Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/870 E. 2023/531 K. 14.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/870 Esas
KARAR NO :2023/531

DAVA:ALACAK
DAVA TARİHİ:17/01/2013
KARAR TARİHİ:14/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı; idareleri ile davalı … arasında, … Mah. … Cad. No:12 … adresinde bulunan … isimli iş yeri için abonelik sözleşmesi imzalandığını, idareye bağlı görevliler tarafından yapılan kontrollerde bu adreste kaçak su kullanıldığından bahisle 06/01/2004 ve 29/03/2004 tarihli kaçak tutanaklarının düzenlendiğini, bu tutanaklar nedeniyle tahakkuk ettirilen 6.871,25 TL borçtan davalı …’ın abone sıfatıyla, diğer davalı şirketin ise dava konusu yeri ve suyu fiilen kullanan sıfatıyla sorumlu olduğunu ileri sürerek; alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalılar; davanın zamanaşımına uğradığını, kaçak su kullanmadıklarını, davacı idarenin bir takım usulsüz belgeler ile kendilerini kaçak su kullanmış gibi göstererek borçlandırmaya çalıştığını, dava konusu yer ve borç ile hiçbir hukuki ya da fiili bağlarının bulunmadığını, davalılardan …’ın maliki olduğu taşınmazdaki oteli 01/01/1998 başlangıç tarihli kira akdi ile dava dışı … isimli kişiye kiraya verdiğini, bu kişinin taşınmazı yaklaşık olarak 6 yıl kullandığını, davalı …’nın taşınmazı 20/02/2004 tarihinde dava dışı … ve Tic. A.Ş. ye sattığını savunarak, davanın reddini istemişlerdir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, kaçak su tutanağına dayalı alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Dava dosyasında, …. Asliye Hukuk Mahkemesinin 31/03/2015 günlü ve … sayılı; “Davalı … hakkındaki davanın kısmen kabulü ile 2.036,83 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda yasal faizi ile birlikte bu davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, Davalı şirket hakkındaki davanın reddine” şeklindeki kararına karşı taraflarca temyiz yoluna başvurulması üzerine Yargıtay 3. Hukuk Dairesi tarafından 24/05/2016 günlü ve 2015/17861 Esas, 2016/8024 Karar sayılı ilam ile ticari dava niteliğindeki uyuşmazlığın çözümünde asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiş; Mahkemece bozmaya uyularak verilen görevsizlik kararının kesinleşmesi üzerine dosya Mahkememize tevzii olunarak, 2017/300 esasını almış yargılamaya bu esas üzerinden devam olunmuştur.
Mahkememizce 06/12/2017 günlü ve … sayılı ilam ile “Davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile; Davalı … hakkındaki davanın kısmen kabulü ile 2.036,83 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda yasal faizi ile birlikte bu davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, Davalı şirket hakkındaki davanın reddine” karar verilmiş; karara karşı davacı vekili ile davalılardan … mirasçıları vekili tarafından katılma yoluyla temyiz yoluna başvurulması üzerine Yargıtay 3. Hukuk Dairesi tarafından 19/10/2022 günlü ve 2022/5093 Esas, 2022/7989 Karar sayılı ilamı ile; “1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davalı … mirasçılarının tüm, davacı vekilinin ise sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Uyuşmazlık, aboneliğin bulunduğu ve kaçak suyun kullanıldığı taşınmazın kayden satılmasına rağmen aboneliğini iptal ettirmeyen davalı …’ın kaçak kullanımdan sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Yargıtayın yerleşmiş uygulamasına göre; davalı su abonesinin, hizmet alma ihtiyacının taşınmazın satılması yüzünden artık ortadan kalkmasıyla birlikte, basit bir başvuru işlemiyle abonelik sözleşmesini sona erdirip; sözleşme nedeniyle hem kendisi ve hem de karşı taraf nezdinde doğmuş tüm hak ve borçlardan arınmış olarak taşınmazdan ayrılması mümkün iken, bunu yapmayarak, kendi aboneliği üzerinden üçüncü kişilerin su kullanmasına olanak tanımış olması dahi, sözleşme hukukundan kaynaklanan yükümlülüklerine aykırı, dolayısıyla da, sonuçlarına katlanılması gereken bir davranış niteliğinde kabul edilmektedir. Diğer bir anlatımla, abonenin aboneliğini iptal ettirmediği sürece sözleşmeden kaynaklanan sorumluluğunun devam edeceği benimsenmiştir (bkz. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27/04/2011 tarihli ve 2011/19-104 E. 2011/239 K. sayılı ilamı ile Dairemizin 22/12/2014 tarihli ve 2014/17733 E. 2014/17011 K. sayılı ilamları).
Somut olayda; dava konusu aboneliğin, davalı … adına 01/07/1978 tarihinde tesis edildiği, abonelik sözleşmesinin ekinde davalı … imzalı dilekçe ve ekindeki keşif pusulasında ise ”eski bina yıkıldı yerine 9 kat 36 odalı iş yeri inşaatı başlamıştır” ibaresinin bulunduğu, davacı idare tarafından 06/01/2004 tarihli ve 09/03/2004 tarihli kaçak su tutanakları ile “…” olarak işletilen dava konusu adresteki taşınmaza yönelik toplam 6.658,08 TL borç tahakkuk ettirildiği, bu borcun tahsili istemiyle açılan eldeki davada husumetin abone sıfatı ile davalıların murisi …’a, fiili kullanıcı olarak diğer davalı şirkete yöneltildiği anlaşılmaktadır.
Her ne kadar mahkemece; taraflar arasında …. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen ve takipsiz bırakılması nedeniyle açılmamış sayılmasına karar verilen … E. sayılı davada bozmadan sonra alınan ek bilirkişi raporundaki “…davacı tarafça tahakkuk ettirilen 6.658,08 TL kaçak su bedelinin 2004 yılından öncesine ait kısmının 2.036,83 TL olup bakiye 4.621,25 TL’sinin 2004 yılından sonraya ait olduğu…” yönündeki değerlendirmeye dayalı olarak davalılardan … hakkındaki davanın kısmen kabulüne karar verilmişse de; söz konusu davada verilen ilk karar, Yargıtay (Kapatılan) 19. Hukuk Dairesince; “…hakkında su faturası düzenlenen …’ın hangi tarihler arasında abone olduğu ve davaya konu olan alacak dönemi içerisinde abone olup olmadığının araştırılması gerektiği gözetilmeden hüküm kurulmasının doğru olmadığı ve ilgili işletmeyi kullandığı belirtilerek aleyhinde dava açılan davalı … Gıda Maddeleri İth. İhr. Tic. ve San. Ltd. Şti.nin davaya konu alacak döneminde taşınmazı kullanıp kullanmadığı araştırılmadan hüküm kurulmasının hatalı olduğu…’ gerekçesiyle bozulmuş olup, bozma ilamı uyarınca dosyaya kazandırılan davacı idarenin 13/12/2010 tarihli yazısında, davalı … adına tesis edilen aboneliğe 18/06/2010 tarihinde borçtan iptal işlemi uygulandığı anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca, mahkemece; taşınmazdaki payını satmasına rağmen su aboneliğini sonlandırmayan davalı …’ın, kaçak su kullanılması nedeniyle ortaya çıkan borcun tamamından sorumlu olduğu gözetilerek, bu davalı yönünden davanın tümden kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile dava konusu borcun bir bölümünden sorumlu tutulmuş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesiyle kararın davacı idare yararına bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuştur.
Yapılan yargılama neticesinde tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre; davalı müteveffa … tarafından davalı idare nezdinde 01/07/1978 tarihinde abonelik tesis edildiği, abonelik sözleşmesinin ekinde … imzalı dilekçe ve ekindeki keşif pusulasında “eski bina yıkıldı yerine 9 kat ve 36 odalı iş yeri inşaatı başlamıştır” ibaresinin bulunduğu, davacı idare tarafından 06/01/2004 tarihli ve 09/03/2004 tarihli kaçak su tutanakları ile “…” olarak işletilen dava konusu adresteki taşınmaza yönelik tahakkuksuz olarak 6.658,08 TL olmak üzere 09/01/2013 tarihi itibariyle toplam 6.871,25 TL borç tahakkuk ettirildiği, borcun ödenmemesi üzerine abone ve malik olarak davalı … aleyhine, fiili kullanıcı olarak da … Gıda Mad. İhr. İth. Tic. Ve San. A.Ş. aleyhine eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı … tarafından taşınmazın satılması nedeniyle borçtan sorumluluğun bulunmadığı savunulmuş ve tapu kaydından aboneliğin tesis edildiği taşınmazdaki …’e ait hissenin 20/02/2004 tarihinde dava dışı … ve Yatırım Ticaret A.Ş.’ye satılarak devredildiği anlaşılmışsa da satış nedeniyle aboneliğin iptaine yönelik bir delil dosyaya yansımamıştır.
Davacı idarenin 13/12/2010 tarihli yazısında davalı … adına tesis edilen aboneliğe 18/06/2010 tarihinde borçtan iptal işlemi uyguladığı anlaşılmıştır.
Taşınmazdaki payını satmasına rağmen su aboneliğini sonlandırmayan davalı … kaçak su kullanılması nedeniyle ortaya çıkan borcun tamamından sorumlu olduğundan davalı … aleyhine açılan davanın kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
Davalı … Gıda Mad. İhr. İth. Tic. Ve San. A.Ş. aleyhine açılan davada ise, davalı şirketin borcun tahakkuk ettiği dönemde suyun kullanıldığı yerle ilgisinin bulunmadığı, suyun kullanıldığı yerde tasarruf etmediği, su borcundan sorumluluğunun ispatlanamadığı gerekçesiyle aleyhine açılan davanın reddine dair verilen karar bozma konusu yapılmadığından bu yönde başkaca bir değerlendirme yapılmamış, oluşan usuli kazanılmış haklar da dikkate alınarak davalı … Gıda Mad. İhr. İth. Tic. Ve San. A.Ş. aleyhiena açılan davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Tüm bu nedenlerle, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı müteveffa … hakkındaki davanın KABULÜ ile, 6.871,25 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’in mirasçıları olan …, …, … ve …’den alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Davalı … Gıda Mad. İhr. İth. Tic. Ve San. A.Ş. hakkındaki davanın REDDİNE,
3-Alınması gereken 469,38 TL nispi karar ve ilam harcından peşin olarak yatan ‭117,35 TL harcın mahsubu ile eksik kalan ‭‭‭352,03 TL harcın davalı …’in mirasçıları olan …, …, … ve …’den tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 117,35 TL’nin davalı …’in mirasçıları olan …, …, … ve …’den alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacının yaptığı 893,70TL yargılama giderinin davalı …’in mirasçıları olan …, …, … ve …’den alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 6.871,25-TL ücreti vekaletin davalı …’in mirasçıları olan …, …, … ve …’den alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı … Gıda Mad. İhr. İth. Tic. Ve San. A.Ş. tarafından yapılan 9,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya VERİLMESİNE,
7-Davalı … Gıda Mad. İhr. İth. Tic. Ve San. A.Ş. yargılamanın belli aşamalarında vekil ile temsil edildiğinden, oluşan usuli kazanılmış haklar da dikkate alınarak 1.980,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak adı geçen davalıya VERİLMESİNE,
8-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
9-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı taraf yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük yasal süre içerisinde Yargıtay nezdinde TEMYİZ kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.14/06/2023

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .