Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/107 E. 2019/1655 K. 27.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2013/107 Esas
KARAR NO : 2019/1655

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 03/07/2012
KARAR TARİHİ : 27/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili mahkememize verdiği 03/07/2012 havale tarihli dilekçesinde özetle; Müvekkili …’ın maliki olduğu sevk ve idaresindeki …plaka sayılı motosiklet ile 04.05.2012 tarihinde saat 19:30 civarında Muallim Naci Caddesini takiben Bebek istikametine seyir halinde iken Öksüz sokak kesişiminin olduğu noktada hafif virajlı iki şeritli yolun solunda seyreden … plakalı davalı …’ ın maliki ve sürücüsü olduğu aracın (%100 asli kusurlu olarak ) ani bir şekilde karşı yönden gelen trafiğin seyrettiği şeride girerek müvekkilinin motosikletine çarpması sonucu, maddi hasarlı ve ağır yaramalı trafik kazası meydana geldiğini, kazanın meydana gelmesinde davalı …’ın % 100 kusurlu olup İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının… soruşturma dosyasının açıldığını, … hastanesinde 04.05.2012 tarihinde tedaviye alınarak 18.05.2012 tarihinde sürekli kontrol ve muayene edilmek kaydı ile taburcu edildiğini, taburcu edilen müvekkilim 08.06.2012 tarihine kadar istirahatli iken Sağlık Kurulu Raporu ile tekrar 07.08.2012 tarihine kadar istirahat tarihi uzatıldığını, müvekkilinin tedaviye rağmen iyileşmediğini, bu tarihe kadarda diğer davacı eş …’ın yardımı ile günlük hayatını devam ettirmekte olduğunu, müvekkili …’ın 1970 tarihi doğumlu olup kaza nedeniyle genç yaşında geçici iş göremez hale geldiğini, tedaviye rağmen sürekli sakatlık tehlikesi bulunduğunu, …’ın kapıcılık ve bahçıvanlık yaptığı Ortanca apartmandaki görevini yerine getiremediğinden şimdilik 4.500 TL gelirden yoksun kaldığını, apartman yöneticiliği tarafından verilen yazılı belgeden anlaşılacağı üzere müvekkilinin 15.02.1993 tarihi itibariyle apartman görevlisi olarak çalıştığı son maaşının 1.500 TL. olduğunu, …’ ın kaza esnasında üzerinde bulunan motosiklet kaskı, motosiklet kullanmak için özel olarak satılan motosiklet koruyucu giysilerinin tamamen zarar görmüş olup, kullanılmayacak hale geldiğini, diğer müvekkili davacı eş …’ın ise kaza öncesi evlere temizliğe giderek ve ayrıca haftanın 5 günü çocuk bakarak ailesinin geçimine katkıda bulunduğunu, eşinin geçirdiği kaza sonucu yoğun bakıma girmesi ve yardıma muhtaç duruma düşmesi nedeniyle çalışamadığını, büyük üzüntüler yaşadığını, maddi- manevi zarara uğradığını, diğer davacı müvekkili …’ın ise babasının ağır yaralı olarak kurtulduğu trafik kazası sonucu ailesiyle birlikte büyük üzüntüler yaşadığını ve manevi olarak yıprandığını, kaza tarihinde 2 ay sonra evlenecek olan müvekkilinin düğün öncesi böyle bir travmanın yaşanması yanında babasının yoğun bakımda kaldığı ve tedavisi nedeniyle sürekli hastaneye gidip geldiğinden 200 TL yol, yeme içme giderlerinin ortaya çıktığını, davalıya ait … plaka sayılı aracı zorunlu trafik poliçesi ile teminat altına alan … A.Ş.’ye husumet yöneltildiğini, bu tarihe kadar ve sonradan devam edecek sakatlık nedeniyle uğradığı iş kaybı nedeniyle şimdilik ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkili … için çalışılamayan süreler için kazanç kaybı nedeniyle şimdilik toplam 4.500 TL sürekli sakatlık ve beden tamlığının bozulması nedeniyle şimdilik 1.500 TL kaza sırasında kullanılmaz hale gelen motor kıyafeti ve kask bedeli olarak 800’TL’nin ve müvekkili davacı eş … için 24 saat eşine bakmak zorunda kaldığından temizlik ve çocuk bakıcılığından kazandığı aylık 1.000 TL’den 3.000 TL’ nin yol, yeme, içme giderleri için 400 TL olmak üzere toplam 10.200 TL maddi zarar bedelinin davalılardan müşterek ve müteselsilen, müvekkili …’ın kaza sonrası yoğun bakımda geçirdiği ve sonrasında yapılan ağır tıbbi müdahaleler nedeniyle çok büyük acı ve sıkıntı çektiğini, bu süreçte yanında bulunan diğer davacılar eşi Sefa ve kızı …’ın derin acılar duyduğunu, işbu nedenle sürekli sakatlık tehlikesi bulunan … için 15.000 TL, kızı … için 5.000 TL ve 24 saat çok büyük özenle eşine bakan … için 7.500 TL manevi tazminat bedeli olarak toplam 27.500 TL’nin davalı şahıstan tahsilini, tedbir talebinin kabulü ile … plakalı aracın devrini ve temliğini engellemek amacıyla aracın kaydına ve davalılardan … adına kayıtlı menkul, gayrimenkul ve 3. kişilerdeki hak ve alacaklarına İhtiyati Tedbir konulmasına, müvekkili … için; şimdilik çalışılamayan süre için kazanç kaybı nedeniyle 4.500,00 TL maddi tazminat, sürekli sakatlanması nedeniyle şimdilik 1.500 TL maddi tazminat ve kask ve motor giysilerinin bedeli için 800 TL ile tedavi sırasında hastaneye gidiş geliş yol ücretleri ile yemek vs. giderleri için 200 TL den toplam 7.000,00 TL tazminatın tüm davalılardan sigorta şirketinin poliçe teminat limiti ile sınırlı sorumlu olmak kaydıyla müştereken ve müteselsilen, davacı … için tedavi sürecinde eşine bakımı için işinden ayrılması nedeniyle şimdilik toplam 3.000,00 TL kazanç kaybı maddi tazminatı ile eşi ile birlikte hastanelere giderken harcadığı yol ve yeme giderleri için 200,00 TL olmak üzere toplam 3.200,00 TL tazminatın davalı …’dan alınmasına, manevi tazminat olarak ise … için 15.000 TL. davacı eş … için 7.500 TL ve diğer davacı kızı … hakkında 5.000 TL’ den olmak üzere toplam 27.500 TL. manevi tazminatın davalı …’dan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 11/10/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini bilirkişi raporuna istinaden; geçici bakıcı ve geçici işgöremezlik ile sürekli işgöremezlik bedeli olarak 63.728TL bedelin ve 200 TL ulaşım, 200TL tedavi gideri olmak üzere 64.128TL maddi tazminatın, davalı … ve …’dan sigorta şirketinden dava tarihinden itibaren işleyecek, davalı … yönünden kaza tarihi olan 04/05/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, … için 15.000TL, davacı eş … için 7.500TL ve diğer davacı kızı … için 5000TL olmak üzere toplam 27.500TL manevi tazminatın ise davalı …’dan kaza tarihi olan 04/05/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP : Davalı …’a yapılan usulüne uygun tebligata rağmen davalı taraf davaya cevap vermemiş ancak duruşmalara katılmıştır.

CEVAP : Davalı …Ş. yapılan usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermeyerek ve duruşmalara katılmayarak davayı reddetmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; Dava davacılar tarafından davalılar aleyhine trafik kazası sonucunda oluşan TBK’nın 54. maddesinde yer alan bedensel zararlar sebebi ile açılan maddi ve manevi tazminat davasından ibarettir. Buna göre bedensel zararlara ilişkin tazminat TBK 55. Maddesindeki; “Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.” şeklindeki düzenlemeye göre belirlenecektir.
04.05.2012 günü saat 19:30 sıralarında sürücü davalı … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracıyla Muallim Naci Caddesini takiben Bebek istikametine seyir halinde iken Öksüz Sokak Kesişiminin olduğu noktada hafif virajlı iki şeritli yolun solunda seyreden otomobili ile ani bir şekilde solundan geçmek istediği esnada karşı yönden akan trafiğin seyrettiği şeride girerek aracının ön kısımlarıyla karşı yönden Muallim Naci Caddesinden Ortaköy istikametine seyir halinde bulunan sürücü … sevk ve idaresindeki …plaka sayılı motosiklete çarpmasıyla motosiklet sürücüsünün savrularak önce aracın ön cam üzerine daha sonra taşıt yoluna düşmesi sonucunda ağır yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiştir.
Zorunlu mali mesuliyet sigortasında rizikonun gerçekleşmesi halinde sigortacının ödeyeceği tazminat 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 91. maddesinin yollamasıyla anılan Kanunun 85. maddesine göre belirlenmektedir. Buna göre; sigorta ettiren işleten tarafından motorlu aracın işletilmesi sonucu meydana gelen kişinin yaralanması veya ölmesinden kaynaklanan bedeni zararlara dayalı maddi tazminat ile tedavi giderleri ve maddi hasarlar sigortacının poliçe limitleri dahilinde tazminle zorunludurlar. Bu durumda meydana gelen kazanın oluşumunda tam kusurlu olan … plakalı aracın işleteni, sürücüsü ve sigortalayanı olan davalılar davacının meydana gelen bedensel zararından sorumlu olduğu anlaşılmıştır.
SGK cevabi yazısında davacıya istirahatli kaldığı 04/05/2012-01/07/2013 tarihli günler için 8.848,55 TL. geçici iş göremezlik ödemesi yapıldığı görülmüştür.
Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu’nun 23/03/2016 tarih 1366 karar sayılı raporuna göre; Davacının E cetveline göre %5,1 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin 9 (dokuz) aya kadar uzabileyeceği tespit edilmiştir.
Sigortacı, Aktüer ve Kusur bilirkişisi tarafından düzenlenen 27/09/2016 tarihli bilirkişi raporuna göre; Davalı …’ın olayın meydana gelmesinde asli ve %75 oranında kusurlu olduğu, davacı …’ ın olayın meydana gelmesinde tali %25 oranında kusurlu olduğu, davacı …’ın maluliyeti nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının 14.609,31 TL olduğu, davacı …’ın bakıcı gideri nedeniyle nihai ve gerçek maddi zararının 6.302,86 TL olduğu, davacı … dışındaki diğer davacılar maddi tazminat talep edemeyeceklerinden davacı … ve davacı … Yıldız yönünden maddi zarar hesabına yer olmadığı, temerrüt başlangıç tarihinin davalı … yönünden talep ile bağlı kalınarak 03.07.2012 dava tarihi, davalı … yönünden ise 04.05.2012 kaza tarihi olduğu, temerrüt faizi nev’inin talep ile bağlı kalınarak yasal faiz olduğunu raporda bildirmişlerdir.
Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu’nun 10/10/2018 tarih 8990 karar sayılı raporuna göre; iyileşme süresinin 9 (dokuz) aya kadar uzabileyeceği, bunun ilk 3 ayının başka birinin yardımına ihtiyaç duyabileceği, başka birinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı tespit edilmiştir.
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nin 07/05/2019 tarih 1485 karar sayılı raporuna göre; Davalı …’ın %100 kusurlu olduğu, davacı …’ın kusursuz olduğu tespit edilmiştir.
Sigortacı, Aktüer ve Kusur bilirkişisi tarafından düzenlenen 05/08/2019 tarihli bilirkişi raporuna göre; Davalı … şirketine sigortalı … plakalı araç sürücüsü …’ın %100 kusurlu olduğu, davalı … şirketinin temerrüt tarihinin 03.07.2012 dava tarihi olduğu, davalı … yönünden temerrüt tarihinin haksız fiil başlangıç tarihi olan 04.05.2012 tarihli olduğu, ara karara uygun olarak emsal ücret dikkate alınarak hesaplama yapıldığı, davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik zararının 53.841,67 TL olduğu, davacının talep edebileceği bakiye geçici iş göremezlik zararının 7.074,84 TL olduğu, davacının talep edebileceği bakıcı gideri zararının 2.811,15 TL olduğu, temerrüt faizi nev’inin talep ile bağlı kalınarak yasal faiz olduğunu raporda bildirmişlerdir.
Davacının sakatlanmasına sebep olan kazaya karışan … plakalı aracın, … poliçe numarası ile 26/11/2011-2012 tarihlerini kapsar şekilde davalı … tarafından sigortalanmıştır. Sigorta poliçesine göre kişi başına ölüm sakatlık tazminatı poliçe limitinin 225.000 TL olduğu, buna göre davacının işbu dava ile talep ettiği ve bilirkişi incelemesi ile belirlenen maddi tazminat tutarından davalı taraf sigorta poliçe limitleri dahilinde sorumludur.
Bu haliyle davacının trafik kazası sonucu kusuru olmadan meydana gelen kaza sebebiyle sürekli sakat kaldığı tartışmasız olup, davacının zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamında davalı kusurlu sürücü/işleten ile davalı … şirketinden poliçe limiti dahilinde sürekli ve geçici işgöremezlik maddi tazminatı talep hakkı mevcut olup, TBK ve KTK’da yer alan yasal düzenlemeler gereği sigorta şirketlerinin sigorta poliçesindeki limite kadar meydana gelen trafik kazalarından dolayı sorumlu oldukları açıktır. Mahkememizce maluliyet oranı, kusur durumuna ve tazminat hesabına ilişkin bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunması nedeniyle, bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere davacının destekten yoksun kalma sebebiyle talep edebileceği maddi tazminat tutarının 63.727,66 TL olduğu, hem ceza dosyasındaki hem de dosyamızda alınan kusur durumuna ilişkin bilirkişi raporu ile kazanın meydana gelmesinde davalı şirket tarafından sigortalı … plakalı araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğu, zorunlu mali mesuliyet sigortası; işletenin ve kusurundan sorumlu olduğu sürücünün 3. kişilere karşı sorumluluğunu üstlenmekte olan bir sigorta türü olup, davalı şirket hesap edilen tazminat tutarından sigorta poliçe limitleri dahilinde sorumludur. Davacı tarafından sigorta şirketine dava tarihinden önce yapılmış bir başvuru olmayıp, temerrütün davalı … yönünden dava tarihinde gerçekleşmesi nedeniyle aşağıda belirlenen maddi tazminatın davalı …’dan kaza tarihi olan 04/05/2012 tarihinden itibaren davalı …Ş.’den dava tarihi olan 03/07/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, davacı …’in kask ve motor giysisi ile yol ve yeme içme gideri olarak talep ettiği 1000TL tazminat ve davacı …’nın açtığı maddi tazminat davasının ise ispatlanamadığından reddi ile fazlaya ilişkin tüm taleplerin reddine dair oluşan vicdani kanıya göre aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Davacılar uğradıkları manevi zararlara ilişkin manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
Manevi tazminatın miktarını tayin etme hakimin takdirine bırakılmış bir konu olmakla beraber, hükmedilecek miktarın uğranılan zararla orantılı, duyulan acıyı hafifletecek nitelikte olması gerekir. Takdir edilecek manevi tazminat hakkaniyete uygun olmalıdır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararı karşılaması da amaç edinmemiştir. Kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmalıdır. Tazminatın sınırı onun amacına uygun olarak belirlenmelidir. Manevi tazminatın takdiri yapılırken tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilmeli; manevi tazminatın miktarı bir taraf için zenginleşme aracı, diğer taraf için de yıkım olmamalıdır. Manevi tazminatın miktarının belirlemesinde her olaya göre değişen özel hal ve şartlar gözetilmelidir. Ayrıca Yargıtay HGK’nın 23.6.2004 tarih ve 2004/13-291E.-2004/370K.sayılı kararında manevi tazminat ile ilgili olarak yapılan değerlendirmede; “Manevi tazminat, gelişmiş ülkelerde artık eski kalıplarından çıkarılarak caydırıcılık unsuruna da ağırlık verilmektedir. Gelişen hukukta bu yaklaşım, kişilerin bedenine ve ruhuna karşı yöneltilen haksız eylemlerde veya taksirli davranışlarda tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranlarda manevi tazminat takdir edilmesi gereğini ortaya koymakta; kişi haklarının her şeyin önünde geldiğini önemle vurgulamaktadır. Bu ilkeler gözetildiğinde; aslolan insan yaşamıdır ve bu yaşamın yitirilmesinin yakınlarında açtığı derin ızdırabı hiçbir değerin telafi etmesi olanaklı değildir. Burada amaçlanan sadece bir nebze olsun rahatlama duygusu vermek; öte yandan da zarar veren yanı da dikkat ve özen göstermek konusunda etkileyecek bir yaptırımla, caydırıcı olabilmektir.” denilmek sureti ile manevi tazminatın belirlenmesine caydırıcılık unsuru ve insan yaşamının önemine özellikle vurgu yapılmıştır.
Davaya konu somut olay anılı yasal düzenlemeler ve yukarıdaki ilkeler çerçevesinde değerlendirildiğinde; davaya konu trafik kazası neticesinde, davacının sürekli ve geçiçi iş göremezliğe maruz kaldığı, kazada davalı işleten ve sürücü …’ın tam kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Bu haliyle Mahkememizce kazanın oluş şekli, kaza tarihi, tarafların kusur oranı, maluliyetin türü ve oranı ile tarafların sosyal ve ekonomik durumu, davacının yaşı, ülkenin ekonomik koşulları, paranın alım gücü birlikte değerlendirilerek kaza ve uğranılan maluliyetin davacıda yarattığı elem ve ızdırabın ağırlığı ve manevi tazminatın belirlenmesine ilişkin tüm ilke ve kurallar nazara alındığında davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile belirlenen davacı … yönünden 5000, davacı eş Sefa yönünden 3000, davacı …’in kızı Tuğba yönünden 2000TL olmak üzere toplam 10.000 TL manevi tazminatın sorumlu olan davalı işleten ve kusurlu sürücüden tahsiline fazlaya ilişkin istemin reddine dair oluşun vicdani kanıya göre aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı … ‘ın açtığı maddi tazminat davasının Kısmen Kabulü ile; 63.727,66TL geçici, sürekli işgöremezlik ve bakıcı gideri tazminatının davalı … şirketinden 03/07/2012 tarihinden, davalı … ‘dan 04/05/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davacının kask ve motor giysisi ile yol- yeme içme gideri olarak talep ettiği 1.000 TL tazminatın ispatlanamadığından Reddine,
2-Davacı … ‘ın açtığı maddi tazminat davasının ispatlanamadığından Reddine,
3-Davacıların açtığı manevi tazminat davasının Kısmen Kabulü ile; davacı … yönünden 5.000 TL , Davacı … yönünden 3.000 TL, davacı … yönünden 2.000 TL olmak üzere toplam 10.000 TL manevi tazminatın davalı …’dan 04/05/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 5.719,00 TL karar ve ilam harcından peşin ve ıslah olarak alınan 1.079,00 TL harcın mahsubu ile eksik alınan bakiye 4 640,00TL karar ve ilam harcının davalılardan müşterek ve müteselsilen alınmasına,
5-) Davacıların yatırmış olduğu 112,00 TL peşin harç,21,15 TL başvurma harcı ve 964,00 TL ıslah harcının davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
6-) Davacılar tarafından yapılan 4.521,90 TL yargılama giderinin ret ve kabul oranına göre 4.132,01 TL sinin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-) Davacılar … ve… maddi tazminat davasında kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 7.360,04 TL vekalet ücretinin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak bu davacılara verilmesine,
😎 Davacılar manevi tazminat davasında kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalı … Daldabandan alınarak davacılara verilmesine,
9-) Davalı … kendisini maddi tazminat davasında vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacı … ile … dan alınarak bu davalıya verilmesine,
10-)Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde iadesine,
Davacı vekilinin ve davacı asil … ‘ın yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
e-imza*

Hakim …
e-imza*

* Bu evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.