Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/355 E. 2019/1476 K. 26.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/355 Esas
KARAR NO : 2019/1476

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 20/03/2015
KARAR TARİHİ : 26/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; 12/09/2005 tarihinde günü plakası ve sürücüsü belirlenemeyen aracın çarpması sonucu müvekkilinin yaralandığını ve bu kaza sonucunda sakat kaldığını, kazaya yol açan aracın sürücüsü ve plakası bilinmediğinden ödenmesi gereken tazminatın muhatabı … olduğunu, müvekkilinin kazadan sonra muayene ve tedavileri … Devlet Hastanesi, … Araştırma Hastanesi ve … Üniversitesi Hastanesinde yapıldığını, kazaya bağlı olarak müvekkilde ciddi oranda kalıcı maluliyet meydana geldiğini, müvekkili kaza nedeniyle sakat kaldığını, mevcut gelirinden ve hayat kalitesinden mahrum kaldığını, kazaya bağlı olarak müvekkile herhangi bir tazminat ödenmediğini, müvekkili araştırmalarına rağmen kazaya ait evraklara ulaşamayınca o tarihte yapan emniyet görevlileri hakkında şikayette bulunduğunu, müvekkili kaza nedeniyle istenebilecek tazminatı alabilmek için davalı sigortaya müracaat ettiğini, davalı şirket zamanamışı dolduğunu beyan ettiğini, herhangi bir ödeme yapmadığını, fakat davalının iddia ettiği gibi zamanaşımının dolmadığını, yukarıda açıklanan nedenlerle ve fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla, davalarının kabulünü, fazlaya ilişkin haklarınnı saklı kalması kaydıyla, müvekkilinin sürekli/kalıcı iş gücü kaybından doğan halihazırda ve ve geleceğe dönük maddi kaybının giderilmesi için 100 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla mutad iştigalinden geri kalan ve çalışmayarak gelir kaybına uğrayan (geçici iş göremezlik) müvekkili için 100-TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini, yapılan kısmi ödemelerin öncelikle, belirlenecek maddi tazminata işleyecek ticari faiz ve ferilerine mahsubunu ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini, artan gider avansının taraflarına iadesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; dava konusu tazminat taleplerinin zamanaşımına uğramış olduğunu, plakası tespit edilemeyen araçların ispata somut delillere dayanması gerektiğini, davaya konu kazaya karışan plakası tespit edilemeyen araç sürücüsü ve zarar gören yayanın kusur oranlarının tespiti yapılması gerektiğini, zarar göre davacının daimi maluliyet durumunun tespiti adına adli tıp kurumundan özürlü sağlık raporu alınması gerektiğini, davaya konu maluliyet tazminatının uzman bilirkişilerce hesaplanması gerektiğini, müvekkili kurum aleyhine karar verilmesi halinde, sosyal güvenlik kurumu tarafından ödenmesi veya ödenen tazminat miktarı araştırılması gerektiğini, tespit edilmesi halinde müvekkili kurumca davacılara ödenecek olan tazminattan mahsup edilmesi gerektiğini, …nın sorumluluğu poliçedeki teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, …nın sorumluluğu kaza tarihi itibariyle maluliyet hallerinde zorunlu mali mesuliyet sigortası teminat limiti ile sınırlı tutulduğunu, zarar görenin kusuru oranında tazminattan indirim yapılması gerektiğini, 12/09/2005 tarihinde meydana geldiği belirtilen kazaya ilişkin olarak maluliyet halinde teminat limiti kişi başına 50.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, davacı vekilince geçici iş göremezlik tazminatı talebinin reddi gerektiğini, davacı tarafın kaza tarihinden itibaren ticari faiz talebi haksız olduğunu, reddinin gerektiğini, yukarıda arz ve izah olunan nedenlerle, haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.

DELİLLER VE GEREKÇE;
Trafik kayıtları, hastane kayıtları, kaza raporları, sağlık raporları, sigorta kayıtları, hasar dosyası ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan keşif ve inceleme sonucu rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
Dava, 6098 sayılı TBK’nın 54.maddesinde düzenlenen bedensel zararların tazmini davasıdır.
Davacı; 12/09/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde, yaya olarak yürüdüğü esnada, sürücüsü ve plakası belirlenemeyen bir aracın çapması sonucu yaralandığını ve bedensel zarara uğradığını, kazaya yol açan aracın sürücüsü ve plakası bilinmediğinden, meydana gelen zarardan davalı …’nın sorumlu olduğunu bu nedenle, bedensel zarar miktarının tespiti ile kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’ndan tahsilini talep etmiştir.
Trafik kazalarından kaynaklanan bedensel zararın tazmini davalarında, işleten ile davalı sigortacının sorumluluğu paralel olup 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu, dava dışı sürücünün sorumluluğu ise 6098 sayılı TBK’nun 49 v.d. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğu olup, işleten sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın 86. maddesi kapsamında işleten ve sigortacı, zarara sebep kazanın ”mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri gelmiş” olduğunu ispat etmediği sürece meydana gelen zarardan sorumludurlar. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalı işleten ve sigortacıda olmasına karşılık TBK m.50 kapsamında meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görenin kendisindedir.
Motorlu araç işleteninin 2918 sayılı yasanın 91/1 maddesi kapsamında Karayolları Motorlu Araçlar ZMMS’ni yaptırmadan aracını işletmiş ve işletilme sırasında bir zarara sebep olmuş ise 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14 maddesi gereği zorunlu sigortayı yaptırmadan motorlu aracı işleten kişilerin ve plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen araçların sebep oldukları zararları karşılamak amacıyla … Şirketleri bünyesinde … oluşturulduğundan kaza tarihinde yürürlükte bulunan sigorta poliçesi için belirlenen limitle sınırlı olmak kaydıyla … meydana gelen zarardan sorumludur. Bu manada …nın statüsü ile sigorta şirketinin hukuki statüsü ve sorumluluğu paraleldir.
Buna göre bedensel zararlara ilişkin tazminat TBK 55. Maddesindeki; “Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.” şeklindeki düzenlemeye göre belirlenecektir.
İhtilaf, tarafların vaki kazadaki tazminata esas kusur oranı, davacının tazminata esas maluliyet oranı ve iyileşme süresi ve yoksun kaldığı kazanç itibariyle bedensel zararının tespiti noktalarında toplanmaktadır. Kusur oranı, maluliyet oranı ve iyileşme süresi ile zarar miktarının tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirmesi gerekmektedir.
Bu kapsamda İstanbul Adli Tıp Kurumu… İhtisas Kurulu’ndan alınan,18/06/2018 tarih ve 10399 sayılı maluliyet raporunun sonuç kısmında; “… Hastanesine ait olay tarihli grafilerde; humerus orta diafizinde angule transvers kırık izlendiği, malunionda kaynamış kondil kırığı (eski kırık) oldğuu görülmüş olup; sol dirsek böllgesindeki kırığın dava konusu olaydan kaynaklanmadığı, daha eski tarihli bir olaydan kaynaklandığının anlaşıldığı, şahsın sol kolundaki sinir arazlarının sol dirsek bölgesindeki eski yaralanmayla oluşmasının dah kuvvetle muhtemel olduğu, dava konusu olayda oluşan humerus kırığının anotim lokalizasyonu nedeniyle sinir hasarına neden olmasının kilinik olarak belenmeyeceği cihetle, mevcut belgelere göre; … oğlu, … doğumlu …’in 12/09/2005 tarihinde geçirdiği araç dışı trafik kazasına bağlı sol omuz ekleminde hafif düzeyde hareket kısıtlılığı sebebiyle … karar sayılı sosyal sigortalar sağlık işlemleri tüzüğü hükümlerinden yararlanılarak, meslek grup numarası grupl (bir) kabul olunarak; 1-Grl VII (2Aa….30) A%34×1/3×4/5=9,06, E cetveline göre, %7.1 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin yaralanma tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur…”sonuç ve kanaatine ulaşıldığını mütalaa ettiği anlaşılmıştır.
Kusur tespiti için …Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderilen dosyadan verilen 16/11/2018 tarihli ön inceleme raporu ile, “…krokili bir tutanak gönderilmesi halinde kusur raporu verilebileceği bu nedenle rapor tanziminin mümkün olmadığı,…” sonuç ve kanaatine ulaşıldığını mütalaa ettiği anlaşılmıştır.
…Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nin 16/11/2018 tarihli ön inceleme raporunda belirtilen eksikliklerin tamamlanması için, olay mahallinde keşif yapılarak rapor alınmasına karar verilmiş ve Kula Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2019/1 Talimat sayılı dosyasından keşif icrası ile birlikte, bilirkişi Trafik Polis Memuru …tarafından hazırlanan 11/01/2019 tarihli raporda sonuç olarak “…yayalar taşıt yolu bitişiğinde veya yakınında yaya yolu, banket veya alan varsa buralardan yürümek, her iki tarafında banket bulunan ve kullanılabilir durumda olan yollarda kendi gidiş yönüne göre sol bankette yürümek zorundadırlar. Yaya … iki yönlü trafiğin kullanıldığı yolda gidiş istikametine göre sol bankette gitmesi gerekirken kendi gişi isstikametindeki banketi kullandığı ve çarpılmaya maruz kaldığından yukarıda belirtilen yönetmelik maddisini ve aynı kanunun 68/1-a(3) maddesini (her iki tarafında, yaya yolu ve banket bulunan veya kullanılır durumda olan iki yönlü trafiğin kullanıldığı karayollarında yaya kafileleri dışındaki yayalar, taşıt yolunun sol kenarını izlemek zorundadır) maddesini ihlal ettiği ve tali kusurlu olduğu,u kazayı yetkili ve görevli memurlara bildirmek, bunlar gelinceye kadar veya bunların iznini almadan kaza yerinden ayrılmamak zorundadırlar, dosya kapsamı ve bayanlara göre sürücüsü ve palakıs tespit edilemeyen kamyon olduğu iddia edilen aracın gidiş istikametine göre sağ bankentten yürüyen yayaya çarptığı dikkate alındığında, aracın çarptığı unsurun canlı olabileceğini düşünüp kaza yerinde durması gerektiği yukarıda belirtilen kanun maddesini ihlal ettiğinden tali kusurlu olduğu kanaatine varılmış olup…”sonuç ve kanaatine ulaşıldığını mütalaa ettiği anlaşılmıştır.
Ön inceleme raporunda belirtilen eksiklikler tamamlanması ile İstanbul Trafik İhtisas Kurulun’dan alınan 13/02/2019 tarih ve 11538 sayılı kusur raporunun sonuç kısmında; “…kimliği meçhul sürücünün %85 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’in %15 oranında kusurlu olduğu…”sonuç ve kanaatine ulaşıldığını mütalaa ettiği anlaşılmıştır.
Tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişi rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi MSGSÜ İstatistik Bölümü Öğr. Üyesi Aktüer Dr. Öğretim Üyesi … tarafından hazırlanan 06/09/2019 tarihli bilirkişi raporunda, “…hukuki durumun ve delillerin takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere 12.09.2005 tarihinde gerçekleşen kaza nedeniyle malul kalan …’in maddi zararının %7.1 maluliyet ve %15 kusur durumda (60.326,48) TL olduğu….”sonuç ve kanaatine ulaşıldığını mütalaa ettiği anlaşılmıştır.
…SGK İl Müdürlüğü’ne yazılan yazı ile davacıya rücuya tabi herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığının sorulması neticesinde bildirilen 04/07/2019 tarih – … sayılı cevapta rücuya tabi herhangi bir ödemenin yapılmadığı bildirilmiştir.
Davacı vekili HMK m.107 kapsamında miktarı belirsiz alacak davası olarak açmış bulunduğu davasında 25/09/2019 tarihinde, bedel arttırım dilekçesi ile sürekli iş göremezlikten kaynaklanan tazminatını 100-TL. üzerinden, 59.029,63-TL. arttırarak 59.129,63-TL. maddi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ile dava dilekçesinde talep ettiği 100-TL. geçici iş görmezlik talebinden vazgeçtiğini beyan etmiştir.
Dosya kapsamı, düzenlenen kusur, maluliyet ve aktüer bilirkişi raporları denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görüldüğünden, kazanın meydana geldiği 2015 yılı için, … Müsteşarlığı tarafından, ölüm/sakatlık için kişi başın teminat limitinin 282.500 -TL. olarak belirlenmesi, aktüer bilirkişi tarafından hesaplanan tazminatın nitelik ve miktar olarak teminat limiti kapsamında kalması, ancak davacının dava dilekçesinde belirttiği 100-TL. geçici iş göremezlik talebinden vazgeçmesi nedeniyle, davacının davasının kısmen kabulü ile davacının 59.129,63-TL. sürekli iş göremezlik tazminatının, davacı tarafından, davalı şirkete, dava tarihinden önce başvurduğuna dair bir belge sunulmadığından 03/04/2015 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile 59.129,63-TL. sürekli iş göremezlik tazminatının 03/04/2015 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine;fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-492 sayılı yasa gereğince alınması gereken 4.039,14-TL harçtan peşin alınan 27,70-TL + 202,00-TL ıslah harcı toplamı olan 229,70-TL harçtan mahsubu ile geriye kalan 3.809,44-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı taraf lehine A.A.Ü.T. gereğince taktir olunan 6.854,26-TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. gereğince taktir olunan 100,00-TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 27,70-TL başvurma harcı + 27,70-TL peşin + 202,00-TL ıslah harcı + 314,00-TL keşif harcı toplamı olan 571,40-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 750,00-TL bilirkişi ücreti + 1.487,50-TL tebligat-müzekkere + 881,00-TL ATK masrafları olmak üzere toplam 3.118,50-TL yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre %99,83 oranında davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan 100,00-TL tebligat-müzekkere yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre %0,17 oranında davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

¸Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.