Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/941 E. 2019/608 K. 24.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/941 Esas
KARAR NO : 2019/608
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ: 31/01/2011
KARAR TARİHİ: 24/04/2019
Mahkememize açılan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında bilgisayar programı sözleşmesi mahiyetinde karşılıklı edimleri içeren 15/06/2010 tarihli sözleşme imzalandığını sözleşme ile şirket bünyesinde yayın yapan haber sitelerinin ve bundan sonra yayına geçecek sitelerin her türlü yazılım tasarım çözümlemelerinin gerçekleştirilmesi, serverların kurulumu ve işletimi sistemlerinin güncellenilerek bakımınının yapılması, söz konusu yayılanların yedeklenmesi vb. sorunlarının çözümüne yönelik sözleşme imzalandığını, davalı yanın sözleşme ile yüklendiği edimlerini yerine getirmediğini, sözleşmenin haksız olarak fesih edildiğini sözleşmenin 4.7 bölümüne göre; … server üzerinde web siteleri ve databaseleri anlık olarak yedek server üzerine yedekleme zorunluluğu olduğunu, yapılan yedekleme işlemlerinin her gün bir başka server veya kayıt ortamına aktırıldığını, yedekleme ve kopyalama işleminin yapılmaması nedeni ile birkaç saati bulan sürelerde kesintiye uğraması durumunda … yayının durmasından kaynaklanan maddi ve manevi kayıplar için 10.000,00 USD tazminat ödemekle hükümlü olduğunu, sözleşmenin bu madde hükmü ile ilgili olarak davalı tarafın üstlenmiş olduğu gerek sözleşmedeki, gerekse de ek listedeki edimlerini yerine getirmediğini, müvekkil şirketin sorunlarına çözüm bulmadığını, yardım ve destek için kendisine ulaşılmaya çalışıldığı zaman ulaşılamadığını, yedekleme/kopyalama işlemlerinin yapılmaması nedeniyle sitelerde yayının kesintiye uğradığını ve müvekkili şirketin ziyaretçi kaybına uğradığını, sözleşmenin 4.10 maddesine göre; davalı …’ün söz konusu sitelerinin yazılımını ve rutin çalışma konularını her tarafa mail yolu ile haftalık iş planlarında klasa ileteceğini, iş planlarında belirtilen işlerin gecikmesi halinde ödemenin geciktirilen süre kadar geç yapılacağını, bu gecikmelerin sitelerin ziyaretçi kaybına ve müşterilerle sözleşmelerin kesintiye uğramasına yol açması durumunda doğacak maddi ve manevi zararlara karşılık davalı …’ün 25.000Dolar tazminat ödemesi yapacağının kararlaştırıldığını belirtmiş, davalının iş planlarında belirtilen işleri zamanında yapmadığını ve söz konusu sitelerin yazılımı ve rutin çalışma konuları ile ilgili her hafta davacı şirkete mail yolu ile haftalık iş planlarını iletmesi gerekirken herhangi bir bildirimde bulunmadığını, sözlemenin 4.11 maddesinde; …’ün ekte belirtilen zaman dilimleri içinde belirtilen siteleri yayına hazır hale getireceğini, haftalık iş planlarındaki işleri süresi içinde yapmazsa kendisine ödeme yapılamayacağı gibi 25.000 USD tazminat ödemesi gerektiğini, davalı şirketin belirlenen zaman dilimleri içinde siteleri yayına hazır hale getirmediğini, bu doğrultuda 25.000 dolar tazminat ödemesi gerektiğini, sözleşmenin 4.17. Maddesinde; … tarafından görev ve yükümlülükleri gereği gibi yerine getirmemesi sebebi ile Klasın zarara uğraması halinde zararı tazmin edeceğini kabul ve taahhüt ettiğini, yerine getirilmeyen edimler nedeniyle … Noterliği 09/10/2010 tarih ve… yevmiye nolu ihtarname gönderildiğini, ihtarnameyle gerekli ihtarların yapıldığını ancak sözleşmeden doğan edimlerin yerine getirilmediğini, Büyükçekmece Sulh Mahkemesi … D.İş saylı dosyası ile keşfen inceleme sonucunda müvekkilinin zararının ortaya konulduğunu, eksikliklerin giderilmesi için … Noterliği …yevmiye nolu ihtarnamesi ile hak ve talepler saklı kalmak üzere sözleşmenin fesih edildiği ihtar edildiğini, bu nedenlerden müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğradığını, sözleşme gereği ödenmesi gereken alacakları için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10.000 TL alacağın davalıdan tahsilini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep ile dava ettiği anlaşıldı.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Tarafların 2008 Aralık ayından itibaren ticari ilişki içinde olduklarını, davacı şirketin ödemelerini yapmadığından dolayı 2010 yılı Nisan Mayıs aylarında müvekkili şirketin verdiği hizmetlerini kestiğini, davacı şirket sahibinin kendilerini yeniden çalışmaya ikna ettiklerini, böylece 15/06/2010 tarihli davacı şirketçe hazırlanan sözleşme metninin taraflar arasında imzalandığını, imzaladıkları metni tetkik etmediklerini, sözleşmenin imzalanmasından sonra davacı şirketin taleplerinin arttığını, sözleşmede müvekkiline yüklenen edimlerin, ücret ve cezai şart hükümlerinin gabin teşkil ettiğini, sözleşmenin 4-7 maddelerinde belirtilen yükümlülüklerin ucu açık, sınırsız, sürekli yenilenen bir edim olduğunu, sözleşme eklerindeki iş planlarında haber1 sitesi ile ilgili 35 farklı başlık altında yapılacak işlemlerin öngörüldüğünü, dışarıda 3000-4000TL ile yaptırılabilecek işlemlerin sözleşme iş planlarına dahil edildiğini, açık bir oransızlık, tecrübesizlik ile imzalanmış sözleşme olduğunu, davacı şirket yetkilisinin müvekkilinin tecrübesizliğinden faydalandığını, sözleşmenin gabin ile malul olduğunu, öncelikle sözleşmedeki hangi edimlerin yerine getirilmediğinin açıkça ortaya konması gerektiğini, bazı hususlarda düzenleme yapılamamasının sebebinin bizzat davacı şirket olduğunu, davacı şirketin ihtiyaç duyulan bilgiler için ajanslarla ve ilgili kurumlarla anlaşma yapmadığını, tüm imkansızlıklara rağmen davacı şirketin sitelerinin birçok işlemini yerine getirdiğini ancak aylık ücretlerini tahsil edemediğini, bunun hakkaniyetle bağdaşmadığını, özetle; sanal dünyada insanların tercihlerinin çok farklı olduğunu, imkanların maddi kaynağa dayandığını, davacı şirketin tercih farklılıklarını sözleşmede ayrıntılı düzenleme olmamasına rağmen eksiklik gibi sunmaya çalıştığını ve bundan maddi menfaat elde etmeye çalıştığını, davacı tarafın kötüniyetli olup, haksız davasının reddinin gerektiğini; bu nedenlerle davanın reddini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep ile cevap verdiği anlaşıldı.
DELİLLER VE GEREKÇE
Mahkememizin 14/12/2011 tarih… Es. , … K. Sayılı ilamında; görevsizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine, karar kesinleştiğinde ve süresinde başvuru halinde dosyanın İstanbul Nöbetçi Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 11/10/2012 Tarih 2012/4197 Es., 2012/5607 K. Sayılı ilamında;” Somut olayda 5846 sayılı Yasada korunan haklardan hiçbirisine dayanılmadan davacı şirket bünyesinde yayın yapan sitelerin her türlü yazılım/tasarım çözümlerinin gerçekleştirilmesi, yayınlanması, işletim sistemlerinin gerçekleştirilmesi vs. yükümlülükleri içeren ve BK’nın 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinin haklı feshine dayalı tazminat isteminde bulunulduğundan uyuşmazlığın BK’nın 355 ve devamı maddelerindeki hükümler ile sözleşme dikkate alınarak çözümlenmesi ve Asliye Ticaret Mahkemesince davaya devam edilerek uyuşmazlığın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi doğru olmamış, kararın açıklanan bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.” gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkememize gelen dosyada Birleşen … Asliye Ticaret Mahkemesi … Es kaydı yapılarak yargılamaya devam edilmiş, mahkemelerin birleşmesinden sonra … Es. numarayı alarak yargılamaya devam olunmuştur.
Davacı vekili dava değerini ıslah ederek davalının 1.000 TL manevi tazminat ve 29.000 TL maddi tazminat olmak üzere 30.000 TL’sinin dava tarihi itibaren işleyecek avans faiz ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Tüm deliller toplandıktan sonra bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş, Bilirkişi … tarafından hazırlanan son raporda sonuç olarak;” mali incelemeler ve Yargıtay kararları değerlendirildiğinde Yargıtay 15. HD 1999-4655 E, 2000-2324 K 11,05.2000 tarihli kararında sözleşme bedelini aşan cezai şartın iklisaden mahva neden olabileceği hükme bağlandığı görülen davada cezai şartın sözleşme toplam bedelinin 2 katı olduğu, sözleşme bedelini aşan cezai şartın borçlunun mahvına neden olabileceğine karar verildiğinden hareketle, davalı ile davacı arasındaki hizmet sözleşmesi 6.1 maddesine göre aylık ücretin 900,00 TL yıllık ise 10.200 TL olduğu, sözleşme cezai şartının Sözleşme 4.7 maddeye göre 10.000 USD TL karşılığı 15.991,00 TL, 4.10 maddeye göre 25.000 USD TL karşılığı 39.977,50 TL, 4.11 maddeye göre 25.000 USD TL karşılığı 39.977,50 TL olduğu, davacının cezai şartlar sabit kalmakla 1.000,00 TL manevi ve 29.000,00 TL maddi tazminat olmak üzere toplamda dava tarihi itibari ile: 90.542 TL talep edebileceği, bu bedele hesaplanacak ticari avans faiz de ilave edileceği, davalı şirketin dava açıldığı yılda 2011 yılı karı: 23.323,18 TL- özvarlığı 92.454,44 TL-sermayesi 10.000 TL tespit edildiği, şirket sermayesinin 10.000 TL’ nın 9 katı tutarında ve şirket öz varlıklarının 92.454,44 TL olduğu şirket özvarlığının tümü kadar cezai şart ve tazminat ödenmesi halinde sözleşmede aşırı cezai şarttan ve tazminattan kaynaklanan karşılıklı edimler arasında açık oransızlık mevcut olacağı cezai şartın davalının ekonomik olarak büyük oranda zarar görmesine neden olacağı, buna göre davalı tarafın dava dosyasında bulunan ve tarafımca incelenen 2009-2010-2011-2012-2013 maliyeden onaylı bilanço gelir tablosu kurumlar vergisi beyannamesinin incelenmesi sonucu davalı taraf ile davacı arasında düzenlenen sözleşmenin 6.1 maddesine göre aylık ücret 900,00 TL yıllık ise I0.200,00 TL olduğu, davacının davalıdan talep etiği cezai şart sözleşme yıllık bedelinin 1 yıllık sözleşme bedeli olan 10.200,00 TL tutarını asmaması gerektiği, Yargıtay 15. HD 1999-4655 E, 2000-2324 K 11.05.2000 tarihli kararında olduğu gibi, sözleşme bedelini aşan cezai şartın davalı şirketin incelenen mali tablolarına göre iktisaden mahva neden olabileceği,” sonuç ve kanaatine varıldığı mütala edildiği anlaşıldı.
Dava; taraflar arasında imzalanan 15/06/2010 tarihli sözleşmenin davalı tarafından ihlal edildiği iddiası nedeniyle davalı taraftan cezai şart istemine ilişkindir.
Büyükçekmece Sulh Hukuk Mahkemesinin… D.İş sayılı dosyası üzerinden yapılan bilirkişi incelemesinde; davalı tarafından hazırlanan internet sitesinde eksikliklerin olduğu, 15/06/2010 tarihli sözleşme ekinde bulunan iş planında belirtilen işlerin süresinde tamamlanmadığı, davacı şirket tarafındnan eksikliklerin giderilmesi için ihtarat yapılmasına rağmen eksikliklerin giderilmediği tespit edilmiş, bu nedenlerle davacının sözleşmeyi haklı nedenle feshettiği anlaşılmıştır.
Davalı yan sözleşmenin gabin nedeniyle malul olduğuna dair savunma yapmıştır. Sözleşme tarihine göre taraflara uygulanması gereken 818 sayılı BK 21. Maddesine göre ivazlar arasında açık bir nispetsizlik olması ve bu nispetsizliğin bir tarafın müzayaka halinde olması ve diğer tarafın zor durumda kalmasından veya tecrübesizliğinden yararlanılması nedeniyle ortaya çıkması halinde gabinin varlığından söz edilebilir. Somut olaya baktığımızda ise; davalı taraf bir limited şirket olup tacir sıfatını haizdir ve TTK ye göre her tacir basiretli bir işadamı gibi hareket etmelidir. Tacir olan davalının hiffetinden veya tecrübesizliğinden bahsedilemeyeceği açıktır. Bununla birlikte edimler arasında açık bir nispetsizlik olduğu kabul edilse dahi; tüm dosya kapsamında davalı yanın müzayaka halinde olduğu kanıtlanamamıştır. Açıklanan nedenle davalının, sözleşmenin gabin ile malul olduğu savunması yerinde görülmemiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, Büyükçekmece Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı tespit dosyası, bilirkişi ek ve kök raporları dikkate alındığında; davalının taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı davrandığı, edimlerini yerine getirmediği, bu nedenle davacının sözleşmeyi haklı nedenle feshettiği ve cezai şart talebinde haklı olduğu, ne var ki davacının talep ettiği cezai şartın iktisaden davalının mahvına neden olabileceğinin ve cezai şartın sözleşme toplam bedelinin iki katı olduğunun tespit edildiği, Yargıtay 15.HD. nin 1999/4655 E., 2000/2324 K. Sayılı 11/05/2000 tarihli kararına göre sözleşme bedelini aşan cezai şartın iktisaden mahva neden olabileceğinin hükme bağlandığı, davalı şirketin de incelenen mali tablolarına göre talep edilen cezai şartın iktisaden mahvına neden olabileceği, bu nedenle cezai şartın sözleşme bedelini geçmemesi gerektiği, sözleşmenin 6.1 maddesine göre aylık ücretin 900TL olup, yıllık 10.200TL olduğu anlaşıldığından davacının cezai şart talebinin kısmen kabulüne karar verilerek yıllık sözleşme bedeli kadar 10.200TL cezai şartın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Davacı 1000 TL manevi tazminat talep etmiştir. Manevi tazminat yönünden davacı şirketin kişilik haklarının saldırıya uğradığının ispatlanması gerekir. Gerçekten de gerçek kişiler gibi tüzel kişiler de sosyal onur sahibidirler. Tüzel kişiler de karşı taraftan kendisine düşen görevi dürüst güvenilir bir biçimde yerine getirme niteliği olmasını bekler. Bu nedenle tüzel kişiler de sosyal onur ve mesleki itibarlarına yapılan saldırılara karşı korunmalıdır. Ancak bu hususun kanıtlanması zorunludur. Davacı taraf davacı şirketin tüzel kişiliğinin haklarının zarar gördüğünü kanıtlayamamıştır. Sözleşme ilkelerine aykırılığın davacı kişilik haklarına saldırı olarak kabul edilmesi mümkün değildir. Bu sebeple davacının manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının cezai şart talebinin kısmen kabulü ile 10.200 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Davacının manevi tazminat talebinin REDDİNE,
3-492 sayılı yasa gereğince alınması gereken 696,76 TL harçtan peşin alınan 148,50 TL peşin harç. 68,31 ıslah harcı olmak üzere toplam 216,81 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 479,95 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı taraf lehine maddi tazminat yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince taktir ve hesap olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı taraf maddi tazminat davasında kendini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince red olunan maddi tazminat yönünden taktir ve hesap olunan olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-Davalı taraf manevi tazminat davasında kendini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince red olunan manevi tazminat yönünden taktir ve hesap olunan olunan 1000,00 TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
7-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 18.40 TL başvurma harcı + 148,50 TL peşin harç + 68,31 ıslah harcı olmak üzere toplam 2.159,90 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 2.550,00 TL bilirkişi ücreti+208,50TL tebligat-müzekkere masrafları olmak üzere toplam 2.758,50, TL yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre %35,17 oranında davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı tarafından yapılan 47,00TL tebligat-müzekkere masrafları olmak üzere toplam 47,00 TL yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre %64,83 oranında davacıdan alınarak davalıya verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
Dair, taraflar vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır
¸Bu belge 5070 sayılı Kanun Kapsamında Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.