Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/306 E. 2023/703 K. 05.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2023/306 Esas
KARAR NO :2023/703

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:20/04/2015
KARAR TARİHİ:05/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesi ile; zorunlu mali mesuliyet poliçesi ile sigortalı olmayan … plakalı aracın, 21/09/2012 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeyken, sürücünün kusuruyla direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesinde, sürücü … idaresindeki … plakalı araca çarpması sonucu çift taraflı, maddi hasarlı ve yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, bu kaza sebebiyle … plakalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkilleri … … ve … …’in yaralanarak sürekli sakat kaldıklarını, müvekkillerinin sürekli sakat kalmasına sebep olan kazada kusurlu olan … plakalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkillerine herhangi bir kısır izafe edilmesinin mümkün olmadığını, bu hususun …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas ve … Karar sayılı kararı ile de tespit edildiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, tahkikat sonucunda müvekkillerinin maddi zararının değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere şimdilik … … için 2.000,00-TL ve … … için 2.000,00-TL olmak üzere toplam 4.000,00-TL sürekli sakatlık tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 17/07/2017 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini davacı … … için 225.000,00-TL’ye, davacı … … için 140.031,49-TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacıların alkollü sürücü tarafından sevk ve idare edilen araca bilerek bindiklerini, ayrıca hatır taşımasının söz konusu olduğunu, bu nedenle davacılar lehine hükmedilecek tazminattan müterafık kusur ve hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini, davacıların tedavi süresi boyunca hiç çalışmamış olmaları nedeniyle iş göremezlik tazminatı talep edemeyeceklerini, yapılacak yargılama sonunda aleyhlerine karar verilmesi halinde, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun ödemiş olduğu tazminat varsa tespit edilerek ödenecek tazminattan düşülmesi gerektiğini, faize dava tarihinden itibaren hükmedilmesi gerektiğini, zararın ticari bir işten değil, haksız fiilden kaynaklandığını, avans faizi talep edilemeyeceğini, davacıların maluliyet ile ilgili tazminat talebinde bulunabilmesi için, davacıların öncelikle maluliyet oranını ve malül kaldığını tam teşekküllü hastane raporları ile belgelendirmesi gerektiğini, … hesabının sorumluluğunun teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 01/02/2018 tarih ve 2015/… Esas ve 2018/… Karar sayılı kararı ile; “Davanın KABULÜ ile, Davacı … İçin 225.000,00-TL ve davacı … için de 140.031,49-TL olmak üzere toplam 365.031,49-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine” karar verilmiş, verilen kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi’nin 23/06/2020 tarihli, 2018/…. esas ve 2020/… karar sayılı ilamı ile; “Bu durumda İlk Derece Mahkemesince yapılması gereken ATK ya da bir Üniversite Hastanesinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümünden oluşturulacak aralarında adli tıp uzmanı da bulunan uzman doktor heyetinden kaza tarihi itibari ile yürürlükte bulunan “Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kayıp Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği” hükümlerine uygun olarak davacıda var olduğu ileri sürülen yaralanmaya bağlı kalıcı işgöremezlik durum ve oranının ne olduğu ve tespit edilecek maluliyetin kaza ile illiyeti bulunup bulunmadığı konularında, dosya içerisinde bulunan tedavi evrakları ile dosyada mevcut olan taraflarca sunulan delilleri de irdeler biçimde denetime elverir nitelikte maluliyet raporu alınıp, tespit edilecek maluliyet oranına göre tazminat hesabı yapılması için aktüer bilirkişiden ek rapor alınması, belirlenen tazminattan % 20 oranında müterafik kusur indirimi yapılması ayrıca dosyada ki mevcut delillere göre hatır indirimi şartları bulunup bulunmadığı tartışılarak koşulları oluşmuş ise % 20 oranında hatır indirimi yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.” Mahkememizce verilen kararın kaldırılmasına karar verilmiş, Mahkememizce kaldırma kararından sonra yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizin 15/09/2022 tarih ve 2020/… Esas ve 2022/… Karar sayılı kararı ile; “Davacılar tarafından açılan davanın KABULÜNE, davacı … … için belirlenen 225.000,00-TL maddi tazminat ile davacı … … için belirlenen 140.031,49-TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 21/09/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Hesabı’ndan alınarak davacılara verilmesine,” karar verilmiş, verilen kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi’nin 29/03/2023 tarih ve 2022/… E., 2023/… K. sayılı kararı ile; ” İlk Derece Mahkemesince verilen ilk karar davacı tarafından istinaf edilmediğinden tazminat miktarı, hesaplamaya esas yöntem, ücrete ilişkin veriler ve temerrüt tarihi bakımından davalı lehine usuli kazanılmış hak oluşmuştur. Bu nedenle İlk Derece Mahkemesince dairemiz ilamının kapsamında belirtilen yön dışında ilk kararda hükme esas alınan aktüerya raporunda hesaplamaya esas alınan veriler yönünden davalı taraf lehine usulü kazanılmış hak oluştuğu gözetilmeden aldırılan bilirkişi raporuna göre karar verilmesi ve temerrüt faizinin kaza tarihinden itibaren başlatılmasına karar verilmesi doğru olmamıştır. Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına…” karar verilmiş, Mahkememizce kaldırma kararından sonra yargılamaya devam olunmuştur.
Dava, trafik kazası nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkin bulunmaktadır.
Mahkememizce, …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas ve … Karar sayılı dosyası, … plakalı araca ait trafik tescil kayıtları, davacıların tedavilerine yönelik değişik hastanelerce düzenlenen bilgi ve belgeler, raporlar dosyamız arasına alınmış, İstanbul BAM 9. Hukuk Dairesi kaldırma kararından sonra davacıların maluliyet duruma ilişkin olarak .. Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı’ndan 18/11/2021-19/11/2021 tarihli raporlar temin edilmiş, bilirkişi …’dan 17/05/2022 tarihli, tazminat hesabına ilişkin ek rapor temin edilmiştir.
… Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı’nın 18/11/2021 tarihli medikolegal değerlendirme raporu ile; 11/10/2008 tarihli ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Sosyal Güvenlik Kurumu Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği kapsamında davacı … …’in, sekelin belirlendiği günümüzdeki yaşına göre meslekte kazanma gücünde azalma oranının %14 olduğu, olay tarihinde 19 yaşında olduğundan, meslekte kazanma gücünde azalma oranıın %12.1 olduğu, hastanın geçici iş göremezlik süresinin 90 gün olduğu; … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı’nın 19/11/2021 tarihli medikolegal değerlendirme raporu ile; 11/10/2008 tarihli ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Sosyal Güvenlik Kurumu Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği kapsamında davacı … …’in, sekelin belirlendiği günümüzdeki yaşına göre meslekte kazanma gücünde azalma oranının %49.2 olduğu, olay tarihinde 18 yaşında oludğundan, meslekte kazanma gücünde azalma oranıın %47 olduğu, hastanın geçici iş göremezlik süresinin 360 gün olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre; zorunlu mali mesuliyet poliçesi ile sigortalı olmayan … plakalı aracın, 21/09/2012 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeyken, sürücünün kusuruyla direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesinde, sürücü … idaresindeki … plakalı araca çarpması sonucu çift taraflı, maddi hasarlı ve yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, bu kaza sebebiyle … plakalı araçta yolcu olarak bulunan davacılar … … ve … …’in yaralandıkları anlaşılmıştır. Davacılar, kazaya karışan … plakalı araçta yolcu olarak bulunmakta olup, kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusurları bulunmamaktadır. Gerek …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … E., … K. Sayılı dosyası kapsamında temin edilen bilirkişi raporu, gerekse Mahkememiz dosyası kapsamında kusur durumuna ilişkin olarak temin edilen bilirkişi raporu ile, kazının meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsü …’in tam kusurlu olduğu tespit edilmiş bulunmaktadır. Sürücü … sevk ve idaresindeyken kazaya karışan … plakalı aracın, kaza tarihi itibariyle geçerli bir ZMMS poliçesi bulunmaması nedeniyle, meydana gelen zarardan davalı … Hesabı’nın sorumlu olduğu sabittir. Davacıların maluliyet durumunun tespit edilmesi amacıyla kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 11/10/2008 tarihli ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Sosyal Güvenlik Kurumu Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı’ndan 18/11/2021 ve 19/11/2021 tarihli raporlar temin edilmiş, bu raporlara göre, davacı … …’in, sekelin belirlendiği günümüzdeki yaşına göre meslekte kazanma gücünde azalma oranının %14 olduğu, olay tarihinde 19 yaşında olduğundan, meslekte kazanma gücünde azalma oranıın %12.1 olduğu, davacı … …’in, sekelin belirlendiği günümüzdeki yaşına göre meslekte kazanma gücünde azalma oranının %49.2 olduğu, olay tarihinde 18 yaşında oludğundan, meslekte kazanma gücünde azalma oranıın %47 olduğu anlaşılmıştır. Dosya kapsamındaki beyan ve deliller dikkate alındığında, kazada yaralanan davacılar ile içinde bulundukları aracı kullanan …’in, kaza öncesinde bir arkadaş grubunda birlikte alkol aldıkları, sonrasında kazaya karışan araca bindikleri anlaşılmaktadır. Bu itibarla davacıların, alkollü sürücü tarafından kullanıldığı bilinen araca binmeleri nedeniyle, müterafik kusurlarının bulunduğu ve belirlenen tazminat miktarlarından % 20 oranında indirim yapılması gerektiği sonucuna varılmıştır. Yine, davacılar ile aracı kullanan …’in kaza öncesinde bir arkadaş grubunda tanıştıkları, taşımanın herhangi bir karşılık alınmadan yapıldığı anlaşıldığından, somut olayda hatır taşıması bulunması nedeniyle belirlenen tazminat miktarlarından % 20 hatır taşıması indirimi de yapılması gerektiği sonucuna varılmıştır. Bu durumda Yargıtay uygulaması gereğince, davacılar için bilirkişi tarafından tespit edilen tazminat miktarları üzerinden ayrı ayrı % 40 oranında indirim yapılması gerekmiştir. Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 14/09/2021 tarih, 2021/… Esas 2021/… Karar sayılı bozma ilamında; “Mahkemece verilen ilk hüküm davacı tarafından temyiz edilmemiş, davalılardan … Sigorta A.Ş.’nin temyiz istemi üzerine karar maluliyet yönünden eksik inceleme yapıldığı gerekçesiyle anılan davalı yararına bozulmuştur. Bozmadan sonra yürütülen yargılamada alınan 09/03/2020 tarihli aktüer raporunda; rapor tarihindeki güncel (2020) verilere göre hesaplama yapıldığı; mahkemenin bu raporda belirlenen miktar üzerinden hüküm tesis ettiği görülmektedir. Dairenin önceki bozma ilamı dikkate alındığında, mahkemenin anılan bu kabulü yerinde değildir. Şöyle ki ilk hükmün sadece, davalılardan … Sigorta A.Ş. tarafından temyiz edildiği, bozma ilamının kapsamında belirtilen yön dışında 01/12/2014 tarihli raporda hesaplamaya esas alınan veriler yönünden anılan davalı taraf lehine usulü kazanılmış hak oluştuğu dikkate alınmalıdır. İlk hükmü temyiz etmeyen davacı lehine olacak biçimde, asgari ücrette gerçekleşen artış esas alınarak, yeniden hesap yaptırılıp tazminatın belirlenmesi, davalı yararına oluşan usuli kazanılmış hakları ihlal edecektir.” şeklinde karar verilmiştir. Gerek ilgili karar gerekse İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin 29/03/2023 tarih ve 2022/… E., 2023/… K. Sayılı kaldırma kararı gereğince Mahkememizce değerledirme yapılmıştır. Bu kapsamda, dosya kapsamında aktüer bilirkişi … tarafından düzenlenen 17/05/2022 tarihli bilirkişi raporunda, tazminat miktarı seçenekli olarak belirlenmiş olup, ilk kararın sadece davalı tarafça istinaf edilmesi nedeniyle davalı taraf lehine kazanılmış hak oluştuğu kabul edilmesi halinde davacı … …’in talep edebileceği sürekli iş göremezlik tazminatının 365.465,07-TL, davacı … …’in talep edebileceği sürekli iş göremezlik tazminatının 99.243,26-TL olduğu belirtilmiştir. Söz konusu tazminat miktarlarından hatır taşıması ve müterafik kusur nedeniyle toplam % 40 oranında indirim yapıldığında, davacı … …’in talep edebileceği sürekli iş göremezlik tazminatının 219.279,04-TL, davacı … …’in talep edebileceği sürekli iş göremezlik tazminatının 59.545,95-TL olacağı anlaşılarak, davanın bu miktarlar üzerinden kabulüne karar verilmiştir. Yine davacı tarafça, kaza sonrasında dava tarihine kadar, zararın tazmini talebiyle davalı … Hesabı’na herhangi bir başvuru yapılıp … Hesabının temerrüde düşürüldüğüne ilişkin dosyada herhangi bir delil bulunmadığından, belirlenen tazminat miktarına dava tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmiştir. Mahkememizce, bilirkişi tarafından belirlenen tazminat miktarı üzerinden, hatır taşıması ve müterafik kusurun indirimi yapılmak suretiyle tazminat miktarının belirlenmesi nedeniyle, davanın reddedilen kısmı yönünden davalı taraf lehine vekâlet ücretine hükmedilmemiştir.
Tüm bu nedenlerle aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacılar tarafından açılan davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile; davacı … … için belirlenen 219.279,04-TL maddi tazminat ile davacı … … için belirlenen 59.545,95-TL maddi tazminatın dava tarihi olan 20/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Hesabı’ndan alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Alınması gerekli 19.046,53-TL karar ve ilam harcından, davacılar tarafından peşin olarak yatırılan 27,70-TL peşin harç ile 1.233,10-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 1.260,80-TL’nin mahsubu ile bakiye 17.785,73-TL harcın, davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına; davacılar tarafından yatırılan 1.260,80-TL’nin, davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
3-Davacı tarafça yapılan ve 27,70-TL başvurma harcı, 4,10-TL vekalet harcı, 777,40-TL posta ve tebligat gideri, 3.100,00-TL bilirkişi ücreti ve 2.400,00-TL ATK fatura bedeli olmak üzere toplam 6.309,20-TL yargılama giderinin, davanın kabul-red oranına göre belirlenen 4.819,21TL’sinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, artan kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 200,00-TL yargılama giderinin davanın kabul-red oranına göre belirlenen 47,23-TL’sinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine, artan kısmın davalı taraf üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı … … kendini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi AAÜT gereğince belirlenen 34.891,86-TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacı … …’e verilmesine,
6-Davacı … … kendini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi AAÜT gereğince belirlenen 17.900,00-TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacı … …’e verilmesine,
7-Mahkememizce, hatır taşıması ve müterafik kusur indirimi yapılmak suretiyle tazminat miktarının belirlenmesi nedeniyle, davanın reddedilen kısmı yönünden davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
8-6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi gereğince, davacılar ve davalı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının, kararın kesinleşmesi sonrası talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacılar vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.05/10/2023

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip
e-imzalıdır