Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/511 E. 2018/972 K. 25.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/511 Esas
KARAR NO : 2018/972
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ: 31/12/2010
KARAR TARİHİ: 25/12/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 31/12/2010 havale tarihli dava dilekçesinde özetle;
Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında LPG Otogaz bayilik sözleşmesinin akdedildiğini, sözleşmenin başlangıç tarihinin 16/02/2010 ve bitiş tarihinin ise 09/06/2013 olduğunu, davalı tarafından 03/11/2010 tarihinde keşide edilen 10.11.2010 tarihinde müvekkiline tebliğ edilen ihtarname ile sözleşmeyi feshettiğini, davalının sözleşmeyi haksız feshinden dolayı …Noterliği’nin…yevmiye numaralı 23/11/2010 tarihli ihtarnamenin gönderildiğini, bu nedenle davalının müvekkilinin zarara uğramasına sebebiyet verdiğini, sözleşmenin 29.maddesine göre davalının, sözleşme olağan şartlarda devam etseydi elde edecek olduğu karı müvekkiline ödemek zorunda olduğunu, bayilik sözleşmesinin 30. maddesi gereceğince müvekkilinin davalıdan cezai şart talep etme hakkının doğmuş olduğunu beyanla neticeten fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000.-TL kar mahrumiyeti ile 10.000.-TL cezai şart olmak üzere toplam 20.000 .-TL nin fesih tarihi olan 10.11.2010 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, masraf ve ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin 21/03/2011 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle;
davacının müvekkilinden talepte bulunmasının mümkün olmadığını, davanın husumet yokluğu nedeniyle reddinin gerektiğini, müvekkilinin dava dışı 3. kişi konumundaki …A.Ş nin İstasyonlu Akaryakıt Bayii olarak ve adı geçen firmanın tescilli markası olarak … amblemi altında akaryakıt istasyonu işleticiliği ile iştigal etmekte olduğunu, taraflar arasında Otogaz LPG ikmali konusunda 30/05/2007 tarihli LPG Otogaz Bayilik Sözleşmesi imzalandığını davacının kısa bir süre sonra dava dışı … ile 01/01/2009 tarihli bir sözleşme akdederek, bu sözleşme hükümleri çerçevesinde istasyonlarına LPG Otogaz ikmalleri gerçekleştirmeyi üstlendiğini, davacı ile dava dışı şirketin akdetmiş olduğu 01/01/2009 tarihli sözleşmeyi dava dışı firmanın tek taraflı fesih ettiğini, bunu müteakiben dava dışı firmanın davacı … ile müvekkili arasındaki sözleşmeninde 3 aylık fesih ihbar süresi sonunda kendiliğinden sona ermiş olacağını müvekkiline bildirmiş olduğunu, bunun üzerine müvekkilinin davacıya 03/11/2010 tarihli ihtarname ile bayilik sözleşmesinin sona ermiş olduğunun bildirildiğini, davacının pek fahiş taleplerinin kabulü halinde müvekkilinin ekonomik açıdan mahvına sebebiyet vereceğini, beyanla her türlü dayanaktan yoksun bulunan ve fahiş talepleri içeren davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
Mahkememizin 19/11/2013 tarih, … Esas-… Karar sayılı kararı Yargıtay …Hukuk Dairesinin 19/06/2014 tarih, … Esas-… Karar sayılı ilamı ile;
“…Davacı ile dava dışı …AŞ. arasında düzenlenen sözleşmenin 14/B-4 maddesinde “… veya şirketin sahibi olan BÖLÜNMEZ ailesi tarafından kurulmuş veya kurulacak şirketlerden birinin ileride LPG dağıtım Lisansı olarak LPG dağıtım şirketi olarak çalışmaya başlaması; … veya BÖLÜNMEZ ailesi tarafından mevcut veya ileride kurulacak olan herhangi bir dağıtım şirketine ortak olunması ve/veya şirketin satın alınması durumunda keyfiyetin 3(üç) ay öncesinden…GAZ’a bildirilmesi halinde; …, iş bu sözleşmeyi tek taraflı olarak herhangi bir mahkeme kararı almaya, herhangi bir ihbar veya ihbar keşidesine gerek kalmaksızın, doğmuş ve doğacak her türlü hak ve alacakları saklı kalmak kaydıyla her zaman feshedebilir. Sözleşmenin feshi durumunda, BAYİ ile…GAZ arasında işbu sözleşme kapsamında bulunan münferit otogaz bayilik sözleşmeleri de bayi ile…GAZ arasındaki koşullara bakılmaksızın kendiliğinden sona ermiş olacaktır. Taraflar bu hususta tamamen mutabıktır….gaz, en geç fesih tarihinden sonraki 6 (altı) aylık periyot sonunda sözleşme kapsamındaki tüm bayilere yönelik ikmali kesmeyi ve usulüne uygun düzenlenmiş bayilik sözleşmesinin feshine ilişkin belgeleri …’e teslim etmeyi kabul, beyan ve taahhüt eder. Bu durumda dahi…GAZ, ikmali durduruncaya kadar yapmış olduğu ihmal miktarı üzerinden işbu sözleşme kapsamında belirlenen oranlarda kâr payı ödemeye devam edecektir.” şeklinde bir düzenlemeye yer verilmiştir. Anılan sözleşme hükmü uyarınca davadışı … AŞ. tarafından davacı şirkete 04.08.2010 tarihli fesih ihtarnamesi gönderilmiş ve bu ihtarnamenin tebliğinden itibaren geçecek 3 aylık sürenin sonunda davacı ile davadışı … AŞ. arasındaki sözleşme feshedilmiş sayılacağından fesih tarihinden itibaren 6 aylık sürenin sonunda ise sözleşme uyarınca davacı ile davalı arasındaki sözleşme hükümsüz hale gelecektir. Hal böyleyken mahkemece, sözleşme hükmünün yorumunda yanılgıya düşülerek, eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.” gerekçesi ile bozularak gelmiş, Mahkememizce bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş, bunun üzerine alınan raporda
Bilirkişiler Oral Öktü, Fikret Gülbahar, Prof. Dr. …’in 22/08/2017 tarihli kök raporlarında;
“İşbu taraflar arasında akdedilen sözleşmenin altı ay daha yürürlükte kaldığını, davacı şirketin erken fesih sebebiyle talep haklarının doğduğunu, ancak sözleşmenin sona erdirilmesinin sözleşmeye dayanan hakkın kullanılması ile gerçekleştiğini, söz konusu sözleşmeye sınırlı bir süre uyulmamış olduğu gerçeğiyle talep haklarını kullandıklarını ve zararın azaltılma yolunun bulunmadığını, bununla birlikte; davacı şirketin 10/11/2010 ve 04/08/2011 tarihleri arasında talep edebileceği kar kaybı miktarının 5.953,88 TL olduğunu, davalı şirketin 2010 yılına ait şirket varlığının 5.273,47 TL olduğu ve talep edilen 20.000 TL’nin şirket varlığından 263,68 kat fazla olması sebebiyle davalı şirketin ekonomik durumunun mahvına sebep olmayacağını, bu sebeple davacı şirketin talep edebileceği cezai şart miktarının 42.904,29 TL olduğunu belirtmişlerdir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE;
Dava, bayilik sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle cezai şart ve kar mahrumiyeti alacağının davalıdan tahsili isteminden ibarettir.
Yargıtay bozma ilamında da belirtildiği üzere davacı ile dava dışı … AŞ. arasında düzenlenen sözleşmenin 14/B-4 maddesinde “… veya şirketin sahibi olan BÖLÜNMEZ ailesi tarafından kurulmuş veya kurulacak şirketlerden birinin ileride LPG dağıtım lisansı olarak LPG dağıtım şirketi olarak çalışmaya başlaması; … veya BÖLÜNMEZ ailesi tarafından mevcut veya ileride kurulacak olan herhangi bir dağıtım şirketine ortak olunması ve/veya şirketin satın alınması durumunda keyfiyetin 3(üç) ay öncesinden…GAZ’a bildirilmesi halinde; …, iş bu sözleşmeyi tek taraflı olarak herhangi bir mahkeme kararı almaya, herhangi bir ihbar veya ihbar keşidesine gerek kalmaksızın, doğmuş ve doğacak her türlü hak ve alacakları saklı kalmak kaydıyla her zaman feshedebilir. Sözleşmenin feshi durumunda, BAYİ ile…GAZ arasında işbu sözleşme kapsamında bulunan münferit otogaz bayilik sözleşmeleri de bayi ile…GAZ arasındaki koşullara bakılmaksızın kendiliğinden sona ermiş olacaktır. Taraflar bu hususta tamamen mutabıktır….gaz, en geç fesih tarihinden sonraki 6 (altı) aylık periyot sonunda sözleşme kapsamındaki tüm bayilere yönelik ikmali kesmeyi ve usulüne uygun düzenlenmiş bayilik sözleşmesinin feshine ilişkin belgeleri …’e teslim etmeyi kabul, beyan ve taahhüt eder. Bu durumda dahi…GAZ, ikmali durduruncaya kadar yapmış olduğu ihmal miktarı üzerinden işbu sözleşme kapsamında belirlenen oranlarda kâr payı ödemeye devam edecektir.” şeklinde düzenlemenin bulunduğu, bu maddeye göre dava dışı … AŞ. tarafından davacı şirkete 04/08/2010 tarihli fesih ihtarnamesi gönderildiği, bu ihtarnamenin tebliğinden itibaren geçecek 3 aylık sürenin sonunda davacı ile dava dışı … AŞ. arasındaki sözleşme feshedilmiş sayılacağı bu nedenle fesih tarihinden itibaren 6 aylık sürenin sonunda sözleşme uyarınca davacı ile davalı arasındaki sözleşme hükümsüz hale geleceği, böylece davacının ihtarnamenin tebliğinden itibaren geçecek 3 aylık süre ile sonraki 6 aylık süre ve ile sınırlı olarak talepte bulunabileceği kabul edilerek bu doğrultuda alınan 22/08/2017 tarihli bilirkişi heyeti hesap raporu Mahkememizce hükme esas alınmış ve taleple bağlı kalınarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
a) 10.000,00 TL cezai şart alacağının 31/12/2010 dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b) 5.953,88 TL kar mahrumiyeti alacağının 31/12/2010 dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2- 492 sayılı yasa gereğince alınması gereken 1.089,80 TL harçtan, peşin alınan 297,00 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 792,80 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
3- Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, lehine karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince hesap ve takdir olunan 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4- Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, lehine karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince hesap ve takdir olunan 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5- Davacı tarafından başlangıçta yapılan 17,15 TL başvurma harcı + 297,00 TL nispi harç olmak üzere toplam 314,15 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davacı tarafından yapılan 3.250,00 TL bilirkişi ücreti + 235,00 TL tebligat – müzekkere giderleri olmak üzere toplam 3.485,00 TL yargılama giderlerinin kabul ve red oranına göre 2.779,63 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7- Davalı tarafından yapılan 18,00 TL tebligat giderlerinin kabul ve red oranına göre 3,64 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay ilgili Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmek üzere Mahkememize hitaben yazılmış, Mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek TEMYİZ yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır
¸Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.