Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/289 E. 2019/345 K. 11.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/289 Esas
KARAR NO : 2019/345
DAVA : Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 18/03/2015
KARAR TARİHİ: 11/03/2019
Mahkememize açılan Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava delikçesinde özetle; Müvekkilinin “…” adresindeki ticarethanesinde, motorlu kara taşıtı lastiklerinin ve jantlarının perakende alım satımı işi ile uğraşan gerçek kişi tacir olduğunu, davalının ise Türkiye lastik sektöründe birden fazla markanın dağıtım hakkını elinde bulundurduğunu,…markaları ile 300’den fazla yetkili bayisi bulunan; tüketiciye bu yetkili bayiler vasıtasıyla mal satan bir şirket olduğunu müvekkilinin davalının tek taraflı düzenlediği ve bayilerine imzalattığı standart Yetkili Bayi Sözleşmesini 17.09.2012 tarihinde imzaladığını, davalının yetkili bayi konumuna geldiğini, müvekkilinin bayiliği ; devamında davalıca “… bayilik sözleşmesinin suresinden önce feshine sebep olmanız nedeniyle ekteki fatura tarafınıza kesilmiştir” denilerek bir yazı ekinde “Sözleşme iptal Bedeli” açıklamalı 32.542,04 TL bedelli fatura ile sözleşmenin sadece 2 sayfasının gönderildiğini, yazının 11.12.2014 tarihinde müvekkilince tebellüğ edildiğini, müvekkilinin; davalı şirkete mal siparişlerine ait ödemelerin yapıldığı banka sistemi (DBS) kayıtlarını kontrol ettiğinde, söz konusu fatura bedelinin, ilgili yazı ve faturanın tebliğinden önce hesaplarından tahsil edildiğinin tespit ettiğini, davalının tahsilatı sebebiyle müvekkilinin fatura bedelinin haksız şekilde kendisinden tahsil ettiğini, müvekkilinin;…Noterliği … yev. no.lu ve 17.12.2014 tarihli ihtarname ile; “imzaladığı sözleşmenin tümünün gönderilmesi halinde herhangi bir cezai şart ödeme yükümlülüğü bulunmadığının anlaşılacağını, bu nedenle kendisine gönderilen söz konusu faturayı kabul etmediğini, itiraz ettiğini 8 günlük yasal sürede bildirdiğini, faturayı ihtarname ekinde davalıya iade ettiğini, sözleşme süresinde müvekkilin mali durumunu olumsuz etkileyecek sayısız ticari zorluklar çıkaran davalının; … Noterliği … yev. no.lu 29.12.2014 tarihli İhtarname ile “müvekkilin sözleşmenin “Hukuki Sorumluluk” başlığı altındaki 2. maddesine aykırı davranarak şirketi zarara uğrattığını ve “Hak ve Sorumluluklar’ başlığı |altındaki 1. ve 3.maddelere aykırı davranarak bayilik sözleşmesinin feshine sebebiyet verdiğini, bu nedenle 32.542,04 TL faturayı müvekkiline iade ettiğini; müvekkilinin; … Noterliğinin… yevmiye no.lu ve 18.02.2015 tarihli ihtarname ite; TTK 21 md. hükmü uyarınca süresinde itiraz edilerek iade ettiğini, faturanın tekrar müvekkiline gönderilmesinin her nevi hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, bu sebeple ihtarname ekinde bir kez daha davalıya iade edildiğini, sözleşmenin müvekkilince ihlal edilmediğini, bu sebeple 3 iş günü içerisinde davalı şirkete ait levhaların ve 2 adet binek lastik rafının müvekkilinin iş yerinden sökülmesi ve aynı sürede; hukuka aykırı olarak tahsil edilmiş 32.542,04 TL bedelin müvekkilinin banka hesabına ödenmesinin” davalıya ihtaren bildirildiğini, Müvekkilin sözleşmenin erken feshi sebebiyle herhangi bir cezai şart ödeme yükümlülüğünün bulunmadığını, Yetkili Bayi Sözleşmesini 10.000,00 Euro cezai şart: ödeme yükümlülüğü bulunmadığı yönünde elle kayıt düşerek imzaladığını müvekkilinin, 10.000 EURO ceza nedeniyle sözleşmeyi imzalamak istemediğini; bunun üzerine sözleşmenin herhangi bir şekilde erken feshi durumunda herhangi bir cezai şartla karşı karşıya kalmamak için davalı şirket yetkilileri ile de mutabık kalarak sözleşmeyi, erken fesih halinde cezai şart ödemekle yükümlü olmayacağına ilişkin bir kayıt ile tek nüsha halinde imzalayıp davalı şirkete teslim ettiğini, davalının iddia ettiği sözleşmeye aykırılık hallerinin giderilmesi için müvekkiline hiçbir şekilde süre tanımadığını, davalının; feshe ilişkin ihtarnamesinde soyut ve mesnetsiz iddialara yer vermesine rağmen iddia ettiği sözleşmeye aykırılık hallerine İlişkin tek bir somut olgu veya vakıa ortaya koyamadığını, sözleşmeyi haksız şekilde fesheden dayalının taraflar arasında mevcut banka ödeme sistemi vasıtasıyla müvekkilden 29.11.2014 tarihli faturaya istinaden 32.542,04 TL sözleşme iptal (cezai şart) bedeli tahsil etmesinin hukuka aykırı olduğunu ve bedelin faizleriyle birlikte müvekkiline iadesi gerektiğini, müvekkilin sözleşmenin kusuruyla feshine sebep olduğu ve bu sebeple sözleşme uyarınca tarafların aralarındaki bayilik sözleşmesinde 3 yıl sürdürmek hususunda anlaşmalarına rağmen; sözleşmenin 11.12.2014 tarihinde davalı tarafından feshedildiğini, bu nedenler ile taraflar arasında “Yetkili Bayi Sözleşmesinin ” davalı tarafça haksız şekilde feshi ve ürün raflarının teslim alınmasına ilişkin alacaklı temerrüdü sebebiyle müvekkilin uğradığı ve uğrayacağı her nevi zararı tazminini talep etme hakları saklı kalmak kaydıyla davalarının kabulü ile, müvekkilden hukuka aykırı şekilde tahsil edilen 32.542,04 TL bedelin banka sistemi üzerinde tahsilat tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline, yargılama masrafları ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini, talep ile dava ettiği anlaşıldı.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, Türkiye lastik sektöründe her türlü marka lastiği ve ekipmanlarının satışını yapan bir şirket olduğunu ve aynı zamanda 3. kişilere bayilik verme yetkisi olduğunu, davacı ile 17.09.2012 tarihinde yapılan sözleşmeye istinaden, “…” bayilik yetkisinin tesis edildiğini, sözleşmenin süresi 5 yıl olmasına rağmen, davacı tarafından 3 yıl olarak değiştirilmesinin talep edildiğini, kendi el yazısıyla 3 yıl olarak değiştirilerek imzalandığını, davacının sözleşme süresi bitmeden, sözleşme kurallarına aykırı davranarak, davaya konu sözleşmenin 3. sayfasında belirtilen “Yatırım Desteği” başlığı altındaki ve diğer maddelerdeki fesih hakkını kullanmalarına sebebiyet verdiğini, davacının sözleşme gereğince kendisine takdim edilen “…’ tabelasını, müvekkilin izni ve onayı olmadan kaldırarak zayi ettiğini, müvekkilinin tabelasının yerine resimlerde görüldüğü Üzere “Lastik VS” bayilik tabelası konduğunu, bu duruma göre; davacının; “Hak ve Sorumluluklar” başlığı altındaki 3. ve 5. maddeye aykırı davranarak sözleşmenin feshine sebebiyet verdiğini, müvekkilini zarara uğrattığı gibi, müvekkilin zararını giderme yoluna başvurmadığını, davacının “Hukuki Sorumluluk” başlığı altındaki 2. maddeye dayanarak sözleşmenin feshine sebebiyet verdiğini, dava dilekçesindeki adres ile sözleşmedeki adres incelendiğinde, davacının adres değişikliği yaptığını, davacının adres değişiklikleri müvekkiline bildirilmediğinden davaya konu sözleşmenin tek taraflı feshine sebebiyet verdiğini, davacı sözleşmeye aykırı davrandığından; müvekkilince davacıya 29.11.2014 tarihli yazı ve sözleşmenin aslı gönderilerek, sözleşmenin feshine sebep olduklarından bahisle; ödemekle yükümlü oldukları 10.000,00 Euro cezayı şartı faturalandırarak gönderdiklerini, davacı tarafın … Noterliği 17.12.2014 tarih ve … yev. Nolu ihtarında davaya konu sözleşme üzerinde tahrifat yapıldığını, davacıya gönderilen sözleşmenin farklı olduğunu, yapılan erken fesih nedeniyle cezai şart ödemekle yükümlü olmadıklarını beyan ederek, cezai şart faturasını iade ettiğini,” bu ihtarname incelendiğinde sözleşmeye aykırı davranılmasına itirazı olmadığını, dolayısıyla feshin haklılığının ispatlandığını, müvekkilinin, … Noterliği 29.12.2014 tarih ve… yev. nolu ihtarıyla, davacının …Noterliği 17.12.2014 tarih ve… yev. nolu ihtarına cevaplarını bildirdiğini, cezai şarta istinaden davacıya kesilen… nolu 32.542,04 TL faturayı iade ettiğini, davacının dilekçesi incelendiğinde; 17.09.2012 tarihli bayilik sözleşmesinde “erken fesih halinde cezai şart ödemekle yükümlü olmayacağına ilişkin” bir kaydın varlığından söz edildiğini, ancak ekte sunulan sözleşme incelendiğinde böyle bir kaydın olmadığının da aşikar” olduğunu, davacının ödenmesi gereken cezai şart ödemesinden kaçınmak için böyle bir beyanda bulunduğu kanaatinde olduklarını, müvekkilinin gönderdiği;… Noterliği 29.12.2014 tarih ve …yev. nolu ihtarınım, davacıya 21.01.2015 tarihinde tebliğ edildiğini, … Noterliği 18.02.2015 tarih ve…yev. nolu ihtarıyla 28 gün sonra ihtara davacı tarafından cevap verildiğini, son kez “A Serisi … nolu 32.542,04 TL’lik faturayı’ iade ettikleri, müvekkiline ait zayi olan, levha ve stantları gelip almasının’ beyan edildiğini, davaya konu sözleşmede; ‘Reklam Pazarlama” başlığı altında 3. Maddede; “…sözleşmenin fesih ve sona ermesi halinde, müvekkili tarafından verilen tüm malzemeler hasarsız ve eksiksiz olarak müvekkile teslim edileceğinin” gayet açık olduğunu, davacının müvekkiline ait … tabelasını sözleşme yürürlükte olduğu sırada zayi ettiğinden 17.09.2012 tarihli sözleşmenin “Hak ve Sorumluluklar” başlıklı 3.ve 5. maddelerine aykırı davranarak sözleşmenin feshine sebebiyet verdiğini, davacı adres değişikliği yapılmadığını, belediye tarafından numara değişikliği yapıldığını, bu durumun fesih sebebi olmayacağını iddia etse de; davacı tarafından kabul edildiği üzere değişikliğin müvekkiline bildirilmesi gerekirken, bildirilmediğinden sözleşmenin tek taraflı feshine davacının sebebiyet verdiğini, davacının…Noterliğinin 17.12.2014 tarih, … yev. nolu ihtarnamesinde sözleşmeye aykırı davranılmasına ilişkin herhangi bir itirazının olmadığını, davacının iddialarını haklı çıkarmak için haksız ve kötü niyetli olarak sözleşmede tahrifat yaptıklarına ilişkin asılsız iddialarda bulunmaktan kaçınmadığını, sözleşmenin feshine sebep olan davacının cezai şart tahsilinin yasaya ve sözleşmeye uygun olduğunu, açılan davanın reddi yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep ile dava ettiği anlaşıldı.
DELLER VE GEREKÇE
Dava taraflar arasında imzalanan Yetkili Bayi Sözleşmesi’nin davacı tarafından ihlal edildiği iddiası ile davalı tarafından davacıya kesilen ve bedeli kısım kısım davacının hesabından tahsil edilen fatura bedelinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine dair istirdat davasıdır.
Taraflar arasında Yetkili Bayi Sözleşmesinin yapıldığı konusunda ihtilaf bulunmamaktadır. Uyuşmazlık taraflar arasındaki sözleşmenin “tek satıcılık” sözleşmesi olup olmadığı, davacının sözleşmeyi ihlal edip etmediği, sözleşmenin feshine neden olup olmadığı ve bu nedenle cezai şart ödemekle sorumlu olup olmadığı, davalının davacının hesabından tahsil ettiği cezai şartın davacıya iadesinin gerekip gerekmediği noktasında toplanmıştır.
Tüm deliller toplandıktan sonra bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş, bilirkişi Prof. Dr. … ve Yrd. Doç. Dr. … tarafından hazırlanan 21/09/2018 tarihli raporda sonuç olarak ” Davacının 2013-2014 ve 2015 yıllarına ilişkin tutmakla yükümlü olduğu ticari defterlerinin TTK hükümlerine uygun tutulmadıkları anlaşılmakla (envanter defterleri sunulmamıştır) yasal ticari defterlerinin birbirini teyit ettiğini söylemenin mümkün olmadığı görülmekle, davalının 2013-2014 ve 2015 yıllarına ilişkin tutmakla yükümlü olduğu ticari defterlerinin TTK hükümlerine uygun tutuldukları anlaşılmakla, davalının, davacının taraflar arasındaki 17.09.2012 sözleşmenin fesih olmasına sebep olduğundan bahisle; sözleşme maddelerini dayanak göstererek iş bu davaya konu edilen 29.11.2014 tarihli … nolu davacıya kestiği 32.542,08 TL “sözleşme iptal bedeli – EURO 10.000X2,7578 TL” açıklamalı davacıya fatura kestiği, fatura bedelinin tarafların ticari ilişkilerinde tahsilat amacı ile kullandıkları DBS adı verilen davacının banka hesabından davalı tarafından davacının onayı dışında tahsil edildiği, ancak davacı tarafından noter kanalı ile; davalının faturasının kabul edilmediği ve davalıdan yapılan tahsilatın iade ödenmesinin talep edildiği, davacının davalının tabelasını iş yerinde muhafaza ettiği, davalının davacının tabelasını zayi ettiğine ilişkin dava dosyasında herhangi bir tespit olmadığı, ayrıca davacının adresinin konum olarak değişmediği, Belediye tarafından yapılan numaralandırma işlemi neticesinde ve davacının inisiyatifi dışında ve adresin sadece numarasında değişiklik yapıldığı, dava dosyasına sunulan görsellere göre; davacının iş yerinin bulunduğu 2. caddede davalıya ait olan … markasının tabelanın sol tarafında ve büyük puntolarla yazılı olduğu, tabelanın sağ tarafında ise, davalıya ait … yazısına nazaran daha küçük yazılı 6 adet marka ismi daha olduğunun görüldüğü, ayrıca davacı ile davalı arasında akit edilen sözleşmeye göre; davacının davalının tek satıcısı olmadığı, davalı tarafından davacıya tek satıcılık yetkisi verilmediği, bu sebeple davacının iş yerinde davalının ürünleri dışında da mal bulundurma ve satış yapmasının söz konusu olduğu, Mahkeme tarafından davacının alacaklı olduğunun kabulü halinde; davalının davacı ile mutabık olmadan davacıya kestiği 29.11.2014 tarih … nolu 32.542,04 TL fatura bedelini (cezai şarta ilişkin ve 10.000,00 Euro + KDV) davacının DBS denilen ve tarafların ticari ilişkisinde davalıya tahsilat yetkisi verilen, davacıya ait banka hesabından tahsil ettiği, 32.542,04 TL bedeli davacıya iade etmesi gerektiği, diğer bir deyişle davacının 32.542,04 TL davalıdan alacaklı olduğunun, TCMB verilerinde 29.11.2014 ödeme tarihi itibariyle avans faizi oranının 5611,75 olduğu görüldüğünden, davacının belirlenen 32.542,04 TL asıl alacağına takip tarihinden İtibaren %11,75 ve değişen oranlarda kademeli olarak avans faizi yürütülebileceği, faizin infaz aşamasında hesaplanması gerektiği” sonuç ve kanaatine varıldığı mütala edildiği anlaşıldı. 28/09/2018 tarihli bilirkişi raporu denetime açık, karar vermeye elverişli ve oluşa uygun olduğu kanaatine varıldığından mahkememizce rapora itibar edilmiş, davacının davalının tabelasını işyerinde muhafaza ettiği, tabelayı zayi ettiğine ilişkin bir bulgunun olmadığı, davacının adresinin konum olarak değişmediği, sadece belediye tarafından yapılan numaralandırma neticesinde kapı numarasının isteği dışında değiştiği, davalıya ait tabelanın asılı olarak mevcut olduğu, ayrıca sözleşmeye göre davacının davalının tek satıcısı konumunda olmadığı, bu nedenle davalının ürünleri dışında da mal bulundurma ve satış yapmasının mümkün olduğu, davacının yetkili bayi sözleşmesini ihlal etmediği ve feshine neden olmadığı, bu haliyle davacının cezai şart ödemesinin gerekmediği anlaşılmakla; davalı tarafından davacının hesabında belirli tarihlerde kısım kısım çekilen cezai şart bedelinin hesaptan çekildikleri tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-)Davanın kabulüne,
-2.304,00TL nin 10/12/2014 tarihinden,
-24.253,81TL nin 11/12/2014 tarihinden,
-3.325,41TL nin 12/12/2014 tarihinden,
-2.658,82TL nin 16/12/2014 tarihinden; toplam 32.542,04TL nin belirtilen tarihlerden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-) 492 sayılı yasa gereğince alınması gereken 2.222,94 TL harçtan , peşin alınan 555,74 harcın mahsubu ile geriye kalan 1.667,20 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına ,
3-)Davacı lehine avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince taktir olunan 3.905,00 TL maktu vakelet ücretinin davalıdan davacıya verilmesine ,
4-)Davacı tarafından yapılan 27,70 TL başvurma harç + 555,74 peşin harç + 178 TL tebgat – müzekkere giderleri + 2.000 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.761,44 yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine ,
Dair, taraflar vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır
¸Bu belge 5070 sayılı Kanun Kapsamında Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.