Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/526 E. 2023/658 K. 21.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/526 Esas
KARAR NO:2023/658

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:09/08/2022
KARAR TARİHİ:21/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili bankanın … Şubesi ile davalı kredi lehtarı …A. Ş. (eski ünvanı … A. Ş.) arasında Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi, Hisse Senedi Rehni Sözleşmesi, Hisse Rehni Sözleşmesi ve ek sözlemeler imzalandığını, aynı zamanda şirket ortakları olan … ve …’nın söz konusu sözleşmeleri kefil ve rehin veren sıfatıyla imzaladıklarını, söz konusu sözleşmelere istinaden davalı şirkete krediler kullandırıldığını, bankaca verilen kredilerin ön görülen süre içerisinde ödenmemesi üzerine … 28. Noterliği’nin 03/11/2020 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile 133.634.231,13-TL lik alacaktan dolayı hesabın kat edilerek, 3 günlük süre içerisinde borcun ödenmesinin davalılardan talep edildiğini, borcun ödenmemesi üzerine … karton nolu döviz kredisi alacağı nedeniyle 5.000.000,00-TL alacak talebiyle …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası menkul rehnin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığını, davalılar tarafından haksız olarak icra takibine itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu belirterek, davalıların icra takibine karşı yaptıkları itirazın iptaline, takibin devamına ve %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …A. Ş. vekili cevap dilekçesi ile; icra takibine konu rehin belgesinin hukuka aykırı olduğunu, gerekli şekil şartlarını taşımadığını, gerekli şekil şartlarına uyulmayan rehin belgesine dayalı alacak hakkından bahsedilemeyeceğini, müvekkili ve davacı şirket defter ve kayıtları incelendiğinde davaya konu icra takibine dayalı borcun olmadığının tespit edileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. bu nedenle açılan davanın reddi ile ^20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ve … adına usulüne uygun davetiye tebliğ edilmiş olmasına rağmen davaya cevap vermemişlerdir.
Dava, davacı tarafça …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin bulunmaktadır.
Mahkememizce taraflar arasında düzenlenen Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi, Hisse Senedi Rehni Sözleşmesi, Hisse Rehni Sözleşmesi ve ek sözlemeler, … 28. Noterliği’nin 03/11/2020 tarihli ve … yevmiye numaralı hesap kat ihtarnamesi ile tebliğ mazbataları, …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası, kredi ve kredi kartı hesap özetleri, davalı şirket ticaret sicili kayıtları ve kredi yıllık azami faiz oranları bildirim formları dosyamız arasına alınmış, bankacılık işlemleri uzmanı bilirkişiden rapor temin edilmiştir.
…. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının incelenmesinden, davacı banka tarafından 02/09/2021 tarihinde davalı/borçlular aleyhine, … karton nolu döviz kredisi alacağı nedeniyle 5.000.000,00-TL alacak talebiyle, 5.000.000,00TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren %54 faiziyle birlikte tahsili talebiyle icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçlulara tebliğ edildiği, borçlular vekili tarafından 06/09/2021 tarihinde takibe itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Bankacılık işlemleri uzmanı bilirkişi … tarafından düzenlenerek mahkememiz dosyası kapsamına sunulan 13/05/2023 tarihli rapor ile; Davacı banka ile davalı kredi lehtarı/borçlusu (asıl borçlu) …. … A.Ş. arasında Genel Kredi Sözleşmeleri akdedildiği, anılan sözleşmeleri davalı kefillerin de müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış oldukları, kullandırılan kredilere ait delil mahiyetindeki bilgi ve belgeler dosyada mevcut olduğundan, davacı bankanın davalılar hakkında takip ve dava hakkının bulunduğu kanaati edinildiği, davalı kefillerin sözleşmede gösterilen kefalet limitlerinin 30.000.000,00 USD ile 850.000,00-TL olduğu, temerrüt tarihi itibariyle hesaplanan nakdi kredi asıl borç tutarının 5.000.000,00TL’nın kefalet limitinden daha düşük seviyede olması nedeniyle, davalı kefillerin hem kendi ve hem de davalı kredi lehtarı asıl borçlu şirketin temerrüdü ve bunun hukuki sonuçlarından dolayı, kefalet limitiyle sınırlı olmaksızın borcun tamamından müteselsilen sorumlu sayılabilecekleri, takibin davalı kefillerin rehin verdikleri hisse senetlerine dayandığı, yani rehin verilen hisse senetlerinin paraya çevrilmesi yoluyla takip açıldığı, o halde davalıların kefaletlerine atfen değil, rehin verdikleri hisse senetlerinden dolayı borçtan sorumlu oldukları, davacı banka alacağının daha çok olmasına rağmen daha az bir miktar üzerinden talepte bulunulduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre; davacı bankanın … Şubesi ile davalı …A. Ş. (eski ünvanı … A. Ş.) arasında Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi, Hisse Senedi Rehni Sözleşmesi, Hisse Rehni Sözleşmesi ve ek sözlemeler imzalandığı, aynı zamanda şirket ortakları olan … ve …’nın söz konusu sözleşmeleri kefil ve rehin veren sıfatıyla imzaladıklarını, söz konusu sözleşmelere istinaden davalı şirkete krediler kullandırıldığı, bankaca verilen kredilerin ön görülen süre içerisinde ödenmemesi üzerine … 28. Noterliği’nin 03/11/2020 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile 133.634.231,13-TL lik alacaktan dolayı hesabın kat edilerek, 3 günlük süre içerisinde borcun ödenmesinin davalılardan talep edildiği, borcun ödenmemesi üzerine … karton nolu döviz kredisi alacağı nedeniyle 5.000.000,00-TL alacak talebiyle …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası menkul rehnin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığı, davalılar tarafından icra takibine itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır. Dosya kapsamında bilirkişiden temin edilen 13/05/2023 tarihli rapor ile, davalıların davacı banka tarafından icra takibinde talep edilen miktardan daha fazla miktarda davacı bankaya borçlu bulukları tespit edilmiştir. Davalı borçlular tarafından söz konusu borcun ödendiği veya başka bir nedenle sona erdiğine ilişkin dosyaya herhangi bir delil sunulmamıştır. Bu hususlar dikkate alınarak, temin edilen bilirkişi raporu doğrultusunda, davacı tarafça açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.
2004 sayılı İcra İflas Kanunu 67/2. maddesi icra inkâr tazminatını düzenlemektedir. Bu maddeye göre, borçlu itirazında haksız görülürse davacı tarafından açıkça talep edilmiş olması şartıyla icra inkâr tazminatına hükmedilecektir. Borçlunun itirazında haklı veya haksız olması ise alacağın likit(belirli) olup olmamasına bağlıdır. Eğer alacak likit(belirli) ise borçlu itirazında haksızdır; alacak likit(belirli) değilse borçlu itirazında haklıdır. Borçlunun inkâr tazminatına mahküm edilebilmesi için onun ödeme emrine kötü niyetle itiraz etmiş olması şart değildir. İtirazının haksızlığına karar verilen borçlu, iyi niyetle itiraz etmiş olsa bile, icra inkâr tazminatına mahküm edilecektir. Eldeki dosyada, davacı alacaklı banka tarafından davalı şirketle arasındaki arasındaki kredi sözleşmesine dayalı alacak isteminde bulunulmuş, aynı zamanda borcun ödenmesi için davalı borçlulara noter aracılığıyla kat ihtarnamesi de gönderilmiştir. Bu durumda davalı borçlular alacağın miktarını bilmektedirler, yani icra takibi başlatıldığı sırada ne kadar bir borç miktarını alacaklıya vermeleri gerektiğini bilmektedirler. Bu itibarla alacak likit(belirli) bulunmaktadır. Bu nedenle kabul edilen alacak miktarı üzerinden davacı tarafın icra inkâr tazminatı talebinin de kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
Tüm bu nedenlerle aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, davalı borçluların …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın İPTALİNE, takibin 5.000.000,00-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 16 oranında(bu oranın artması halinde artan oranlarda) temerrüt faizi ve faizin % 5’i gider vergisi uygulanmak suretiyle kaldığı yerden DEVAMINA,
2-2004 Sayılı İİK’nun 67/2. maddesi gereğince kabul edilen alacak miktarı üzerinden % 20 oranında belirlenen 1.000.000,00-TL icra inkâr tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 341.550,00-TL karar ve ilam harcından, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 85.387,50-TL harcın mahsubu ile bakiye 256.162,5‬0-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına; davacı tarafça peşin olarak yatırılan 85.387,50 TL harcın, davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Arabuluculuk görüşmelerinde arabulucu olarak atanan … (222534)’e 1.600,00-TL ödeme yapılmasına karar verildiği ve ödemenin suçüstü ödeneğinden karşılandığı anlaşıldığından 1.600,00-TL arabuluculuk ücretinin, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu madde 18/A-11 ve 18/A-13’e göre davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 80,70-TL başvurma harcı, 2.000,00-TL bilirkişi ücreti ve 371,00-TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 2.451,70-TL yargılama giderinin, davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi AAÜT gereğince belirlenen 346.000,00-TL vekâlet ücretinin, davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi gereğince, davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.21/09/2023

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır