Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/623 E. 2019/99 K. 30.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/623 Esas
KARAR NO : 2019/99
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 15/06/2015
KARAR TARİHİ: 30/01/2019
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği 15/06/2015 havale tarihli dilekçesinde özetle; Davalı şirketin davacıdan kendilerine iş bulması için yardım istediğini, davacının davalı şirkete pek çok inşaat işi götürdüğünü, 8 ay boyunca yardım ettiğini ve … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyadan kendisi aleyhine girişilen ilamsız icra takibinde kötü niyetli ve haksız olduğunu, davacının borcunu ifa ederek …Mahallesinde tapuda kayıtlı olan 1 ve 2 numaralı taşınmazlar ile aynı adreste 4 ve 7 numaralı arsa niteliğini haiz taşınmazların kentsel dönüşüm çerçevesinde inşaatlarının yapımı işinin davalı tarafa verilmesini sağladığı için, 30.000,00 TL ücrete hak kazandığını, bunun üzerine davalı alacaklı şirket müvekkilinin bu hizmeti karşılığında 30.000,00 TL’lik çek verdiğini, fakat davalı alacaklı şirket söz konusu inşaat işlerini aldığı taşınmazların işine başlamadığını ve bununla ilgili olarak bina maliklerin herhangi bir bildirimde bulunmadığını, davalı alacaklı şirket inşaat işini aldığı kat maliklerini mağdur ederek herhangi bir bilgi ermeden söz konusu yaptıkları sözleşmeye aykırı davrandığını, davalı şirketin sözleşme edimlerini yerine getirmemesi kendi kusurundan kaynaklandığını, tüm bu sebeplerden dolayı haksız ve kötü niyetli açılan icra takibinin durdurulması gerektiğini, davalı alacaklının alacağının bulunmadığını, takibin durdurulması ile davacının borçlu olmadığını tespitine ve takibin iptaline, kötü niyetli olarak icra takibi başlatan davalı şirket aleyhine takip miktarının %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatı hükmedilmesine, yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekilinin mahkememize verdiği 04/03/2016 havale tarihli dilekçesinde özetle; Davalı şirket ile davacı arasında bahsedilen şekilde bir anlaşma söz konusu olmadığını, davacı …’ın davalı şirket ile görüşmek istediğini, yapılan görüşmede de…Mahallesinde tapuda 6532 Adada kendisinin de pay sahibi olduğu arsanın içinde olduğu tüm parsel sahiplerini ikna ederek, müvekkili şirket ile tüm malikler arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalamaları hususunda aracılık yapabileceğini beyan ettiğini, davacının sözleşmeye uymadığını ve 6432 adada kain bütün parsel sahiplerini davalı şirket ile anlaşmaya aracılık edemediğini, arsa sahiplerinin başka bir şirket ili anlaştığı için müvekkili şirketin sözleşmeden döndüğünü, davacının almış olduğu 30.000,00 TL miktar sebebi ile sebepsiz zenginleştiğini, davacının dava dilekçesinde 4 ve 7 numaralı parsel sahiplerinin de kendi çabası ile davalı şirket ile anlaşma yaptığını beyan ettiğini, oysa 4 ve 7 numaralı parsel sahipleri davalı ile hiç anlaşma imzalanmadığını, davacının elde ettiği haksız maddi kazancı iade etmekten kaçınmak ve girişilen icra takibini sürüncemede bırakmak için kötü niyetle huzurdaki davayı ikame ettiği görülmekle birlikte, itirazlarının kabulünü, takibin devamına ve haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası, davacı vekilinin 22/06/2015 tarihinde sunmuş olduğu delil dilekçesi, sözleşmeler, davacıya verilen …Bankası’nın 30/11/2012 keşide tarihli, 30.000,00-TL bedelli çek örneği, Azilname, Takip talebi örneği, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
Davacı tanığı … duruşmada; “Davacı benim arkadaşımdır, hangi tarihte olduğunu bilmiyorum ama davalı şirketle bildiğim kadarıyla bir yıl kadar onlar adına yer parsel alıyordu, benim bilgim bundan ibarettir.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
İstanbul … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacı tarafından davalı aleyhine 30.000,00-TL asıl alacak, 3.595,07-TL işlemiş faiz, 179,75-TL BSMV olmak üzere toplam 33.774,82-TL alacak için çek ile haksız olarak ödenen hizmet bedelinin iadesi için icra takibi yapıldığı ve bu davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişiler Mali Müşavir… ve İnşaat Mühendis… tarafından düzenlenen 26/03/2018 tarihli bilirkişi raporuna göre; Davalı alacaklının davacı borçlu … ve hissedarları ile akdetmiş olduğu gayrimenkul inşaat vadi ve kat karşılığı sözleşmesini tek taraflı olarak feshettiğini, davalı alacaklının mahkemenizce haklı görülmesi halinde asıl alacak 30.000,00-TL+işlemiş faiz 3.608,87 TL olmak üzere alacaklı olabileceğini ancak davalı alacaklının talebi ile bağlı olmasından dolayı asıl alacak 30.000,00-TL + işlem, işlemiş faiz 3.595,07-TL + BSMV 179,75-TL olmak üzere toplam 33.774,82-TL alacaklı olabileceğini raporda bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava davacı tarafça davalı aleyhine açılan kambiyo senedinden kaynaklı menfi tespit istemine ilişkindir.
Davacı taraf davalı şirket ile aralarında davalı şirketin faaliyet alanı kapsamında mülk sahipleri ile davalı şirketi buluşturmak suretiyle davalı şirkete yeni inşaat işleri kazandırdığını, yine… Mahallesinde tapuda kayıtlı olan 1 ve 2 numaralı taşınmazlar ile aynı adreste 4 ve 7 numaralı arsa niteliğini haiz taşınmazların kentsel dönüşüm çerçevesinde inşaatlarının yapımı işinin davalı tarafa verilmesini sağladığı için, 30.000,00 TL ücrete hak kazandığını, bu nedenle kendisine takibe konu edilen çekin verildiğini, ancak daha sonra davalı tarafça inşaatın yapılamadığından bahisle çekin haksız ödendiği iddiasıyla adi takip yoluyla istirdada yönelik takip başlatıldığını takip kesinleştiğini, davalı şirketin sözleşme edimlerini yerine getirmemesi kendi kusurundan kaynaklandığını tarafınca söz konusu kararlaştırılan hizmetin verildiğini ve ücrete hak kazanıldığını bu nedenle söz konusu takipten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirket ise davacının … Mahallesinde tapuda 6532 Adada kendisinin de pay sahibi olduğu arsanın içinde olduğu tüm parsel sahiplerini ikna ederek, müvekkili şirket ile tüm malikler arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalamaları hususunda aracılık yapabileceğini beyan ettiğini, davacının sözleşmeye uymadığını ve 6532 adada kain bütün parsel sahiplerini davalı şirket ile anlaşmaya aracılık edemediğini, arsa sahiplerinin başka bir şirket ile anlaştığı için müvekkili şirketin sözleşmeden döndüğünü, davacının almış olduğu 30.000,00 TL miktar sebebi ile sebepsiz zenginleştiğini bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Son celseye davacı taraf katılmamış, davalı taraf davayı takip ettiğini beyan ettiğinden davayı devam olunmuştur.
Taraflar arasında takibe konu edilen sebepsiz zenginleşme iddiasına dayanak çekin davacı tarafın mülk sahiplerini davalı şirketle kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapmaları şartıyla verildiği hususunda ihtilaf olmayıp dava konusu çekin altına düşülen “6532 ada 1 ve 2 nolu parsel hizmet bedeli” şerhi ile çekin hizmet bedeli alındığı açıktır , dava konusu ihtilaf davacı tarafın söz konusu çek bedeli karşılığı davalı tarafa karşı yapması gereken hizmet edimini yerine getirip getirmediğinden kaynaklanmaktadır.
Davalı tarafça dava konusu çeke karşılık hizmet bedelinin yerine getirilmediği iddiasıyla icra takibi başlatılarak istirdat talebinde bulunulmuş ise de; dava konusu çekin Kağıthane 6532 ada 1 ve 2 numaralı parsel sahipleri ile davalı şirket arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapılması karşılığı verildiği açık olup, bu kapsamda 6532 ada 1 ve 2 numaralı parsel malikleri ile davalı arasında davalınında kabulünde olduğu üzere…Noterliğinin 28/12/2012 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığı sabit olup, davalı tarafça cevap dilekçesinde davacının ilgili adada bulunan diğer parsel sahiplerinin de ikna edileceği için 30.000,00-TL bedelli çek verildiği iddia edilmiş ise de taraflar arasında buna ilişkin bir sözleşme olduğu ispatlanamamıştır. Davalı taraf imar durumu gereği çok düşük konut imarı verildiği için 1 ve 2 numaralı parsellerde inşaat yapılsa dahi ticari fayda sağlamayacağından dolayı sözleşmeden döndüğü yönündeki beyanıyla davacının aracılık yaptığı sözleşmeden kendi iradesiyle vazgeçtiğini kabul etmiştir. Bu halde davalı tarafça dava konusu çekin 6532 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazlar dışındaki taşınmaz sahiplerinin de kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapmaya ikna edilmesi halinde verileceğine dair taraflar arasında bir sözleşme olduğu iddiası davalı tarafça ispat edilememiş olup, kaldı ki böyle bir sözleşme olsa dahi davacı tarafın edimini tam yerine getirmeden davalı tarafça çekin verilmesi hayatın olağan akışına aykırı olmasının yanı sıra basiretli tacir olma yükümlülüğüne de aykırıdır, taraflar arasındaki çekin 6532 ada 1 ve 2 parsel sahipleri ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapılması karşılığı verildiği sabit olup, davacı tarafça bu edimin yerine getirildiği davalı ile taşınmaz sahipleri arasında sözleşmenin kurulduğu bu haliyle davacının edimini tam yerine getirdiği bunun karşılığında da davalı tarafça davacıya 30.000,00-TL bedelli çekin verildiği, davalının kendi iradesiyle sözleşmeden dönmesinde davacının herhangi bir kusur ve sorumluluğunun bulunmadığı yine taraflar arasında sözleşmenin iptali halinde çekin iade edileceğine ilişkin bir sözleşme bulunmadığı anlaşıldığından davacı tarafın sebepsiz zenginleşmesi söz konusu olmadığından davalı tarafça sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak başlatılan icra takibinin haksız ve yersiz olması nedeniyle davacı …’ın İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasında davalı alacaklı … Şti. ‘ye borçlu olmadığının tespitine ve icra takibinin iptaline dair oluşan vicdani kanıya göre aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafça açılan DAVANIN KABULÜ ile; davacı …’ın İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasında davalı alacaklı … Şti. ‘ye BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE ve icra takibinin iptaline,
2- Davalının kötüniyetli olduğu ispat edilemediğinden ve şartlar oluşmadığından davacının kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
3- Davacı tarafça yatırılan peşin harcın mahsubu ile bakiye 2.279,45-TL karar harcının davalıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydedilmesine,
4- Davacı tarafça yargılama sırasında yatırılan 59,50-TL ilk harç giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5- Davacı tarafça yargılama sırasında yapılan 10 adet tebligat gideri 148,50-TL, bilirkişi ücreti 1.080,00-TL olmak üzere toplam 1.228,50-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6- Davacı taraf yargılama sırasında kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 4.052,98-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Taraflarca yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının yatıran ilgili tarafa resen iadesine,
Dair; davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize verilecek bir dilekçe ile İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
e-imza*
Hakim …
e-imza*
* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.