Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/713 E. 2023/120 K. 15.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ
ESAS NO : 2022/713 Esas
KARAR NO : 2023/120

DAVA : Finansal Kiralama Sözleşmesinin Feshi ve Alacak
DAVA TARİHİ : 12/02/2009
KARAR TARİHİ : 15/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Finansal Kiralama Sözleşmesinin Feshi ve Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalılardan kiracı … arasında Bafra …Noterliği’nde 27.02.2008 tarihli ve …yevmiye numaralı finansal kiralama sözleşmesi imzalandığını, diğer iki davalı … ve …’in sözleşme’yi kefil olarak imzaladıklarını, sözleşme konusu taşınır malların davalılardan … San. Tic. Ltd. Şti.’den bizzat kiracı tarafından alındığını, yasa gereği fatura ve irsaliyenin müvekkili adına tanzim edildiğini, davalılardan satıcı şirketin finansal kiralama sözleşmesi görünümünde onlarca kişiyle anlaşarak ve yönlendirerek yasaya aykırı işlemler yaptığını, satıldığı iddia edilen malların kiracılara teslim edilmediğini ve/veya başka mal teslim edildiğini ya da eksik mal teslim edildiğini, davalıların birlikte hareket ederek yasanın men ettiği eylemi gerçekleştirdiklerini, müvekkili davacının davalılara Beyoğlu …Noterliği’nden gönderdiği 09.01.2009 tarihli ve …yevmiye numaralı ihtarname ile sözleşmeyi feshettiğini, kiralama konusu malların iadesini, ödenmeyen ve ileride ödenmesi gereken kira paralarının tahsilini talep ettiğini, ihtarnamenin davalılardan satıcı şirkete tebliğ edilemediğini, diğer davalılara ise 15.01.2009 ve 19.01.2009 tarihlerinde tebliğ edildiğini, müvekkili şirket yetkililerinin 23.06.2008 tarihinde Bafra’ya giderek fınansal kiralama konusu malların tespitini yaptıklarını ve bu çalışmalar sırasında 39 adet finansal kiralama konusu malın ancak 10 adedinin tespit edilebildiğini, kalan 29 adet finansal kiralama konusu malın bulunmadığının saptandığını, 24.06.2008 günü yapılan tespitte ise, satıcı tarafından kiracıya teslim edilen sözleşme konusu … plakalı … traktörün kiracının adresinde bulunmadığının tutanakla tespit edildiğini, kiracının Bafra …Noterliği’nden gönderdiği 20.01.2009 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamede balya makinasının kendisine teslim edilmediğini ibeyanla, Sözleşme’nin FKK.m.23/2 uyarınca feshine, sözleşme konusu 2008 model … marka, 5190 balya makinası ile … plakalı, … şasi numaralı, 2008 model … traktörün davalılardan Kiracı’dan alınıp müvekkiline teslimine, teslim edilemediği takdirde bedelinin faizi ile birlikte tahsiline, 52.575,04 Euro kira bedelinin %30 faizi ile birlikte, 7.131,71 TL’nin %126 faizi ile birlikte ve %18 KDV karşılığı 21.124,90 TL’nin %126 faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesine, faizin dava tarihinden itibaren yürütülmesine ve Sözleşme konusu malların müvekkiline tedbiren teslimine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı … ve … 12.03.2009 havale tarihli cevap dilekçelerinde; Bafra mahkemeleri yetkili olduğundan davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, dava konusu finansal kiralama sözleşmesine konu malların kiracıya teslim edilmediğini, sözleşmeden kaynaklanan malların teslimi borcunu gereği gibi yerine getirmeyen davacının kendilerinden hiçbir talepte bulunamayacağını, davacı yanca ileri sürülen muvazaa iddiasının gerçeği yansıtmadığını, davacının basiretli bir tacir gibi davranmadığını belirterek davanın usul ve esas yönünden reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … Ltd. Şti. vekili süresinden sonra sunulan 06.02.2012 tarihli cevap dilekçesinde; davacı şirketin basiretli tacir gibi davranmadığını, müvekkili şirketi muvazaalı işlem yapmakla itham ettiğini, davacı taleplerinin zamanaşımına uğradığını, bu hususu ıslahen ileri sürdüklerini, müvekkili şirketin parayı almadığını ve malların kendisinde bulunmadığını, kendisine hiçbir şekilde gelmeyen ve hiçbir zaman kendisinde bulunmayan mallar için yapılan taleplerin yerinde olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … usulüne uygun yapılan tebligata rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, finansal kiralama sözleşmesinin feshi ve alacak istemine ilişkindir.
Uyuşmazlık, 02049 nolu ve 27.02.2008 tarihli Finansal Kiralama Sözleşmesinin muvazaalı olarak düzenlenip düzenlenmediği, sözleşmenin feshinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı noktasında toplanmaktadır.
Mahkememizce verilen (Kapatılan İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin) 19.03.2013 tarihli ve … esas, … karar sayılı kararı ile; davalılardan kiracı ile kefillerin adları ve imzaları bulunan tesellüm belgesi, altında teslim alan olarak kiracı davalı …’nın adı ve imzası bulunan 27.02.2008 ve 17.03.2008 tarihli iki adet irsaliyeli fatura göz önüne alındığında sözleşmeye konu malların satıcı tarafından kiracıya teslim edildiğinin anlaşıldığı, davalı satıcı şirketin çok sayıda kiracı ile birlikte finansal kiralama sözleşmesi imzalanması için işbirliği içerisinde hareket ettiği, gerçekte davalı satıcı şirketin malları aldığı üretici firma olan dava dışı …A.Ş.’nin uzun bir süredir mali açıdan sıkıntılı bir süreçte olduğu ve mal üretim ve tesliminde sorunlar yaşandığı da bilinerek işlem başlatıldığı, mal teslimlerinin yapılmadığı iddia edilirken diğer taraftan çok sayıda sözleşmelerin imzalandığı gibi yine bir taraftan da ödeme planına göre ilk ödemelerin gerçekleştirildiği, böylelikle davacı … şirketinden de malların bedellerinin tahsil edilmesinin temin edildiği, bu hususların küçük bir muhitte ve çok sayıda ve aynı ekonomik alanda tarımsal faaliyet içerisinde bulunan kiracı tarafından bilinmediğini kabul etmenin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, öte yandan davacı … şirketinin, davalı satıcı şirketle geçmişten bu yana finansal kiralama konusu malların satışı yönünde devam edegelen ticari ilişkisi ve bu kapsamda düzenlenen çok sayıda sözleşme ilişkisinin varlığı sonrasında, dava konusu sözleşmeler yönünden de, malların kiracıya teslimine dair imzalı belgelerin varlığı karşısında, davacı şirketten başkaca bir araştırma yapması ve bu yönüyle davacı şirkete müterafik kusur atfı mümkün görülmediği, sözleşmeye devam etmesi kendisi için çekilmez hâle gelen davacı şirketin sözleşmeyi haklı nedenle feshettiği, davalılar kiracı ve kefillerden feshe ve Finansal Kiralama Kanunu’nun 25. maddesine dayanarak kira bedellerini talep edebileceği, ayrıca satım konusu mallar kendisine teslim edilmediği için satıcı ile arasındaki satım sözleşmesinden dönerek ödediği iki semenin dava tarihindeki karşılığının iadesini tüm davalılardan müteselsilen talep edebileceği gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne, davacı ile kiracı arasındaki finansal kiralama sözleşmesinin davacı tarafından haklı olarak feshedilmiş olduğunun tespiti ile; sözleşme konusu malların davalı kiracı ve davalı satıcıdan alınarak davacıya verilmesine, aynen iade mümkün olmadığı taktirde dava tarihindeki değeri olan 74.728,00TL’nin tüm davalılardan ve dava tarihinden itibaren %126 oranında işleyecek faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, kira bedelinden kaynaklanan (KDV dahil) 66.052,39 Euro alacağın dava tarihinden itibaren %30 oranında işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir. Davalılar …, … ve … vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
Yargıtay 19. Hukuk Dairesince 20.11.2013 tarihli ve 2013/14067 esas, 2013/18572 karar sayılı kararı ile; “…Mahkemece toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları doğrultusunda, davalılardan kiracı ile kefillerin adları ve imzaları bulunan tesellüm belgesi altında teslim alan olarak kiracı davalı …’nın adı ve imzası bulunan 27.02.2008 ve 17.03.2008 tarihli iki adet irsaliyeli fatura göz önüne alındığında sözleşmeye konu malların satıcı tarafından kiracıya teslim edildiğinin anlaşıldığı, davalı satıcı şirketin çok sayıda kiracı ile birlikte finansal kiralama sözleşmesi imzalanması için işbirliği içerisinde hareket ettiği, gerçekte satıcı davalı şirketin malları aldığı üretici firma olan dava dışı … A.Ş.’nin uzun bir süredir mali açıdan sıkıntılı bir süreçte olduğu ve mal üretim ve tesliminde sorunlar yaşandığı da bilinerek işlem başlatıldığı, mal teslimlerinin yapılmadığı iddia edilirken diğer taraftan çok sayıda sözleşmelerin imzalandığı gibi yine bir taraftan da ödeme planına göre ilk ödemelerin gerçekleştirildiği, böylelikle davacı … şirketinden de malların bedellerinin tahsil edilmesinin temin edildiği, bu hususların küçük bir muhitte ve çok sayıda ve aynı ekonomik alanda tarımsal faaliyet içerisinde bulunan kiracı tarafından bilinmediğini kabul etmenin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, öte yandan davacı … şirketinin, davalı satıcı şirketle geçmişten bu yana finansal kiralama konusu malların satışı yönünde devam edegelen ticari ilişkisi ve bu kapsamda düzenlenen çok sayıda sözleşme ilişkisinin varlığı sonrasında, dava konusu sözleşmeler yönünden de, malların kiracıya teslimine dair imzalı belgelerin varlığı karşısında, davacı şirketten başkaca bir araştırma yapması ve bu yönüyle davacı şirkete müterafik kusur atfı mümkün görülmediği, sözleşmeye devam etmesi kendisi için çekilmez hâle gelen davacı şirketin, sözleşmeyi haklı nedenle feshettiği, davalılar kiracı ve kefillerden feshe ve FKK. 25. maddesine dayanarak kira bedellerini talep edebileceği, ayrıca satım konusu mallar kendisine teslim edilmediği için satıcı ile arasındaki satım sözleşmesinden dönerek ödediği iki semenin dava tarihindeki karşılığının iadesini tüm davalılardan müteselsilen talep edebileceği gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne, davacı ile kiracı arasındaki finansal kiralama sözleşmesinin davacı tarafından haklı olarak feshedilmiş olduğunun tespiti ile; sözleşme konusu malların davalı kiracı ve davalı satıcıdan alınarak davacıya verilmesine, aynen iade mümkün olmadığı taktirde dava tarihindeki değeri olan 74.728,00TL’nin tüm davalılardan ve dava tarihinden itibaren %126 oranında işleyecek faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, kira bedelinden kaynaklanan (KDV dahil) 66.052,39 Euro alacağın dava tarihinden itibaren %30 oranında işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm davalılar …, … ve … vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı yanca finansal kiralama sözleşmesi gereğince, kiracıya teslim edilmesi gereken menkullerin satıcı firma tarafından teslim edilmediği hâlde teslim yapılmış gibi gösterilerek davalıların birlikte muvazaaya dayalı işlemler yaptığı ileri sürülmüş, davalı kiracı ve kefiller muvazaanın söz konusu olmadığını, sözleşme konusu menkullerin tesliminin yapılmadığını, sözleşmenin feshinin haklı nedene dayanmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Dava dosyası içinde bulunan imzaları inkâr edilmeyen noter huzurunda alınmış teslim tesellüm belgesi ve teslim alan imzalı irsaliyeli faturalar göz önüne alındığında sözleşmeye konu menkullerin kiracıya tesliminin gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Bunun aksi ancak yazılı delillerle kanıtlanabilir. Bu durumda mahkemece, sözleşmede yazılı kira bedellerinin aksatıldığı iddia edilmediğine göre sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğinin kabulünü gerektiren sebeplerin neler olduğu karar yerinde gösterilmeden eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir…” gerekçesiyle karar bozulmuş, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Mahkememizce 02.12.2014 tarihli ve …esas … karar sayılı kararı ile; önceki gerekçelere ilave olarak davacı … şirketinin davalılara gönderdiği Beyoğlu … Noterliğinin 09.01.2009 tarihli ve …yevmiye sayılı ihtarnamesinde satıcı ve kiracının sözleşmeye aykırı hareket ettiklerini belirterek sözleşmeyi fesih iradesini karşı tarafa bildirdiği, ayrıca kiralanan malların iadesi ile ödenmeyen ve ilerde ödenmesi gereken kira paralarının da ödenmesinin talep edildiği, dava dilekçesinde de bu hususlara yer verilip malın iadesi, iade mümkün olmadığı takdirde malın bedeli ve kira bedelinden kaynaklanan alacağın tahsilinin talep edildiği, mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda da ödenmeyen ve ödenmesi gereken kira alacaklarının tespit edildiği, bu durumda bozma ilamında yer verilen (sözleşmede yazılı kira bedellerinin aksatıldığı iddia edilmediğine göre) şeklinde ifade edilen gerekçenin dosya kapsamına uygun düşmediği, açıklanan bu durumuna göre; davacının imzalanan finansal kiralama sözleşmesi kapsamında toplam kira alacağının KDV dâhil 68.816,07 Euro olduğu, davalı kiracının ilk kira taksitini süresinde (06.03.2008) 11.373,00 Euro olarak ödediği, davacının sözleşmenin feshine ilişkin gönderdiği 09.01.2009 tarihli ihtarname tarihi itibariyle kiracıdan muaccel alacağının (KDV hariç 48.683,58 Euro) KDV dâhil 57.443,07 Euro olduğu, davacının, muaccel olan alacağa ilişkin fatura düzenlemek şartıyla dava tarihi itibariyle 57.443,07 Euro talep edebileceği, davacı kiralayanın, 2008 model … 5190 marka Balya Makinası için satıcıya ödediği 52.380,00TL’nin dava tarihindeki karşılığı 47.360,00TL, 2008 model… marka traktör için satıcıya ödediği 30.240,00TL’nin dava tarihindeki karşılığı 27.468,00 olup, bu durumda dava tarihi itibariyle toplam (47.360,00 + 27.468,00 =) 74.828,00TL olacağı, tüm bu delillere nazaran sözleşmeye devam etmesi kendisi için çekilmez hâle gelen davacı … şirketinin, sözleşmeyi 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu’nun (FFK) 23/2 maddesine uygun olarak feshettiği ve davalılardan kiracı ile kefillerden feshe ve FKK’nın 25.maddeye dayanarak kira bedelleri toplamı olarak 138.485,44TL karşılığı olarak (2.0966TL kur üzerinden) KDV dâhil 66.052,39 Euro talep edebileceği, ayrıca satım konusu mallar kendisine teslim edilmediği için satıcı ile arasındaki satım sözleşmesinden dönerek ödediği iki semenin dava tarihindeki karşılığı olan toplam 74.828,00TL’nin kendisine iadesini tüm davalılardan müteselsilen talep edebileceği, davacı tarafın dava dilekçesinde yer verdiği üzere, kira bedellerinin ödenmediği sabit olup, aksine bir savunma ve delilde sunulmadığı gibi, bilirkişi raporu ile de bu hususun tespit edildiği gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir.
Direnme kararı süresi içinde davalılar …, … ve … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 09/02/2017 tarihli ve 2016/20493 esas, 2017/979 karar sayılı ilamı ile; “6100 sayılı HMK’ya 6763 Sayılı Kanun’un 45. maddesi ile eklenen Geçici 4. madde hükmü gereğince Dairemizce yeniden yapılan inceleme sonucunda Dairemizin bozma kararının usul ve kanuna uygun olduğu anlaşıldığından direnme kararına ilişkin dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. ” ilamı ile dosyayı Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna göndermiştir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06/02/2020 tarihli ve 2017/19-1647 esas, 2020/88 karar sayılı ilamı ile; “… 26. Açıklanan bu durum gözetildiğinde sözleşme konusu makinelerin satıcı tarafından üreticiden hiç teslim alınmadığı gibi alıcıyada teslim edilmediği anlaşıldığından, düzenlenen teslim belgelerinin muvazaalı olduğu görülmektedir.Bu muvazaa sonucu akdin çekilmez hâle gelmesi nedeniyle davacı taraf sözleşmeyi fesihte haklıdır. Eş söyleyişle bu durum mülga 3226 sayılı FFK’nın 23/2. maddesine aykırılık teşkil ettiğinden haklı nedenle akdin sonlandırılması hem sözleşmeye hem de Kanun’a uygun olup, mahkemenin bu yöndeki kabulü yerindedir.
27. Ne var ki, sözleşmenin tüm taraflar yönünden ne şekilde bağlayıcı olduğu ve tarafların mali yükümlülüklerinin nelerden ibaret olduğu ve işin esasına yönelik olan diğer incelemeler yapılmadığından dosyanın Özel Daireye gönderilmesi gerekmektedir.” şeklindeki gerekçeyle dosyanın Yargıtay (Kapatılan)19. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiş, …, … ve … vekili tarafından yapılan karar düzeltme istemleri de reddolunmuştur.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 02/06/2022 tarihli ve 2021/7527 esas, 2022/4388 karar sayılı ilamı ile; “1- Dava, finansal kiralama sözleşmesinin feshi, sözleşmeye konu balya makinası ile traktörün kiracı davalıdan alınarak davacıya teslimi, teslimin mümkün olmaması durumunda bedelinin, ayrıca ödenmeyen kira alacağı 52.575,04 Euro’nun faizi ve KDV’si ile (138.485,44 TL karşılığı) davalılardan tahsili istemine ilişkindir.
492 sayılı Harçlar Yasası’nın 15. maddesinde yargı harçlarının (1) sayılı tarifede yazılı işlemlerden değer ölçüsüne göre nisbi esas üzerinden alınacağı, Yasa’nın 16/2 maddesinde değer tayini mümkün olan hallerde dava dilekçesinde değer gösterilmesinin mecburi olduğu, gösterilmemişse davacıya tespit ettirileceği, tespitten kaçınma halinde dava dilekçesinin muameleye konulmayacağı, Yasa’nın 16/3 maddesinde noksan tespit edilen değerler hakkında 30. madde hükmünün uygulanacağı, Yasa’nın 28/1-a maddesinde karar ve ilam harçlarının dörtte birinin peşin, geri kalanının kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde ödeneceği, Yasa’nın 30. maddesinde de, muhakeme sırasında tespit olunan değerin dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğunun anlaşılması durumunda yalnız o celse için muhakemeye devam olunacağı, takip eden celseye kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmayacağı, HMK 150 maddesinde gösterilen süre içinde dosyanın muameleye konulmasının noksan olan harcın ödenmesine bağlı olduğu düzenlenmiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile aynen iade mümkün olmadığından sözleşmeye konu malların bedeli 74.728,00 TL’nin davalılardan %126 oranında işleyecek faizi, kira bedelinden kaynaklanan KDV dahil 66.052,39 Euro alacağın %30 faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmiştir.
Dava dilekçesinde ödenmeyen kira alacağı tutarı (138.485,44 TL) üzerinden peşin harç yatırılmakla birlikte sözleşmenin feshi ve aynen iade veya traktör ile balya makinasının bedelinin tazmini yönünden dava dilekçesinde değer gösterilmediği gibi peşin harç da yatırılmış değildir.
Bu halde, açıklanan yasal düzenlemeler gereğince, sözleşmenin feshi, traktör ve balya makinasının iadesi veya bedelinin tahsili istemi yönünden davacı vekiline dava değerini bildirmesi, bu değer üzerinden eksik peşin harç ikmal etmesi, harcın ikmali halinde yargılamaya devam edilerek uyuşmazlığın esası hakkında hüküm kurulması, harcın ikmal edilmemesi durumunda ise HMK 150 maddesi gereğince işlem tesisi gerekirken Yasa hükümlerinin gözardı edilmesi suretiyle peşin harcı yatırılmayan sözleşmenin feshi, bedelin tahsili konusunda yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2- 1 nolu bozma nedenine göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle kararın re’sen BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına,” ilamı ile bozularak, işbu esası almış ve yargılamaya devam olunmuştur.
Yargıtay bozma ilamı üzerine oluşturulan tensip zaptı taraflara tebliğ edilmiştir.
Davacı vekili tarafından Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda harca esas dava değeri bildirilmiş, bildirilen değer üzerinden eksik harç yatırılmış ve bozma ilamına uyulması talep edilmiştir.
Mahkememizce usul ve yasaya uygun bulunan Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 02/06/2022 tarihli ve 2021/7527 esas, 2022/4388 karar sayılı ilamına uyulmasına karar verilmiş ve bozma ilamındaki eksiklikler davacı yanca ikmal edildiğinden, bozma şekline göre davanın kısmen kabulü ile; davacı ile kiracı arasındaki Finansal Kiralama Sözleşmesinin davacı tarafından haklı olarak feshedilmiş olduğunun tesbiti ile; sözleşme konusu malların davalı kiracı ve davalı satıcıdan alınarak davacıya verilmesine, aynen iade mümkün olmadığı taktirde dava tarihindeki değeri olan 74.728,00 TL’nin tüm davalılardan ve dava tarihinden itibaren %126 oranında işleyecek faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, kira bedelinden kaynaklanan (KDV dahil) 66.052,39 Euro alacağın dava tarihinden itibaren %30 oranında işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kısmen kabulü ile;
1-Davacı ile kiracı arasındaki Finansal Kiralama Sözleşmesinin davacı tarafından haklı olarak feshedilmiş olduğunun tesbiti ile; sözleşme konusu malların davalı kiracı ve davalı satıcıdan alınarak davacıya verilmesine, aynen iade mümkün olmadığı taktirde dava tarihindeki değeri olan 74.728,00 TL’nin tüm davalılardan ve dava tarihinden itibaren %126 oranında işleyecek faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Kira bedelinden kaynaklanan (KDV dahil) 66.052,39 Euro alacağın dava tarihinden itibaren %30 oranında işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Mahkememizce verilen 17.02.2009 tarihli tedbir kararının HMK 397/2. maddesi uyarınca hüküm kesinleşinceye kadar devamına,
5/a-Finansal kiralama sözleşmesine konu malların iadesi talebi yönüyle (Hüküm 1.madde yönüyle) alınması gereken 5.104,67-TL nispi karar ve ilam harcından tamamlama harcı olarak yatan ‭1.415,00-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 3.689,67-TL harcın davalı kiracı … ve davalı satıcı … San. Tic. Ltd. Şti.’nden müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından tamamlama harcı olarak yatırılan ve karar ve ilam harcına mahsup edilen 1.415‬,00-TL’nin davalı kiracı … ve davalı satıcı … San. Tic. Ltd. Şti.’nden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5/b-Alacak talebi yönüyle (Hüküm 2.madde yönüyle) alınması gereken 9.459,94-TL nispi karar ve ilam harcından peşin olarak yatan 1.869,60-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 7.590,34-TL harcın (tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından peşin olarak yatırılan ve karar ve ilam harcına mahsup edilen 1.869,60-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacının yaptığı ilk masraf ‭‭15,60 TL, bilirkişi ücreti 1.050,00 TL, posta gideri 497,60 TL olmak üzere toplam ‭‭1.563,2‬‬0 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7/a-Finansal kiralama sözleşmesine konu malların iadesi talebi yönüyle (Hüküm 1. Madde yönüyle) Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 11.956,48-TL ücreti vekaletin davalı kiracı … ve davalı satıcı … San. Tic. Ltd. Şti.’nden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7/b-Alacak talebi yönüyle (Hüküm 2. Madde yönüyle) Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 21.772,81-TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin taktiren üzerlerinde bırakılmasına,
9-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
10-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe çıkartılmasına,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük yasal süre içerisinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.15/02/2023

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .