Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/154 E. 2023/866 K. 15.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2023/154 Esas
KARAR NO:2023/866

DAVA:İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ:08/03/2023
KARAR TARİHİ:15/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan 5464 S.K. Uy.Tacirlere Verilen Kurumsal Banka Ve K.Kartlarından Kaynaklanan (5411 S.K. 142/1 Hariç) (İtirazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile … …. Tic. Ltd. Şti. arasında Genel Nakdi Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye davalıların müşterek borçlu ve kefil olarak imzaladıklarını, borçların ödenmemesi üzerine … 3. Noterliğinin 13/10/2020 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi gönderildiğini, ihtara rağmen borçların ödenmediğini, borçların tahsili için …. İcra dairesinin … esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalı taraflarca borca, yetkiye faize tüm ferilerine itiraz ettiklerini ve takibin durduğunu, davalı taraflarca haksız ve kötüniyetli olarak yapılan icra dosyasına itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, davalı aleyhine %20den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle takip çıkışı tutarının 1.537.959,10TL olduğunu ve davacı tarafça eksik harç yatırıldığını, icra takibi yetkisiz icrada başlatıldığını, bu nedenle yetki itirazında bulunduklarını, diğer taraftan davalıların kefil sıfatı ile GKS imzaladıklarını, TBK 584. Maddesi uyarınca kefil olduğu sırada evli olan kişinin yapmış olduğu kefalet sözleşmesinin geçerliliği kural olarak eşin yazılı rızasına bağlı olduğunu, davanın öncelikle yetkisiz icrada açılmış olduğundan Büyükçekmece icra dairelerinin görevli ve yetkili olduğunun tespitine mahkeme aksi kanaatte olur ise davanın esastan reddine, davacının %20den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, kredi alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı yanca, taraflar arasında akdolunan genel kredi sözleşmesi, hesap hareketleri, ihtarname ile arabuluculuk tutanağı ibraz olunmuş; dava konusu takip dosyası celbedilmiştir.
Davacı yanca, düzenlenen faturalar, gider pusulası, sevk irsaliyesi, ambar tesellüm fişi, kargo teslim alma fişi, teslim alma belgesi ve arabuluculuk son oturum tutanağı ibraz olunmuş; dava konusu takip dosyasının uyap kayıtları celbedilmiştir.
… İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde, davacı alacaklı tarafından davalılardan toplam 500.000,00 TL alacağın tahsili talebinde bulunulduğu, ödeme emrinin davalı borçlulara tebliğ edildiği, davalı borçlular tarafından süresi içerisinde 21/12/2021 tarihli dilekçe ile ödeme emrine, yetkiye itiraz edildiği ve takibin davalı borçlu yönünden durduğu, borca itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğine ilişkin bilgi ve belge bulunmamakla birlikte itiraz ve dava tarihlerine nazaran davanın da hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalılarca İcra Müdürlüğünün yetkisine itirazda bulunulmuşsa da, dava dışı … …. Tic. Ltd. Şti.’nin asıl borçlu, davalıların da müteselsil kefil sıfatıyla imzalayıp taraf olduğu Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesinin 13.4 maddesinde İstanbul İcra Müdürlükleri ve Mahkemelerinin yetkisine yönelik yetki şartı bulunması, HMK’nın 17. ve devamı maddeleri ile TTK’nın 7. maddesi uyarınca yetki şartının taraflar açısından geçerli olması nedeniyle davalıların yetkiye yönelik itirazları yerinde görülmemiştir.
Mahkememiz 05/07/2023 tarihli celsesi 1 nolu ara kararı ile “İddia, savunma ve toplanan tüm deliller ile taraflar arasındaki sözleşme hükmüne nazaran davacı banka ticari defter kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak davacı yanın icra takip tarihi itibariyle davalı yandan alacağı (asıl alacak ile dava konusu edilmiş olması halinde işlemiş faiz ve diğer fer’iler de değerlendirilerek) olup olmadığı ve miktarının saptanması noktasında bilirkişi incelemesi yaptırılmasına, bilirkişi ücreti olarak takdir olunan 2.500,00 TL delil avansını mahkeme veznesine yatırmak üzere davacı vekiline 2 haftalık kesin süre verilmesine, HMK 324/2 md. gereğince bu süre içinde belirtilen delil avansının yatırılmaması halinde bilirkişi deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağının ihtarına (ihtarat yapıldı)” şeklinde ara karar oluşturulmuş, davacı vekilinin yüzüne tefhim edilmiş ise de verilen süreye rağmen davacı tarafça delil avansı yatırılmamıştır.
Davalılar vekili, kesin süreye riayet edilmediğinden bilirkişi incelemesi yapılmasına muvafakat etmediklerini, davacının alacağın varlığını ispat edemediğinden davanın reddini talep etmiştir.
6100 sayılı HMK’da deliller için taraflarca avans yatırılması gerektiği hususu düzenlenmiş olup, “Delil ikamesi için avans” başlıklı 324/1.fıkrasında “Taraflardan herbiri ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen avansı, verilen kesin sürede yatırmak zorundadır. Taraflar birlikte aynı delilin ikamesini talep etmişlerse, gereken gideri yarı yarıya avans olarak öderler.”, ikinci fıkrasında ise ” Taraflardan birisi avans yükümlülüğünü yerine getirmezse, diğer taraf bu avansı yatırabilir. Aksi hâlde talep olunan delilin ikamesinden vazgeçilmiş sayılır.” düzenlemesi getirilmiştir. Yine Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 205/4. Maddesinde de; “Taraflardan her biri ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen avansı, verilen kesin süre içinde yatırmak zorundadır. Delil avansı, tarafların dayandıkları delillerin giderlerini karşılamak üzere mahkemece belirlenen kesin süre içinde ödemeleri gereken meblağı ifade eder. Taraflar birlikte aynı delilin ikamesini talep etmişlerse, gereken gideri yarı yarıya avans olarak öderler. Taraflardan biri avans yükümlülüğünü yerine getirmediğinde, diğer taraf bu avansı da yatırabilir. Delil avansını yatırmayan taraf, o delilin ikamesinden vazgeçmiş sayılır. Tarafların üzerinde tasarruf edemeyecekleri dava ve işlerle, kanunlardaki özel hükümler saklıdır.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Yapılan yargılama neticesinde tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde,
İddia ve savunma noktasında taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü ve alacağın varlığının ispatı için bilirkişi incelemesinin elzem olması, anılan düzenlemeler karşısında davacı vekilinin usulüne uygun ihtaratla verilen kesin süreye rağmen delil ikamesi için gerekli avansı yatırmaması sebebiyle bu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılması ve dosya kapsamındaki delillerden davacının itirazın iptali isteminin yerinde olup olmadığının anlaşılamaması nedeniyle ispat olunamayan davanın bu nedenle reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurularak yargılama sonuçlandırılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafça ispatlanamayan davanın REDDİNE,
2-Davalıların kötü niyet tazminat taleplerinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 269,85-TL maktu karar ve ilam harcından peşin olarak yatan 8.538,75-TL harçtan mahsubu ile fazladan yatırılan 8.268,9‬0TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 3.200,00-TL arabuluculuk giderinin davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
5-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta hüküm tesisine YER OLMADIĞINA,
7-Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 76.000,00-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
8-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
9-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, HMK’nın 341/1 ve 345. maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.15/11/2023

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .