Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/730 E. 2023/734 K. 17.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/730 Esas
KARAR NO :2023/734

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:04/11/2022
KARAR TARİHİ:17/10/2023

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Ltd. Şti. ile müvekkili bankanın … Caddesi Şubesi arasında Bankacılık Hizmetleri Sözleşmesi, Genel Nakdi ve Gayrınakdi Kredi Sözleşmesini davalı müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, müvekkili Bankanın Şubesi tarafından borçlulara, ticari kredi kartı, taksitli ticari kredi ve sair krediler kullandırıldığını, ancak bu alacaklarının da geri ödemeleri borçlular tarafından yapılmadığını, ödemelerin aksaması üzerine, hesap kat edilerek davalıya tarihyevmiye nolu ve tarih, yevmiye numaralı ekte gönderilen ihtarnameler keşide edildiğini, borcun ödenmesi talep edildiğini, yine herhangi bir ödeme yapılmadığını, borçlu hakkında …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından “Genel haciz yoluyla yoluyla ilamsız” icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu tarafından icra takibine itiraz edildiğini, davalı taraflarca ödeme emrine yapılan itiraz hukuk aykırı olduğunu, yapılan icra takibine yönelik itirazın iptaline, takibin devamına, %20’dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmelerine, icra ve yargılama masrafları ile avukatlık ücretinin de davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalıya usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve tensip tutanağının tebliğ edildiği, ancak süresinde herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E /
Dava; Davalı tarafın kefil olarak imzaladığı Genel Nakdi ve Gayrınakdi Kredi Sözleşmesine istinaden dava dışı asıl borçlu şirkete kullandırılan iskonto iştira kredisinden doğan alacağın tahsili amacıyla davacı şirket tarafından davalıya karşı …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası ile başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraf delilleri toplanmış, dava konusu sözleşmeye ilişkin tüm kayıt ve belgeler celp edilmiş, Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası icra takip dosyasının incelenmesinde; Davacı alacaklı tarafından dava dışı asıl borçlu şirket ve davalı borçluya karşı, davalı tarafın kefil olarak imzaladığı Genel Nakdi ve Gayrınakdi Kredi Sözleşmesine istinaden dava dışı asıl borçlu şirkete kullandırılan iskonto iştira kredisinden doğan alacağın tahsili amacıyla 421.337,65 TL asıl alacak, 24.657,83 TL işlemiş faiz, 1.232,89 TL BSMV olmak üzere toplam 447.228,37 TL alacak üzerinden 23/12/2020 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 06/12/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 13/12/2021 tarihinde takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Bankacı bilirkişi …’dan alınan 15/05/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E. 2008/ 19-373 K.2008/374 T, 14.5,2008 Özet: İşlemiş faizin başlangıç tarihi ile temerrüt tarihi arasında asıl alacağa Akdi Faiz uygulanıp bu dönem için bulunacak Akdi Faiz alacağa eklenerek asıl alacak+ Akdi Faiz toplamına temerrüt tarihinden itibaren takip tarihine kadar temerrüt faizi yürütülerek takıp tarihindeki toplam alacağın saptanması ve takipten sonrası için BK nun 104 /son maddesine aykırılık oluşturmayacak biçimde hüküm kurulması gerekirken, sadece temerrüt tarihi ile takip tarihi arasındaki temerrüt faizi hesaplanıp Akdi faizi gözetmeyen bilirkişi raporlarına göre karar verilmesi doğru görülmediğini, Yargıtay görüşleride nazara alınarak, hesabın kat edildiği tarih itibariyle alacağın ulaştığı miktar belirlenerek temerrüt tarihine kadar akdi faiz hesaplanıp bulunan akdi faizin kapitalize edilerek temerrüt tarihi itibariyle asıl alacağı oluşturduğundan 13.11.2020 kat tarihi itibarı ile yukarıda tespiti yapılan 423.263.58 TL anapara tutarına hesap kat tarihinden temerrüdün takiple başlaması nedeniyle 16.01.2021 temerrüt/TAKİP tarihine kadar konu krediye uygulanan akdi faiz oranı üzerinden hesaplama yapilmasi gerekmekte ise de, Davacı banka faize faiz işletilmemesi adına Yargıtay Hukuk Genel Kurulu E. 2008/ 19-373 K.2008/374 T, 14.5,2008 tarihli içtihatinda vurgulandiği üzere kat tarihi itibarı ile belirlemiş olduğu anapara tutarını takip talebinde asıl alacak olarak kabul ettiğini, davalının da yararına olan bu talep doğrultusunda,yukarida tespiti yapılan 423.263.58 TL anaparaya hesap kat tarihinden temerrüt/takip tarihine kadar konu kredilere uygulanan %21.60 akdi faiz oranından yapılan hesaplamaya göre davacı bankanın davalı kefilden takip tarihi itibarı ile, 440.329.57 TL alacaklı olduğu tespit edilmekte olduğunu, inceleme ve hesaplamalar sonucunda, Dava dışı asıl borçlu … San.Tic.Ltd.Şti ile davacı Banka arasında 06.10.2017 tarihinde Genel Nakdi ve Gayrınakdi Kredi Sözleşmesi imzalandığını, davalı kefil iş bu sözleşmeyi kefil olarak imzaladığını, kefalet limitinin 1.000.000.00 TL olduğunu, davalı kefil … sözleşmenin akdedildiği tarihlerde şirket ortağı olduğunu, (TSG DOSYA KAPAĞINDA) 6455 s. Kanun’un 77. maddesi ile TBK nun 584 üncü maddesinde yapılmış kanun değişikliğine göre ; “Ticaret siciline kayıtlı ticari işletmenin sahibi veya ticaret şirketinin ortak ya da yöneticisi tarafından işletme veya şirketle ilgili olarak verilecek kefaletler için eşin rızası aranmamakta olduğunu, davalı kefil limit artırımı sonucunda 11.05.2020 tarihinde 1.000.000.00 TL limitli, sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatı ile imza etmiş olduğu sabit olduğunu, ortada hukuken geçerli kefaletin olup olmadığı hususu hukuki konu olarak Mahkemenin takdirlerinde olduğunu, Tebligat: Davalı kefile gönderilen ihtarnamenin iade edildiğini, usulüne uygun olarak tebliğ edilemeyen hesap kat ihtarından dolayı bir temerrüt günü belirlemek mümkün olamadığını, bu durumda davalı kefilin 16.01.2021 takip tarihi itibariyle temerrüde düşürülmüş sayılabileceği mütalaa olunmakta olduğunu, davacı banka kredi alacağına ilişkin, davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyasına yaptığı itiraz nedeniyle sayın mahkemenizce de kabul edilmesi halinde takip/talep tarihi itibarı ile tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile 421.337.65 TL asıl alacak 16.253.32 TL işlemiş faiz ve 812.67 TL BSMV olmak üzere toplam 438.403.64 TL alacaklı olduğunu, 421.337.65 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %43.20 oranında temerrüt faizi ve bu faizin %5 BSMV nin davalılardan istenebileceği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
İddia, savunma, dosya kapsamında toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu bir bütün olarak değerlendirilmiştir. Buna göre;
Dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası icra takip dosyası ile, Davacı alacaklı tarafından dava dışı asıl borçlu şirket ve davalı borçluya karşı, davalı tarafın kefil olarak imzaladığı Genel Nakdi ve Gayrınakdi Kredi Sözleşmesine istinaden dava dışı asıl borçlu şirkete kullandırılan iskonto iştira kredisinden doğan alacağın tahsili amacıyla 421.337,65 TL asıl alacak, 24.657,83 TL işlemiş faiz, 1.232,89 TL BSMV olmak üzere toplam 447.228,37 TL alacak üzerinden 23/12/2020 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 06/12/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 13/12/2021 tarihinde takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
İİK’nın 67/1 maddesi uyarınca itirazın iptali davası, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğinden itibaren 1 yıl içinde açılacaktır. İcra dosyası içeriğinde itiraz dilekçesinin tarihi ve dava tarihi dikkate alındığında davanın 1 yıllık yasal sürede açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafça, dava dilekçesi ile, dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı sayılı takip dosyasına davalı taraflarca yapılan itirazların haksız olduğu savunularak, dava konusu icra takibine davalının vaki itirazların iptali ile takibin devamına karar verilmesi, davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi talep edilmiştir.
Davalı tarafça davaya cevap verilmemiş, icra takibine itirazlarında da, sebep belirtilmeksizin borçlarının olmadığı savunularak icra takibindeki borca ve ferilerine itiraz edilmiştir.
Bilirkişi tarafından, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin irdelendiği, temerrüt tarihi, akdi ve temerrüt faiz oranlarının, icra takip tarihi itibarı ile talep edilebilecek alacak miktarlarının ayrıntılı ve denetime elverişli bir şekilde tespit edildiği anlaşılmakla bilirkişi raporunun dosya kapsamında karar vermeye uygun olduğu değerlendirilmiştir.
Alınan bilirkişi raporu ve dosya kapsamında toplanan delillere göre; Davacı banka ile dava dışı asıl borçlu … Ltd. Şti. arasında 06.10.2017 tarihli Genel Nakdi ve Gayrınakdi Kredi Sözleşmesi imzalandığı, davalı …’nin bu sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, kefalet tutarının 1.000.000,00 TL olduğu; Davalı Kefil …’nin, sözleşme imza tarihinde, davalı asıl borçlu şirketin ortağı olduğu, eş rızasının aranmayacağı, kefaletin TBK’nın 583. Ve devamı maddelerinde düzenlenen yasal koşulları taşıdığı ve geçerli olduğu; Genel Nakdi ve Gayrınakdi Kredi Sözleşmesi kapsamında davacı banka tarafından kullandırılmış bulunan dava konusu İskonto iştira kredisinden dolayı, dava dışı asıl borçlu şirket ile birlikte müteselsil kefil olan davalının akdedilmiş bulunan Genel Nakdi ve Gayrınakdi Kredi Sözleşmesi kefalet limiti dahilinde olmasından dolayı, asıl alacak tutarı ve ferilerinin tamamından sorumlu bulunduğu; Davacı banka tarafından, hesabın kat edilerek dava dışı asıl borçlu şirket ve davalı kefile …. Noterliğinin 16.11.2020 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinin keşide edildiği, ihtarnamenin davalı kefile çıkartılan tebligatın iade gelmesinden dolayı tebliğ edilemediği, davalı kefil yönünden temerrütün takip tarihinde oluştuğu; Davacı bankanın hesap kat tarihi itibarı ile iskonto iştira kredisinden dolayı 423.263,58 TL alacaklı olduğu, iskonto iştira kredisinden dolayı hesap kat tarihinden temerrüt tarihine kadar %21,60 oranında akdi faiz, temerrüt tarihi olan takip tarihinden itibaren ise asıl alacağa %43,20 oranında temerrüt faizi uygulanması gerektiği; İcra takip tarihi itibarı ile davacı bankanın davalıdan 423.263,58 TL asıl alacak,16.253,32 TL işlemiş faiz, 812,67 TL BSMV olmak üzere toplam 440.329,57 TL alacaklı olduğu, ancak davacının takip talebinde 421.337,65 TL asıl alacak talebinde bulunmasından dolayı taleple bağlılık ilkesi gereği, davacının davalıdan takip tarihi itibarıyla 421.337,65 TL asıl alacak, 16.253,32 TL işlemiş faiz, 812,67 TL BSMV olmak üzere toplam 438.403,64 TL alacak talep edebileceği, tespit edilen toplam 438.403,64 TL alacak yönüyle davacının talebinin yerinde olduğu, fazlaya ilişkin talebinin yerinde olmadığı; Davalı tarafça, davacı bankaya borcunun bulunmadığı gerekçesiyle icra takibine itiraz edilmişse de, sözleşmedeki imzasına itiraz edilmediği, dosya kapsamında bilirkişi tarafından düzenlenen rapor ile davalının yukarıda belirtilen miktarlar kadar davacı bankaya borçlu olduğu, davalı tarafından, bilirkişi raporuna göre yukarıda tespit edilen borcun ödendiği veya başka bir nedenle sona erdiğine ilişkin dosyaya herhangi bir delil sunulamamış olduğu, tespit edilen miktarlar yönüyle itirazlarında haksız bulunduğu anlaşılmakla ve değerlendirilmekle, açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
2004 sayılı İcra İflas Kanunu 67/2. maddesi icra inkâr tazminatını düzenlemektedir. Bu maddeye göre, borçlu itirazında haksız görülürse davacı tarafından açıkça talep edilmiş olması şartıyla icra inkâr tazminatına hükmedilecektir. Borçlunun itirazında haklı veya haksız olması ise alacağın likit(belirli) olup olmamasına bağlıdır. Eğer alacak likit(belirli) ise borçlu itirazında haksızdır; alacak likit(belirli) değilse borçlu itirazında haklıdır. Borçlunun inkâr tazminatına mahküm edilebilmesi için onun ödeme emrine kötü niyetle itiraz etmiş olması şart değildir. İtirazının haksızlığına karar verilen borçlu, iyi niyetle itiraz etmiş olsa bile, icra inkâr tazminatına mahküm edilecektir. Eldeki dosyada, davacı alacaklı banka tarafından taraflar arasındaki kredi sözleşmelerine dayalı alacak isteminde bulunulmuş, aynı zamanda borcun ödenmesi için davalılara noter aracılığıyla kat ihtarnamesi de gönderilmiştir. Bu durumda davalı/borçlular alacağın miktarını bilmektedir, yani icra takibi başlatıldığı sırada ne kadar bir borç miktarını alacaklıya vermesi gerektiğini bilmektedir. Bu itibarla alacak likit(belirli) bulunmaktadır. Bu nedenle kabul edilen alacak miktarı üzerinden davacı tarafın icra inkâr tazminatı talebinin de kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
Tüm bu nedenlerle aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE; Dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına davalı borçlunun vaki itirazlarının 421.337,65 TL asıl alacak, 16.253,32 TL işlemiş faiz, 812,67 TL BSMV olmak üzere toplam 438.403,64 TL alacak yönünden kısmen İPTALİNE, Takibin bu toplam alacak miktarı üzerinden ve 421.337,65 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %43,20 oranında temerrüt faizi ve işleyecek bu faize %5 oranında BSMV uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
Fazlaya dair istemin REDDİNE,
2-Hükmolunan 438.403,64 TL alacağın %20 oranında hesap ve takdir edilen 87.680,73 TL icra inkar tazminatının davalı borçludan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
3-Alınması gereken 29.947,35-TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin olarak yatırılan 7.637,55-TL’nin mahsubu ile bakiye 22.309,80-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA, davacı tarafından peşinen karşılanan 7.637,55-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL başvurma harcı parası, 227,00 TL müzekkere ve davetiye posta masrafı, 2.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.307,7‬0 TL yargılama masrafının davanın kabul ret oranı göz önünde bulundurularak hesaplanan 2.262,16-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE, fazlasının kendisi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 67.376,51-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 3.120,00-TL arabuluculuk giderinin, 61,56 TL’sinin davacıdan 3.058,44 TL’sinin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
7-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
8-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/10/2023

Katip ….
 e-imzalıdır

Hakim …
 e-imzalıdır