Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/361 E. 2019/511 K. 04.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/361 Esas
KARAR NO : 2019/511
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 03/04/2015
KARAR TARİHİ: 04/04/2019
Mahkememize açılan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize verdiği dava dilekçesi ile; Müvekkili ile davalı …Şti. arasında 12.06.2014 tarih ve … numaralı faktoring sözleşmesi akdedildiğini, sözleşmeyi … ve …’ın da müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzaladıklarını, faktoring sözleşmesi ve ekleri çerçevesinde davalılara ön ödeme yolu ile finansman sağlandığını, ancak sağlanan finansmanın geri ödenmediğini ve müvekkilinin zarara uğratıldığını, finansmanın geri ödenmemesi sebebiyle davalılara … Noterliğinin 16.03.2015 tarih ve… yevmiye sayılı ihtarnamesi keşide edilerek tebliğ edildiğini, borcun ödenmemesi üzerine, İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.İş. sayılı dosyasından İhtiyatı haciz kararı alındığını, bu karar gereğince davalılar hakkında İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalıların itirazı üzerine takibin durduğunu, davalıların itirazının hukuka aykırı olduğunu, zira müvekkili şirketin defter ve kayıtlarında davalıların borçlu olduklarını, faktoring sözleşmesine göre ticari defter ve kayıtların kesin delil niteliğinde olduğunu belirterek; davalıların takibe itirazının iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili Mahkememize verdiği cevap dilekçesi ile; davacının hesabı kat etmeden ve müvekkillerine ihtarname tebliğ etmeden temerrüdün oluşmayacağını, TBK.nın 117. maddesinin “Muaccel bir borcun borçlusu alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer” hükmünün bulunduğunu, müvekkillerinin ihtarnameyi 17.03.2015 tarihinde tebellüğ etmiş olduğunu, 30 günlük itiraz süresi dolmadan 17.03.2015 tarihinde başlatılan takibin usulsüz olduğunu, kefiller ve asıl davalı yönünden ise, davacının faktoring sözleşmesine dayandığını, bu sözleşmede genel işlem şartlarının mevcut olduğunu, kefiller ile sözleşme hükümlerinin müzakere edilmediğini, kefalet taahhüdünün soyut bir taahhüt olarak kaldığını, TBK 20., 21,, 22,, 23., 24. ve 25. maddelerinde düzenlenen genel işlem koşullarına ilişkin düzenlemeler göz önüne alındığında tek taraflı düzenlenmiş sözleşme olduğunun anlaşılacağını, 6361 sayılı yasa ve bu yasaya ilişkin olarak resmi gazetenin 04.02.2015 tarih… sayılı nüshasında yayımlanan Yönetmelik hükümlerine göre fatura karşılığı olmayan alacakların faktoring ilişkisi içinde devralınmayacağı ve ödenen bedeller ile istenen faizler toplamının fatura bedelini aşamayacağını belirtildiğini, olayda davacıya devredilen alacaklara ilişkin vadeler beklenmeden sözleşme sonlandırılarak tahakkuk etmemiş tüm bedellerin geri istendiği gibi istenen paranın fatura toplamının çok üstünde olduğunu, sözleşmenin genel işlem koşulu mahiyetinde olması sebebiyle hesabın kat edilebileceğine ve … Bankasının uygulamakta olduğu faiz oranlarının %50 arttırılarak bu oranda temerrüt faizi uygulanacağına ilişkin hükümlerin ve bunlar gibi davalılar aleyhine olan tüm hükümlerin yazılmamış sayılacağından olayda davacının faturaya dayalı ne miktar alacak devraldığı, bunların vadeleri, tespit tarihinde ne kadarının ödenmiş olduğu ve geri istenen paranın fatura miktarı ile uyumlu olup olmadığı gibi hususların tespit edildikten sonra ödenmeyen her bir alacağa vadelerinden itibaren avans faizi işleterek hesap yaptırması gerektiğini, devralınan alacaklara ilişkin vadeler dolmadan takip yapılmasının ve temerrüt olmadığı halde temerrüt faizi istenmesinin hukuka aykırı olduğunu, bu hususlar dikkate alınarak genel işlem koşulu mahiyetindeki sözleşmede davalılar aleyhine olan hükümlerin yazılmamış sayılarak genel hükümlere göre inceleme yapılması gerektiğini belirterek; davanın reddine, takibin iptaline ve kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava İ.İ.K.nın 67.maddesi gereğince açılmış itirazın iptali davasıdır.
İstanbul …İcra Müdürlüğünün… E. sayılı dosyası celp edilmiş, taraf delilleri toplanmış, bilirkişi rapor ve ek raporları alınmıştır.
İstanbul …İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacı tarafından davalılar aleyhine 1.313.314,91 TL asıl alacak, 3.400,23 TL işlemiş faiz, 170,01 TL BSMV olmak üzere toplam 1.316.885,15 TL faktoring sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için 19/03/2015 tarihinde ilamsız icra takibi yapıldığı, süresi içerisinde davalıların itirazı üzerine icra takibinin durduğu ve bu davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişiler … ve Prof. Dr. … 10.05.2016 tarihinde mahkememize sunduğu raporlarında; Hesap Kat ihtarı ekinde sunulan Hesap Ekstresinde davacı şirketçe uygulanan yıllık fiili %36.1267 faiz oranının geçerli oran olarak kabul edilmesi halinde; davacı şirketin 17.03.2015 takip tarihi itibariyle asıl borçlu şirketten 1.313.314,91 TL asıl alacak, 1.397.14 TL işlemiş faiz, 65.30 TL %5 BSMV olmak üzere toplam 1.314.698.75 TL alacak üzerinden tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takibe devam edebileceği, şirketçe icra takibinde talep edilen yıllık %94.5 faiz oranının geçerli oran kabul edilmesi halinde; davacı şirketin 17.03.2015 takip tarihi itibariyle asıl borçlu şirketten 1.313.314.91 TL asıl alacak, 3.447.45 TL işlemiş faiz, 172,37 TL %5 BSMV olmak üzere toplam 1.316.934,73 TL alacak üzerinden tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takibe devam edilebileceğini, davalı müşterek borçlu ve müteselsil kefiller yönünden; 12.06.2014 tarih ve 3.000.000 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesinde ayrı ayrı 3.000.000 TL kefalet limiti belirlendiğini, bu limitin hesaplanan toplam borcun üzerinde olması nedeniyle davalı müşterek borçlu müteselsil kefiller Haşan Keleş ve …’ın dava konusu borçtan sorumlu olacağını belirtmişlerdir.
Bilirkişilerin düzenlediği 19.02.2018 tarihli ek raporda; Davacı tarafından tahsil edilen miktarların 18/03/2015 tarihinde 15.000 TL, 08/04/2015 tarihinde 1.200 TL, 24/04/2015 tarihinde 90.000 TL, 24/04/2015 tarihinde 25.000 TL, 28/05/2015 tarihinde 200.000 TL ve 200.000 TL, 30/05/2015 tarihinde 40.000 TL ve 20.000 TL, 28/06/2015 tarihinde 100.000 TL ve 100.000 TL, 30/06/2015 tarihinde 60.000 TL ve 20.000 TL, 06/07/2015 tarihinde 2.400 TL tahsilat yapıldığını, davacı şirketin ara karar tarihi olan 09.11.2017 tarihi itibariyle asıl borçlu şirketten 439.714,91 TL asıl alacak, 219.879,77 TL işlemiş avans faizi, 10.993,95 TL % 5 BSMV olmak üzere toplam 670.588.63 TL alacak üzerinden tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takibe devam edebileceğini belirtmişlerdir.
Bilirkişiler düzenlemiş oldukları 19/02/2018 tarihli ek raporda; Davacı …Ş.’nin 17.03.2015 takip tarihi itibariyle asıl borçlu …Şti. ile diğer davalılar Haşan Keleş ve …’tan 1.313.314,91 TL asıl alacak, 383,05 TL işlemiş %10,50 avans faizi, 19.15 TL %5 BSMV olmak üzere toplam; 1.313.717.11 TL alacak üzerinden tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takibe devam edebileceği sonucuna varıldığını belirtmişlerdir.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; Davacı ile davalı şirket arasında faktoring sözleşmesi imzalandığı, davalılar … ve …’ın müteselsil kefil olarak sözleşmeye imza attıkları, kefalet tutarlarının 3.000.000 TL olduğu, davacı tarafından davalılara sözleşme konusu borcun ödenmesi için ihtarname gönderildiği ve ihtarnamenin davalılara 17/03/2015 tarihinde tebliğ edildiği, ödeme için 24 saatlik süre verildiği, buna göre temerrütün 19/03/2015 tarihinde başladığı, icra dosyasına başvurma ve peşin harcın 19/03/2015 tarihinde yatırıldığı, buna göre icra takip tarihinin de 19/03/2015 tarihi olduğu, taraflar arasındaki sözleşme, ticari kayıt ve belgeler, dosya kapsamı ve bilirkişi raporuna göre 19/03/2015 icra takip tarihi itibariyle davacının davalılardan 1.298.314,91 TL (1.313.314,91 TL- 15.000 TL) alacaklı olduğu, bu miktar için yapılan itirazın iptali gerektiği, icra takip tarihinden önce 18/03/2015 tarihinde yapılan 15.000 TL’lik tahsilat için yapılan icra takibinin yerinde olmadığı, buna ilişkin itirazın iptali talebinin reddine karar verilmesi gerektiği, icra takip tarihinden sonra yapılan ödemelerin ise infaz aşamasında İcra Müdürlüğünce göz önüne alınması gerektiği, alacağın likit olması nedeniyle davacı alacaklı lehine %20 icra inkar tazminatına ve icra takip tarihinden önce 15.000 TL’lik tahsilata rağmen bu bölüm içinde icra takibi yapılmasının kötüniyet olarak kabulü ile bu bölüm için davalılar lehine %20 kötü niyet tazminatına karar vermek gerektiği sonuç ve kaanatine varılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davanın KISMEN KABULÜ İLE, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla, davalıların İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında 1.298.314,91 TL asıl alacak için yaptıkları itirazın iptali ile, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 10,50 oranında avans faizi ve faizin % 5 gider vergisi uygulanarak takibin devamına, fazla ilişkin talebin reddine,
2-İcra takip tarihinden sonra davalılar tarafından yapılan ödemelerin infaz aşamasında İcra Müdürlüğünce dikkate alınmasına,
3-Kabul edilen alacağın % 20′ si olan 259.662,98 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4- Ret edilen alacağın % 20′ si olan 3.714,05 TL kötü niyet tazminatının davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 88.687,89 TL harçtan peşin alınan 15.767,34 TL mahsubu ile geriye kalan 72.920,55 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline,
6-Davacı tarafından yatırılan başvurma ve peşin harç toplamı 15.795,04 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 62.899,45 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak alınarak davacıya verilmesine, davanın ret edilen bölümüne göre hesaplanan 2.725 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan toplam 7.171 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 7.113,32 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalar tarafından yapılan toplam 19 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 0.15 TL’sinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
10-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
11-Davalar tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davalılara iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı; davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır
¸Bu belge 5070 sayılı Kanun Kapsamında Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.