Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/670 E. 2020/159 K. 19.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/657 Esas
KARAR NO : 2020/178

DAVA :Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 23/06/2015
KARAR TARİHİ : 26/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili mahkememize verdiği 23/06/2015 havale tarihli dilekçesinde özetle; 16.11.2011 günü saat 12.30 sıralarında sürücü … sevk ve idaresindeki minübüs ile …caddesi sağ şerit üzerinde geri geri manevra yaptığı sarıda aracının arka kısmıyla yaya konumunda olan müvekkiline çarpmak suretiyle maddi hasarlı yaralamalı zincirleme trafik kazasının meydana geldiğini, bu kaza neticesinde müvekkilinin yaralandığını ve malul kaldığını, müvekkilinin yaya konumunda olduğunu ve bu kazanın meydana gelmesinde tali kusurlu olduğunu, …’nin kullandığı minübüsün sigortasız olması nedeniyle …nın zarardan sorumlu olduğunu, müvekkilinin ayakkabı ustası olduğunu, müvekkilinin işgücünde bedeni hasarı oranında gelir kaybına uğradığını, davalıya yapılan başvuru neticesinde yapılan ödemenin yetersiz olduğunu beyanla, kazanç kaybı, kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 2.000 TL tutarındaki maddi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP : Davalı vekili mahkememize verdiği 13/08/2018 havale tarihli dilekçesinde özetle; davanın, sigortasız aracın sürücüsü konumundaki …’ye ihbarını talep ettiklerini, … Yönetmeliğinin 15. Maddesi uyarınca davacıya 10.09.2014 tarihinde 11.361 TL ödeme yapıldığını, yapılan ödeme ile müvekkilinin borçtan ve yükümlülükten kurtulduğunu, davacı tarafından imzalanan ibranamenin geçerli olduğunu ve borcu ortadan kaldırdığını, yapılan hesaplamanın Yargıtay uygulamalarına göre yapıldığını ve ödemenin yapıldığını, ödeme ile hesaplanan rakam arasında fahiş bir fark olmadığı tespit edilirse ibranamenin geçerli sayılacağını ve davanın reddinin gerekeceğini, ödeme tarihindeki verilere göre yapılan hesapta ödenen ile hesaplanan arasında fahiş bir fark olduğuna hükmedilmesi durumunda yapılan ödemenin güncelleştirilmesi ve güncelleştirilen ödeme hesabından düşürülmesi gerekeceğini beyanla, davanın reddini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava davacı tarafından davalı aleyhine açılan trafik kazası sonucunda oluşan TBK’nın 54. maddesinde yer alan bedensel zarardan dolayı açılan maddi tazminat davasından ibarettir. Buna göre bedensel zarara ilişkin tazminat TBK 55. maddesindeki ; “Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.” şeklindeki düzenlemeye göre belirlenecektir. Kazaya karışan sigortasız aracın trafik sigortasının bulunmadığı hallerde … zararı tazmin etmekle yükümlüdür. …nın sorumluluğu riziko tarihinde geçerli zorunlu sigorta poliçesinin teminat limitleri ile sınırlıdır. Bu nedenle davacının varsa karşılanmayan zararından …nın sorumlu olduğu sabittir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulunun 27/11/2017 tarihli … sayılı kararına göre; “… oğlu, … doğumlu …’nun 16.11.2011 tarihinde geçirdiği araç dışı trafik kazasına bağlı sağ klavikula kırığı arızası sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası Grup 1 kabul olunarak; E Cetveline göre %3,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (İş Göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği…” tespit ve rapor edilmiştir.
Aktüer ve Kusur bilirkişileri … ve … tarafından düzenlenen 06/09/2019 tarihli bilirkişi raporuna göre; 15.01.1961 doğumlu olan davacının kazanın gerçekleştiği 16.11.2011 tarihinde yaşı 50 yaş, 10 ay 1 günlük olup, 51 yaşında olduğunun kabulü ile; P.M.F.1931 yaşama tablosuna göre muhtemel bakiye ömrünün 21 yıl olduğu, Yargıtay’ın bu konudaki yerleşmiş içtihatlarına ve uygulamalara göre, kadin-erkek ayırımı yapılmaksızın kural olarak aktif çalışma yaşı sonu … olarak kabul edilmektedir. Bu itibarla, davacının aktif çalışmasını…yaşına kadar devam ettireceği kabul edilerek, davacının … yaşından itibaren …aşına kadar zarar gördüğü bakiye aktif hayat süresinin 9 yıl olduğu, Yargıtay’ın bu konudaki yerleşmiş içtihatlarında … yaşından sonra devam edecek olan pasif devreye ait maddi zararın da hesaplanması gerektiği, bu duruma göre davacının (…) yaşları arası zarar gördüğü emeklilik ve pasif devresinin 12 yıl olduğu, davacının ayakkabı işçisi olduğu, bu işten elde ettiği gelirin 1.500,00 TL olduğu, 3 çocuğu olduğu, ikisinin evli oldukları, 1 çocuğunun kendileri ile birlikte yaşadığı, eşinin tekstil işçisi olduğu ve 1.000,00 TL gelirinin olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından ZMMS poliçeli aracın sürücüsü …’nin olayda % 75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’nun olayda % 25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu, 16.11.2011 tarihinde meydana gelen ve davacının %3,2 oranında malul kalmasına sebebiyet veren kazada; davalı tarafından davacıya 10/09/2014 tarihinde 11,361,00TL ödeme yapıldığı, ödemenin güncellenmiş halinin 16.462,09TL olduğu, davacının kaza nedeniyle nihai geçici ve sürekli işgöremezlik zararının kusur oranı dikkate alındığında 11.973,12TL olduğu, bu şekilde güncel verilere göre davacıya yapılan ödeme ile davacının maddi zararının karşılandığı, davacının talep edebileceği maddi zararının bulunmadığını raporlarında bildirmişlerdir.
Tüm dosya kapsamı gözönüne alındığında; davalı tarafından dava tarihinden önce davacıya ödeme yapıldığı, ödemenin günceli değeri gerçek zarardan mahsup edildiğinde davacının davalıdan talep edebileceği bir maddi zararının olmadığı anlaşıldığından davacının davasının reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın REDDİNE,
2-) 492 Sayılı yasa gereğince alınması gereken 54.40 TL harcın dava açılırken peşin alınan 27,70 TL harçtan mahsubu ile eksik alınan 26,70 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-) Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan vekalet ücreti dosya miktarını geçemeyeceğinden 2.000,00 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine ,
4-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına, kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Tarafların yokluğunda KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip
e-imza*

Hakim
e-imza*

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.