Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/803 E. 2018/115 K. 22.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/803 Esas
KARAR NO : 2018/115
DAVA : Alacak
KÖK DAVA TARİHİ : 11/06/2009
KARŞI DAVA TARİHİ : 15/09/2009
KARAR TARİHİ : 22/02/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile … arasındaki ilk ilişkinin 15/05/2007 tarihinde sahibi olduğu diğer davalı şirket ile imzalanan danışmanlık sözleşmesi ile kurulduğunu, davalı … ile ikinci ilişkinin ise genel müdür sıfatıyla 07/07/2008 tarihinden 27/02/2009 tarihine kadar görevde kaldığını, davalı …’ın sahibi olduğu diğer davalı şirketin müvekkili şirket adına …Şti. İle 17/09/2007 tarihinde mühendislik ve danışmanlık hizmetleri sözleşmesinin imzalandığını, sözleşmeye istinaden müvekkiline verilecek izmete karşılık olmak üzere …’ya 150.000,00 EURO ödemenin … tarafından yapılacağını, bunun 50.000,00 USD ‘nin 18/09/2007 tarihinde ödendiğini, …’tan fatura talep edildiğini ancak düzenlenmediğini, 28/12/2007 tarihinde …’ın sahibi olduğu diğer davalı şirketten 95.292,67 USD tutarında fatura düzenlendiğini, faturadan … tarafından yapılan indirimden sonra 76.959,34 USD ‘nin … adına ödendiğini, … tarafından
03/04/2008 tarihinde 175.189,88 USD tutarında ikinci fatura düzenlendiğini, faturaya karşılık 06/05/2008 tarihinde 70.000,00 USD ve 31/07/2008 tarihinde 73.535,21 USD ödeme yapıldığını, 17/09/2007 tarihli sözleşmeye göre … şirketine 150.000,00 Euro ödenmeyeceği ödenecek tutarın 60.000,00 USD olduğunun ortaya çıktığını, davalı …’ın olay tarihinde genel müdür olduğunu, davalının yapılacak ödemeyi 150.000,00 Euro göstermek sureti ile şirketleri dolandığının ortaya çıkması üzerine sözleşmenin feshedildiğini, davalı …’ın genel müdür olmasından ötürü kendisine duyulan güven neticesinde müvekkili şirketin 199.682,55 USD zarar ettirdiğini, bu tutarın TCMB USD satış fiyatı üzerinden 17/04/2009 tarihi itibariyle 321.249,28 TL yaptığını, bunun belirlenmesi ile 29/03/2009 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı karşı davacı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili …’ın yılın finansçısı seçildiğini ve diğer davalı şirketi enerji sektöründe danışmanlık yapmak üzere kurduğunu, müvekkili ile … arasında aylık 12.500,00 USD ile 15/05/2007 tarihinde yapılan sözleşme ile Sinerji ile Sırbistan ve Arnavutluk’ta enerji santrali projelerine danışmanlık hizmeti verme konusunda anlaştıklarını, daha sonra ise bu hizmetin … şirketine verilmeye başlandığını, verilen hizmetten davacıların ortaklarının memnun kalmaları üzerine 15/05/2008 tarihinde yapılan sözleşme ile davacı ile anlaştıklarını, Türkiye’de yapılacak olan 1 Milyon Dolar bedelli elektrik ihtiyatcının 1/6’nı karşılayacak kapasitede bir yatırımın fizibilite çalışmasının 150.000,00 EURO + KDV karşılığında yapılmasının kararlaştırıldığını, müvekkilinin ayrıca davacı şirkete %20 paylı ortak alınacağına dair söz verildiğini, bunun yerine getirilmediğini, … ile … arasında imzalanan 60.000,00 USD tutarlı sözleşmenin müvekkili tarafından tedarik edildiğini, davacı şirketin verdiği sözü tutmamasından ötürü çok büyük zarar gördüğünü, …’nin taşeronu olan…’nın 17/12/2007 tarihinde 20.000,00 USD + 3.600,00 USD KDV yi müvekkili şirketten talep ettiğini, peşinat olarak 12.000,00 USD ‘nın 27/09/2007 tarihinde ödendiğini, 150.000,00 EURO’luk işin kapsamının genişletildiğini ancak davacı şirket ortağı …’nin parasal açıdan sıkıntıda olduğu gerekçesi ile ödeme yapamayacağını belirterek 22/01/2008 tarihinde Türkiye’deki yatırımdan vazgeçtiğini bildirdiğini, müvekkili tarafından yapılan bu çaptaki bir iş 500.000,00 EURO + KDV biçilmesi gerektiğini, davacının ödemeleri sürekli geciktirdiğini, davacının ısrarı ile belirttiği şirketlerde genel müdür sıfatını üslendiğini, genel müdür maaşına karşılık 8 aylık 120.000,00 USD ‘nin ödenmediğini, bunun ayrıca dava edileceğini, … şirketince 17.000,00 USD aylık maaşından 3 aylık 51.000,00 USD nin ödenmediğini, açılan davanın haksız ve kötü niyete dayandığını davanın esastan reddine karar verilmesini, müvekkillerinin davacı şirkete verdiği hizmetlere karşılık 50.000,00 USD nin tahsiline ait karşı davasının da kabulüne karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Dava; davacı şirketle davalı şirket arasında yatırım bedelleri ve davalı da karşı dava olarak yatırım bedelinin hizmet bedeliyle alacak istemine ilişkin dava açılmıştır.
Mahkememizce tüm dosya kapsamı, iddia ve savunmalar doğrultusunda bilirkişi raporu alınması cihetine gidilmiş olup, alınan bilirkişi raporlarında özetle; dosyada bulunan anlaşmalardan 15.5.2007 tarihli Danışman sıfatıyla davalı … (…Şti. ile danışan iş sahibi sıfatı ile de … arasında bir danışmanlık sözleşmesi imzalandığını, danışmanın yükümlülüğü Avrupa’daki giiç ve gaz projeleri konusunda tavsiye sağlamak olarak göründüğünü, ücretin yıllık 150.000 USD olduğu görülmektedir. Sözleşmeyi Danışman adına başkan sıfatlı davalı … ve danışan adına … imzaladığını, ikinci sözleşme 15 mayıs 2008 tarihli …Ltd ile … arasında imzalanmış ve Danışmanın yükümlülüğü Avrupa’daki kuvvet ve gaz projeleri konusunda danışmanlık hizmetlerini konu almakladır. Ücretin yıllık 204.000 USD olduğu görüldüğünü, sözleşmeyi danışman adına … ve ve danışan adına davacı … imzaladığını, davalılardan …ye ait olan birçok şirketin iki yıl müdürlüğünü yaptığı anlaşıldığını, …’ın müdürü olduğu davalı … ünvanlı şirketle sözleşme imzalayan tüzel kişilik olarak davacı … değij farklı hir tüzel kişilik olan … olduğunu, dosyada bulunan belgeden … sözleşseın tarafı sıfatının …Ltd’e çevrilmek istendiği anlaşıldığını, davacı vekili 2007 tarihli … ile yapılan 15.5.2007 tarihli sözleşmeyi müvekkilinin akdettiğini belirtmekte ise de bu sözleşmenin danışan sıfatı ile imzalayan davacı değil farklı bir tüzel kişilik olan … olduğunu, bu nedenle bu sözleşmeye göre ödenmesi gereken bedelin borçlusu Davacı olmadığından sözleşmelerin nisbiliği karşısında Davalı şirkete karşı sözleşmeden dolayı bir talepte bulunamaması gerekeceğini, dosyada Davalı … ile … arasında da bir danışmanlık sözleşmesi olduğunu, davacı, … ile müvekkilinin arasında bir danışmanlık sözleşmesi bulunduğunu belirtmekte ise de böyle bir sözleşme bulunmadığını, davacının iddiası bunun … ile … arasında imzalanan sözleşmenin müvekkili adına imzalandığı yani bir anlamda alt sözleşme olduğunu, ancak bu sözleşmenin davacı tarafından verilen yetki ile imzalandığı ya da davacıya karşı yükümlülük altına girilen işin İfası ile İlgili olarak imzalandığına ilişkin bir bilgi bulunmadığını, en azından … bu konuda bilgilendirilmediğini, ve bu sözleşmede ödeme yapan kurumun davacı olduğuna dair bir sözleşme şartı bulunmadığını, sonuç olarak taraflar arasında bir ilişki varsa da davacının sunduğu sözleşmelere dayanarak davalı şirkete para ödendiğini ve sözleşmeye aykırı para ödendiğine ilişkin olarak bir talep ileri sürülmesi mümkün olmamalıdır. Davacı ödemeler yaptığını ve bu ödemeleri sunduğu sözleşmelere göre yaptığını kabul etse de davalı tarafından bu sözleşmeler taraf olunmadığı itirazı olduğundan işbu davanın sözleşme hukuki sebebine dayanılarak açılamaması gerekeceğini, çünkü sözleşmeler hukuki sebep olarak sözleşmeye göre yapılan ödeme ve bu bağlamda fazla ödeme talebi gösterildiğinden davalı ile akdedilmiş doğrudan tarafı olmadığı bir sözleşmeye dayanarak yapılan ödemelerin iadesinin bu dava ile çözüme bağlaması mümkün olmayacağını, ancak önceki raporlarda belirtildiği üzere taraflar arasında defterlerden görülen ve adına fatura kesilmesi ve ödenmesi ile şekillenen bir ilişkinin olduğu görüldüğünü, bu durumda bir haksız fiilin olup olmadığının belirlenmesi bakımından bu belgelerin yorumlanması yapılması gerektiğini, sonuç olarak davalı karşı davacı kayıtlarında sözleşme taraflarına ilişkin kayıtlar bulunduğuna göre bu sözleşmelere konu rakamların taraflar arasındaki ilişkide belirleyeceği olduğunun kabul edilmesi gerektiğini, davacı iddiasına konu olan fazla ödemenin var olup olmadığının belirlenmesinin gerektiğini ileri sürerek davalı … …’ye ödeme varsa da. hu ödemelerin dayanağı olarak gösterilen sözleşmeler davalı tarafından akdedilmediğinden ve örneğin üçüncü şahıs yararına bir sözleşme gibi davalıya karşı bir ifa taahhüdünün bulunduğunu söylemek mümkün olmadığından davacının dayanak olarak sunduğu sözleşmelere dayanılarak talepte bulunması mümkün görülmediğini, ancak önceki raporlarda belirtildiği üzere taraflar arasında defterlerden görülen ve adına fatura kesilmesi ve ödenmesi ile şekillenen bir ilişkinin olduğunun görüldüğüni, bu durumda bir haksız fiilin olup olmadığının belirlenmesi bakımından bu belgelerin yorumlanması gerektiğini, davalı karşı davacıya ödeme ve davacı karşı davalı tarafından ödenen meblağların defterlerde tespiti yapıldığından hareketle sözleşme konu rakamların taraflar arasındaki ilişkide belirleyici olduğunun kabul edilmesi gerektiğini ve davacı iddiasına konu olan fazla ödemenin var olup olmadığının davalı defterlerinin incelenmesinde anlaşılacağını, davalı ve karşı davacının alacağını oluşturan 129.604.11 TL tutarındaki faturanın davacı ve karşı davalı ile yapdan yazışmalara istinaden tebliğinin Mahkemece kabul edilmesi durumunda davalı ve karşı davacının kök raporumuzda belirlemiş olduğumuz gibi … şirketinden 6.262,82 TL olan alacağı ilavesi ve yine davalı karşı davacının … şirketine gözüken 92.S55.60 TL borcun tenzili ile 38.90L61 TL davacı ve karşı davalı şirketten alacaklı bulunduğunu, davalı ve karşı davacı tarafından davacı ve karşı davalı adına düzenlenen 129.604.11 Tl, tutarındaki faturanın Mahkemece kabul görmemesi durumunda davalı ve karşı davacının davacı ve karşı davalıya 90.080,20 TL borçlu olacağı yönünde kök ve ek raporlar verilmiştir.
Dosyada bulunan anlaşmalardan 15/05/2007 tarihli Danışman sıfatıyla 150.000,00 Dolarlık danışmanlık sözleşmesi olup davalı .. Şti. Danışan sıfatıyla da … arasında imzalandığı, davacı şirketle bir danışmanlık sözleşmesi bulunmadığı, davalı adına …, danışan adına … , 2.sözleşme ise 15/05/2008 tarihinde 204.000,00 ABD Dolarlık danışmanlık sözleşmesi olup … Ltd. İle davacı arasında imzalandığı, davalılardan …’ın …’ye ait bir çok şirketin 2 yıl müdürlüğünü yaptığını, davalı şirketle davacı şirket değil … şirketi olduğu, … Şti. sözleşmesel tarafını … Şti.ye çevrilmek istendiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin 15/05/2007 tarihli sözleşmeyi müvekkilinin aktifliğini belirtmekte ise de bu sözleşmenin … olduğu, buna göre ödenmesi gereken bedelin borçlusunun davacı olmadığından sözleşmenin nispiliği gereğince davalı şirkete karşı sözleşmeden dolayı bir talepte bulunamayacağı belirtilmiş olup, davacının bu itibarla aktif dava ehliyetinin bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Davalı …Şti. İle …i arasındaki sözleşme dosyada bulunmadığından davacıya karşı yükümlülük altına getirtilen işin ifası ile ilgili olarak imzalandığında dair belge bulunmadığı, ve bu sözleşmede ödeme yapan kurumun davacı olduğuna dair bir sözleşme şartı da bulunmadığından taraflar arasında bir ilişki varsa davalı şirkete para ödendiği ve sözleşmeye aykırı para ödendiğine ilişkin bir talebin mümkün olmadığı, davacı ödemeler yaptığını ve bu ödemeleri sunduğu sözleşmeye göre yaptığını kabul etse de davalı tarafından bu sözleşmelerde taraf olmadığına dair itiraz olduğundan sözleşme hukuku sebebine dayanarak davanın açılamayacağı, çünkü sözleşmeler onu akdeden tüzel kişiyi bağlayacağından, bu itibarla bilirkişilerin 3.ek raporunda verdikleri rapor mahkememizce yeterli olduğundan aktif dava ehliyeti bakımından davanın reddi cihetine gidilmiştir.
Davalı karşı davacı ise, aynı sözleşmelere dayanarak alacak talebinde bulunmuş olup, davacı için geçerli olan sözleşmelerde davacının sözleşmenin tarafı olmadığından davalı karşı davacı bakımından da aynı gerekçelerle açılan davanın reddi cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan tüm bu nedenlerle;
1-Dava ve karşı davanın dava ehliyeti nedeniyle REDDİNE,
ESAS DAVA YÖNÜNDEN;
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 35,90 TL harcın peşin alınan 4.336,90 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 4.301,00 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davalılar yararına tayin ve takdir edilen 25.224,96 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsiline, davalılara ödenmesine,
4-Tarafların yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
KARŞI DAVA YÖNÜNDEN; 6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 35,90 TL harcın peşin alınan 1.012,50 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 976,60 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde davacı tarafa iadesine,
7-Davalı yararına tayin ve takdir edilen 8.560,40 TL nisbi vekalet ücretinin davacılardan tahsiline, davalıya ödenmesine,
8-Tarafların yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
9-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair kararın istinaf yolu açık olmak üzere davacı ve davalı vekillerinin yüzlerine karşı oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdı