Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1198 E. 2019/1558 K. 11.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1198 Esas
KARAR NO : 2019/1558

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/03/2014
KARAR TARİHİ : 11/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin mahkememize verdiği 11/03/2014 havale tarihli dilekçesinde özetle;Davacı ile davalı yan arasında yapılan 23.01.2007 tarihli Yetkili Servis Sözleşmesi çerçevesinde davacı şirketin … kod numarası ile davalı şirketin Karabük ilinde davalı yanın servis hizmetlerini yerine getirmeyi üstlendiğini, Yetkili Servis Sözleşmesinin yükümlülüklerinin müvekkili tarafından layıkıyla yerine getiriliyor olmasına rağmen, 11.04.2013 tarihinde … Şube Yetkilisi …’nın müvekkilin iş yerine gelerek şirket yetkililerinin izinleri olmaksızın … Yetkili Servisi olduğunu gösterir belge ve dokümanları zorla aldığını, akabinde müvekkil şirket ile servis sözleşmesi feshedilmeksizin … ili kapsamında … servis hizmetleri … isimli kişiye verildiğini, … Şube Yetkilisi’nin 11.04.2013 tarihinde müvekkil şirketin sanki bayiliği kendi rızası ile bırakıyormuş gibi tanzim edilmiş bulunan boş protokolü imzalamasını talep ettiğini, müvekkili tarafından protokolun imzalanmadığını, davalı yan tarafından … Noterliği’nin 22.04.2013 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile aralarındaki Yetkili Servis Sözleşmesi’nin feshedildiğini ve fesih nedeniyle davalı yana ait tabela, stand ve benzeri gereçlerin müvekkil tarafından kullanılmaması ve teslim edilmesi gerektiği hususlarının ihtar olunduğu, bu nedenle sözleşmenin haksız ve süresiz feshi nedeniyle meydana gelen zararın karşılanması gerektiğini, sözleşmenin haksız feshinden kaynaklı zararlarının tazmini ve davalı yanın 22.04.2013 tarih ve … yevmiye sayılı taraflar arasında akdedilmiş olunan “Yetkili Servis Sözleşmesinin” feshi konulu ihtarnamesine cevap amaçlı … Noterliği’nin 07 Mayıs 2013 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile sözleşmenin haksız feshinden kaynaklı, fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla 74.935,40 TL menfi ve müspet zarar ile 6.061,43 TL cari hesaptan doğan alacağın tahsili amacıyla ihtarname gönderildiğini, ihtarnamenin davalı yana 17 Mayıs 2013 tarihinde tebliğ edildiğini, 07 Haziran 2013 tarihinde yine Safranbolu Noterliği’inin … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile davalı yan tarafından keşide edilen … Noterliği’nin 22 Nisan 2013 tarih ve… yevmiye numaralı ihtarnamesine yanıt verildiğini ve ihtarname ile yine fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla 74 .935,40 TL menfi ve müspet zarar ile 6.061,43 TL cari hesaptan doğan alacağın ödenmesinin talep edildiğini, 06 Eylül 2013 tarih ve …yevmiye sayılı ihtarnamesi ile bu defa yine sözleşmenin feshinden kaynaklı olarak 74.935,40 TL menfi ve müspet zarar ile 6.061,43 TL cari hesaptan doğan alacağın ve iade ürünlerin fatura bedeli olan 65.397,77 TL olmak üzere toplam 146.394,60 TL’nin ihtarnamenin kendilerine tebliği tarihinden itibaren 3 gün içinde ödenmesi talebinde bulunulduğunu, iş bu ihtarnamenin davalı yana 17 Eylül 2013 tarihinde tebliğ edildiğini, Safranbolu Noterliği’nin 24 Ekim 2013 tarih 10706 yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiğini ve iş bu ihtarname ile de sözleşmenin feshinden kaynaklı olarak 74.935,40 TL menfi ve müspet zarar ile 6.061,43 TL cari hesaptan doğan alacağın ve iade ürünlerin fatura bedeli olan 65.397,77 TL olmak üzere toplam 146.394,60 TL’nin ihtarnamenin kendilerine tebliği tarihinden itibaren 3 gün içinde ödenmesi talebinde bulunulduğunu, ihtarnamenin davalı yana 01 Kasım 2013 tarihinde tebliğ edildiğini, İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından taraflar arasında akdedilmiş olan 23.01.2007 başlangıç tarihli yetkili servis sözleşmesinin gerekçe gösterilmeksizin ve süresinden evvel haksız olarak feshinden kaynaklı olarak 74.935,40 TL menfi ve müspet zarar ile 6.061,43 TL cari hesaptan doğan alacağın ve iade ürünlerin fatura bedeli olan 65.397,77 TL olmak üzere toplam 146.394,60 TL ve faizi olan alacağın tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını, ancak davalı yan tarafından söz konusu takibe haksız ve kötü niyetli bir şekilde kısmi itirazda bulunulduğunu, haksız itirazın iptali ile takibin devamına ve davalı yanın % 20’den aşağı olmamak üzere icra ve inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP : Davalı vekili mahkememize verdiği 05/05/2014 havale tarihli dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davacı arasında 23.06.2007 tarihli Yetkili Servis Sözleşmesi akdedildiğini, bu sözleşme kapsamında davacının … Yetkili servisi olarak faaliyet gösterirken sözleşme süresinde davacının Sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmesinde birçok problemle karşılaşıldığını, davacının performans eksikliği, sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedenleriyle müteaddit defalar uyarıldığını, maillerden anlaşılacağı üzere müvekkili tarafından tespit ettiği sorunlar, bayileri ve müşterinin yetkili servislere ilişkin şikâyetleri nedeniyle davacıdan açıklama talep edildiğini, bayilerinden… Şti’nin … Müşteri Hizmetleri Genel Müdürlüğü’ne hitaben yazdığı 22.12.2012 tarihli şikayet mektubunda; ‘Davacının yetkili servis olarak kalifiye personel çalıştırmadığı, ekipmanlarının eksik olduğu, müşteri problemlerinin zamanında çözümlenmediği, bunun kendisini müşteri nezdinde sıkıntıya soktuğunu” belirttiğini, bayilerden … Ticaret tarafından … Servis Müdürlüğüne hitaben 08.01.2013 tarihli şikâyet mektubunda; ‘Davacının yetkili servis olarak kurumsal bir şirket olan müvekkile yakışmayan davranışlar sergilediği, sürekli personel sirkülasyonu olduğu, elemanlarının kalifiye olmadığı, davacının bir müşteriye müvekkil şirkete ait ürüne hitaben …’den başka bir ürün bulamadın mı dediği, bu durumun Bayie şikayet edildiği, Karabük merkez ve ilçelerinde kurumsal firmaya yakışan bir servis yapısı oluşturulmasının satışları olumlu yönde etkileyeceğinin” ifade edildiğini, davacıya Sözleşmenin Ceza Uygulamarı başlıklı 8.3. maddesi uyarınca; Davacının hatalı işlemleri ve sözleşmeye aykırılıklar nedeniyle ceza bedeli tahakkuk ettirildiğini, ceza bedellerinin davacıya faturalandırıldığını,… A.Ş. aracılığıyla gönderilen bu faturalara davacının itiraz etmediğini, faturaları kabul ettiğini, bu olumsuzluklara rağmen müvekkilinin ahde vefa ilkesi gereği sözleşmeyi fesih etmediğini, davacıyı sözlü ve yazılı olarak uyararak yaşanan olumsuzlukların giderilmesi ve yükümlülüklerin sözleşmeye uygun olarak ifa edilmesini talep ettiğini, buna rağmen davacının tutum ve davranışlarında bir değişiklik olmadığından; müvekkilinin … Noterliği’nin 22.04.2013 tarih ve… yev. no.lu ihtarnamesi ile Sözleşmenin 9. maddesi uyarınca sözleşmeyi fesih ettiğini, davacı tarafından açılan işbu davanın haksız ve mesnetsiz olup davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkilinin sözleşmenin feshinin hukuka, sözleşme hükümlerine ve somut olayın özelliklerine uygun olduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin tarihinin davacının iddia ettiği gibi 23.01.2007 tarih olmadığını, 23.06.2007 tarihli olduğunu, diğer yandan taraflar arasında yapılan 23.06.2007 tarihli Sözleşmenin feshinin, sözleşmenin 11.1 maddesine aykırılık teşkil etmediğini, ilgili maddeye göre; “Servis sözleşmesi imzalandığı tarihten itibaren 1 yıl geçerlidir. Ancak taraflardan birisi sözleşme süresinin sona erme tarihinden 1 ay önce sözleşmenin feshini ihbar etmezse sözleşme 1 yıl süreyle yenilenmiş sayılır. Takip eden sözleşme dönemlerinde de aynı usul benimsenmiştir. İşbu sözleşme uzayan dönemlerle birlikte imza tarihinden İtibaren en fazla 5 yıl yürürlükte kalacak, beş senenin sonunda hiçbir ihbar ya da ihtara gerek kalmaksızın kendiliğinden sona erecektir.” düzenlemesinin getirildiğini, somut olayda sözleşmenin yürürlükte kalacağı sürenin imza tarihinden itibaren en fazla beş yıl olmasının belirlendiğini, anılan sözleşme maddesine göre kararlaştırılan sürenin dolmasıyla borç ilişkilerinin kendiliğinden sona ereceğini, sözleşmenin 23.06.2007 tarihinde imzalandığı gözönünde tutulduğunda sözleşmenin 23.06.2012 tarihinde sona erdiğini, ancak tarafların fiilen sözleşme ilişkisini devam ettirdiğini, böylece belirli süreli sözleşmenin 23.06.2012 tarihi itibariyle sona erdiğini, taraflar arasında belirsiz süreli bir borç ilişkisi kurulduğunu,Yetkili Servis Sözleşmesinin niteliği itibari ile atipik bir sözleşme olduğunu, Kanunda düzenlenmeyen isimsiz bir sözleşme olan tek satıcılık sözleşmesi de belirti süreli yapılmışsa ve sözleşmede öngörülen süre dolmasına rağmen taraftar arasındaki hukuki ilişki fiilen devam etmekteyse sözleşmenin belirsiz süreli sözleşmeye dönüştüğünün kabul edildiğini, fiilen devam eden sözleşmesel ilişki itibariyle birer yıllık sürelerle sözleşmenin geçerli olduğunu, her yılsonunda sözleşmenin bir yıl daha uzadığı bu nedenle de Sözleşmenin 23.01.2014 tarihinden bir ay önce feshedilmesi gerekirken fesih ihtarnamesinin taraflara ulaştığı 08.05.2013 tarihi itibariyle feshedilmesi sonucu yaklaşık on aylık menfi ve müspet zararının oluştuğu yönündeki davacı iddiasında hukuka uyarlık bulunmadığını, taraflar arasında sözleşmenin sona erdiği 23.06.2012 tarihinden itibaren devam eden fiili ilişkinin belirsiz süreli borç İlişkisi olması nedeniyle 11.1. maddesinin somut olayda uygulanma imkanı bulunmadığını, ayrıca kabul anlamına gelmemek kaydıyla sözleşmenin birer yıllık sürelerle yenilendiği kabul edilse dahi sözleşmenin …Noterliğinin 22.04.2013 tarih ve … yev. no.lu ihtarname ile fesih ihtarının davacıya ulaştığı tarih olan 08.05.2013 tarihinde feshedildiğini, sözleşmenin imzalandığı tarihin 23/06/2007 olduğu gözönüne tutulduğunda davacının 10 alık bir zararının bulunduğundan bahsetmenin mümkün olmadığını, müvekkili şirketin davacı ile arasındaki ilişkiyi devam ettirmek için her türlü çabayı gösterdiğini, davacıya sözlü ve yazılı uyarılarda bulunulduğunu ancak olumlu sonuç alınamadığını, davacının performans düşüklüğü nedeniyle gönderilen şikayet mektuplarının saygın bir kurumsal şirket olan müvekkili şirketin itibarını zedelediğini, sözleşmenin 2.3 maddesi gereğince “denetleyici elemanların servis hakkında vereceği olumsuz raporlar neticesinde … A.Ş. Sözleşmeyi tek taraflı olarak hiçbir ihtar ve ihbara gerek olmaksızın fesih hakkına sahiptir” hükmünü amir olduğunu, sözleşmenin 9. Maddesinde fesih nedenlerinin belirtildiğini ve bu fesih nedenlerinin tümünün somut olayda bulunduğunu, sözleşmenin 8.3 maddesinde yetkili servisin daha iyi hizmet vermesi ve hatalarını en aza indirmesi için düzenlenmiş ceza uygulamasının davacıya da uygulandığını ve ceza bedellerinin davacıya faturalandırıldığını, davacı tarafından faturalara itiraz edilmeyerek sözleşmeye aykırı davranıldığının ikrar edildiğini, sözleşmenin geriye etkili olarak ortadan kalkması mümkün olmadığından davacının hukuken menfi zarar talep etme imkanı bulunmadığını, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının yaptığı tazminat hesabının kabulünün mümkün olmadığını, sözleşmenin feshi ve feshin sonuçlarını düzenleyen 9. Maddesinin e bendinde görüleceği üzere yetkili servisin sözleşmenin feshini gerekçe göstererek davalıyı elinde bulunan yedek parçaları almaya zorlayamayacağını, davacı şirketin sözleşmenin geçerli olduğu dönemde ihtiyacı olan yedek parça ürünlerini, bedellerini ödeyerek satın aldığını, fesih sebep gösterilerek iadesini talep etmenin feshin hukuki niteliği ile örtüşmediğini, açıklanan nedenle yedek parçaları iade almak zorunda olmayan müvekkilinin kendisine gönderilen yedek parçaları kabul etmeyip gecikmeksizin kargo firması ile geri gönderdiğini, kargo şirketi tarafından davacı firmanın kapanmış olduğunun görüldüğünü, teslimin gerçekleştirilememesi üzerine ürünlerin müvekkiline iade edildiğini, davacı tarafından ürünlerin teslim alınmaması durumuna istinaden ardiyeye tevdi edileceği ve masrafların kendilerine yükletileceği hususunun …Noterliği 09.10.2013 tarih ve … yev. no.lu ihtarnamesi ile ihtar edildiğini, söz konusu yedek parçalara istinaden gönderilen faturaların kargo firması aracılığıyla aynen iade edildiğini, müvekkil şirketçe kabul edilmediğini, davacının yedek ürünleri iade ederek bedelini talep etmesinin sözleşme hükümlerine ve genel hükümlere aykırı olduğunu, gönderimlere ilişkin tüm detayların …A.Ş. firmasından talep edilecek bilgiler ile de teyit edilebileceğini, müvekkilinin cari hesaptan doğan borcu olan miktarı ferileriyle birlikte ödediğini, davacı şirkete ödemekle yükümlü olunan hiçbir borç kalmadığını, davacının müvekkili aleyhine başlatılan icra takibi neticesinde düzenlenen ödeme emrinin 19.12.2013 tarihinde tebliğ edilmesi ile, ödeme emrine kısmi itirazda bulunduklarını, müvekkilinin davacıya cari hesap nedeni ile 783,10 TL ferileriyle birlikte kabul ederek ödediğini, müvekkilinin davacıya 6.061,43 TL cari hesap alacağı olduğu yönündeki iddiasının mesnetten yoksun olduğunu, bunun ticari defterlerin incelenmesi ile anlaşılacağını, somut olayda icra inkar tazminatı talep edilmesi şartları bulunmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin de reddinin gerektiğini, fazlaya ilişkin hakları ve davacı tarafın delillerine karşı delil sunma hakları saklı kalmak kaydıyla haksız ve kötüniyetli açılan davanın reddine, davacının İİK md.67 uyarınca %20’den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; dava davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine İİK. 67 maddesi kapsamında açılan İtirazın İptali davasıdır.
İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; Takip alacaklısı/davacı tarafından; borcun cari hesap alacağı, iade ürünlerin fatura bedelleri ve sözleşmenin feshinden doğan alacak bakiyesinden kaynaklandığını ileri sürerek takip borçlusu/davalı aleyhine 16/12/2013 tarihinde İstanbul …İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile 146.394,60 TL asıl alacak ve 4.742,78 TL işlemiş faizi olmak üzere toplam 151.137,38 TL alacağı için takibe geçtiği, takip borçlusu vekilinin süresi içerisinde itirazlarını sunduğu ve sadece cari hesap nedeniyle 783,1TL borçları bulunduğunu, faturalarla ilgili borcu kabul etmediklerini, takibe konu edilmiş olan alacağın kalan kısmına ilişkin böyle bir borcu bulunmadığından icra takibine, borca, ödeme emrine , faiz oranına, işlemiş faize, ferilerine açıkça itiraz ettiğini itiraz dilekçesinde belirtmiştir.
Karabük …Asliye Hukuk Mahkemesi … Talimat sayılı dosyasından Mali Müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen 02/06/2015 tarihli bilirkişi raporuna göre; Davacı şirketin 2013 yılı defterlerinin incelenmesinde davalı şirketten 65.397,77 TL. alacaklı olduğunun kayıtlarda yer aldığını, icra takibine yapılan itiraz üzerine 213 sayılı V.U.K uygun olarak bu tutarın şüpheli alacaklar hesabında takip edildiğini, bunun dışında cari hesap bakiyesi olarak hesaplarda bir alacak kayıdının bulunmadığını, sözleşmenin feshi nedeniyle mahrum kalınan karı değerlendirme yetkisinin mahkemenin takdirinde olduğunu raporunda belirtmiştir.
Mali Müşavir, Hukukçu ve Makine Mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen 22/05/2017 tarihli bilirkişi heyet raporuna göre; Davacının inceleme günü 2005-2007-2008-2011 yıllarına ait ticari defterlerini ibraz etmediği, davacının 2006-2009-2010 yıllarına ait ticari defterlerinin yevmiye ve envanter defterlerinin kapanış tasdiklerinin süresinde yaptırılmadığından usulüne uygun tutulmadığı ve sahibi lehine delil vasfına haiz olmadığı, davacının 2013 ve 2014 yıllarına ait ticari defterlerinin ise, usulüne uygun tutulduğu ve sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu,davalının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, davacı … Şti. 16.12.2013 icra takip tarihinde 6.061,43 TL cari hesap alacağı talep ettiği, ancak davacının ticari defterleri üzerinde yapılan incelemede ve talimat raporunda da teyit edildiği üzere, davalıdan alacağının olmadığının görüldüğü, davacı tarafından 22.07.2013 tarihli … no.lu (ardaşık sıralı ve 37 adet faturalar ile davalıya elinde kalan yedek parçalan 55.421,84 TL + 9.975,93 % 18 KDV olmak üzere 65.397,77 TL kestiği iade faturasından dolayı alacak talep ettiği, ancak Sözleşmenin feshi ve feshin sonuçlarını düzenleyen 9. maddesinin e bendine göre; ”yetkili servis, sözleşmenin feshini gerekçe göstererek … A.Ş.’yi elinde bulunan yedek parçalan iade atmaya zorlayamaz” hükmü göz önüne alındığında davalının kabulünde olmayan tade faturasının kabul edilemeyeceğinin düşünüldüğü ancak, konu hukuki olup Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu, davacı … Şti. tarafından sözleşmenin haksız feshi ile, 74.935,40 TL gelir ve zarar kaybı talep edildiği, davalı tarafından davacıya gönderilen … Noterliği 22.04.2013 tarih … yev. no ile ihtarname ile davacıya ihtarnamenin tebliğ edildiği 08.05.2013 tarihinde sözleşmenin 9. maddesi gereğince sözleşmenin fesih edildiği, 23.06.2012 tarihinden sonra taraflar arasındaki ilişkinin belirsiz süreli ve sürekli bir sözleşme ilişkisine döndüğü, bu ilişkide artık yanlar arasındaki 23.06.2007 tarihli sözleşme hükümlerinin uygulanmayacağı, tarafların belirsiz süreli ve sürekli bir sözleşme ilişkisini feshi ihbar süresine uyarak her zaman sona erdirebilecekleri, davalının 22.04.2013 tarihli fesih ihtarnamesi ile bu ihtarnamenin tebliğ edildiği tarih olan 08.05.2013 tarihinde sözleşmeyi fesih ettiğini, davalının davacıya bir feshi ihbar süresi vermesinin gerekli olduğunu, somut sözleşme için Kanunda tayin edilmiş herhangi bir feshi ihbar süresi bulunmadığını, 23.06.2007 tarihli sözleşmede sözleşenlerin sözleşme süresini 5 yıl olarak tayin ettiklerini de nazara alarak, 23.06.2012 tarihinde kendiliğinden sona eren ancak taraflarca fiilen uygulanmaya devam eden sözleşme ilişkisi için 1,5 aylık feshi ihbar süresinin aranmasının ve uygulanmasının uygun ve makul olacağı, 1,5 aylık feshi İhbar süresi için davacının mahrum kalınan kâr olarak 46 gün için hesaplanan 8,063,96 TL talep edebileceği, davacının bunun üzerindeki taleplerinin dayanaksız olduğu, davacının tüm gelirlerinin davalı … bayiliğinden elde ettiği varsayımı ve en son 2012 yılına ait mali verilerinden yola çıkılarak; (sözleşme 08.05.2013 tarihinde fesih edildiğine göre kesinleşmiş olan 2012 yılı mali verilerini esas almak gerektiği) davacının 23.06.2013 tarihi ile 08.05.2013 tarihleri arasında 46 günlük süreçte, 2012 mali verilerine göre davacının tazminat alacağının olabileceği, davannın 2012 yılında 63.985,80 TL faaliyet karı elde ettiği karın 46 gün üzerinden 8.063,96 TL olduğu hesaplandığı, davacının 16.12.2013 tarihli icra takibine kadar 8.063,96 TL asıl alacağına 423,52 TL işlemiş faiz talep edebileceği, davacının 16.12.2013 takip tarihi itibariyle yasal faiz oranını % 9,00 olduğu görüldüğünden, davacının belirlenen asıl alacağına takip tarihinden itibaren %9,00 ve değişen oranlarda kademeli olarak yasal faizi yürütülebileceği, faizin infaz aşamasında hesaplanması gerektiği, davacının icra İnkâr tazminatı talebinin takdirinin ise sayın mahkemeye ait olduğunu raporlarında bildirmişlerdir.
Mali Müşavir, Hukukçu ve Makine Mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen 27/09/2019 tarihli bilirkişi heyet EK raporuna göre; Davacının faaliyet karına göre hesaplanan 8.063,96 TL. talep edebileceği yasal faiz tutarının 423,52 TL. olarak hesaplandığı, davacının dönem net karına göre hesaplanan 6.288,30 TL. talep edebileceği yasal faiz tutarının 330,26 TL. olarak hesaplandığı, davacının 16.12.2013 takip tarihi itibariyle yasal faiz oranını % 9,00 olduğu görüldüğünden, davacının belirlenen 6.288,30 TL. asıl alacağına takip tarihinden itibaren %9,00 ve değişen oranlarda kademeli olarak yasal faizi yürütülebileceği, faizin infaz aşamasında hesaplanması gerektiği, davacının icra İnkâr tazminatı talebinin takdirinin ise sayın mahkemeye ait olduğunu raporlarında bildirmişlerdir.
Dava haksız olduğu iddia edilen fesih nedeniyle davacı yanın talep ettiği cari hesap, fatura alacağı ile menfi ve müspet zarar taleplerine ilişkin davacı tarafın yaptığı icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptaline ilişkindir. Uyuşmazlık konusu öncelikle taraflar arasında yapılan 23/01/2007 tarihli Yetkili Servis Sözleşmesinin davalı tarafından haklı olarak fesih edilip edilmediği, davacının bu fesihten dolayı davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Talimat mahkemesinde davacı tarafın ticari defterleri üzerinde yapılan incelemede davacının davalıdan cari hesap alacağının olmadığı tespit edilmiştir. Davacı tarafından kesilen 22/07/2013 tari … nolu 37 adet yedek parçalara ilişkin iade faturaları davalı tarafından kabul edilmemiş ve davacı yana iade edilmiştir. Sözleşme gereği davacının satın aldığı yedek parçaların davalı tarafından iade alınmasının gerekip gerekmediği noktasında sözleşme incelendiğinde; sözleşmenin 9/e maddesi gereğince belirtildiği üzere yetkili servis sözleşmenin feshini gerekçe göstererek elinde bulunan yedek parçaları davalının iade almasını zorlayamaz denilmektedir. Anılan düzenleme gereği davacı yedek parçaları alması için davalıyı zorlayamayacağı gibi, davalı taraf yedek parçaları ve faturaları davacı tarafa iade ettiğinden bu noktada bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki sözleşme 23/06/2007 tarihli olup, 5 yıllıktır ve beş yılın sonu olan 23/06/2012 tarihinde belirsiz süreli ve sürekli bir sözleşme ilişkisine dönmüştür. Tarafların böyle bir sözleşmeyi her zaman tek taraflı olarak fesh edebilecekleri dikkat alındığında, bilirkişi raporu ile de tespit edilen 1,5 aylık makul ihbar süresi verilerek sözleşme davalı tarafından fesih edilebilir. Davalı bu süreyi vermediğinden davacının mahrum kalınan kar olarak 46 gün için faaliyet karına göre 8.063,96TL asıl alacak ve 423,52 TL faiz talep edebileceği anlaşıldığından; davanın kısmen kabulüne; davalının İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takibine yaptığı itirazın 8.487,48TL yönünden iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, 8.063,96TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacağın yargılamayı gerektirdiği ve likit olmadığı anlaşıldığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine, davacının icra takibinde kötüniyetli olduğu ispatlanamadığından reddedilen kısım yönünden davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın kısmen kabulüne; davalının İstanbul…İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takibine yaptığı itirazın 8.487,48TL yönünden iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, 8.063,96TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-)Davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-)Reddedilen kısım yönünden davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
4-)Davacı tarafça dava açılırken yatırılan peşin harcın alınması gereken 579,77-TL harçtan mahsubu ile bakiye fazla alınan 1.231,48-TL karar harcınkarar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
5)-Davacı tarafça yargılamanın yürütülmesi nedeniyle yapılan toplam 2.582,00 TL. yargılama giderinin davanın kabul ve red durumuna göre 60,00-TL’sinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
6)-Davalı tarafça yargılamanın yürütülmesi nedeniyle yapılan toplam 728,60 TL. yargılama giderinin davanın kabul ve red durumuna göre 16,81-TL’sinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davalı taraf üzerinde bırakılmasına,
7-) Davacı taraf kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 2.725,00-TL vekalet ücretinin borçlu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
😎 Davalı taraf kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen nisbi 14.510,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
9-)Taraflarca yatırılan gider avansının karar tebliğ işlemleri tamamlandıktan ve karar kesinleştikten sonra kullanılmayan kısmının yatıran ilgili tarafa resen iadesine,
Davacı … davalı vekilinin yüzüne karşı; gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
e-imza*

Hakim …
e-imza*

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.