Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/640 E. 2023/273 K. 29.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/640 Esas
KARAR NO :2023/273 Karar

DAVA:Ticari Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan Davalar (Alacak)
DAVA TARİHİ:30/09/2022
KARAR TARİHİ:29/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesi özetle; müvekkilinin 14/06/2021 tarihinde … görevlisi olarak tanıtan biri tarafından arandığını, akabinde kendisine şifre ya da onay vermediği halde internet /cep şubesine 3.kişiler tarafından girilerek kredi kartından 25.000-TL ve nakit avans şeklinde 24.638-TL olmak üzere toplam 49.638-TL para çekildiğini ve 3.kişilere EFT yapıldığını, müvekkilinin bu miktarı bankaya ödemek zorunda kaldığını, olayla ilgili … CBS’nin 2021/… soruşturma sayılı dosyası üzerinden şikayet başvurusu yapıldığını ve soruşturmanın halen devam ettiğini, bankanın olayla ilgili ağır kusurunun bulunduğunu, müvekkilinin ilgili kredi kartının şifresini dahi oluşturmamışken hesaplarına girilerek doğrulama işlemlerinin yapılmasında bankanın kusuru bulunduğunu belirterek, açıklanan nedenlerle; davanın kabulü ile müvekkilinin bankaya ödemek zorunda kaldığı 49.638-TL’nin 15/06/2021 tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte tahsiline , yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; usul yönünden husumet itirazında bulunmuş, esasa ilişkin olarak da; davacının özen ve muhafaza yükümlülüğünü yerine getirmediğini, bilişim sistemleri aracı kullanılarak yapılan dolandırıcılık suçunda müvekkiline kusur yüklenemeyeceğini, müvekkili gerekli tüm özen yükümlülüğünü gösterdiği gibi, gerekli tüm önlemleri de aldığını, müvekkili bankanın sistemine haricen girilmesinin mümkün olmadığını belirterek; davanın usulden ve esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE SONUÇ:
Dosyamızda delil olarak; dava dilekçesi ve ekleri, cevap dilekçesi ve ekleri, cevabi yazı içerikleri, Temel Bankacılık Hizmetleri Sözleşmesi sureti, … CBS’nin 2021/… soruşturma sayılı dosyasının Uyap mündericatı ve tüm dosya kapsamı bulunmaktadır.
Dava, davacıya ait davalı banka nezdinde bulunan bireysel hesabından ve kredi kartından bilgisi ve onayı dışında çekilen paranın tahsili istemine ilişkindir.
28.11.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/1-k maddesinde tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi ve 3/1-l maddesinde tüketici işlemi de; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek ve tüzel kişiler ile tüketici arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem olarak tanımlanmıştır.
Aynı Kanun’un 73/1. maddesinde; tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda Tüketici Mahkemeleri görevli kılınmıştır.
Yine, 6502 sayılı Kanun 83/2. maddesine göre; taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasına ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği düzenlenmiş bulunmaktadır.
Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
Mahkememizde açılan davanın, davacıya ait davalı banka nezdinde bulunan bireysel hesabından ve kredi kartından bilgisi ve onayı dışında çekilen paranın tahsili istemine ilişkin olduğu, davanın dayanağının, davacının bireysel hesabından ve kredi kartından bilgisi ve onayı dışında çekilen paranın tahsiline ilişkin olduğu, bu kapsamda davalı bankadan ilgili döneme ilişkin hesap hareketleri ve davacıyla yapılan sözleşme örneğinin celp edildiği, sözleşme örneği incelendiğinde de; sözleşmenin Temel Bankacılık Hizmetleri Sözleşmesi olduğu, ayrıca gönderilen sözleşmede kullanılan hesabın ticari olduğuna yönelik bir kararlaştırma bulunmadığı gibi davacının da dosyamız arasına celp ticaret sicil kayıtları incelendiğinde tacir kaydının bulunmadığı, ayrıca İstanbul Esnaf ve Sanatkarlar Odasından celp olunan kayıtlar incelendiğinde de davacının 34-782404 sicil numarası ile İstanbul Otomobilciler Esnaf Odası’na kayıt olduğu ve kaydının halen devam ettiği ve ayrıca davanın mahiyeti gereği de TTK’da düzenlenen Mutlak Ticari davalardan da sayılamayacağı, bu haliyle de HMK’nın 1. ve 2. maddeleri, 6102 sayılı TTK’nın 4. ve 5. maddeleri ile 6502 sayılı Kanunun 3, 49, 73, ve 83. Maddelerinin birlikte değerlendirilmesi sonucu görevli mahkemenin Tüketici Mahkemeleri olduğu, mahkemenin görevine ilişkin dava şartının, davanın her aşamasında re’sen dikkate alınmasının zorunlu olduğu anlaşıldığından, açılan davanın mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK 114/1-c ve 115/2. maddesi uyarınca görev yönünden usulden reddine karar verilerek, aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, davanın HMK 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca görev yönünden USULDEN REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın görevli olan İSTANBUL TÜKETİCİ MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK’nun 331 md.’si uyarınca, Harç, yargılama gideri ve gider avansının görevli mahkemece DEĞERLENDİRİLMESİNE,
4-Davaya başka bir mahkemede devam edilmediği takdirde talep üzerine harç yargılama gideri ve gider avansı konusunda mahkememizce karar OLUŞTURULMASINA,
4-HMK 20. maddesi gereğince; karar tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde görevli mahkemeye gönderilmesi talebinde bulunulmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
Dair; tarafların yokluğunda HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 29.03.2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır