Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/153 E. 2019/1352 K. 05.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2013/153 Esas
KARAR NO: 2019/1352

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ: 24/05/2013
KARAR TARİHİ: 05/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 26.03.2008 tarihinde bayilik sözleşmesi ile ticari ilişki kurulduğunu, sözleşmenin 3.maddesine göre bayinin satış yerinin… olarak belirlendiğini ve devamında ise bayinin bölgesi içinde ve dışında servisinin …’in yazılı izni ile başka yere taşıyabileceğini, ortak yeni bir servis açabileceğinin karar altına alındığını, beş yıl süre için geçerli olacak şekilde imzalanan bu sözleşmenin 8.maddesine göre bayinin sözleşme süresi içerisinde, bu sözleşmenin herhangi bir hükmünü kısmen veya tamamen ihlal etmesi halinde veya başka kaynaklardan ürün aldığının tespit edilmesi durumunda, sözleşmenin feshi halinde 30.000-USD karşılığı cezai şart ödeneceğini, 12.maddesinde ise bayinin eylemleri sebebiyle sözleşmenin feshi halinde 8.maddede belirtilen cezai şart yanında uğranılan tüm fiili zararların da ödeneceğini ve bayiye teslim edilen ekipmanların da iade edileceğinin kararlaştırıldığını, sözleşmenin 21.maddesi gereğince diğer davalı …’nun sözleşmeden kaynaklanan tazminat, cezai şart, ürün bedeli, destek ürün, demirbaş malzemeleri vs. sebebiyle müvekkiline karşı 30.000-USD karşılığında müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla sorumlu olacağının hüküm altına alındığını, sözleşmeye dayanılarak müvekkili ile davalı arasında ariyet demirbaş senedi düzenlendiğini ve davalı tarafa ariyet olarak işyerinde kullanılacak demirbaş aletler ve sistemlerin müvekkili tarafından temin edildiğini, davalıya teslim edilen emtia bedelinin 16.543,60-TL olduğunu, bununla birlikte davalı şirketin verdiği 14.04.2008 tarihli taahhütnamede anlaşma süresi boyunca yıllık asgari 12 ton … A.Ş.’nin pazarladığı ürünlerden almayı, bu taahhüdünün altında kalınması halinde ise ödeme tarihindeki döviz kuru üzerinden eksik kalan madeni yağ için ton başına 2.000-USD karşılığı Türk lirası kar mahrumiyeti ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, tacir olan taraflar arasında akdedilen bu sözleşme hükümlerine rağmen, davalı tarafça sözleşmeye aykırı hareket edildiğini, öncelikle yıllık 12 ton müvekkilinin pazarladığı ürünlerden alınacağı taahhüt edilmiş olmasına ve 5 yıllık süre içerisinde toplam 60 ton ürün alınmış olması gerekmesine rağmen sadece 9 ton ürün alındığını ve bakiye 51 ton ürün satın alınmadığını, dolayısıyla eksik kalan miktar olan 51 ton için ton başına belirlenen 2.000-USD x 51 ton x 1.8401-TL merkez bankası kuru = 187.680,00-TL kararlaştırılan kar mahrumiyeti alacakları bulunduğunu, cari hesap şeklinde çalışan taraflar arasındaki alışveriş sebebiyle davalı tarafın müvekkiline ödenmemiş bulunan 6.731,30-TL borcu bulunduğunu, davalı tarafın sözleşmede belirtilen adreste müvekkili şirketin ürettiği ürünlerden başka mal bulundurmamayı, bu ürünleri başka kaynaklardan satın almamayı taahhüt etmiş olmasına rağmen, müvekkilinin rakibi olan firmalardan mal temin ettiğini, bunun üzerine müvekkili tarafından Konya… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D. İş sayılı tespit dosyası açıldığını ve sözleşmedeki adreste müvekkilinin yazılı izni ve onayı alınmadan, yetkili servise dönüştürüldüğünü ve … marka dışında başka firmaların yağlarının bulunduğunu ve kullanıldığını ispat açısından tespit yaptırıldığını, yapılan tespitte sözleşmenin aksine işyerinde … marka madeni yağların kullanıldığının belirlendiğini, davalı tarafa gerek tonaj yükümlüğünü yerine getirmesi ve gerekse ürün tedarikini farklı firmalardan yapması karşısında durumun ihtarnameler ile iletilmiş olduğunu, sözleşmenin ifasının davalı tarafın kusuru sebebiyle feshedildiğini belirterek, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla, 6.731,30-TL cari hesap borcunu, 16.543,60-TL ariyet olarak verilen emtia bedelini, 102.000-USD’nin dava tarihindeki Türk lirası karşılığı kar mahrumiyetini, 55.203,00-TL bayilik sözleşmesi gereğince 30.000-USD cezai şart olmak üzere toplam 266.157,90-TL tazminatın 55.203,00-TL’lik kısmının davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile bakiye kısmın davalı şirketten fesih tarihi olan 20.03.2013 tarihinden itibaren ticari reeskont faizi ile birlikte tahsil edilerek müvekkiline verilmesini, mahkeme masraflarının ve avukatlık ücretinin davalılardan tahmiline karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalılar vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili …’ya ait iki adet şirket bulunduğunu, bunlardan birinin … Şti., diğerinin ise …Şti. Olduğunu, her ne kadar davacı şirket ile sözleşmeyi … Şti. yapmış olsa da her iki şirkete de yağın davacı firmadan alındığını, ilgili faturaların ekte olduğunu, …’un Konya’daki iki etkili servisinden biri olduğunu, dolayısıyla kullandığı malzeme ve müşterilere uyguladığı fiyat açısından hep denetim altında olduğunu, davacı firmanın taraflar arasındaki sözleşmeye güvenerek fiyatları hep yüksek tutarak müvekkili şirketin rekabet şartını azalttığını, müvekkilinin de … olarak davacı şirketten yağ almamaya başladığını, sözleşmede görüleceği üzere davacının akdi …Şti. İle yaptığını, ancak her iki şirketin kardeş olmasından dolayı alımlarda ortak hareket edildiğini, davacının bu durumu bildiğini, sözleşmeden bu yana davacıdan her iki şirket olarak toplamda 50.199,66 kg malzeme alımı gerçekleştirildiğini, her ne kadar …Şti.’nin davacıdan mal alımı yapmasa da … Şti.’nin hala mal alımı yaptığını, müvekkiline ait her iki şirketin …yetkili servisi olduğunu, …’un son zamanlarda ürettiği yeni Puma motor segmentine uyan davacının yağı bulunmadığını, bu motor tipine sadece … marka yağın uyduğunu, davacı tarafın sözleşmenin sona erdiğini dile getirse de aradaki ticari ilişkinin devam ettiğini, dolayısıyla cezai şarktın söz konusu olamayacağını, çünkü cezai şartın akdin feshi halinde geçerli olduğunu, diğer taraftan davacının destek olarak verdiğini iddia ettiği emtianın fazlasıyla kendisini amorti ettiğini, istenildiği takdirde davacı tarafın malzemesini alabileceğini, aynen iade istemeden bedelin istenmesinin de yasal olmadığını, dilekçede bahsi geçen 6.731,30-TL tutarındaki cari hesaptan kalan borcun ödenmiş olup müvekkilinin herhangi bir borcunun bulunmadığını, davanın reddi ile mahkeme yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.

DELİLLER VE GEREKÇE;
Taraflar arsında imzalanan 26/03/2008 tarihli Bayilik Sözleşmesi ve Ariyet Demirbaş Senedi, …Noterliğinin 26/09/2012 tarih ve… yevmiye nolu ihtarnamesi, 20/03/2013 tarihli fesih ihtarnamesi, vergi dairesi beyannameleri ve bilanço gelir tabloları, tarafları, ticari defter ve kayıtları, Konya …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş sayılı tespit dosyası ile dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
Taraflar arasında, 26/03/2008 tarihli Bayilik Sözleşmesi ve Ariyet Demirbaş Senedi imzalandığı konusunda ihtilaf bulunmamaktadır.
İhtilaf, taraflar arasındaki bayilik ilişkisinin fesih ihtarnamesi ile son bulması nedeniyle, feshin haklı olup olmadığı ve bu fesihten dolayı davacının, emtia bedeli, cezai şart ve kâr mahrumiyetinden kaynaklanan alacağını talep edip edemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Tüm deliller toplandıktan sonra, Konya …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Tal. Sayılı dosyasına yazılan talimata istinaden, davalının defter ve belgeleri incelenmek üzere bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş, bilirkişiler Makine Mühendisi … ve SMMM … tarafından hazırlanan 14/04/2014 tarihli bilirkişi raporunda; “…Davalı … Şti.’ne ait incelenen ticari defterlerin açılış tasdiklerinin zamanında yapıldığı 2012 ve 2013 yılı yevmiye defterlerinin de kapanış tasdiklerini süresinde yapıldığı, bunun dışında davacıya ait ticari defterlerin muhasebe usul ve esaslarına uygun şekilde tutulduğu tespit edilmiştir. Davalının davacıdan ve davacının belge distribütörü olan … Şti’den sözleşmenin başlangıç tarihi olan 26/03/2008 tarihinden 07/06/2013 tarihine kadar 9.145,50 KG mal aldığı, fesih tarihinden sonra, davalının davacının bölge distribütörü olan … Şti.’den sözleşme konusu malları almaya devam ettiği, davacı ile davalı arasında yapılan 26/03/2008 tarihli sözleşme eki olan taahhütnameye göre davalının, davacıya ait … ve … tipi mallardan yıllık 12 ton almaya taahhüt etse de sözleşmenin başlangıcından 07/06/2013 tarihine kadar 9.145,50 KG taahhütte belirtilen tipte mal alındığı 5 yılda alınması gereken toplam malın (12.000 KG/Yıl x 5 Yıl=60.000 KG) olması taahhüt edildiğinden, davacının sözleşmede belirtilen taahhütlere uymadığı tespit edilmiştir. Davalı cevap dilekçesinde müvekkiline ait iki ayrı firma olduğunu ve bu iki firmaya davacı tarafından verilen toplam mal miktarı olan 50.199,66 KG’ın dikkate alınması gerektiğini belirtmiş olup bu durum sayın mahkemenizin takdirindedir. Davacı … A.Ş. Firmasının davalıya en son 01/03/2013 tarihinde mal sattığı, söz konusu mal satışından kaynaklanan bakiye borcun davalı tarafından dava tarihinden sonra kapatıldığı, bu durumun davacının da kabulünde olduğu, davacı firmanın davalı firmaya ariyet olarak verdiği emtiaların değerinin, makine mühendisi bilirkişinin yaptığı tespitlere göre 18.000,00-TL olduğu…” sonuç ve kanaatine ulaşıldığını mütalaa ettikleri anlaşıldı.
Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… Tal. Sayılı dosyasına yazılan talimat ile, davacının defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılmak üzere, bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş, bilirkişiler Hukukçu Yrd. Doç. Dr. …, Kimya Mühendisi Dr. … ve SMMM … tarafından hazırlanan 05/06/2015 tarihli bilirkişi raporunda; “…davacının ticari defterlerine göre 2008-2013 yılları arasında davalının toplamda 12 ton madeni yağ aldığı, 2005/4 sayılı “Motorlu taşıtlar sektöründeki dikey anlaşmalar ve uyumlu eylemlere ilişkin grup muafiyeti tebliği”nin 3/b hükmü çerçevesinde, sözleşmenin 8.maddesinde yer olan “…’ten” başka kaynaklardan ürün alınması” halinde cezai şart ödeyeceğine ilişkin hükmün geçersiz olduğu, davalı şirketin yıllık asgari 12 ton taahhüdünün tebliğin 3/b hükmü çerçevesinde incelendiğinde, alıcının en fazla, bir önceki takvim yılındaki alımlarının %30’u kadar taahhütte bulunabileceği sonucuna varıldığı; dolayısıyla uyuşmazlık konusu olayda, sözleşmenin geçerli olduğu her yıl için davalı şirketin, bir önceki takvim yılında ilgili pazardaki alımları tespit edilerek bu miktarın %30’unun belirlenmesi ve davalı şirketin almakla yükümlü olduğu miktarın bu çerçevede belirlenmesi gerektiği; Sayın Mahkemeye ait olmak üzere bu hususun, davalı şirketin defterlerinin incelenmesi sonucu tespit edilebileceği, Sayın Mahkemece yapılan görevlendirmede, talep edilen cezai şartın davalının ekonomik mahvına neden olup olmayacağının belirlenmesinin de istenildiği, cezai şart miktarının davalının mahvına sebep olup olmadığının belirlenmesi için, davalı şirketin ekonomik durumunun, malvarlığının ve yıllık cirosunun belirlenmesi gerektiği, bu hususta nihai takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere sözleşmenin akdedildiği 2008 yılından itibaren davalı şirketin elde ettiği yıllık cirolar çerçevesinde bir belirleme yapılmasının mümkün olduğu…” sonuç ve kanaatine ulaşıldığını mütalaa ettikleri anlaşıldı.
Tarafların itirazları doğrultusunda, sözleşmede belirlenen cezai şartın davalının mahvına sebep olup olmayacağına ilişkin, Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Tal. Sayılı dosyasına yazılan talimat ile bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş ve bilirkişi SMMM …’dan alınan 26/12/2016 tarihli ek raporda; “…davalının karşılaştırmalı gelir tablosunun incelenmesinden 2008-2016 tarih aralığında yıllık net satış hasılatının 877.088,26-TL – 1.129.660,90-TL arasında değiştiği dönem net karının en yüksek 20.448,65-TL olduğu tespitleri yapılmıştır. Davalı şirketin 2008-2015 tarih aralığı bilançoları Ek:1’de yer almaktadır. Davalının bilançolarının incelenmesinden 2015 yılı sonu itibari ile aktif toplamının 789.667,70-TL olduğu borç toplamının 447.530,26-TL olduğu şirketin öz kaynak toplamının 342.137,44-TL olduğu şirketin ödenmiş sermayesinin 500.000,00-TL olduğu düşünüldüğünde şirketin geçmiş yıl zararlarının sermayesini azalttığı tespitleri yapılmıştır. Davalının kar mahrumiyetinden kaynaklanan cezasının 187.680,00-TL ve cezai şarttan kaynaklanan cezasının 30.000-USD olduğu düşünüldüğünde söz konusu cezaların davalının mahvına neden olacağı kanaatine varılmıştır. Sözleşmenin geçerli olduğu her yıl için davalı şirketin bir önceki takvim yılında ilgili pazardaki alımları tespit edilerek bu miktarın %30’unun belirlenmesi hususunda, davalı şirket ticari defterleri miktarlı olarak yazdırılmadığından, davalının davacıdan aldığı ürün emsali ne kadar ürün aldığı davalı ticari defterlerinden tespit edilemez…” sonuç ve kanaatine ulaşıldığını mütalaa ettiği anlaşıldı.
Tarafların itirazları doğrultusunda, sözleşmede belirlenen cezai şartın davalının mahvına sebep olup olmayacağına ilişkin, Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nden …Tal. Sayılı dosyasına yazılan talimat ile, aynı bilirkişi heyetinden alınan 12/06/2018 tarihli ikinci ek raporda; “…davacı vekilinin rekabet hukukuna ilişkin itirazına dayanarak yaptığı kararlara bakıldığında bu kararların “bireysel muafiyet” talebine ilişkin olduğu, bireysel muafiyet kararlarının, grup muafiyetinin aksine niteliği gereği yalnızca rekabeti kısıtlayıcı işbirliği uygulamalarına taraf olan teşebbüslerle sınırlı olarak hüküm ve sonuç doğuracağı, bu çerçevede nihai takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere, davacı vekilinin itirazının yerinde olmadığı, davalı vekilinin,… Şti.’nin defterlerinin de incelenmesine yönetilik itirazının, 26.03.2008 tarihli bayilik sözleşmesi ve 14.04.2008 tarihli taahhütnameye istinaden davanın tarafları, davacı … A.Ş. Yani varlık devir sözleşmesiyle devir alan … A.Ş. İle davalı… Şti. Olmasından hareketle, nihai takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere davalı vekilinin, … Şti.’nin de defterlerinin incelenmesi gerektiği yönündeki itirazının yerinde olmadığı, talimat ek raporunda “davalının kar mahrumiyetinden kaynaklanan cezasının 187.680-TL ve cezai şarttan kaynaklanan cezasının 30.000-USD olduğu düşünüldüğünde söz konusu cezaların davalının mahvına neden olacağı kanaatine varılmıştır.” şeklinde görüş belirtilmişse de davalının ekonomik açıdan mahvına sebep olup olmama durumu yalnızca cezai şart açısından incelenecek bir durum olduğu, yukarıdaki ilk tablonun son satırındaki net işletme sermayesi ve yukarıdaki rasyo oranlarının yorumlarına birlikte bakıldığında; 2015 yılında net işletme sermayesi 358.751,94-TL olan davalı …Şti.’nin cezai şarttan kaynaklanan 30.000-USD’yi ödemesinin davalının ekonomik olarak mahvına sebep olmayacağı…” sonuç ve kanaatine ulaşıldığını mütalaa ettikleri anlaşıldı.
Davacı ile davalı …Şti. arasında imzalanan 26/03/2008 tarihli bayilik sözleşmesini, diğer davalı … müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imzalamış ve taraflar arasında imzalanan sözleşme uyarınca, davalı şirket davacı bayii olarak faaliyete geçmiştir.
Davalı şirket, 14/04/2008 tarihli taahhütname ile de, “….26/03/2008 tarihli Bayilik Sözleşmesi gereğince,…anlaşma süresi boyunca yıllık asgari 12 (oniki) ton, … A.Ş.’nin pazarladığı ürünlerden satın almayı , bu taahhüdün altında kalınması halinde, davacı şirkete ödeme tarihindeki TCMB döviz kuru üzerinden olmak üzere beher eksik madeni yağ ton başına 2.000-USD. karşılığı Türk Lirası kâr mahrumiyeti ödemeyi….” kabul beyan ve taahhüt etmiştir.
Davacı tarafından, davalı şirkete, İzmir 3.Noterliğinin 26/09/2012 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile “…26/03/2008 tarihinden itibaren sözleşme ve taahhüde istinaden, alımı gerekçeleştirilmeyen 51 (ellibir) ton, tonaj taahhüdü borcunun satın alınması, aksi takdirde sözleşmenin feshi ile birlikte cezai şart, kâr mahrumiyeti ve yatırım borcunun talep edileceği…” ihtar edilmiştir.
Konya …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin,18/03/2012 tarih ve … D.İş sayılı tespit dosyası ile, sözleşmede yazılan olan bayi adresinde, mahallinde yapılan tespit sonucu alına, 19/03/2012 tarihli rapor ile, bayi adresinde, …Şti’nin çalışır ve faal durumda olduğu ve söz konusu işyerinde ‘…,…,…ve …’ markası yazılı olan ürünler tespit edildiği görülmüştür
Davacı bu tespit doğrultusunda 20/03/2013 tarihli ihbarı ile davalıya, taraflar arasında mevcut 26/03/2008 tarihli Bayilik Sözleşmesi’ni feshettiğini ihbar ve ihtar etmiştir.
…Noterliğinin 26/09/2012 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi, tespit dosyası ve deliller karşısında davalının haksız eylemi ile feshe neden olduğu, davacının sözleşmeyi haklı nedenle feshettiği sonucuna varılmıştır.
26/03/2008 tarihli bayilik sözleşmesi beş yıllık bir süre öngörmüş bulunmaktadır. Sözleşmenin, 4. maddesinde, “….Bayi’nin…’in yazılı açık onayı olmaksızın, …dışındaki kaynaklardan temin edilmiş, iş bu sözleşmeye konu ürün ve mal bulundurmamayı ve ürünleri başka kaynaklardan satın almamayı, bu hususun sözleşmenin esaslı unsurlarından biri olduğunu ve bu hususlara aykırılık halinde,…’in sözleşmeyi tek taraflı feshetme hakkını verdiğini….bu maddeye aykırı davranış halinde Bayi’nin, gerek …’in zararlarını, gerek mahrum kaldığı kârı, gerekse bu sözleşmedeki cezaları derhal karşılayacağını…”, 12.maddesinde, “….. Bayi’nin iş bu sözleşmenin herhangi bir hükmünü, kısmen veya tamamen ihlal etmesi, sözleşmenin ifasının Bayi’nin kusur ile imkansız hale gelmesi, Bayi’nin borç ve tahhütlerini yerine getirmemesi veya satın alacağı ürünlerin bedelini ödememesi hallerinde …’in sözleşmeyi tek taraflı feshi ile uğradığı ve uğrayacağı tüm zararları Bayi’den talep etmek…..Bayi tarafından, taahhütlerin yerine getirilmemesi, eksik yerine getirilmesi ve sözleşmenin feshi nedeniyle ortaya çıkan borç bakiyesini, fesih nedeniyle …’in maruz kalacağı, kâr mahrumiyetini, 8. Maddede belirtilen cezai şart da dahil olmak üzere, …’in uğradığı tüm zararları ödeyeceğini,….. bayiye teslim edilmiş ekipman ve yatırımları …’e aynen iade etmeyi ya da rayiç bedelleri üzerinden satın almayı kabul ettiği…..”hükümleri ile, sözleşme hükümlerinin ihlali ile fesih hakkı ve sözleşmenin sona ermesi düzenlenmiş ve taraflarca imza altına alınmıştır.
Taraflarca; sözleşmenin feshi, fesih tarihi itibariyle, cezai şart, mahrum kalınan kâr ve diğer alacakların hesaplama şekli ve süresi sözleşme ile kararlaştırılmış olup, tarafların sözleşme ile bağlılık ilkesi dikkate alınarak, mahkememizce Konya …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Tal. sayılı dosyasından, davalının defter ve kayıtlarının incelenerek alınan 14/04/2014 tarihli bilirkişi raporu ile, davalının fesih tarihine kadar 6.555,50- Kg., dava tarihine kadar 8.305,50-Kg. mal satın aldığı tespit edilmiş ve davalının sözleşmede belirtilen taahhütlere uymadığı anlaşılmıştır, her ne kadar, Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Tal. sayılı dosyasından davacının defter ve kayıtları incelenerek alınan 05/06/2015 tarihli bilirkişi raporunda, bilirkişilerce, sözleşmeye göre davalının yıllık 12 ton, 5 yıllık 60 ton madeni yağ alması taahhüdüne karşılık, 12 ton madeni yağ aldığının tespit edildiği belirtilmiş ise de her iki rapor arasındaki arasındaki farkın, davacının defterlerinde davalının da belirttiği ve faturalarını sunduğu üzere, dava dışı …Şti.’ne yapılan satışların da olduğu ve bilirkişi raporunun bu ayrım yapılmadan oluşturulduğu anlaşıldığından, Konya …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Tal. sayılı dosyasından, davalının ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu alınan 14/04/2014 tarihli bilirkişi raporunun denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, rapora göre, davalının fesih tarihine kadar davacıdan, sözleşme gereği 60.000-Kg-6.555,50-Kg.=53.444,50-Kg.; dava tarihine kadar 60.000-Kg.- 8.305,50-Kg. =51.694,50-Kg. eksik mal satın aldığı anlaşılmış, ancak davacının dava dilekçesindeki talebi gibi, 51.000-Kg.X2.000-USD.=102.000-USD. üzerinden kâr kaybı hesaplanarak karar verilmiştir.
Taraflar arasında imzalanan Bayilik Sözleşmesi’nin, 4 .maddesi ve devamında 8. maddesi,”…. Sözleşmenin,sözleşme süresi içerisinde bayi tarafından herhangi bir hükmünün kısmen veya tamamen ihlal edilmesi veya …’ten başka kaynaklardan ürün aldığının tespit edilmesi ya da Bayi’nin herhangi bir kusuru ya da Bayi’nin tek taraflı talebi ile sözleşmenin feshedilmesi halinde …’in ilk yazılı talebi üzerine Bayi, …’e derhal 30.000-USD….. cezai şart ödemeyi kabul ve taahhüt ettiği…” hükmü ile, cezai şartın şartları, hesap ve miktarı belirlenmiştir.
Konya …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin…D.İş sayılı tespit dosyası ile, sözleşmede yazılan olan bayi adresinde, mahallinde yapılan tespitte, bayi adresinde, …Şti’nin çalışır ve faal durumda olduğu ve söz konusu işyerinde ‘…,…,… ve …’ markası yazılı olan ürünler tespit edildiğinden, davacının, davalıdan sözleşmenin 8. Maddesi gereğince 30.000-USD. talep edebileceği anlaşılmış, Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Tal. sayılı dosyasına alınan, 12/06/2018 tarihli ek bilirkişi raporu ile, 30.000-USD. cezai şartın davalının ekonomik mahvına sebep olup olmayacağı noktasında yapılan incelemede, davalı bayinin, net işletme sermayesi ve rasyo oranları birlikte değerlendirildiğinde, 2015 yılında net işletme sermayesinin, 358.751,94-TL. olduğu ve 30.000-USD.cezai şart miktarının, davalının ekonomik açıdan mahvı sonucunu doğuracak büyüklükte olmadığı tespit edilmiş, davalı …’nun da, Bayilik Sözleşmesi’ni müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalaması nedeniyle cezai şarttan sorumlu olduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafından, dava dilekçesinde talep edilen, 6.731,30-TL. cari hesap alacağının, davacının 24/10/2013 tarihli dilekçesi ile “….davalı tarafından dava tarihinden sonra, 27/05/2013 tarihinde davacının hesabına yaptığı EFT ile ödendiği ve bu nedenle 6.731,30-TL. cari hesap alacağına ilişkin taleplerinin konusuz kaldığı ve karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmesi…” yönünde beyanları ile bu talep yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Konya …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Tal. sayılı dosyasından alınan 14/04/2014 tarihli bilirkişi raporu ile, davacı tarafından ariyet sözleşmesi ile davalı bayiye teslim edilen makina ve ekipmanların, davalı bayinin yeddinde bulunduğu ve söz konusu malların değerinin 18.000-TL. olduğu tespit edilmiş, ve taraflar arasında imzalanan sözleşmenin, “….. Bayi’ye teslim edilmiş ekipman ve yatırımları …’e aynen iade etmeyi ya da rayiç bedelleri üzerinden satın almayı kabul ettiği…..” hükmünü düzenleyen 12. maddesi uyarınca, davacının söz konusu makina ve ekipmanların değerini davalıdan isteyebileceği anlaşılmıştır.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arsında imzalanan 26/03/2008 tarihli Bayilik Sözleşmesi ve Senedi, …Noterliğinin 26/09/2012 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi, 20/03/2013 tarihli fesih ihtarnamesi, vergi dairesi beyanname ve bilanço gelir tablosu örnekleri, tarafları, ticari defter ve kayıtları, Konya …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş sayılı tespit dosyası, dosya kapsamına göre alınan bilirkişi raporları, hüküm kurmaya yeterli ve denetime elverişli olduğundan, mahkememizde de, tarafların arasında imzalanan sözleşmeden kaynaklanan bayilik ilişkisi olduğu, davalı bayinin, sözleşme gereklerini yerine getirmediği, davacının sözleşmeyi feshinde haklı olduğu,kâr kaybı isteminin yerinde görüldüğü, cezai şart yönünden ise davalı yanın ciroları ve ekonomik durumu göze alındığında, cezai şartın davalının, ekonomik mahvına sebep olmayacağı düşüncesi ile sözleşmede belirlenen cezai şart tutarı üzerinden tenkisine gerek olmadığı, sözleşme hükümlerince, emtia bedelinin davalı bayiden tahsili edilebileceği, kanaati oluştuğundan, davacının davasının, 30.000-USD. cezai şart mahrumiyeti alacağı yönünden kabulü ile, 24.05.2013 dava tarihinden itibaren, fiili ödeme tarihine kadar 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi gereğince USD cinsinden 1 yıl vadeli mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanmak suretiyle, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili, 102.000-USD. kâr mahrumiyeti alacağını yönünden davasının kabulü ile, 24.05.2013 dava tarihinden itibaren, fiili ödeme tarihine kadar 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi gereğince USD cinsinden 1 yıl vadeli mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanmak suretiyle, davalı …Şti.’den tahsili, 16.543,60-TL. emtia bedeli alacağına ilişkin kısmın kabulü ile, 24.05.2013 dava tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile davalı …Şti.’den tahsili ile davacıya verilmesine, 6.731,30-TL. alacağına ilişkin kısım yönünden, talebin konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, alınan bilirkişi raporu ile davacının, 6.731,30-TL. üzerinden, davanın açıldığı tarihteki haklılık durumunun sabit olduğu gözetilerek, davacı yararına vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının, davasının, konusuz kalan 6.731,30-TL. kısmı ile ilgili KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA
2-16.543,60-TL. emtia bedeli alacağına ilişkin kısmın kabulü ile, 24.05.2013 dava tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile davalı…Şti.’den tahsili ile davacıya verilmesine
3- 102.000-USD. kâr mahrumiyeti alacağına ilişkin kısmın kabulü ile, 24.05.2013 dava tarihinden itibaren, fiili ödeme tarihine kadar 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi gereğince USD cinsinden 1 yıl vadeli mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanmak suretiyle, davalı …Şti.’den tahsili ile davacıya verilmesine
4-30.000-USD. cezai şart mahrumiyeti alacağına ilişkin kısmın kabulü ile, 24.05.2013 dava tarihinden itibaren, fiili ödeme tarihine kadar 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi gereğince USD cinsinden 1 yıl vadeli mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanmak suretiyle, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulanan harçlar tarifesine göre alınması gereken 17.583,21 TL harçtan peşin alınan 4.545,35 TL’nin mahsubu ile, eksik olan 13.037,86 TL harcın; 10.007,70 TL’sinin davalı …Şti.’nden, bakiye 3.036,15-TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 21.394,20 TL vekalet ücretinin 16.412,06 TL’sinin davalı …Şti.’nden, bakiye 4.982,13-TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline,
7-Davacı tarafından yatırılan 24,30 TL başvurma ve 4.535,45 TL peşin harç toplamı 4.559,75 TL’nin; 3.497,90 TL’sinin davalı …Şti.’nden, bakiye 1.061,84-TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline,
8-Davacı tarafından yapılan 8.700,05 TL yargılama giderinin; 6.674,04 TL’sinin davalı …Şti.’nden, bakiye 2.026,00 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı ve davalılar vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸Bu belge 5070 sayılı Kanun Kapsamında Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.