Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1353 E. 2019/1625 K. 24.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1353 Esas
KARAR NO : 2019/1625

DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ : 19/09/2014
KARAR TARİHİ : 24/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’ın 05/05/2010 tarihinde kurulan … Şti.’nin kurucu rtağı olduğunu ve şirket sözleşmesine göre ana sermayenin %10’una denk gelen 10.000-TL sermayesinin bulunduğunu, şirket müdür ve %90 sermaya sahibi … tarafından, müvekkiline birtakım üniversiteler bünyesinde bulunulacak iktisadi faaliyetler kapsamında %10 ortalıkla işbu dava konusu şirketin kurulmasının teklif edildiğini yine …’nın müvekkiline şirketin bütün işleyişini ve hiçbir şeklide müvekkili zarara uğratacak bir durum olmadığını taahhüt ettiğini, müvekkilinin de çocukluk arkadaşı olan …’ın teklifini, …’ın tek kişi ile limited şirket kurmasının mümkün olmaması nedeniyle, bir yararı dokunsun saiki ile kabul ettiğini, aradan geçen süreçte şirket müdürü …’ın şirketin işleyişi ile ilgili müvekkiline hiçbir bilgi vermediği gibi telefonlarına ulaşılamaz, adreslerinde bulunamaz olduğunu, müvekkilinin …’a ulaşamadığını, yine şirketin de ticaret sicil memurluğu adresinde de bulunamadığını, söz konusu adreste başka bir firmanın faaliyette bulunduğunun taraflarınca tespit edildiğini, yaklaşık iki hafta önce şirket alacaklılarının müvekkilini telefonla aramaya başması ve bir hafta önce … Bakanlığı Vergi Denetim Kurulunca, hiçbir şekilde ilzam yetkisi olmayan müvekkilinden şirketin defter ve belgelerinin incelemesi için istendiğini, yukarıda sayına gelişmeler üzerine, şirketin durumu hakkında yapılan araştırma neticesinde, …kayıtlarında şirketin kuruluş işlem ve belgeleri dışında hiçbir işlem ya da belgeye rastlanılmamış olduğunu, üyeliğinin askıya alınmış olduğunun tespit edildiğini, bunun dışında şirketin bağlı bulunduğu … Vergi Dairesinden şifahen öğrenebildiği kadarıyla (Tüm Belge ve kayıtları incelediğimide ya da tarafımıza yasal bildirimde bulunulduğunda, tüm yasal haklarımızı saklı tutmak üzere) şirketin 200.000-TL’nin üzerinde vergi borç ve cezası bulunduğunun tespit edildiğini, vergi dairesince şirketin resen terkinin yapılacağının da şifahen taraflarına bildirildiğini, davalının hiçbir şeklide vergi borçlarını ödemeyerek, vergisel sair yükümlülüklerini yerine getirmeyip şirketin vergi cezaları yemesine sebep olarak ortadan adeta sıra kadem basıp kaybolarak, şirket ortağı olmasından dolayı Amme alacaklarının tahsil usulü hakkında kanun gereği sermayesi oranında sorumlu tutulan müvekkilini ciddi şekilde zarara uğrattığını, amacı ortaklarının iktisadi kazanç elde etmesi olan limited şirket ortağı olan müvekkilinin şirket oratklığından dolayı hiçbir iktisadi gelir edemediği gibi, ciddi zararlara uğramış olup, daha ne kadar zarara uğrayacağının dahi bilemediğini, yukarıda yazılı sebepler,e her türlü haklarının saklı kalmak üzere, …Şti.’nin %10 pay sahibi ortağı olan müvekkili …’ın belirttikleri haklı sebepler muvacehesinde ortaklıktan haklı nedenlerle çıkmasına karar verilmesini, %10 payın şirkete devrini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalılara usulüne uygun tebligat yapıldığı, davalıların cevap dilekçesi sunmadıkları görüldü.

DELİLLER VE GEREKÇE;
Ticaret Sicil kayıtları, şirket sözleşmesi, vergi dairesi kayıtları, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
Dava TTK.638/2.maddesi gereğince ortaklıktan çıkma kararı verilmesi davasıdır.
Tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi Mali Müşavir… tarafından hazırlanan 06/05/2019 tarihli bilirkişi raporunda,”…davacının davalı şirkette %10 oranında ortak olduğunu ve davalı şirkete temsil ve ilzama yetkili olmadığı, davalı şirkette %90 oranında pay sahibi olan …’ın davalı şirketi münferiden temsil ve ilzama yetkili olduğu, davalı şirketin yasal defter ve dayanak belgelerinin incelemeye ibraz edilmediği bu nedenle davalının yasal defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılamadığı, dosyada bulunan bilgi ve belgeler çerçevesinde yapılan incelemelerde davalı şirket müdürü diğer davalı …’ın davalı şirkette sahte fatura kullanarak vergi suçu işlediğini bu nedenle Vergi müfettişi …tarafından Vergi İnceleme raporu düzenlendiğini ve davalı şirkete muhtelif tutarlarda vergi cezaları kesildiğini, söz konusu cezaların davalı şirketçe ödenmemesi durumunda vergi ve cezalardan 6183 sayılı yasa çerçevesinde davacının pay oranı olan %10 oranıda şahsi sorumluluğunun doğduğunu, sahte fatura kullanımı suçunun işlenmesi hususunun davalının haklı nedenlerle ortaklıktan çıkma talebine dayanak teşkil edebileceği, davalı şirketin yasal defter kayıtları incelenemediğinden ve bilançosu dosyada yer olmadığında davacının ortaklık payı olan %10 hisse değerinin hesaplanamadığı…”sonuç ve mütalaa ettiği görüldü.
… Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün, 14/07/2016 tarihli cevabi yazısı ile, davalı şirketin,… sicil numarası ile sicile kayıtlı olduğu, 18/02/2015 tarihinde re’sen terkin edildiği ve 24/02/2015 tarihli ticaret sicil gazetesinin 8765 sayılı nüshasında ilan yapılmak suretiyle sicilden terkin edildiğinin bildirildiği görülmüştür.
Davalı şirketin, dava tarihinden sonra 18/02/2015 tarihinde sicilden terkin edildiği ve terkin kararının ilan edildiği, davacının talebinin ortaklıktan çıkmaya ilişkin olduğu, her ne kadar İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06/04/2017 tarih ve … E.-…K. Sayılı kararı ile davalı şirketin ihyasına karar verilmiş ise de, davanın konusu yargılama evresinde ortadan kalkmış bulunduğundan, davacının, davalı …Şirketi yönünden, konusuz kalan davasında, davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiş,
Yargılama devam ederken davacı vekilince, 27/11/2017 tarihli dilekçe ile davalılardan … yönünden açmış olduğu davadan feragat ettiğini beyan etmiş olup, feragat HMK 307. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup davacının talep sonucunda kısmen veya tamamen “vazgeçmesi” şeklinde tanımlanmış davaya son veren taraf işlem olduğu, davacı yanın davasından feragat ettiği ve vekaletnamesinde de bu konuda yetkili olduğu anlaşılmakla vaki feragat nedeniyle davacının, davalı … yönünden feragat nedeniyle davasının reddine, karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı … yönünden FERAGAT NEDENİYLE DAVANIN REDDİNE,
2-Davalı … ŞİRKETİ yönünden, konusuz kalan davada, davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
3-492 sayılı yasa gereğince alınması gereken 44,40-TL harçtan, peşin alınan 25,20-TL harcın mahsubu ile; 19,20-TL’nin davacı taraftan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafça yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.