Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/606 Esas
KARAR NO:2023/865
DAVA:Menfi Tespit ve İstirdat (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:18/09/2022
KARAR TARİHİ:15/11/2023
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit ve İstirdat (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına ilişkin olarak takibe konu edilen ve müvekkil şirketi tarafından keşide edilen çekin kargoda taşındığı esnada çalındığını, çekin müvekkili ile hamil … Ltd. Şti. ile aralarında ticari ilişki nedeni ile bir borcun ifasına ilişkin olarak keşide edildiğini, çekin çalınması karşısında hamil olan şirket tarafından … … Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile çekin iptaline ilişkin dava açıldığı ve ödeme yasağı kararı verildiğini, çek hakkında ödeme yasağı olmasına rağmen icra takibine konu edildiğini , müvekkil şirket hakkında ihtiyati haciz kararının uygulanması halinde bankalar nezdinde ticari itibarının zedeleneceğini, yapılan işlemin haksız olması nedeniyle icra takibinin teminatsız olarak durdurulmasına karar verilmesini mahkeme aksi kanaatte ise taktir edilecek teminat karşılığında …. İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyasındaki takibin tedbiren durdurulmasına, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, keşidecisi … ve Dış Tic. Ltd. Şti. … Bankası … Şubesine ait, … çek seri nolu, 80.000TL bedelli çekin bedelsiz olduğunun tespitine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava konusu çekin keşidecisi olup çekteki imzasına bir itirazı olmadığını, çekin lehtarı olan davadışı … şirketine gönderildiğinin anlaşıldığını, davacının hem çekteki imzasını hem de çekteki borç ilişkisini kabul etmiş olduğunu, davacının çekten dolayı müvekkiline karşı sorumlu olduğunu, davadışı … şirketinin çekin iptali için … … … esas sayılı dosyası ile çek iptali davası açtığını, işbu davada ödeme yasağı konulduğunu, davada ödeme yasağı verilmiş olmasının çekin icra takibine konu edilmesine engel teşkil etmeyeceği gibi müvekkilinin de kötü niyetli olduğunu göstermediğini, davacı tarafça menfi tespit dışında çekin istirdatının talep edildiğinin ancak TTK 792 maddesi ile çek elinden rızası dışında çıkan kişinin çekin istirdatını isteyebileceğinin belirtildiğini, bu durumda davacının çekin keşidesici olup çeki çaldıran kişinin davacı olmadığından çekin istirdatını istemeyeceğini, çek iptali davası açanın da davacı olmadığını, bu nedenle davacının aktif husumet ehliyeti olmadığını, kaybolan çek başlıklı TTK ‘nın 792 maddesi gereği davacının çeki iktisap anında kötü niyetli ve ağır kusurlu olduğunu ispat etmesi gerektiğini, müvekkilinin çeki iktisap anında çekin çalıntı olduğuna dair bir bilgisi bulunmadığı gibi davacı tarafça buna ilişkin somut bir delil ibraz edilmediğin, bu nedenle davanın reddine, davacının %20den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep v e beyan etmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takibe ve dayanak 80.000,00 TL bedelli çek nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının ve bu bağlamda bedelsizlik iddiasına dayalı menfi tespit ve çek istirdatı istemlerine ilişkindir.
Dava konusu takip dosyasının uyap kayıtları celbedilmiştir. …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde, davalı alacaklı tarafından davacı borçludan 88.757,81TL alacağın tahsili talebinde bulunulduğu görülmüştür.
Uyuşmazlık konusu çek incelendiğinde; … Bankası … Şubesine ait, … çek seri no, 31/08/2022 keşide tarih ve 80.000TL bedelli olduğu, çekin keşidecisinin … Ve Dış Tic. Ltd. Şti., lehtar ve ilk cirantasının dava dışı … Ltd. Şti, sırayla ciranta silsilesinin … Tekstil San. Ve Tic. Ltd. Şti. , … ve son cirantasının da davalı …olduğu anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık konusu çek ile ilgili olarak dava dışı … Ltd. Şti. tarafından çekin zayi olduğundan bahisle … … Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile açılan davanın yargılama sürecinde çekin üçüncü kişi davalı …tarafından ibraz edilmesi nedeniyle dava dışı … Ltd. Şti.’ne süre verildiği görülmüştür.
Yine uyuşmazlık konusu çek hakkında … CBS’ye dava dışı … Ltd. Şti. tarafından aralarında davalının da bulunduğu kişi ve şirket yetkilileri hakkında şikayette bulunulduğu, soruşturma evrakının incelenmesinde çekin nasıl ele geçirildiği hususunun anlaşılamadığı soruşturmanın karar tarihi itibari ile devam ettiği görülmüştür.
Yine dosya arasında bulunan …. İcra Hukuk mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde davacısının dava dışı … Ltd. Şti., davalının ise iş bu davada da davalı konumunda olan …olduğu, davanın çekteki imzanın davacı dava dışı … Ltd. Şti. yetkilisine ait olmadığından bahisle imzaya itiraz davası olduğu, davalının; imzanın davacı şirket yetkilisine ait olmadığı yönünde beyanı üzerine mahkemece ….İcra müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında dava dışı davacı borçlu (… Ltd. Şti.) yönünden başlatılan takibin durdurulmasına karar verilmiştir.
Her ne kadar davalı tarafından cevap dilekçesinde, davacının iş bu davayı açmakta aktif husumet ehliyeti bulunmadığı yönünde itirazda bulunulmuş ise de, istirdat davası niteliği itibarı ile sebepsiz zenginleşme iddiasına dayanan bir eda davası olup İİK 72/7 maddesinde düzenlendiğinden, davanın icra takibine dayanması dava şartı olduğu, davacının hakkında yapılan icra takibinde borçlu olarak gösterildiği, bununla birlikte, 6100 Sayılı HMK 106. Maddesinde tespit davası yoluyla, mahkemeden bir hakkın veya hukuki ilişkinin varlığının ya da yokluğunun tespitinin talep edilebileceğinin düzenlendiği yine 6098 Sayılı BK’nın 77 ve devamı maddelerinde haklı bir neden olmaksızın, bir başkasının mal varlığından ya da emeğinden zenginleşen kimsenin bu zenginleşmeyi iade etmekle yükümlü olduğu düzenlenmiştir.
Açıklanan yasal düzenlemeler kapsamında davacı tarafından genel hükümlere dayanarak, alacaklı aleyhine menfi tespit ile, davalı alacaklının sebepsiz zenginleşme iddiasına dayalı olarak elinde bulunan çekin geri verilmesine ilişkin dava açılabileceğinin anlaşılması nedeniyle davacının aktif husumet ehliyeti bulunduğuna mahkememizce kanaat getirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde,
Çeklerdeki ilk cironun lehtar tarafından yapılması gerekir, dava konusu çekte ilk cironun lehtar tarafından yapılmadığının …. İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas ve… Karar sayılı kararından anlaşılıyor ve bu surette ciro silsilesinde kopukluk oluştuğu düşünülebilirse de, …. İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde çek üzerinde bulunan imzanın dava dışı şirket yetkilisinin eli mahsulü olup olmadığı hususunda herhangi bir imza incelemesi yaptırılmadığı, çekteki son ciro olan davalı …’in imzanın dava dışı şirket yetkilisine ait olmadığı yönündeki beyanı üzerine davanın kabulüne karar verildiği, bu şekildeki beyanının davayı kabule olanak vermeyeceği, keza çekin arka yüzündeki cirolar incelendiğinde dava dışı lehdar … tarafından çekin cirolanarak davalı …’e değil … Tekstil San. Ve Tic. Ltd. Şti.ne geçtiği dolayısıyla imzanın sıhhati konusunda bu şirket yetkililerinin beyanda bulunabileceği, davalı …’in bu şekildeki beyanın çekteki ciro silsilesinde kopukluk meydana getirmeyeceği, davacı şirketin çekteki imzasına herhangi bir itirazının bulunmadığı, 6102 sayılı TTK’nın 677. Maddesinde “Bir poliçe, poliçe ile borçlanmaya ehil olmayan kişilerin imzasını, sahte imzaları, hayali kişilerin imzalarını veya imzalayan ya da adlarına imzalanmış olan kişileri herhangi bir sebeple bağlamayan imzaları içerirse, diğer imzaların geçerliliği bundan etkilenmez.” şeklindeki hüküm ile imzaların istiklalinden bahsedildiği, imzaların istiklali prensibi gereğince davalı …’in kambiyo ilişkisi çevresinde yetkili hamil olduğu, davacının bu şekilde lehdarın cirosunun sahte olduğu iddiasına dayanarak borçlu olmadığının tespiti ile çekin istirdatını talep edemeyeceği, davalının çeki iktisap ederken kötü niyetli iktisap ettiğinin veya iktisabında ağır kusurlu olduğunun ispatlanmasının gerektiği, CBS soruşturma dosyasında buna ilişkin olarak karar tarihine kadar elde edilmiş herhangi bir delil bulunmadığı, soruşturmanın bekletici mesele yapılamasına gerek olmadığı ile dosya kapsamına göre davacı tarafça bu hususların ispatlanamadığı anlaşılmakla dava konusu çekin istirdatı koşullarının oluşmadığı değerlendirilmekle mahkememizce aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafça açılan davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcının peşin yatırılan 1.515,77 TL harçtan mahsubu ile fazladan yatırılan 1.245,92 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm tesisine YER OLMADIĞINA,
5-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
6-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, HMK’nın 341/1 ve 345. maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.15/11/2023
Katip …
e-imzalıdır .
Hakim ..
e-imzalıdır .
e-imzalıdır . e-imzalıdır .