Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1220 E. 2020/313 K. 07.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1220
KARAR NO : 2020/313

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/12/2015
KARAR TARİHİ : 07/07/2020

Mahkememize açılan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … şirketine sigortalı … plakalı aracın 09/04/2015 tarihinde meydana gelen kazada müvekkilinin yaralanmasına ve kalıcı sakatlığına sebep olduğunu, müvekkilinin maddi zorluk çektiğini, Adli Yardım talep ettiklerini, … plakalı aracın üzerine, eğer ki dava tarihine kadar geçen sürede araç satılmış ya da maddi değeri bulunmuyorsa, davalının başkaca mallarına teminatsız olarak İhtiyati Tedbir uygulanmasını, müvekkilinin kazada yaya olarak bulunduğunu, herhangi bir kusuru olmadığını, yaralanma sonucu, vücut fonksiyon kaybı ve buna bağlı olarak meslekte kazanma gücü kaybı ile efor kaybına uğradığını, kazaya sebep olan aracın davalı … şirketine Trafik Sigortalı olduğunu, maddi tazminatın ödenmesinde poliçe limiti kapsamında SGK tarafından ödenmeyen kısmın tamamından sorumlu olduğunu, tazminata kaza tarihinden itibaren işleyecek avans-ticari faiz uygulanması gerektiğini beyan ederek 30.000,00-TL manevi tazminat ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 1.000,00-TL maddi tazminatın tahsilini istemiştir.
Davalı …vekili cevap dilekçesinde özetle; esasa ilişkin incelem yapılmadan önce adli yardım talebi hakıkında karar verilmesi gerektiğini, davaya konu kazaya ilişkin kusur oranlarının tespiti adli tıp kurumu vasıtasıyla yapılması gerektiğini, davacının daimi maluliyet durmunun tespiti adına adli tıp kurumundan özürlü sağlık rapou alınması gerektiğini, davacı tarafın geçici iş göremezlik tedavi ve bakım giderlerine ilişkin tazminat talepleri trafik sigortası teminatı kapsamı dışında olduğunu, davacı tarafın beslenme, ulaşım, refakatçi masrafları vb. giderleri dolaylı zarar olup, müvekkil şirket nezdindeki poliçe kapsamında olmadığını, davaya konu maluliyet tazminatının uzman bilirkişilerce hesaplanması gerektiğini, SGK tarafından davacıya ödenmiş veya ödenen rücuya tabi tazminat miktarının tespit edilerek müvekkil şirket tarafından ödenecek tazminattan mahsupğ edilmesi gerektiğini, müvekkil şirketin sorumluluğunun poliçedeki teminat limitleri ile sınırlı olduğunu, davacı tarafın temerrüt tarihinden itibaren ticari faiz talebi haksız olduğunu beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın Mahkememizin yetki alanı dışında olduğunu, olay İzmir Aliağa ilçesinde meydana geldiğinden, yetkinin Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesinde olduğunu, manevi tazminatı kabul etmediklerini, müvekkili …’nin sigortacısnın … Sigorta olduğuu, tazminat talebinin muhatabının ve sorumlusunun bu sigorta şirketi olduğunu ve ihbar edilmesi gerektiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizce alınan 25/06/2018 tarihli ATK kusur raporunda; davalı sürücü …’in kusursuz olduğu, davacı yaya …’nın %100 oranında kusurlu olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce alınan ATK maluliyet raporunda; davacının 09/04/2015 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı sağ ayak bileği hareket kısıtlılığı arızası nedeniyle, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası Grup1 olunarak; Gr1 XII (27Ca….7)A %11, E cetveline göre %9.0 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (işgöremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği mütalaa edilmiştir.
11/03/2020 tarihli ATK kusur raporunda; davalı sürücü …’in kusursuz olduğu, davacı yaya …’nın %100 oranında kusurlu olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava, trafik kazası sonrasında açılan maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden, 09.04.2015 tarihinde, işleteni davalı …, sürücüsü davalı … olan ve davalı … şirketince zorunlu mali mesuliyet sigortası yaptırılmış … plaka sayılı aracın yaptığı trafik kazası sebebiyle, davacının yaralandığı, akabinde Yasal zamanaşımı süresi içerisinde 17.12.2015 tarihinde Mahkememizdeki iş bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Yargılama süresince, taraf teşkili sağlanmış, taraflarca usulüne uygun olarak bildirilen deliller toplanılmış ve dosyamız konusunda uzman bilirkişi heyetine tevdii edilerek malulüyet ve kusura yönelik alınan raporlarda; davacı asilin %9,00 oranında meslekte kazanç gücünden yoksun kaldığı, iyileşme süresinin 4 aya kadar sürebileceği, 25.06.2018 tarihli ATK kusur raporuna göre davacı asilin %100, davalı sürücünün ise kusursuz olduğu, 11.03.2020 tarihli ATK raporunda da aynı yönde rapor tanzim edildiği, davaya konu maddi olaya ilişkin Ceza Mahkemesinde alınan 08.11.2016 tarihli ATK raporunda da davalı sürücünün kusursuz, davacının asli kusurlu olduğuna dair raporlar tanzim edilmesi, kusur raporlarının birbirini teyit etmesi karşısında, davalı araç sürücüsünün kusuru ispatlanamadığından, davalılar aleyhine açılan davanın reddine, red sebebi tüm davalılar yönünden ortak olduğundan 2020 yılı AAÜT Md:3/2’ye göre de tüm davalılar için tek bir vekalet ücretine eşit oranda hükmedilerek neticede aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre hesap edilen 54,40-TL maktu karar ve ilam harcının davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davalı kendini vekille temsil olunduğundan, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ye göre belirlenen toplam 3.400,00-TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak vekille temsil olunan davalılara eşit oranda ödenmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Kalan gider avansının, karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,

Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf’a kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı

¸Bu belge 5070 sayılı Kanun Kapsamında Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.