Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2006/850 E. 2022/25 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO:2006/850 Esas
KARAR NO:2022/25

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ :22/12/2006
KARAR TARİHİ:20/01/2022

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize verdiği dava dilekçesi ile; müvekkili … Sanayi Ticaret Ltd. Şti.’nin 24.03.2006 tarihinde yapılan 2003 ve 2004 faaliyet yıllarına ilişkin Ortaklar Kurulu Toplantısında gündem maddesi gereği yapılan görüşmeler ve Şirket Denetim Kurulunun şirketin geçmiş yılları kapsayan faaliyetleriyle ilgili yapmış olduğu incelemeleri oluşturduğunu, 2003 ve 2004 faaliyet yıllarını kapsayan 09.09.2005 tarihli Denetim Kurulu Raporu içeriğinin Ortaklar Kurulunun bilgisine sunulduğunu, Şirket Ortaklar Kurulunun 5 nolu kararı ile şirketi zarara uğratan davalılar hakkında mali sorumluluk davası açılmasına, bunun için TTK. gereğince Şirket Denetim Kuruluna yetki verilmesine karar verildiğini, davalıların denetçi raporlarında ayrıntılı olarak açıklanan nedenlerle şirketi zarara uğrattıklarını, şirketin 31.12.2004 yılı bilançosunda aktif varlıklarında 197 nolu Sayım ve Tesellüm Noksanları Hesabı borç bakiyesinin 26.825,46 TL, pasif kalemlerde 397 nolu Sayım ve Tesellüm Fazlaları Hesabı alacak bakiyesinin ise 560,88 TL gözüktüğünü, öte yandan yaptıkları denetimde … nolu Sayım ve Tesellüm Noksanları Hesabının iki alt hesabı olduğunun tespit edildiğini, borç bakiyesi veren hesapta 29.055,46 TL alacak bakiyesi veren hesapta ekmek fırınının sahibi Hasan Karadeniz’e ait 2.230 TL bakiye bulunduğunu, firmanın gerçek kasa noksanı tutarı olan 28.495,01 TL’nin gerekli takip yapılmayarak zarara dönüşmesinden ve Sayım ve Tesellüm Noksanları Hesabına atılmasından şirket müdürlerinin müteselsilen sorumlu olduklarını, firmanın Alıcılar Hesabında bulunan ve ilk kuruluştaki ortaklarına ait … A.Ş.’den 23.306 TL tutarındaki alacak bulunduğunu, bu alacağın tahsil edilemediğini, 13.610 TL kadarının firmaya ait taşıtın satışından kaynaklanmakta olduğunu ve kalan 9.696 TL tutar için de … 2. İcra Müdürlüğünün …/… nolu dosyası ile takibin devam ettiğini, şirket adına kayıtlı araç satışının … 7. Noterliğince onaylandığı 07/02/2003 tarihli sözleşme ile satıldığını, sözleşmede … vekaletle temsilen …’un satış bedelini nakden ve peşinen aldığını beyan ettiğini, ancak buna rağmen şirket kayıtlarına girmediğini, ayrıca yine firma aktif varlıkları arasında personelden olan alacaklar hesabında 3.369,75 TL tahsil edilemeyen alacak bulunduğunu, kayıtların düzgün tutulmaması ve açıklayıcı bilgi bulunmaması sebebi ile alacağın kimden ne kadar olduğunun tespitinin yapılamadığını, şirket malvarlığının kasten azaltılmasına yönelik işlemlerin yapıldığı tarihlerde davalıların şirket müdürü olarak görev yaptığını, şirketi sevk ve idare eden ortak ve şirket müdürlerinin spesifik mali sorumluluk tutarlarının her biri için 23.306 TL olduğunu, davalıların şirketi gayri faal tutmaları nedeniyle zarara uğrattıklarını, muhasebe ilke ve prensiplerine aykırı işlemlere cevaz verdiklerini, kendi dönemlerinde yapmış oldukları tasarruflar ve hatalı işlemlerle ilgili olarak gerekli prosedürü işletmemesi ve gerekli önlemleri almamaları nedeniyle kusurlu olduklarından şirketin uğradığı zararın, TTK gereğince sınırsız sorumlu olan davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etme zorunluluğunun hasıl olduğunu belirterek, şirketin uğradığı zarardan fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000 TL’lik zararın, zararın meydana geldiği tarihten itibaren işleyecek avans faiz ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili Mahkememize verdiği cevap dilekçeleri ile; …’nin 13/02/2004 tarihli kararına göre söz konusu şirketlere yönetim ve denetim kurulu atandığını, o tarihten itibaren tüm şirket kayıtlarına vakıf olduklarını, davanın 09/09/2005 tarihli denetim kurulu raporuna dayandığını, dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, müvekkillerinin şirket müdürü olarak 02/01/2002 tarihinden şirketin yönetim ve denetimine el konulma tarihi olan 13/02/2004 tarihine kadar görev yaptıklarını, şirket muhasebe kayıtlarında görülmekle birlikte şirkette fiilen mevcut bulunmayan 28.495,01 TL’nin gerekli takip yapılmayarak zarara dönüşmesinden dolayı müvekkilinin mali sorumluluğu bulunduğunun ileri sürüldüğünü, öte yandan işletme kaynaklarının ticari teamüllere aykırı bir şekilde grup içi şirketlere, değersiz aktiflere ve isteyerek zarara uğratılmasına sebebiyet verecek şekilde şirket varlıklarında azalışa neden olduklarının iddia edildiğini, davacı şirketin Ortaklar Kurullarında şirket hesaplarının ve Şirket Müdürlerinin ibra edilmiş olduğu düşünülecek olursa, davacı tarafın şirket adına sorumluluk davası açmasının mümkün olmadığını, davacının mevzubahis ettiği ve şirket muhasebe kayıtlarına göre olması gereken ancak fiilen mevcut bulunmayan 28.495.01 TL’nin hangi tarih itibarı ile oluştuğunu, kasa sayımının ne zaman yapıldığını, kasada bulunması gerekirken bulunmadığı iddia edilen bu bedelin şirkete el konulma tarihinden ne kadar sonra tespit edildiği hususlarında açıklama yapmadığını, müvekkillerinin görevden alındığı tarihten itibaren bir kasa sayımı söz konusu olmadığına göre bu eksikliğin müvekkillerinin görev yaptığı dönemde oluştuğunun kabulünün mümkün olmadığını, şirket kasasında bir açık mevcut ise müvekkillerinin sorumlu olmadığını, şirket kasasının resmi yollarla teslim alınmadığını bu nedenle kasasın hangi tarihte ve ne miktarda eksildiğinin müvekkilleri tarafından bilinmesine ve bu eksiklikten sorumlu tutulmalarına imkan bulunmadığını, davacı tarafından dava dilekçesinde müvekkillerinin ne şekilde, hangi işlemlerden dolayı ticari tahammüllere aykırı davrandığı ve hangi işlerde basiretsiz davranarak zarara sebebiyet verdiğinin hiçbir şekilde açıklamadığını, davacı şirketin delil niteliği taşımayan kendi iç mekanizmasının ürünü, içeriğinin doğruluğunun dahi ciddi bir biçimde tartışmaya açık, denetim kurulu raporu adı altında bir belgeye dayandığını, bunun dışında kabul edilebilir bir nitelikte kesin hiçbir delil ortaya koyamadığını belirterek, yersiz, ispatı mümkün olmayan ve soyut iddialara istinaden müvekkilleri aleyhine şirketi zarara uğrattıkları gerekçesi ile açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı … vekili, davaya açan … İnş. ve Gıda San. Tic. Ltd. Şti’den dava konusunun temlik aldığına ilişkin temlik sözleşmesi sunarak davaya katılmış, 14/04/2008 tarihli dilekçesi ile; BDDK’nın 03/07/2003 tarih ve … sayılı kararı ile … bankacılık işlemeleri yapma ve mevduat kabul etme izninin kaldırılmasına karar verildiğini, bankanın yönetiminin ve denetiminin …’ye geçtiğini, fon kurulunun 13/02/2004 tarih ve 13 sayılı kararı uyarınca U… ait şirketlerin yönetim ve denetiminin … tarafından devralındığını, bu nedenle …’nin 5411 sayılı yasanın 134/9 maddesi ile …’nin kontrolündeki şirketlerin tasfiyesine dair yönetmeliğin 8.maddesine istinaden işbu davada kanuni halef sıfatına haiz olduğunu belirterek, kanuni halef sıfatı ile davaya devam ettiklerini beyan etmiştir.
Davacı vekili 10/01/2008 tarihli ıslah dilekçesi ile dava konusunu 51.801,01 TL’ye çıkarttıklarını belirtmiştir.
Davalılar vekili Mahkememiz sunduğu 21/10/2009 tarihli dilekçeleri ile ıslaha karşı zamanaşımı itirazında bulunmuştur.
Dava; şirket müdürlerinin şirketi zarara uğrattığı gerekçesi ile açılmış tazminat davasıdır.
… San. Tic. Ltd. Şti.’ye ait ticaret sicil dosya sureti, … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası celp edilmiş, taraf delilleri toplanmış, bilirkişi rapor ve ek raporları alınmıştır.
… San. Tic. Ltd. Şti.’nin ticaret sicil dosya suretinin incelenmesinde; şirketin 02/01/2003 tarih ve … numaralı kararı ile davalılar …’nun ve …’ın 1 yıl süre ile görev yapmak üzere şirket müdürlüğüne seçildikleri, 26/02/2004 tarihli … sayılı ticaret sicil gazetesinde yapılan ilan ile … tarafından 13/02/2004 tarih ve 13 sayılı kararı ile müdürler kurulunun azline karar verildiği ve yeni müdürlerin atandığı, …’nin 27/04/2007 tarih ve 182 sayılı kararı gereğince şirketin sicilden terkin edildiği anlaşılmıştır.
… Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; temlik alan … tarafından … ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine açılan itirazın iptali davasında davanın kısmen kabulüne karar verildiği, kararın Yargıtay onamasından geçerek kesinleştiği anlaşılmıştır.
Bilirkişiler Prof. Dr. …’nın Mahkememize sundukları 01/07/2010 tarihli raporlarında; davacının, davalıların dava dilekçesinde belirtilen zararlandırıcı işlem ve eylemlerlerinden dolayı şirketi zarara uğrattığı ve davalıların, şirket zararına sebebiyet verdiği ileri sürülen işlem ve eylemlerden dolayı herhangi bir kusurlarının olmadığını kanıtlayamadıklarını, dava konusu alacakların, dava tarihi itibariyle zamanaşımına uğramamış olduğunu, ıslah tarihi itibari ile ise, denetim kurulu raporunun müdürler tarafından öğrenildiği tarihinin dikkate alınması gerekeceğini belirtmişlerdir.
Bilirkişiler Prof. Dr. …’nın Mahkememize sundukları 08/12/2010 tarihli ek raporlarında; kök raporda belirtilen belgelerin 16/09/2010 günlü ara kararına rağmen davacı tarafından dosyaya ibraz edilmemiş olmakla, davalıların zararlandırıcı işlem ve eylemlerinden dolayı ortaya çıktığı ileri sürülen 10.000 TL tutarındaki davacı şirket zararının kanıtlanamadığını, davacının, ıslah yoluyla talep ettiği 41.801,41 TL şirket zararı kanıtlanamadığı gibi 10/01/2008 ıslah tarihi itibariyle 2 yılık zamanaşımı süresinin de TTK.nın 309. maddesine göre geçmiş olması sebebiyle zararın davalılardan talep edilemeyeceğini belirtmişlerdir.
Bilirkişiler Prof. Dr. …’nun Mahkememize sundukları 03/04/2012 tarihli raporlarında; davalı müdürlerin yerine davacı …’nin yeni yönetim ve denetim kurulu atama tarihinin 13/02/2014 tarihi olduğunu, diğer bir deyimle ticari defterlere göre 31/12/2003 tarihinde kasada bakiye olarak görülen 30.055,46 TL’nin gerçekte mevcut olmadığının anlaşılarak 01/01/2004 tarihinde 197 Kasa Sayım ve Tesellüm Noksanları hesabına aktarılması davalı müdürlerin yönetimde bulunduğu sırada olduğunun anlaşıldığını, diğer bir deyişle bu kaydı yapmakla davalı müdürlerin kasada para olmadığını kendi dönemlerinde kabul ettiklerini, 3.230 TL’lik kısmın nedeni bulunduğunu ve düzeltildiğini ancak, 26.264,58 TL’lik kısmın açıklanamadığını, bu nedenle davalı müdürlerin döneminde gerçekleşmiş olan bu kasa açığından sorumlu olmalarının doğru olacağı kanaatinde olduklarını, … A.Ş.’den 10/12/2003 tarih ve 13.700 nolu faturadan, … plakalı araç bedeli olarak 13.610 TL ve 03/03/2003 tarih ve … nolu faturadan kaynaklanan 9.696 TL’lik alacak toplamı olan 23.306 TL alacağın tahsil edilememesinden dolayı davalı müdürlerin sorumlu tutulması hususunda ise davalıların kötüniyetli ve kasıtlı olarak şirketi zarara uğratarak bu satışları yapmış oldukları hususunu belgeli ve ispatlı olmadığını, açık hesap şeklinde satış yapılmasının ticari hayatın olağan akışı içinde normal bir uygulama olduğunu, yapılan satışlardan tahsilat yapılamaması, müdürlerinde elinde olmayan gelişme olabileceği gibi, sorumlu tutulabilmeleri için bunu kasıtlı olarak yapmaları ve şirketi zarara uğratma iradesi ile gerçekleştirmiş olmaları gerektiğini, bu durumda kasıtlı hareket ettikleri hususunda bir belgeye rastlanmadığını, davacı tarafından sunulmuş olan, söz konusu denetim raporunun 09/09/2005 tarihinde …ve Diğer Grubu Şirketleri Yönetim Kurulu Başkanlığı’na sunulmuş olduğuna ilişkin tutanağın zamanaşımı bakımından değerlendirildiğini, buna göre huzurdaki davanın 22/12/2006 tarihinde açılmış olduğu dikkate alındığında dava edilen tutar olan 10.000 TL talebi hususunda iki yıllık zamanaşımının söz konusu olmadığının anlaşılmakta olduğunu, davacının 10/01/2008 havale tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 51.801,01 TL olarak ıslah ettiğini, davacının zararı öğrenme tarihi olan 09/09/2005 tarihi ile ıslah tarihi olan 10/01/2008 arasında geçen süre hesabı ile, davacının ıslah yoluyla talep ettiği 41.801,01 TL’sini de zamanaşımına uğramış olması sebebiyle de talep edilemeyeceğinin anlaşıldığını, davalıların sorumluluklarının TTK. nın 556 ve 336. maddeleri gereğince müteselsil sorumluluk olduğunu belirtmişlerdir.
Prof. Dr. G. …’ın Mahkememize sundukları 01/04/2013 tarihli raporlarında; kasa açığı yönünden bir sonuca varılabilmesi için konunun, bilgisayar kayıtları açısından teknik incelemeye muhtaç bulunduğunu, diğer zarar kalemi açısından ise davalıların şirketten olan alacakları dikkate alındığında, şirketin gerçekte bir zarara uğramadığını belirtmişlerdir.
Prof. Dr. G. …’ın Mahkememize sundukları 17/11/2014 tarihli ek raporlarında; davacı vekilinin itirazları ve dava dosyasına sunulan yeni belgeler çerçevesinde yapılan incelemelere dayalı olarak, Finansal yönden, Kasa açığı ile ilgili olarak kök raporda sunulan analitik tespit ve analizleri çerçevesinde bir değişikliğin söz konusu olmadığını, buna karşın kök raporda Sayım ve Tesellüm Noksanları net hesap bakiyesi olarak tespit edilen 26.264.58 TL tutarında davacı şirket zararının doğduğunun mahkemece benimsenmesi halinde; anılan tutarın 13.02.2004 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte sorumlularından tahsilinin talep edilebileceğinin mahkemenin takdirinde bulunduğunu, ikinci tazmin talebi ile ilgili olarak ise, davacı şirket yönünden tahsil edilemeyen alacak bakiyesi nedeniyle toplam 23.306 TL tutarındaki zararın fiilen doğduğunun kabulü gerektiğini, bu tutarı oluşturan 13.610 TL’lik bakiyenin 10.02.2013, 9.696,00 TL’lik bakiyenin ise 03.03.2013 tarihinden itibaren olmak üzere, işleyecek faizleri ile birlikte sorumlularından tahsilinin talep edilebileceği hususunun da mahkemenin takdirinde bulunduğunu, davalıların sorumlulukları yönünden ise; davacı şirketin birbirinden farklı denetçi raporuna göre, davalıların şirketten toplamda 29.971,68 TL – 10.055,84=40.027,52 TL alacakları bulunduğunu, finansal açıdan bakıldığında, davacı şirket açısından gerçek fiili zararın 51.801,01 TL – 40.027,52 TL=11.773,49 TL olarak gerçekleştiğinin anlaşıldığını, davacı şirketin hukuki açıdan davalılardan uğradığı 11.773.49 TL tutarındaki fiili zararı talep edebileceğini belirtmişlerdir.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı … San. Tic. Ltd. Şti. tarafından davalılar aleyhine, davalıların şirket müdürü oldukları dönemde şirketi zarara uğrattıklarından bahisle tazminat davası açıldığı, daha sonra davanın …’ye temlik edildiği ve davacı şirkete … tarafından el konulması nedeni ile …’nin kanuni halef sıfatı ile davaya devam ettiği, davacı … tarafından 10.000 TL olarak açılan davanın 10/01/2008 tarihinde ıslah edilerek 51.801,01 TL olarak talep edildiği, davalıların davaya ve ıslaha karşı zamanaşımı itirazında bulundukları ve davanın reddini talep ettikleri, … San. Tic. Ltd. Şti.’nin 02/01/2003 tarih ve 2003/1 numaralı ortaklar kurulu kararı ile davalılar …’nun ve …’ın 1 yıl süre ile görev yapmak üzere şirket müdürlüğüne seçildikleri, 26/02/2004 tarihli 5995 sayılı ticaret sicil gazetesinde yapılan ilan ile … tarafından 13/02/2004 tarih ve 13 sayılı kararı ile müdürler kurulunun azline karar verildiği, buna göre 02/01/2003 – 13/02/2004 tarihleri arasında davalıların şirket müdürü olarak görev yaptıkları anlaşılmıştır.
… San. Tic. Ltd. Şti.’nin ticaret sicil dosya sureti, ticari defter ve belgeleri, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; davalı müdürlerin yerine davacı …’nin yeni yönetim ve denetim kurulu atama tarihinin 13/02/2014 tarihi olduğu, ticari defterlere göre 31/12/2003 tarihinde kasada bakiye olarak görülen 30.055,46 TL’nin gerçekte mevcut olmadığının anlaşılarak 01/01/2004 tarihinde 197 Kasa Sayım ve Tesellüm Noksanları hesabına aktarılmasının, davalı müdürlerin yönetimde bulunduğu sırada olduğu, bu kaydı yapmakla davalı müdürlerin kasada para olmadığını kendi dönemlerinde kabul ettikleri, 3.230 TL’lik kısmın nedenin bulunduğu ve düzeltildiği ancak, 26.264,58 TL’lik kısmın açıklanamadığı, bu nedenle davalı müdürlerin döneminde gerçekleşmiş olan bu kasa açığından sorumlu oldukları anlaşılmıştır.
… A.Ş.’den 10/12/2003 tarih ve 13.700 nolu faturadan, … plakalı araç bedeli olarak 13.610 TL ve 03/03/2003 tarih ve … nolu faturadan kaynaklanan 9.696 TL’lik alacak toplamı olan 23.306 TL alacağın tahsil edilememesinden dolayı davalı müdürlerin sorumlu tutulması talebi ile ilgili olarak, davalıların kötüniyetli ve kasıtlı olarak şirketi zarara uğratarak bu satışları yapmış oldukları hususunun ispatlanamadığı, açık hesap şeklinde satış yapılmasının ticari hayatın olağan akışı içinde normal bir uygulama olduğu, yapılan satışlardan tahsilat yapılamaması, müdürlerinde elinde olmayan gelişme olabileceği gibi, sorumlu tutulabilmeleri için bunu kasıtlı olarak yapmaları ve şirketi zarara uğratma iradesi ile gerçekleştirmiş olmaları gerektiği, ancak davalıların kasıtlı hareket ettikleri hususunda bir belgeye rastlanmadığı anlaşıldığından bu taleple ilgili davalıların sorumlu tutulamayacakları anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerden dolayı davalılardan talep edilebilecek şirket zararın 26.264,58 TL olduğu, davacının dava dilekçesi ile 10.000 TL talebinde bulunduğu ve ıslah ile talebini 51.801,01 TL’ye çıkarttığı, buna göre 51.801,01 TL – 26.264,58 TL = 25.536,43 TL’lik kısım ile ilgili davacı iddiasını ispatlayamadığından bu miktar için davanın reddine karar verilmiştir.
Davacının talep edebileceği şirket zararının 26.264,58 TL’nin ilk dava dilekçesi ile talep edilen 10.000 TL’nin dışında kalan 16.264,58 TL’lik kısmı için davalılar ıslaha karşı zamanaşımı itirazında bulunmuşlardır.
Davalı şirket müdürlerinin görev yaptıkları dönemde ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK’nın 556 ve 309. maddeleri gereğince zamanaşımı süresinin davacının zararı ve sorumluları öğrendiği tarihten itibaren 2 yıl ve her halde zararı doğuran fiilin meydana geldiği tarihten itibaren 5 yıl olduğu düzenlenmiştir. Limited şirketlerde dava açmaya yetkili organın müdürler olması nedeni ile müdürlerin zararı ve sorumlu kişiyi öğrenmelerinden itibaren zamanaşımı süresinin işlemeye başlayacağı, denetim raporunun 09/09/2005 tarihinde sunulmuş olduğu, buna göre zararın bu tarihte öğrenilmiş olduğu kabul edilmesi gerektiği, davanın 22/12/2006 tarihinde 2 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde açıldığı, bu nedenle davalıların davaya karşı zamanaşımı itirazının yerinde olmadığı, ıslah tarihinin ise 10/01/2008 tarihi olduğu, ıslah tarihine göre 2 yıllık zamanaşımı süresinin geçmiş olduğu anlaşıldığından davalıların ıslaha karşı zamanaşımı itirazları göz önüne alınarak dava dilekçesi ile talep edilen 10.000 TL’nin dışında kalan 16.264,58 TL’lik kısmının zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Buna göre; davalı müdürlerin dönemlerinde gerçekleşmiş olan kasa açığından sorumlu olduklarından davacının ilk dava dilekçesinde talep ettiği 10.000 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile; 10.000 TL nin dava tarihinden itibaren hesaplanacak avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 683,10 TL harçtan peşin alınan 135 TL harcın mahsubu ile geriye kalan 548,1‬0 TL harcın davalılardan tahsiline,
3-Davacı tarafından yatırılan 12,20 TL başvurma ve 135 TL peşin harç toplamı 147,2‬0 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul edilen kısmına göre 5.100 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın ret edilen kısmına göre 6.234,13 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 6.916‬ TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 1.335,11 TL sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalılar vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/01/2022

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır