Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/582 E. 2019/1176 K. 26.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2015/582 Esas
KARAR NO: 2019/1176

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 04/06/2015
KARAR TARİHİ: 26/09/2019

Mahkememize açılan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize verdiği dava dilekçesi ile; müvekkili bankanın … şubesi tarafından davalı şirket lehine ve diğer borçlu…’ın müşterek borçlu ve müteselsil kefaleti ile genel kredi sözleşmelerine istinaden kredi kartları düzenlenerek teslim edildiğini, kredi sözleşmeleri ve ödeme planları sebebiyle kredilerin tesis edildiğini, kullandırıldığını ve çek karnelerinin teslim edildiğini, davalıya kullandırılan kredilerin ödenmemesi üzerine müvekkili banka tarafından …Noterliğinin 07/11/2014 tarih ve …yevmiye nolu ihtarnamesi ile borcun ödenmesinin ihtar edildiğini, ancak borcun ödenmediğini, borcun ödenmemesi üzerine borçlular aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibine geçildiğini, limit ipoteği teminatı dışında kalan alacak ile ilgili ihtiyati haciz kararının alındığını, ihtiyati haciz kararına istinaden alacağın tahsili amacıyla İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından genel haciz yolu ile ilamsız takip başlatıldığını, davalılar tarafından borca itiraz edilmesi nedeniyle takibin durduğunu, banka kayıtları üzerinde yapılacak inceleme sonuucunda alacağın tespit edilebileceğini, davalı şirketin genel kredi sözleşmesini imzalayarak kredi kullandığını, diğer davalının sözleşmeyi kefil sıratı ile imzaladığını, sözleşme gereği en yüksek kredi faiz oranının yıllık %50 fazlası hesaplanarak temerrüt faizinden davalının sorumlu olması gerektiğini belirterek davalının itirazının iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili Mahkememize verdiği cevap dilekçesi ile; müvekkillerinin davacı bankadan kullanmış oldukları kredi borcuna karşılık olarak müşteri çeklerini davacı bankaya teslim ettiklerini, buna göre borcun verilen çekler ile ödenmiş olduğunu, bu durumun müvekkilinin ticari defter ve belgeleri ile sabit olduğunu, çekin bir ödeme vasıtası olduğundan kural olarak mevcut bir borcun tasfiyesi amacı ile verildiğinin kabulü gerektiğini, icra takibinde talep edilen faiz oranının fahiş olduğunu, borcun likit olmadığını, bu nedenle davacının icra inkar tazminatı talebinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili Mahkememize sunduğu 14/06/2016 tarihli cevap dilekçesinin ıslahına ilişkin dilekçesi ile; davacının müvekkillerine kullandırdığı kredilerden kaynaklanan alacağına karşılık ipotek verildiğini ve bununla ilgili İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatıldığını, İ.İ.K’nun 45.maddesi gereğince öncelikle ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılması gerektiğini, rehin tutarının borcun ödemeye yetmemesi halinde ilamsız takip yapılabileceğini, davacının ipoteğin paraya çevrilmesine ilişkin takibi sonuçlandırmadan doğrudan ilamsız icra takibi başlatmasının usul ve yasaya aykırı bulunduğunu, müvekkili tarafından müşteri çeklerinin borcuna karşılık davacı bankaya verildiğini ve borcun bu çekler ile ödenmiş olduğunu, alacağın likit olmadığını, icra inkar tazminatı talep edilemeyeceğini, talep edilen faizin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Dava; İ.İ.K.nun 67.maddesi gereğince açılmış itirazın iptali davasıdır.
İstanbul …İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra dosyası celp edilmiş, taraf delilleri toplanmış ve bilirkişi raporları alınmıştır.
İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; Davacı tarafından davalılar aleyhine 924.318,45 TL asıl alacak, 27.113,34 TL % 48 işlemiş faiz, 1.355,67 TL faizin gider vergisi olmak üzere toplam 952.787,46 TL için ilamsız icra takibi yapıldığı, itiraz edilmesi neticesinde takibin durduğu ve bu davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
İcra dosyası, genel kredi sözleşmesi, ipotek belgeleri, davalılar tarafından davacıya verilen çekler ve bu çeklerin tahsil durumları, banka kayıtları, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı banka ile davalı şirket arasında genel kredi sözleşmeleri imzalandığı, bu kredi sözleşmelerinde davalı …’ın müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzasının bulunduğu, bu nedenle davalı …’ın tüm borçlardan 5.000.000 TL kefalet limiti kapsamında sorumlu olduğu, …Noterliğinin 07/11/2014 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile borcun ödenmesinin talep edildiği ve kat tarihi olan 07/11/2014 tarihi itibariyle davacı bankanın alacağının 2.524.318,45 TL olduğu, ihtarnamenin davalılara 11/11/2014 tarihinde tebliğ edildiği, ihtarnamede borcun ödenmesi için 1 günlük süre verildiği, buna göre 13/11/2014 tarihinde temerrüdün başladığı, temerrüt tarihine göre bilirkişilerin 22/11/2016 tarihli raporlarında yapılan hesaplamaya göre davacı alacağının 2.538.454,63 TL olduğu, takip tarihine kadar 261.7409,10 TL tahsilat yapıldığı, 13/11/2014 temerrüt tarihinden 11/12/2014 takip tarihine kadar % 48 faiz oranına göre yapılan tahsilat tutarlarının mahsubundan sonra takip tarihi itibariyle davacı alacağının 696.333,71 TL olduğu, takip tarihinden dava tarihine kadar toplam 456.385,90 TL’lik tahsilat yapıldığı, bu miktarın da davacı alacağından mahsup edilmesi sonucunda takip tarihi itibariyle davacı alacağının 239.947,81 TL olduğu ve bu miktar için yapılan itirazın iptali gerektiği, alacağın likit olması nedeniyle %20 icra inkar tazminatına karar verilmesi gerektiği Mahkememizce kabul edilmiştir.
Davalılar vekili İ.İ.K’nun 45.maddesi gereğince öncelikle ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılması gerektiğini, genel haciz yolu ile icra takibi yapılmasının mümkün olmadığını ve talep edilen faizin fahiş oranda olduğunu, müvekkilleri tarafından verilen çekler ile borcun ödenmiş olduğunu belirtmiş ise de; davacı alacağının 2.538,454,63 TL olduğu, ipotek bedelinin 1.600.000 TL olduğu, davacı tarafından 1.600.000 TL’lik ipotek bedeli mahsup edildikten sonra geriye kalan 924.318,45 TL’nin icra dosyasında talep edildiği, davacı bankanın sunmuş olduğu faiz genelgesine göre akdi faizin % 32 olduğu ve genel kredi sözleşmesinin 10.maddesine göre % 50 fazlasının % 48 olduğu ve davacı banka tarafından da bu faiz oranı icra takibinde talep edildiği, davalılar tarafından davacıya sunulan çeklerin tahsil edilenlerin tahsil tarihine göre talep edilen alacaktan mahsubunun yapıldığı hususları göz önüne alınarak davalı tarafın itirazlarının yerinde olmadığı anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE; tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalıların İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında 239.947,81 TL asıl alacak için yaptıkları itirazın iptali ile, takip tarihinden itibaren bu miktar asıl alacağa yıllık % 48 oranında temerrüt faizi ve faizin % 5 gider vergisi uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Kabul edilen alacağın %20’si olan 47.989,56 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 16.390,83 TL harçtan peşin alınan 11.507,33 TL mahsubu ile geriye kalan 4.883,50 TL harcın davalılardan tahsiline,
4-Davacı tarafından yatırılan başvurma ve peşin harç toplamı 11.535,03 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 20.346,87 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davanın ret edilen bölümüne göre hesaplanan 42.463,59 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan toplam 6.251 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 1.574,24 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı; gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır

¸Bu belge 5070 sayılı Kanun Kapsamında Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.