Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1207 E. 2018/859 K. 20.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/1207 Esas
KARAR NO : 2018/859
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 15/12/2015
KARAR TARİHİ: 20/11/2018
Mahkememizde görülmekte bulunan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile distribötür ve davalı arasında 01/11/2012 tarihli açık satış noktası sözleşmesi imzalandığını, taraflar arasında yapılan sözleşme ile çeşitli yükümülükleri kabul ve taahhüt ettiğini, sözleşmenin 11.maddesi uyarınca müvekkili tarafından davalının iş yerinin işletilmesine katkıda bulunmak üzere 20.000,00 TL katkı desteği yapıldığını, ek olarak sözleşmenin 20.maddesi müvekkili her türlü zarar talep hakkı saklı kalmak kaydıyla davalının sözleşme süresi içinde işletmeyi kısmen veya tamamen çalıştırmaması veya sözleşme hükümlerinden birini ihlal etmesi halinde aldığı katkı payını ödemenin yapıldığı tarihten itibaren TC Merkez Bankası tarafından uygulanan avans işlemlerindeki güncel faiz oranı ile birlikte geri ödeyeceği ve ayrıca 10.000 USD cezai şart ödeyeceği hükmü olduğunu, davalı tarafın sözleşmeye aykırı olarak işletmeyi kapattığı, iş yerinin çalıştırılmadığı İstanbul … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.iş sayılı dosyası ile tespit edildiğini, bu nedenlerle davanın kabulüne, katkı bedeli olan toplam 20.000 TLnin ödeme tarihi olan 12/12/2012 tarihiden itibaren işleyecek TC Merkez Bankası tarafından uygulanan avans işlemlerindeki güncel faiz oranı ile birlikte davalıdan tahsilini, 10.000 USD amerikan doları cezai şartın dava tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunu’nun 4/a maddesi uyarınca devlet bankalarınca amerikan dolarına uygulanan 1 yıl vadeli en yüksek faizi ile birlikte tahsilini, İstanbul …Sulh Hukuk Mahkemesi’nin… D.iş sayılı tespit talebimiz kapsamında yapmış olduğumuz yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini, yargılama, masraf, harç ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesi talebi ile dava ettikleri anlaşıldı.
Davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmadığı görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Tüm deliller toplandıktan sonra bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi …’tan 02/04/2018 tarihinde alınan raporda sonuç olarak; davacı şirket dava dışı distribütör şirket … ŞTİ ile davalı şirket arasında 01/11/2012 – 31/12/2014 tarihleri arasında geçerli olmak üzere 01/12/2012 tarihinde açık satış noktası sözleşmesi imzalanarak ticari bir ilişkinin başladığını, davalı sözleşmenin 11.maddesi gereği kendisine tanınan satış geliştirici faaliyetlere destek katkı payı olan nakit 20.000 TL KDV dahil katkı payı karşılığı olarak dava dışı distribütör şirkete satış geliştirici faaliyetlere destek payı açıklaması ile 16.949,15 TL + KDV toplam 20.000 TL bedelli 03/12/2012 tarih ve… seri nolu fatura tanzim ettiği, yine sözleşme gereği dava dışı distribütör şirketin davacı şirkete satış geliştirici faaliyetlere destek payınız açıklaması ile 05/12/2012 tarih … seri nolu 16.949,15 TL + KDV toplam 20.000 TL bedelli fatura tanzim ettiği, dava dışı distribütör şirketin 06/12/2012 tarihli şirketiniz adına kestiğimiz 05/12/2012 tarihli … nolu fatura bedelinden 15.020,00 TL’nin … A.Ş VN:… aşağıda banka bilgileri olan hesaba virman edilmesini rica ederiz” çerikli yazılı ile katkı bedeli olan 20.000 TL ‘den davalı şirketten alacak bakiyesi 4.980,00 TL’nin düşülerek ödenmesini istediği, davacının dava dışı distribütör şirketin yazısına istinaden 12/12/2012 tarihinde 15.020,00 TL tutarında … şubesinden havale yaptığı, dava dışı distribütör şirketin, sözleşmeye konu malı davacıdan alarak satış noktalarına sattığı dolayısıyla davalıya sattığı, bu ticari ilişkide davacının dava dışı distribütörden alacaklı olduğu, dava dışı distribütörün de davalının da sözleşmenin 11.maddesi gereği satış geliştirici faaliyetlere destek katkı payı nedeni ile dava dışı distribütöre fatura kestiği dolayısıyla katkı payı nedeniyle alacaklı olduğu, dolayısıyla dava dışı distribütör şirketin davalıya olan 20.000 TL’lik borcunu davacı şirketten olan 20.000 TL’lik alacağından mahsup ederek kapattığı ve dava konusu 20.000 TL’nin davacı tarafından davalıya ödenmiş kabul edilmesinin makul olacağı mütalaa edildiği anlaşıldı.
Ceza koşulu şartlarını oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise miktarı ve yargılama giderlerinin miktarı konusunda ek rapor alınmasına karar verildiği görüldü.
Bilirkişi heyetine … eklenerek, 16/07/2018 tarihinde alınan raporda sonuç olarak; meselenin hukuki takdiri ve tavsifi 6100 sayılı HMK’nın md. 266/c.2 ve 279/4 ahkamı ve 6754 sayılı Kanun’un md.3/3 hükmü gereği tamamen muhterem Mahkemeye ait olmak kaydı ile sözleşmesel olarak (md.20) o şekilde kararlaştırıldığından davacının destek amacıyla davalıya verdiği ve kök raporda irdelenen meblağı 12/12/2012 tarihinden itibaren işleyecek kısa vadeli avans faizi ilavesiyle birlikte, cezai şartı ise 10.000 USD dava tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun’un 4/a maddesine göre dava tarihinden itibaren işleyecek faizin ilavesi ile birlikte talep etmesinin mümkün olduğu mütalaa edildiği anlaşıldı.
Hukukumuzda sözleşmeye bağlılık ilkesi (…Servanda) yanında sözleşme serbestisi ilkeleri kabul edilmiştir. Bu kurala göre sözleşme yapıldığı andaki gibi aynen uygulanmalı ve hükümlerine riayet edilmelidir. Sözleşmeye bağlılık ilkesi hukuki güvenlik, doğruluk ve dürüstlük kuralının bir gereği olarak, sözleşme hukukunun temel ilkelerinden biridir. Karşılıklı edimleri içeren sözleşmelerde, edimler arasında mevcut olan denge şartlarının sözleşmenin tümü, birlikte yorumlanarak değerlendirilmelidir. Borçlar Kanunundaki genel kural; tarafların bu sözleşme ile gerçek ve ortak amacın varlığını ortaya koyabilecek şekilde bir düzenleme ve yorum, tüm sözleşmede belirlenen amaç da gözönüne alınarak yapılmalıdır.
Cezai şartı düzenleyen TBK.nun 179/1 (BK.nun 158/1). maddesi; “Bir sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi durumu için bir ceza kararlaştırılmışsa, aksi sözleşmeden anlaşılmadıkça alacaklı, ya borcun ya da cezanın ifasını isteyebilir.” hükmünü içermektedir. Aynı kanunun 182/1.(BK.nun 161/1) maddesinde; “Taraflar, cezanın mikarını serbestçe belirleyebilirler.” denilmekte ise de bu serbestlik sınırsız değildir. Maddenin son fıkrasında yer alan; “Hakim, aşırı gördüğü ceza koşulunu kendiliğinden indirir.” hükmü gereğince, hakim taraflarca kararlaştırılan cezai şart miktarının fahiş olup olmadığını re’sen incelemek, fahiş ise ceza miktarını tenkis etmekle (indirmekle) görevlidir.
Bir davada, cezai şart miktarının fahiş olup olmadığı; tarafların ekonomik durumları, özel olarak borçlunun ödeme gücü, sözleşmenin süresi, alacaklının asıl borcun ifa edilmesi halinde elde edeceği yarar ile cezai şartın ödenmesinin sağlayacağı yarar arasındaki makul (adil) ölçü, sözleşmeye aykırı davranılması yüzünden alacaklının uğradığı zarar, borçlunun borcunu yerine getirmemek suretiyle sağladığı yarar, borçlunun kusur derecesi ve borca aykırı davranışının ağırlığı esas alınarak belirlenmelidir. Hakimin, bu kuralı uygularken kullanacağı takdir hakkının, Yargıtay denetimine elverişli esaslara dayanması da zorunludur.
Cezai şartın indirilmesini gerektiren hallerde, hakim her şeyden önce alacaklının menfaatini gözönünde tutmalı, menfaatlerin ne dereceye kadar ihlal edildiğini araştırmalı, davalının kusurunun ağırlığını ve tarafların içinde bulunduğu durum gözönünde tutmalıdır. Ceza, alacaklının uğradığı zarar ile ihlal edilen menfaatlerle makul bir surette mütenasip olmalıdır.
Esasen TTK’nun 22. Maddesi gereğince tacir sıfatını haiz borçlu cezai şartın indirilmesini isteyemez ise de, kararlaştırılan ceza tutarı borçlunun iktisaden sarsılmasını, çöküntüye uğramasını mucip olacak ise indirim isteyebileceği uygulamada kabul edilmektedir.
İddia, alınan bilirkişi kök ve ek raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davanın açık satış noktası sözleşmesine aykırılığa dayalı katkı bedeli iadesi ve cezai şart istemine ilişkin olduğu, taraflar arasında 01/11/2012 tarihli açık satış noktası sözleşmesi imzalandığı, davacı şirketin sözleşme uyarınca kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getirdiği, buna karşılık davalı tarafın sözleşmeye aykırı olacak şekilde işyerini kapattığı, açmadığı, bu durumun İstanbul …Sulh Hukuk Mahkemesinin …D.İş sayılı dosyasında yapılan keşif ve tespit raporu ile sabit olduğu, talep edilen cezai şartın davalının mahvına neden olmayacağı anlaşıldığından; sözleşme serbestisi ilkesi gereği; davacının sözleşmeye aykırı davranan davalıdan katkı bedeli ile cezai şartı ve tespit dosyasında yapmış olduğu masrafları isteyebileceği kanaatine varılmış ve davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Yukar/ıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile;
A-)Katkı bedeli olan 20.000 TL’nin 12/12/2012 tarihinden itibaren işleyecek kısa vadeli kredileri uygulanan avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
B-)10.000 USD cezai şartın dava tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4a maddesi uyarınca Devlet bankalarınca Amerikan dolarına uygulanan 1 yıl vadeli en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
C-) İstanbul … Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.iş sayılı delil tespit dosyasında yapılan 607,90 TL yargılama gideri ve 300 TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 907,90 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-492 sayılı yasa gereğince alınması gereken 3.399,44 TL harçtan, peşin alınan 849,87 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 2.549,57 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı taraf lehine av asg üc tarifesi gereğince hesap ve taktir olunan 5.824,15 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 27,70 TL başvurma harcı + 849,87 peşin harç + 2.300 bilirkişi ücreti + 162 TL tebligat-müzekkere giderleri olmak üzere toplam 3.339,57 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davalı tarafın yokluğunda davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf’a kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır