Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/720 E. 2022/834 K. 09.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/720 Esas
KARAR NO:2022/834

DAVA:Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İstirdat)
DAVA TARİHİ:01/11/2022
KARAR TARİHİ:09/12/2022

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İstirdat) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … 8. İcra Müdürlüğü nezdindeki icra dosyası … E. Numarası ile bundan 13 sene önce açıldığını, dosyanın asli borçlusu olarak …, kefil sıfatıyla da davacı müvekkili … takip borçluları olarak gösterildiğini, müvekkilinin ilgili takipten önce asli borçlu …’ın çeşitli ticari kredilerine kefil olduğunu, ancak asli borçlunun zamanında ilgili kredi yükümlülüklerini yerine getirmemesi sebebiyle ilgili icra takibi dışında çeşitli icra dosyalarının da açıldığı yıllar sonra müvekkiline yapılan hacizler vesilesiyle müvekkili tarafından öğrenildiğini, bu durumdan 2019 yılında aleyhine tatbik olan hacizler vesilesiyle haberdar olan müvekkili, o dönemde dosyaların temlikli alacaklısı … A.Ş.’ne başvurarak sorumlu olduğu borçların toplamına ilişkin anlaşmaya vararak temlik alacaklısına ödeme yaptığını ve “borcu yoktur” evraklarını teslim aldığını, davalı varlık şirketi ibranameyi inkarında kötü niyetli olduğunu, hali hazırda yukarıda anılı diğer dosyalarda ibranameyi kabul etmiş olan davalı şirketin iş bu davaya konu icra takibi nezdinde ibranameyi red etmesinin tek nedeni, ilgili dosyadan hukuka aykırı bir şekilde müvekkilinden tahsilat yaptıklarını, BDDK şikayetine verdikleri kurum cevabında da söz konusu icra takibinin kefalet sorumluluğuna dahil olmadığı; söz konusu takibin asli borçlu …’ın şahsi kredi kartından kaynaklı olduğunu ikrar etmişken, ibranamenin inkarı tamamen hukuka aykırı yapmış oldukları tahsilatın üstünü kapatmak için gösterdikleri kötü niyetten kaynaklanmakta olduğunu, söz konusu icra takibi ile müvekkilinden cebren tahsil edilen meblağ hukuka aykırı olduğundan iade edilmek üzere davalı varlık yönetim şirketinden hakkın doğum tarihinden itibaren doğan en yüksek faiz ile alınarak müvekkili lehine ödenmek üzere istirdatını isteme zarureti hasıl olduğunu, müvekkilinden 23.02.2022 tarihinde 1.941,49-TL, 28.03.2022 tarihinde 2.182,38-TL, 31.03.2022 tarihinde 84,84-TL şeklinde cebren tahsil edilen meblağların tahsil tarihinden itibaren uygulanabilecek en yüksek faiziyle davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesi suretiyle istirdatına, kötü niyetli bir şekilde müvekkili aleyhine takibe girişen ve cebren haciz ve tahsilat yaparak müvekkilini zarara uğratan davalı taraf aleyhine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı karşı taraf üzerine yükletilmek üzere, davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A maddesi hükmü uyarınca davanın konusu “bir miktar paranın ödenmesi ” olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olduğunu, zira Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü Arabuluculuk Daire Başkanlığı tarafından yayınlanan “Ticari Uyuşmazlıklarda Dava Şartı Arabuluculuk ” kitabında da istirdat davasının dava şartı olduğu belirtildiğini, ” …cebrî icra tehdidi altında ödemek zorunda kaldığı paranın geri verilmesi için açabildiği istirdat (geri alma) davasında ….uyuşmazlığın dava şartı olarak arabuluculuk kapsamında olması hâlinde, dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin hükümler uygulanır.” Sayın Mahkemeniz huzurunda görülen ve davacı yanca ikame edilen istirdat davası da TTK 5/a maddesi kapsamında arabulucuya başvuru zorunluluğuna tabi olup, davacı tarafça işbu şart yerine getirilmediğinden davanın usuleden reddi gerekmekte ve talep edilmekte olduğunu, işbu dava 01.11.2022 tarihinde ikame edildiğini, akabinde 04.11.2022 tarihinde davalı tarafça arabuluculuğa başvuru yapıldığını, taraflar arasında anlaşma sağlandığını, davacı tarafın işbu dava dosyasına göndermiş olduğu talebinde de taraflar arasında anlaşmanın arabuluculuk yoluyla sağlandığı belirtilerek yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığı bildirildiğini, huzurdaki davaya müvekkilinin sebebiyet vermediğini, taraflar arasında yapılan arabuluculuk anlaşması gereği olarak karar verilmesine yer olmadığına ilişkin karar verilmesini talep ettiğini, taraflar arasında gerçekleşen arabuluculuk anlaşması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesine, gerek davacının talep dilekçesi gerekse dava şartı arabuluculuğa sonradan başvurularak taraflar arasında anlaşma yapılmış olduğu göz önüne alındığında yargılama giderleri ve vekalet ücretinden müvekkilinin sorumlu tutulmamasına karar verilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava;… 8. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasına davacı tarafından ödenen bedellerin istirdatı istemine ilişkindir.
Dava konusu icra dosyası celp edilmiş, … 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … sayılı dosyaları celp edilmiş, … 3. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası celp edilmiştir.
Dava konusu … 8. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçluya karşı 14.429,14 TL asıl ve toplam alacak üzerinden 01/06/2009 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili uyaptan sunduğu 06/12/2022 tarihli dilekçesi ile, huzurda görülmekte olan istirdat davasına konu borcun ödenmiş olduğu, davanın konusuz kalmış olduğu, davalı taraftan yargılama gideri, vekalet ücreti talepleri olmadığını bildirerek, konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmiştir.
Somut olayda, davanın zorunlu arabuluculuğa başvurulmadan açıldığı, mahkememizce davacı vekiline arabuluculuk son tutanağının sunulması bakımından yapılan ihtarat üzerine arabulkuculuğa başvurulduğu, tarafların arabululucuk anlaşmasında anlaştıkları, taraf vekillerinin dosyamıza sundukları dilekçeleri ile bu durumu teyit ettikleri anlaşılmıştır.
Dava her ne kadar zorunlu arabuluculuğa tabi davalardan olsa ve dava açılmadan arabuluculağa başvurulmadığı anlaşılsa da, bu eksikliğin sonradan giderildiği anlaşıldığından davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmeyerek esası hakkında değerlendirme yapılmıştır.
Tarafların arabuluculuk aşamasında sulh olduğu, dava konusu borcun ödenmiş olduğu anlaşıldığından davanın konusuz kaldığı değerlendirilmiş ve bu kapsamda davanın konusuz kalması nedeniyle esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Dava açıldıktan sonra zorunlu arabuluculuğa başvurulduğundan, arabululucuk görüşmelerinin anlaşma ile sonuçlanması bu kapsamda davanın açılmasına davalı tarafın sebebiyet vermediği anlaşılmakla, davacı vekilince de yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığı bildirilmekle, yargılama giderleri davacı taraf üzerinde bırakılmış, ayrıca davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemiştir.
Tüm bu nedenler ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın konusuz kalması nedeniyle esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi gereğince, taraflarca yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası yatıran tarafa iadesine,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00-TL arabuluculuk giderinin, davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Dair; tarafların yokluğunda HMK’nun 341/2 vd. maddeleri uyarınca; miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi.09/12/2022

Katip …
 e-imzalıdır

Hakim …
 e-imzalıdır