Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/486 E. 2018/268 K. 18.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/486 Esas
KARAR NO : 2018/268
DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 07/05/2015
KARAR TARİHİ : 18/04/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı … Şti’nin işleteni bulunduğunu … plaka sayılı araç, müvekkil şirket nezdinde … nolu Trafik Sigorta Poliçesi ile 02/04/2013 tarihleri arasında sigortalandığını, sigortalı araç 25/08/2012 tarihinde ehliyetsiz sürücü … sevk ve idaresinde iken sürücü Karayolları Trafik Kanununda düzenlenen aracı dikkatsız ve güvensiz kullanmak kural ihlalinde bulunarak, asli kusurlu olarak yaptığı kaza sonucu …’nın yaralanmasına sebebiyet verdiğini, müvekkil sigorta şirketinin 5684 sayılı Kanun’un 17.maddesi gereğince Hazine Müsteşarlığı nezdinde teminatlar tesis etmiş olması ve sigorta şirketi borcunun kamu teminatı altında bulunması sebebiyle teminatsız olarak ihtayati tedbir talebinin kabulünü, fazlaya ilişkin tüm talep ve dava haklarının saklı kalması kaydıyla 58.462,00 TL ‘nin ödeme tarihi olan 25/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi, harç, masraf ve vekalet ücreti ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ile dava açtığı anlaşıldı.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Ehliyetsiz araç kullanmak idari para cezasını gerektiren bir durum olduğunu asli bir kusur olmadığını, Karayollar Trafik Kanunu Mad. 84 te aslı kusurlar sayıldığını, ehliyetsiz araç kullanmak asli kusur olarak sayılmadığını, ehliyetsiz araç kullanmak tazminat açısından sigorta şirketine rücu etmek hakkı vermediğini, kaza tarihinde aracı sevk ve idare edenin ehliyetsiz araç kullanması sebebiyle davacı tarafın rücu etme hakkı doğmuş ise de bu hakkı kusur oranıyla sınırlı olduğunu, aracı sevk ve idare edenin kusur oranı tespit edilmeden yaptığı tazminat ödemesinin tamamını avans faiziyle birlikte araç maliki olan müvekkil firmadan istenmesinin haksız ve mesnetsiz olduğunu, davacı taraf kaza sonucu zarar görene yaptığı ödemeyi müvekkil firmaya kendisine geri ödemede bulunmasını istediğini, ve bu konuda bildirimde bulunduğunu belirttiğini, ancak davacı taraf müvekkil firmaya ulaşmadığı gibi herhangi bir bildirimde de bulunmadığını, müvekkil firmanın hiçbir şeyden haberi olmadığı gibi sonradan açılan dava sebebiyle durumdan haberdar olduğunu, bu sebeple davacı tarafın herhangi bir ihbarda bulunmadan açtığını, haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Dava, Zorunlu Mali sorumluluk Sigortası Kapsamında sigortacının zarar gören 3. kişinin zararını karşılaması nedeniyle davalı sigortalının kusuru iddiasıyla dava konusu bedelin rücuen sigortalısından talep edilmesine ilişkindir.
Davalı …Şti’nin işleteni bulunduğu, … plakalı araç 28.02.2012 tarihinde sürücü … sevk vi idaresinde iken meydana gelen kaza neticesinde … yaralanmış, davacı tarafından kazazedeye 58.462.00 TL sigorta poliçesi kapsamında ödenmiştir. Bu hususlarda taraflar arasında temel bir ihtilaf bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki ihtilaf bu durum karşısında davacının davalıya rücu hakkının bulunup bulunmadığı ve davacının ödeme sonrasında dava açmadan önce davalıdan talepte bulunup bulunmadığı hususlarında kalmaktadır.
Tüm deliller toplandıktan sonra bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi … ve …’den alınan raporda sonuç olarak;”…Hukuki durumun ve delillerin takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere dosya muhteviyatımla bulunan bilgi vc belgeler birlikte nazara alındığında, kaza yerinin konumu ve mahal şartlarla dikkate alınarak olay değerlendirilip, yukarıdaki hususlar muvacehesinde 25/08/2012 tarihinde meydana gelen trafik kazasında:
A-) Sürücü …’ın sevk ve idaresinde bulunan … plakalı otosu ile: 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununa bağlı Yönetmeliğin ilgili bentlerinde açıklanan hükümler gereği yukarıda açıklanan trafik kurallarını ihlal ettiğinden kazımın meydana gelişinde: 8/8 oranında % 100 kusurlu olduğu,
B-) Yaya … Meydana gelen trafik kazasında; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa bağlı yönetmelikte belirlilen yayaların uyması zorunlu kurullara riayet ettiği bu kazanın oluşumunda alabileceği herhangi bir tedbir ve önlem bulunmadığından kendisine kusur izafe edilmesinin uygun görülmediği ve kazanın meydana gelişinde ATFI KABİL KUSURU bulunmadığı
C-) Karayolları Trafik Kanununun 8. maddesine göre, maddi hasarlı kazada işleten,
sürücü, sigortacı gihi birden çok sorumlu varsa aynı zarardan her biri müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğundan, zarar görenin/görenlerin. dilediği borçluca başvurup zararın tazminini isteme hakkı olacak; müteselsil borçlulardan biri tarafından yapılan ödeme tüm borçluların ödeme oranında borçtan kurtulmayı sonucum) doğuracaktır (Y.17.HD.25.01.2005 Tarih, E.2005/188 SK)
D-) Davacı …, tarafından 25.07,2014 tarihinde yapılan (58.462,00) TL ödemenin rapor tarihine kadar geçen işlemiş yasal faiziyle birlikle güncelleştirilmiş tutarının (75.717,10TL) Tl, olduğu…” mütalaa edildiği anlaşıldı.
Davalının sorumluluğunun tespiti konusunda; davacının sigortalısına ait araç sürücüsü Yavuz Yılmaz’ın ehliyetinin bulunmadığı, kazanın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olduğu, davalının KTK ‘nun 85/1-5 maddesi gereğince işleteni olduğu … plaka sayılı aracın sürücüsünün kusurundan kendi kusuru gibi ve kusuru nedeniyle oluşan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu bulunduğu, kazazedede meydana gelen zararın aktüer hesabı yaptırılarak 58.462,00 TL olarak belirlendiği, bu bedelin 3. Kişi kazazedeye ödendiği, 02.02.2016 tarihli ZMMS Genel Şartları ve bu tarihten önceki Genel Şartları çerçevesinde sigortacının işletene rücu hakkının düzenlediğini, 4/c maddesine göre tazminatı gerektiren olay aracın KTK hükümlerine göre gereken ehliyete sahip olmayan kimseler tarafından sevk edilmesi sonucunda meydana gelmiş ise ödemede bulunan sigortacının sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre tazminatın kaldırılması veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene rücu edebilir hükmü kapsamında sigortacının araç sürücüsünün kaza anında yeterli ehliyete sahip olmadığını ispat etmesi gerektiği, davacının bu durumu ispat edebildiği, işletenin bu sorumluluktan kurtulabilmesi için aracın izinsiz kullanılmasını önlemek bakımından gerekli bütün dikkat ve özeni gösterdiği, hiçbir kusurunun bulunmadığını ispat etmesi gerektiği oysa davalının bunu ispat edemediği ve böylece davacının ödediği bedelin iadesini talep hakkı bulunduğu, davacının ödeme sonrasında dava açmadan önce bu bedeli talep ettiğini ispat edemediği anlaşılmıştır. Bu nedenlerle davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Kabulü ile 58.462 TL’nin 25/07/2014 tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikten davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
2 – 492 sayılı yasa gereğince alınması gereken 3.993,53 TL harçtan, peşin alınan 998,39 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 2.995,14 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
3 – Davacı taraf lehine av.asgr.ücret tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 6.780,82 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
4 – Davacı tarafından yapılan 27,70 TL başvurma harcı + 998,39 TL peşin harç + 1.000,00 TL bilirkişi ücreti + 62,50 TL tebligat – müzekkere giderleri olmak üzere toplam 2.088,59 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Tarafların yatırdıkları gider avanslarının artan kısımlarının kararın kesinleşmesinden sonra kendilerine iadesine,
Dair, taraflar vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır