Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/601 E. 2018/938 K. 19.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/601 Esas
KARAR NO : 2018/938
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 10/06/2015
KARAR TARİHİ: 19/12/2018
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 22/03/2013 havale tarihli dilekçesinde özetle;
Dava DIŞI …’in müvekkiline taahhüt ettiği zeytinleri teslim etmediğini ve satış sözleşmesinde bulunan 10/01/2013 tarih ve 20.000 TL’lik … hesap ve… çek numaralı, 10/01/2013 tarih ve 20.000 TL’lik … hesap ve… çek numaralı, 30/01/2013 tarih ve 20.000 TL’lik… hesap ve …çek numaralı, 10/02/2013 tarih ve 20.000 TL’lik …hesap ve…çek numaralı, 15/02/2013 tarih ve 20.000 TL’lik… hesap v…çek numaralı, beş adet çekide iade etmediğini, bunun 30/11/2013 tarihli satış sözleşmesi ve zeytinlerin teslimine ilişkin 09/01/2013 tarihli tutanak ve ticari defterler ile de sabit olduğunu, bunun üzerine 10/01/2013 keşide tarihi ve 19.000 TL’lik ve 15/02/2013 keşide tarihli 21.000 TL’lik çeklerin İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı dosyası ile icraya konulduğunu ve yetki itirazında bulunulduğunu ancak henüz sonuçlanmadığını, davalı tarafından konulan icra takibinin TTK hükümlerine bahsedilen basiretli bir iş adamı gibi davranmadığını, BK’nun iyi niyet kurallarına uymadığını ve icra takibini takibe koyma yetkili bulunmadığını, yukarıda açıklanan nedenlerle İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün… E.sayılı dosyasında 20.000 TL’lik borçlu olmadıklarının ve davalı şirketinin çeki takibe yetki olmadığının tespiti ile %20 kötü niyet tazminatına karar verilmesini, artan gider avanslarının …bank Bankası şubesi Iban: TR… nolu hesaba aktarılmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesinin hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili 18/04/2013 havale tarihli dilekçesinde özetle;
Davalı ile davadışı … arasında ön ödemeli mal alımının söz konusu olduğunu, malların tesliminden önce çeklerin bedellerinin ödeneceği konusunda anlaştıklarını ve yine çek bedellerinin tahsil tarihinden önce olduğunu, buna göre önce davacının çekin bedelini ödeyeceğini ve sonra malların teslimini bekleyeceğini, daha sonra davacı şirketle malın teslim alınıp alınmadığı konusunda telefonla görüşme yapıldığını ve malın teslim alındığı hususunda davacı şirketten sözlü teyit alındığı, eğer vadesinde kendisine mallar teslim olmamışsa Borçlar Kanunu ve ilgili yasa hükümlerince …’den malları ya da ödediği bedelini ve koşulları varsa zarar ziyanını talep, tahsil ve istirdat edeceğini, ancak bunun müvekkille bir ilgisinin olmadığını, dolayısı ile davacının bu konularda müvekkili şirkete yöneltebileceği yasaya uygun bir talebinin olmadığını, davacının TTK 18/2 maddesince “..müdebbir bir tacir ve basiretli bir iş adamı gibi davranma yükümlülüğü” bulunduğu halde aksi olarak hareket ettiğini, vadeli bir alışveriş için diğer bir davalı olan …’e bir peşin ödeme aracı olan çek verdiğini, bir yandan da çeklerin üzerine malların teslim olunacağı tarihten öncesi tarihleri yazdığını ve iyiniyetli üçüncü şahısların ve bu bağlamda ve işbu davada müvekkil şirketin yanıltılmasına sebebiyet vererek hareket ettiğini, müvekkili şirketin işleminin yönetmelik ve BDDK tebliğleri gereği yerine getirdiğini, müvekkil şirketle akdedilen 15/12/2011 tarihli faktoring sözleşmesine istinade … ile 11/09/2012 tarihinde dava konusu çekle ilgili faktoring işleminin yapıldığını, … tarafından davacı lehine düzenlenen fatura asıllarına, alacağın temlik edildiğini gösteren temlik sticker’ı yapıştırıldığını ve üzerine müvekkil şirket yetkilisi huzurunda şirket yetkilisi tarafından imzalandığını ve faturanın aslı gibidir şeklinde onaylı suretinin müvekkil şirkete teslim edilerek işleme başlandığını ve …’in alacak bildirim formu imzaladığını, işbu formda sözkonusu faturalardan kaynaklanan alacakları olduğunu, bu alacağı başka bir şirket ya da şahsa temlik etmediğini kabul ettiğini ve dava konusu çekleri iş müvekkil şirkete ciro ile devir ettiğini, müvekkili şirketin 11/09/2012 tarihli … ile yapılan faktoring işleminde dava konusu edilen 0038919 numaralı 19.000,00 TL bedelli çek ve yine 0038921 numaralı 21.000,00 TL bedelli çekleri teslim aldığını, bu nedenle davacının ileride ne zaman teslim edileceği belirli olmayan mallarla ilgili davalıya çek verdiğini ve peşin ödemede bulunduğunu, çeklerin teslim tarihinin üzerinde yazılı olan tarihten sonrasına tekabül ettiğinden dolayı çeklerin bedelsiz kaldığının iddia edilemeyeceğini, takibe konu asıl borcun 40.000,00 TL olmasına rağmen davacının 20.000,00 TL’lik kısmından sorumlu olmadıklarının tespitini istediklerini, eğerki davacı kötüniyetli değilse ağır kusurlu bir davranışta bulunduğunun ortada olduğunu, buna davacı hem müvekkilin kusurundan hem de kötüniyetinden bahisle çekini ödemekten kurtulmaya çalışmaktadır ki davacının davasının ve dava konusu beyan ve itirazlarının nedenle reddi gerektiğini, bu nedenle huzurdaki davanın icra takibinden sonra açıldığı husus dikkate alınması gerektiğini, yukarıda açıklanan sebeplerle işbu davada mevzubahis müvekkil şirketi ilgilendirmediğinden davanın müvekkil yönünden haksız ve yersiz olduğunu ve davacının davasının menfi tespit ve istirdat davaları yönünden takibini yapan yerin İcra Müdürlüğünün bulunduğu yer olan “İstanbul Adliyesi” olduğunu ve bu bakımdan esasa girilmeksizin davanın yetki yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, ancak davanın yetkisiz mahkemede açılmış gibi görülmemesini, müvekkili şirketin ise dava def’ilerinin muhatabı olmadığını, dava dilekçesinde de belirtildiği üzere borçlu olmadığna dair tespit değeri dikkate alınarak kısmen kabul ve kısmen reddine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep ettikleri görüldü.
DELİLLER
Tarafların delilleri toplanmış, İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının bir sureti celp edilmiş, tarafların defterleri üzerinde inceleme yapılmıştır.
Bilirkişi S.M.M.M. …’ın 19/01/2018 tarihli kök raporunun incelenmesinde;
Taraflar arasında bir sözleşmenin var olmadığını, davalının 2012 yılı yasal defterlerinin lehine delil olma özelliğine sahip olduğunu, davalıya ait yasal defter kayıtlarına göre dava dışı alınan …’den…Bankası 10/01/2012 keşide tarihli 38919 nolu 19.000 TL çek ile…Bankası 15/02/2013 keşide tarihli 38921 nolu 21.000 TL tutarlı çek ve … Bankası 23/02/201 keşide tarihli 9417129 nolu 12.500 TL tutarlı üç adet çekin alacak bildirim formu, çek/senet tevdii bordrosu ile 11/09/2012 tarihinde teslim alındığını ve altlarında …kaşesinin ve imzasının varolduğunu, 52.500 TL olarak kayıt edilen çeklerin 11/09/2012 tarihinde … nolu yevmiye maddesiyle 40.000 TL kadarının davanın konusuyla ilgili olduğunu, kalan 12.500 TL’nin ise dava konusu ile ilgisinin olmadığını, 11/09/201 tarih ve 60348 yevmiye no ile 6.950 TL olarak hesaplanan çekin tüm masraflarından sonra bedelinin 45.550 TL’sinin dava dışı …’e, ödeme kayıtının ise 11/09/2012 tarih ve …nolu yevmiye maddesiyle yasal defterlere işlenmiş olduğunu, dolayısıyla davalı şirketin yasal olarak düşen tüm işlemlerini yaptığını, ancak dava dışı …tarafından davacı adına düzenlenen 15/08/2012 tarih ve … numaralı irsaliyeli faturada teslim edilen kısımın çok net olmadığını ama bir imzanın var olduğunu, davalının faktoring işleminde kullandığı 15/08/2012 tarih ve 005236 numaralı irsayeli faturada belirtilen malların davalı şirkete teslim edildiğiyle ilgili teyit ekranında yazılı olan bilgilerin sayın mahkemenin takdirine ait olduğunu belirtmişlerdir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE
Dava, menfi tespit isteminden ibarettir.
İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında takibe konu 15/02/2013 vade tarihli 21.000,00 TL bedelli çek ile 10/01/2013 vade tarihli 19.000,00 TL bedelli çekin keşidecisi olan davacının, dava dışı lehtar …’e davaya konu çekleri avans olarak verdiği, …’in ise çekleri davalıya ciro ederek teslim ettiği ancak … tarafından davacıya mal teslim edilmediği için çeklerin karşılıksız kaldığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
Mahkememizce yapılan değerlendirmeye göre faktoring şirketlerinin kambiyo senetlerine dayalı olsa bile fatura veya alacağın bir mal veya hizmet satışından doğmuş olduğunu tevsik eden benzeri belgelerle ilişkilendirilmeyen alacakları satın alamayacakları, davalı ile dava dışı lehtar … arasındaki ilişkinin temlik ilişkisi olduğu ve davacının temlik eden …’e karşı sahip olduğu bütün defi ve itirazları davalı şirkete karşı ileri sürebileceği, davacı ile dava dışı … arasındaki satış sözleşmesine konu malların teslim edilmediğinin dosya kapsamındaki belge ve deliller ile sabit olduğu kanaatiyle davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ancak davalı şirketin kötüniyeti ispat edilemediğinden tazminat talebinin reddine karar verilerek sonuç olarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın KABULÜ ile;
İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında takibe konu 15/02/2013 vade tarihli 21.000,00 TL bedelli çek ile 10/01/2013 vade tarihli 19.000,00 TL bedelli çek nedeni ile DAVACININ DAVALIYA BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
Kötüniyet tazminatı isteminin REDDİNE,
2-492 sayılı yasa gereğince alınması gereken 2.732,40 TL harçtan, peşin alınan 683,10 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 2.049,30 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı taraf lehine karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince taktir olunan 4.750,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 24,30 TL başvurma harcı + 683,10 peşin harç + 40 TL tedbir talebi harcı + 1.200 TL bilirkişi ücreti + 113,50 TL tebligat-müzekkere giderleri olmak üzere toplam 2.060,90 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır
¸Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.