Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1143 E. 2019/1548 K. 10.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1143 Esas
KARAR NO : 2019/1548

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 27/11/2015
KARAR TARİHİ : 10/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekilinin dava dilekçesinde özetle; 24.06.2015 günü davalılardan … Köysü idaresindeki … plakalı minibüsün …Caddesi üzerinde Davutpaşa Caddesi istikametine seyretmekte iken 1412 numaralı trafik ışıklarında karşıdan karşıya geçmekte olan müteveffa…’e çarparak yaralanmasına neden olduğunu, kaza nedeniyle ağır yaralanan …’in vefat ettiğini, müvekkillerinden …’in müteveffanın eşi olduğunu, diğer müvekkillerin de müveveffa ile müvekkili …’in müşterek çocukları olduğunu, meydana gelen trafik kazası ile ilgili olarak Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …sayılı dosyası ile soruşturma yapılmaya başlandığını, meydana gelen kazada davalı … idaresinde bulunan … plakalı aracın davalılardan … adına kayıtlı olduğunu, bu aracın Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasının davalılardan … tarafından yapıldığını, müteveffa …’in vefat etmesi nedeniyle müvekkili … ve …’in müteveffanın desteğinden yoksun kaldığını ve yoksun kalınan destek nedeni ile zararlarının doğduğunu, müteveffanın ölümü nedeni ile müvekkili … tarafından yapılmış olan cenaze giderleri nedeni ile müvekkilinin uğramış olduğu zararların da davalılarca tazmin edilmesini talep ettiklerini, öncelikle davalı … adına kayıtlı olan … plakalı aracın kaydına ve ticari plaka niteliğindeki plakaya yargılama sonuna kadar teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasına, Türk Borçlar Kanunu’nun 76. maddesi gereğince, davalılarca müvekkillerine 10.000,00-TL geçici ödeme yapılmasına, 24.06.2015 tarihinde meydana gelen kaza sonucunda müteveffa…’in vefat etmesi nedeni ile müteveffanın eşi ve kızı olan müvekkilleri … ile …’in yoksun kaldığı kazançlar tespit edildikten sonra fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 15.000,00-TL maddi tazminatın müteveffa…’in, vefat ettiği 13.11.2015 tarihinden itibaren işlemiş olan ticari temerrüt faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkilleri … ile …’e ödenmesine,…’in vefatı nedeni ile müvekkillerin uğramış olduğu manevi zararların tazmini için müvekkili … için 20.000,00-TL, diğer müvekkilleri için ayrı ayrı 15.000,00-TL olmak üzere toplam 80.000,00-TL manevi tazminatın davalılar … ve …’den dava tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkillere ödenmesine, yagrılama giderleri ile ücreti vekaletin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle; 24.06.2015 tarihinde müvekkilinin kayıt maliki bulunduğu, diğer davalı … sevk ve idaresindeki… plakalı aracın Topkapı Maltepe Caddesi üzerinde Davutpaşa istikamektinde seyrederken müteveffa…’in trafik kaza raporlarından da anlaşılacağı üzere 1412 numaralı trafik ışıklarında kendisine kırmızı ışık yanması halinde karşıdan karşıya geçerken müvekkiline ait aracın çarpması ile yaralandığını ve tedavi sürecinde vefat ettiğini, müvekkilinin kayıt maliki bulunduğunu ve diğer davalı … sevk ve idaresinde bulunun… plakalı araç olay günü yasal hız sınırlarına uygun bir şekilde, sol şeritten seyir halinde iken müteveffa…’in daha önceden inmiş olduğu minibüsün önünden geçmek sureti ile kendisine yanan kırmızı ışık lambasına dikkat etmeden kırmızı ışıkta geçerek aniden müvekkilinin kayıt maliki bulunduğu ve diğer davalı …’nün sevk ve idaresinde bulunan… plakalı aracın önüne çıktığını ve diğer davalı … araca ve kendisine yeşil ışık yanmış olmasına rağmen tedbirli ve dikkatli bir şekilde seyir halinde iken göstermiş olduğu bütün çabalara rağmen müteveffaya çarptığını, müteveffa…’in kazada asli kusurlu olup kazaya sebebiyet verdiğini, müvekkilinin malen sorumlu olup hiçbir kusurunun bulunmadığını, işleten sıfatı ile huzurdaki davada davalı olarak gösterildiğini, söz konusu kaza sonucunda müvekkilinin de mağduriyetinin bulunduğunu belirterek, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın, kazanın gerçekleşmesinde müvekkili nezdinde sigortalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu iddia ettiğini, ancak davacının bu iddiasının mesnetsiz olduğunu, dosyada bulunan kaza tutanağının denetime elverişsiz ve sübjektif öğeleri barındırmadığını, bahis konusu tutanakta araçların fren izlerine, yaya geçidine veya trafik ışıklarının rengine bile değinilmediğini, kaza zaptını hazırlayan polis memurlarınca sadece müvekkili nezdinde sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunu, yaya ile ilgili ise kusur durumunun tespit edilmediğini, polis memurlarının bu iddialarının katılmadıklarını, bu nedenle kusur durumunun tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu’na tevdi edilmesini talep ettiklerini, davacı tarafın gelir durumunun tespitine yönelik dosyaya hiçbir somut delil sunulmadığını, davacının SKG kayıtlarının esas alınması gerektiğini, davacı tarafın Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası kapsamında sigorta şirketlerinin sorumlu olamayacağını ve teminat kapsamında dahi olmayan müteveffanın hastanede yattığı süre boyunca eşinin yanında ve refakatçi kaldığını ve bu nedenle eşinin çalışamadığını iddia ederek, müteveffanın eşinin yoksun kaldığı kazanç olduğunu iddia ve talep ettiğini, davacı vekilinin bu talebinin hem poliçe teminatları kapsamında olmadığını, hem de dört çocuklu bir annenin çocukları veya akrabaları dışında aylar boyunca 7/24 eşinin refakatçi olarak kaldığını iddia ederek gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunu, davacı tarafın bakıcı gideri kapsamında bir talepte bulunması durumunda bu talebin bilirkişilerce diğerlendirilebileceği, ancak davacıların talebinin hem kanuna hem de genel şartlara aykırı olduğunu, bu talebin tamamen reddinin gerektiğini belirterek, davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılara tahmiline karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
Davalı …’ye usulüne uygun tebligat yapıldığı, davalı …’nün davaya cevap vermediği görüldü.

DELİLLER VE GEREKÇE;
Soruşturma ve kovuşturma dosyaları, nüfus kayıtları, mirasçılık belgesi, kaza raporları, otopsi raporları, sigorta poliçesi ve hasar dosyası, nüfus kayıtları, sosyal ve ekonomik durum araştırması,SGK, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
Dava, 6098 sayılı TBK’nın 53.maddesinde düzenlenen ölüm nedeniyle yoksun kalınan destek tazminatın ve 6098 sayılı TBK’nın 56. maddesinden kaynaklanan manevi tazminat ile cenaze giderlerinin tahsili davasıdır.
Davacılar, 24/06/2015 tarihinde davalılardan …’in maliki ve işleteni olduğu, diğer davalı sürücü …’nün sevk ve idaresindeki 34M3887 plakalı aracın, trafik ışıklarında karşıdan karşıya geçmeye çalışan müteveffa davacıların murisi…’e çarpması neticesinde, müteveffa davacıların murisi…’in 13/11/2015 tarihinde vefat ettiğini, kazaya karışan 34M3887 plakalı aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun davalı … şirketi tarafından sigorta güvencesine alındığını, bu nedenle davacılar … ile … yönünden şimdilik 15.000-TL. destekten yoksun kalma tazminatının ve cenaze giderlerinin, 13/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen, davacılardan … yönünden 20.000-TL., diğer davalılar yönünden ayrı ayrı 15.000-TL. manevi tazminatın davalılar … ve …’den dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Trafik kazalarından kaynaklanan sorumluluk davalarında, davalı işleten ile davalı sigortacının sorumluluğu paralel olup 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu, davalı sürücünün sorumluluğu ise 6098 sayılı TBK’nun 49 v.d. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğu olup, davalı işleten, davalı sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın 86. maddesi kapsamında işleten ve sigortacı, zarara sebep kazanın ”mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri gelmiş” olduğunu ispat etmediği sürece meydana gelen zarardan sorumludurlar. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalı işleten ve sigortacıda olmasına karşılık TBK m.50 kapsamında meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görenin kendisindedir.
Davacıların müteveffanın eşi ve anneleri olması nedeniyle müteveffa yaşasa idi davacılara destek olacak olduğu, böylece desteklik durumunun var olduğu mahkememiz tarafından kabul edilmiştir.
İhtilaf, tarafların vaki kazadaki tazminata esas kusur oranı ve davacıların yoksun kaldığı destek tazminatı miktarının tespiti noktalarında toplanmaktadır. Kusur oranı ve destek tazminatı miktarının tespiti konuları hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirilmesi gerekmektedir.
Tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişilerden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi Makine Yüksek Mühendisi …ve Aktüer … tarafından hazırlanan 19.09.2017 tarihli bilirkişi heyeti raporunda;
“…1) Kusur Bakımında Sonuç: 24.06.2015 tarihinde, davaya konu trafik kazasının meydana gelmesinde;
a) Mülkiyeti davalı … adına kayıtlı, davalı adına kayıtlı, davalı … A.Ş. Karayolları Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı… plakalı minibüs sürücüsü davalı …’nün %50 (Yüzde Elli) oranında kusurlu olduğu,
b) Müteveffa yaya…’in ise %50 (Yüzde Elli) oranında kusurlu olduğu,
2) Maddi Tazminat Bakımında Sonuç:
1) Hak sahibi davacı eş …’in destekten yoksun kalma sebebiyle nihai ve gerçek maddi zararının = 62.123,98-TL’den,
2) Hak sahibi davacı kızı …’in destekten yoksun kalma sebebiyle nihai ve gerçek maddi zararının = 8.983,41-TL’den,
3) Hak sahiplerinin kaza tarihinden itibaren, vefat tarihine kadar geçen dönem içerisinde müteveffa bakımından yapılan bakıcı gideri sebebiyle maddi zararlarının = 2.865,38-TL’den,
4) Hak sahiplerinin, müteveffa bakımından yapılan cenaze ve defin gideri sebebiyle nihai ve gerçek maddi zararının = 50,00-TL’den,
5) Hak sahibi davacıların, destekten yoksun kalma, bakıcı gideri ile cenaze ve defin giderleri sebebiyle maddi zararları toplamının = 76.838,13-TL’den ibaret olduğu…” sonuç ve kanaatine ulaşıldığını mütalaa ettiği anlaşıldı.
Bakırköy … Asliye Ceza Mahkemesinin …E. sayılı dosyası ve İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nin 23.10.2017 tarihli kusur raporunun da değerlendirilmek suretiyle, aynı bilirkişilerden alınan 18.07.2019 tarihli ek raporda;
“…1) Kusur Bakımında Sonuç: 24.06.2015 tarihinde, davaya konu trafik kazasının meydana gelmesinde;
a) Mülkiyeti davalı … adına kayıtlı, davalı adına kayıtlı, davalı … A.Ş. Karayolları Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı… plakalı minibüs sürücüsü davalı … ‘nün %25 (Yüzde yirmibeş) oranında kusurlu olduğu,
b) Müteveffa yaya…’in ise %75 (Yüzdeyetmişbeş) oranında kusurlu olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.
2) Maddi Tazminat Bakımında Sonuç:
1) Hak sahibi davacı eş …’in destekten yoksun kalma sebebiyle nihai ve gerçek maddi zarar tutarı = 44.919,86-TL’den,
2) Hak sahibi davacı kızı …’in destekten yoksun kalma sebebiyle nihai ve gerçek maddi zarar tutarı = 5.562,81-TL’den,
3) Hak sahiplerinin kaza tarihinden itibaren, vefat tarihine kadar geçen dönem içerisinde müteveffa bakımından yapılan bakıcı gideri sebebiyle maddi zarar tutarı = 1.432,69-TL’den,
4) Hak sahiplerinin, müteveffa bakımından yapılan cenaze ve defin gideri sebebiyle nihai ve gerçek maddi zarar tutarı = 25,00-TL’den,
5) Hak sahibi davacıların, destekten yoksun kalma, bakıcı gideri ile cenaze ve defin giderleri sebebiyle maddi zararları toplamının 51.940,36-TL’den ibaret olduğu…” sonuç ve kanaatine ulaşıldığını mütalaa ettiği anlaşıldı.
Mahkememizce dinlenen, davacı tanığı …, Mahkememizin 29.03.2017 tarihli duruşmasında dinlenmiş, davacı tanığı duruşmada; “Ben …’in eniştesiyim, bulaşık yıkar yer işleri yapar karsının ölümü sırasında tahminen 5-6 ay işine gidemedi, tahminen ayda 1000-1200 TL kazanır, kendisi yakınım olduğu için aldığı maaaş ve piyasası bildiğim için maaşlar konusunda bilgim vardır ölen muris sadece ev hanımıydı çocuklarına bakardı.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı …, Mahkememizin 29.03.2017 tarihli duruşmasında dinlenmiş, davacı tanığı duruşmada; “Benim kayınpederim olan … kayınvalidem öldüğünden ortalama 5-6 ay çalışamadı, yoğurtçuda bulaşık yıkıyordu yerleri siliyordu yeri geldiğinde üretim de de çalışıyordu tahminen 1200 TL civarında kazanıyordu kayınvalidem ise ev hanımıydı.” şeklinde beyanda bulunmuştur.

Bakırköy…Asliye Ceza Mahkemesi’nin, İstinaf incelemesi’nden geçerek kesinleşen, 19/12/2017 tarih,… E.-… K. sayılı dosyasından, İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan 09/11/2016 tarihli rapor ile sonuç olarak, “ ..24/06/2015 tarihinde geçirdiği trafik kazası sonrası, hastanede tedavisi devam ederken 13/11/2015 tarihinde öldüğü bildirilen … ve …kızı/oğlu … doğumlu… hakkında düzenlenmiş adli belgelerde ve otopsi raporunda bulunan veriler değerlendirildiğinde…….3.kişinin 24/06/2015 tarihinde maruz kaldığı trafik kazasına bağlı yaralanmasıyla 13/11/2015 tarihinde meydana gelen ölüm arasında illiyet bağının bulunduğu oy birliği ile …” mütalaa olunduğu ve 24/06/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası ile 13/11/2015 tarihinde meydana gelen ölüm arasında illiyet bağı olduğu anlaşılmıştır.
Davacılar … ile … tarafından, 06/10/2017 tarihinde ıslah talebinde bulunularak , maddi tazminat yönünden 15.000-TL. olan taleplerini, 59.022,77-TL. olarak ıslah ederek toplam 74.022,77- TL’nin 13/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte dava dilekçesindeki diğer talepleri ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili talep edilmiştir.
Manevi tazminatın miktarını tayin etme hakimin takdirine bırakılmış bir konu olmakla beraber, hükmedilecek miktarın uğranılan zararla orantılı, duyulan acıyı hafifletecek nitelikte olması gerekir. Takdir edilecek manevi tazminat hakkaniyete uygun olmalıdır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararı karşılaması da amaç edinmemiştir. Kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmalıdır. Tazminatın sınırı onun amacına uygun olarak belirlenmelidir. Manevi tazminatın takdiri yapılırken tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilmeli; manevi tazminatın miktarı bir taraf için zenginleşme aracı, diğer taraf için de yıkım olmamalıdır.
Manevi tazminatın miktarının belirlemesinde her olaya göre değişen özel hal ve şartlar gözetilmelidir. Ayrıca Yargıtay HGK’nın 23.6.2004 tarih ve 2004/13-291E.-2004/370K.sayılı kararında manevi tazminat ile ilgili olarak yapılan değerlendirmede; “Manevi tazminat, gelişmiş ülkelerde artık eski kalıplarından çıkarılarak caydırıcılık unsuruna da ağırlık verilmektedir. Gelişen hukukta bu yaklaşım, kişilerin bedenine ve ruhuna karşı yöneltilen haksız eylemlerde veya taksirli davranışlarda tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranlarda manevi tazminat takdir edilmesi gereğini ortaya koymakta; kişi haklarının her şeyin önünde geldiğini önemle vurgulamaktadır. Bu ilkeler gözetildiğinde; aslolan insan yaşamıdır ve bu yaşamın yitirilmesinin yakınlarında açtığı derin ızdırabı hiçbir değerin telafi etmesi olanaklı değildir. Burada amaçlanan sadece bir nebze olsun rahatlama duygusu vermek; öte yandan da zarar veren yanı da dikkat ve özen göstermek konusunda etkileyecek bir yaptırımla, caydırıcı olabilmektir.” denilmek sureti ile manevi tazminatın belirlenmesine caydırıcılık unsuru ve insan yaşamının önemine özellikle vurgu yapılmıştır.
Davacılar olay nedeniyle davalılar sürücü … Köysü ve işleten ve malik …’den manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Manevi tazminat çekilen elem ve üzüntü karşılığı olup tarafların ekonomik ve sosyal durumları göz önüne alınarak bozulmuş ruhsal ve bedensel huzurun düzeltilmesi için M.K.nun 4. maddesinde yer alan hak ve nesafet kurallarına uygun olarak ve bu arada sebepsiz zenginleşmeye yol açmayacak şekilde takdir ve tayin edilmesi gerekir.
Bu ilkeler çerçevesinde tarafların ekonomik ve sosyal durumları, çevre koşulları davacıların olaydan etkilenme durumu, paranın satın alma gücü, davalıların ödeme gücü ile hak ve nesafet kurallarına göre olay nedeniyle davacıların çektiği elem ve üzüntüye karşılık, davacı … için takdiren 10.000,00 TL, davacı … için takdiren 7.500,00 TL,davacı … için takdiren 7.500,00 TL,davacı … için takdiren 7.500,00 TL,davacı … için takdiren 7.500,00 TL, manevi tazminatı, davalılar sürücü … ve işleten ve malik …’den TBK m.56/2 kapsamında talep etme hakkına sahip olduğu takdir olunmuştur.
Tüm dosya kapsamı, toplanan tüm deliller sonucu düzenlenen kusur, maluliyet ve aktüer bilirkişi raporları denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görüldüğünden, aktüer bilirkişi tarafından hesaplanan tazminatın nitelik ve miktar olarak sigorta poliçesi teminat limiti dahilinde kaldığı anlaşıldığından, mahkememizde de davacılar … ile …’in davalılardan davalı … şirketinden poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla, tazminat talep haklarının mevcut olduğu kanaati oluştuğundan, davacıların davalılar hakkında açtığı destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkin davasının kısmen kabulü ile, davacı … yönünden, dava ve talep arttırım dilekçelerindeki talepleri gözönüne alınarak, 44.919,86-TL. ve davacı … yönünden dava ve talep arttırım dilekçelerindeki talepleri gözönüne alınarak 5.562,81-TL. destekten yoksun kalma tazminatının, davalı … şirketi yönünden dava tarihi 27/11/2015 tarihinden, diğer davalılar yönünden 13/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan (davalı … şirketi yönünden sigorta poliçe limitleri ile sınırlı olarak sorumlu olacak şekilde) müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacılara verilmesine; davacılar … ve …’in, dava ve talep arttırım dilekçelerindeki cenaze ve def’in giderlerine ilişkin olarak , 25-TL.’nin 27/11/2015 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … KÖYSÜ’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile bu davacılara verilmesine; fazlaya ilişkin maddi taleplerinin reddine; davacıların sürücü … ve işleten ve malik … hakkında açtığı manevi tazminat istemine ilişkin davalarının da kısmen kabulü ile davacıların manevi zarar karşılığı, davacı … için takdiren 10.000,00 TL, davacı … için takdiren 7.500,00 TL,davacı … için takdiren 7.500,00 TL,davacı … için takdiren 7.500,00 TL,davacı … için takdiren 7.500,00 TL, manevi tazminatın, davalılar sürücü … ve işleten ve malik …’den, 27/11/2015 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile ayrı ayrı davacı tarafa verilmesine ve fazlaya ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı …’in, dava ve talep arttırım dilekçelerindeki talepleri gözönüne alınarak, destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin DAVASININ KISMEN KABULÜ ile, 44.919,86-TL. destekten yoksun kalma tazminatının, davalı … şirketi yönünden dava tarihi 27/11/2015 tarihinden, diğer davalılar yönünden 13/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan (davalı … şirketi yönünden sigorta poliçe limitleri ile sınırlı olarak sorumlu olacak şekilde) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE
2-Davacı …’in, dava ve talep arttırım dilekçelerindeki talepleri gözönüne alınarak, destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin DAVASININ KISMEN KABULÜ ile, 5.562,81-TL. destekten yoksun kalma tazminatının, davalı … şirketi yönünden 27/11/2015 dava tarihinden, diğer davalılar yönünden 13/11/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan (davalı … şirketi yönünden sigorta poliçe limitleri ile sınırlı olarak sorumlu olacak şekilde) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE;
3- Davacılar … ve …’in, dava ve talep arttırım dilekçelerindeki cenaze ve def’in giderlerine ilişkin DAVALARININ KISMEN KABULÜ ile, 25-TL.’nin 27/11/2015 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine,fazlaya ilişkin taleplerinin REDDİNE,
4-Davacıların davalılar … ve …’ye karşı açtıkları MANEVİ TAZMİNAT DAVALARININ KISMEN KABULÜ İLE;
a)Davacı … için 10.000,00 TL,
b)Davacı …’in 7.500,00 TL,
c)Davacı … için 7.500,00 TL,
d)Davacı … için 7.500,00 TL,
e)Davacı … için 7.500,00 TL,
olmak üzere toplam 40.000-TL. manevi tazminatın, 27/11/2015 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar … ve … ’den müştereken ve mütelselsilen alınarak davacılara ayrı ayrı verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerinin ayrı ayrı REDDİNE,
5-492 sayılı yasa gereğince alınması gereken 6.182,57-TL harçtan, peşin alınan 526,48-TL harcın mahsubu ile geriye kalan 5.656,09-TL harcın davalılardan (davalı … A.Ş’nin sorumlu olduğu miktar ile orantılı olarak sorumlu olacak şekilde) müştereken müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-Maddi Tazminat yönünden; A.A.Ü.T. gereğince taktir olunan 5.905,84-TL vekalet ücretinin davalılardan (davalı … A.Ş’nin sorumlu olduğu miktar ile orantılı olarak sorumlu olacak şekilde),müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
7-Maddi Tazminat yönünden; A.A.Ü.T. gereğince taktir olunan 2.824,81-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak; davalılar … A.Ş. ve …’e verilmesine,
8-Manevi Tazminat yönünden; A.A.Ü.T. gereğince taktir olunan 4.750,00-TL vekalet ücretinin davalılar Halil Rıfat ÜNVER ve …’den müştereken ve mütelselsilen alınarak davacılara verilmesine,
9-Manevi Tazminat yönünden; A.A.Ü.T. gereğince taktir olunan 4.750,00-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı …’e verilmesine,
10-Davacılar tarafından yapılan 27,70-TL başvurma harcı + 324,48-TL peşin harç + 202,00-TL ıslah harcı + 335,30-TL tebligat-müzekkere + 1.600,00-TL bilirkişi giderleri olmak üzere toplam 2.489,48-TL yargılama giderlerinin; 1.388,56-TL’sinin davalılardan (davalı … A.Ş’nin sorumlu olduğu miktar ile orantılı olarak sorumlu olacak şekilde) müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
11-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,

Dair, davacılar vekilinin ve davalı … vekilinin yüzüne karşı ve diğer davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸Bu belge 5070 sayılı Kanun Kapsamında Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.