın iptaline ilişkin olduğu, davacı tarafından davalı aleyhine 1.110,30 TL asıl alacak, 145,60 TL gecikmiş gün faizi, 26,21 TL KDV olmak üzere toplam TL alacağın tahsili için 1 adet faturaya dayalı olarak genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi yapıldığı, davalı tarafından yasal 7 günlük süre içinde borcun tamamına, faize ve tüm ferilerine itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durduğu, yasal bir yıllık süre içerisinde İİK 67 maddesi gereğince itirazın iptali davası açıldığı, davacının takip talebinde 25/09/2013 tarihli kaçak tespit tutanağı ve faturaya dayalı olarak icra takibi yaptığı, takibe esasa olan 25/09/2013 tarihli faturanın takip tarihi olan 03/07/2014 tarihinden sonra iptal edilerek 23/11/2015 son ödeme tarihli faturanın düzenlendiği, dolayısıyla takip tarihi itibariyle takibe dayalı faturanın iptal edilmesi nedeniyle davacının bir alacağının olmadığı, sonradan düzenlenen fatura için ayrı bir takip yapılması gerekeceği, itirazın iptali davası takip ile sıkı sıkıya bağlı olup takip talebinde dayanılan sebebe ve talep edilen miktara göre inceleme ve değerlendirme yapılması gerekeceği anlaşıldığından davacının davasının reddine yukarıdaki yargıtay içtihatı doğrultusunda da davacının kötü niyeti ispatlanamadığından kötü niyet tazminat talebinin reddine yönelik aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının reddine,
2-Davacının kötü niyeti ispatlanamadığından kötü niyet talebinin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre hesap edilen 35,90 TL maktu karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 27,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 8,20 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ye göre belirlenen 1.282,11 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Davacının yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı davalı tarafı yokluğunda açıkça yapılan yargılama sonuvcu kabul ve reddedilen miktarlar gözetildiğinde HMK 341.maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır