Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/514 E. 2023/633 K. 12.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/514 Esas
KARAR NO:2023/633

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:02/08/2022
KARAR TARİHİ:12/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili araç kiralama şirketine ait … plakalı araç, 13/01/2018 tarihinde…’ın sevk ve idaresinde iken … … Yolunda seyir halinde yoluna devam ettiği sırada önündeki araçların yavaşlaması sebebiyle yavaşladığı esnada davalı …’e ait ve davalı … sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile arkadan müvekkil şirketin aracına çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazadan sonra tramer sonucuna göre kazanın oluşumunda davalı sürücü … %100 kusurlu bulunduğunu, kaza neticesinde müvekkili şirketin aracında toplam 7.193,37 TL hasar olduğunun tespit edildiğini, ancak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 3.193,37 TL tutarında zararlarının davalı … ve ZMMS sigortacı … AŞ tarafından karşılanmadığını, bu nedenle zararın karşılanması amacıyla davalılara 3.193,37 Tl asıl alacak 1.108,45 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 4.301,82 TL üzerinden …. İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, takibe davalı borçlular tarafından itiraz edildiğini, itirazların takibi geciktirmeye yönelik olduğunu belirterek, davalıların itirazlarının iptali ile takibin devamına, %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı … AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; Kira sözleşmesinin uzun süreli olması halinde husumet itirazları bulunduğunu, öncelikle davacı tarafça kira sözleşmesinin dosyaya sunulması ve kira sözleşmesinin uzun süreli olması halinde davanın aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiğini, ayrıca dava konusu trafik kazasından kaynaklı talep edilen alacakların zaman aşımına uğradığını bu nedenlerle davanın reddinin gerektiğini, hasar dosyasının açılmasını takiben araçta meydana gelen hasarın tespiti için yapılan incelemelerde araçta meydana gelen müvekkil şirketin sorumluluğundaki hasar tutarının 4.000 Tl olduğunun ekspertiz hesaplaması sonucu tespit edildiğini, ve belirlenen tutarın hasar onarım bedelinin başvurana ödendiğini, borcun sonra ermiş olması nedeniyle başvurunun reddine karar verilmesini, orjinal parça ve iskontoya talebi haksız olduğundan reddine karar verilmesini, somut uyuşmazlıkta iskonto edilerek hesaplama yapılması gerektiğini, orjinal parça ve iskonto taleplerinin reddine karar verilmesini, Kabul anlamına gelmemekle KDV den müvekkilinin sorumlu olmadığını, ayrıca fatura ibraz edilip edilmediği belirsiz olduğundan işçilik tutarı açısından KDV hariç hesaplama yapılması gerektiğini, davacının aracına verilen zararı gidermek için gerekli onarım, parça ve işçilik hizmeti de anılan yasa gereğince KDV ye tabi olduğunu, bu nedenle mağdur tarafından KDV ‘nin ödendiğinin yahut ödeneceğini kanıtlanması gerektiğini, bunun ispatının da fatura ile mümkün olduğunu, fatura ibraz edilmeden aracın onarılacağı/ onarıldığı, KDV ödendiği dahil anlaşılamadığından KDV hariç hesaplama yapılması gerektiğini ayrıca müvekkilinin zenginleşme aracı olmayıp haksız taleplerin reddi gerektiğini savunarak, davanın reddine, davacı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’e usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve tensip tutanağının tebliğ edildiği, ancak süresinde herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
G E R E K Ç E /
Dava; … plakalı araç ile … plakalı araç arasında 13.01.2018 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacı aracında meydana gelen zarardan karşılanmayan bakiye hasar bedelinin davalılardan tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası ile başlatılan icra takibine davalı borçlularca yapılan vaki itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminat istemine ilişkindir.
Taraf delilleri toplanmış, dava konusu icra dosyası, hasar dosyası, eksper raporu, kaza tespit tutanağı, araç tescil kayıtları, tramer kayıtları, hasar dosyası ve sigorta poliçesi celp edilmiş, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebi hakkında mahkememizin 08/08/2022 tarihli ara kararı ile ; Somut olaydaki ihtilaf, davacı yanın tazminat isteminin yerinde olup olmadığı ve miktarı noktasında toplanmış olup, ihtiyati tedbir talebine konu davalı adına kayıtlı taşınır ve taşınmaz üzerine uyuşmazlık konusu değildir. İhtiyati tedbir kararı ancak uyuşmazlık konusu hakkında verilebilecek olmakla, HMK 389 ve devamı maddelerindeki koşulları taşımayan ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
Dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası icra takip dosyasının incelenmesinde; Davacı alacaklı tarafından, … plakalı araç ile … plakalı araç arasında 13.01.2018 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacı aracında meydana gelen zarardan karşılanmayan bakiye hasar bedelinin davalılardan tahsili amacıyla, davalı borçlulara karşı 3.193,37 TL asıl alacak, 1.108,45 TL İşlemiş faiz, olmak üzere toplam 4.301,82 TL alacak üzerinden 24/01/2020 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçlulara tebliğ edilmediği, davalı borçluların12.02.2020 ve 17.02.2020 tarihli dilekçeler ile takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğu, itiraz dilekçelerinin davacı alacaklıya tebliğine dair bir kaydın bulunmadığı anlaşılmıştır.
Araç tescil kayıtlarının incelenmesinde; Kaza tarihi itibarıyla, … plakalı aracın davalı … adına kayıtlı olduğu, … plakalı aracın davacı şirket adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Poliçe ve Hasar dosyasının incelenmesinde; Dava konusu kazaya karışan … plakalı … marka … … kamyonet olduğu, ZMMS poliçesinin kaza tarihini kapsar şekilde 12/05/2017-12/05/2018 tarih aralığında davalı sigorta şirketi tarafından tanzim edildiği, davacı tarafından davalı … AŞ’ye başvurulduğu, açılan hasar dosyası kapsamında davalı sigorta şirketi tarafından davacıya 22.05.2020 tarihinde 4.000,00 TL hasar ödenmesi yapıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi heyetinden alınan 04/07/2023 tarihli raporda özetle; Dosya kapsamında yapılan inceleme de Türkiye Noterler birliği tarafından gönderilen 15/08/2022 tarihli belgelerde; … plaka sayılı, … markalı, Megane tipindeki, 2017 model aracın, 11/04/2017-27/10/2018 tarihleri arasında ruhsat sahibinin … … AŞ olduğunu, ayrıca … plaka sayılı 2004 model … markalı … … tipindeki aracın 28/04/2019 -22/03/2021 tarihleri arasında ruhsat sahibinin … olduğu, 13/01/2018 tarihli maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağında özetle; … plaka sayılı araç sürücüsü …” İstanbul yolunda öndeki araç birden durunca aracı durduramadım, vurdum, vurduğum önündeki araçlar durdu. … plaka sayılı araç da durdu” ve … plaka sayılı araç sürücüsü…” İstanbul yolunda seyir halindeyken öndeki araçlar yavaşlayınca bende yavaşladım. Arkadan gelen … plakalı … … plakalı aracıma arkadan çarptı” yazdığının görüldüğünü, kaza tespit tutanağı ve krokisinin incelendiğinde takip mesafesini korumayarak kazaya neden olan … plakalı araç sürücüsü … tarafından kuralların ihlal edildiğinin göründüğünü, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun madde 47/d, 56/c ve 84/d maddelerinin ihlal etmesi nedeniyle … plakalı araç sürücüsü …’ün %100 oranında asli kusurlu olduğunu, dava konusu araçtaki hasar tutarının kaza tarihi itibariyle 7.193,38 TL olduğu, davalı … AŞ tarafından davacıya 4.000,00 TL hasar tazminatı ödendiği, davacının alacağının 3.193,38 TL olduğu, davalı sigortacının düzenlemiş olduğu poliçe ile … plakalı aracın işletilmesi sırasında üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde bu Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri , kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlü olduğu, sigortanın kapsamı üçüncü şahısların sigortalının Karayolları Trafik Kanunu Çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlı olduğu, Kaza tarihi itibari ile davalı sigortacının düzenlemiş olduğu poliçede geçerli olan araç başı teminat limitinin 36.000 TL olduğu, bu limitin 7.193,38 TL lik hasar tutarının tamamını karşılayacak seviyede olduğu tespit edilmiş olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun, ayrıntılı ve denetime elverişli olduğu anlaşılmakla, hukuki değerlendirmeler mahkememize ait olmak üzere dosya kapsamına ve karar vermeye uygun olduğu değerlendirilmiştir.
İddia, savunma, dosya kapsamında toplanan deliller, alınan ve karar vermeye uygun bulunan bilirkişi raporu değerlendirilmiştir. Buna göre;
Dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası icra takip dosyası ile, Davacı alacaklı tarafından, … plakalı araç ile … plakalı araç arasında 13.01.2018 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacı aracında meydana gelen zarardan karşılanmayan bakiye hasar bedelinin davalılardan tahsili amacıyla, davalı borçlulara karşı 3.193,37 TL asıl alacak, 1.108,45 TL İşlemiş faiz, olmak üzere toplam 4.301,82 TL alacak üzerinden 24/01/2020 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçlulara tebliğ edilmediği, davalı borçluların 12.02.2020 ve 17.02.2020 tarihli dilekçeler ile takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğu, itiraz dilekçelerinin davacı alacaklıya tebliğine dair bir kaydın bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davacı alacaklı tarafça, … plakalı araç ile … plakalı araç arasında 13.01.2018 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davacı aracında meydana gelen zarardan karşılanmayan bakiye hasar bedelinin davalılardan tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası ile başlatılan icra takibine davalı borçlularca yapılan vaki itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı talep edilmiştir.
Davalı borçlu … A.Ş tarafından, icra takibinde, itiraz dilekçesi ile, davacı alacaklıya borcunun olmadığı, kabul anlamına gelmemek üzere alacağın zaman aşımına uğradığı savunularak icra dosyadan doğan borca ve ferilerine itiraz edilmiş olduğu, cevap dilekçesi ile de, husumet itirazlarının olduğu, zamanaşımı itirazlarının olduğu belirtilerek davanın öncelikle bu nedenler ile reddine karar verilmesinin gerektiği, hasar bedelinin 4.000,00 TL olarak ödendiği, borçlarının kalmadığı savunularak , davanın reddi ile davalı lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmesi talep edilmiştir.
Davalı borçlu …, icra takibine itiraz dilekçesi ile, muhatabın sigortacısı … A.Ş olduğu, kendisinin sorumluluğunun bulunmadığı ileri sürülerek borca ve ferileri itiraz edildiği anlaşılmıştır.
İİK’nın 67/1 maddesi uyarınca itirazın iptali davası, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğinden itibaren 1 yıl içinde açılacaktır. İtiraz dilekçelerinin davacı alacaklı yana tebliğ edilmediği anlaşılmakla, yerleşik yargıtay uygulamaları dikkate alınarak davanın 1 yıllık yasal sürede açıldığı değerlendirilmiştir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 49. Maddesinde; Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil ile başkasına zarar verenin bu zararı gidermekle yükümlü olduğu, 53. Maddesinde; ölüm halinde uğranılan zararların, cenaze giderleri, ölüm hemen gerçekleşmemiş ise tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar olduğu, 54. Maddesinde; Tazminat talep edilebilecek bedensel zarar kalemlerinin, tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar olduğu, 56. Maddesinde; Hakimin , bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda olayın özelliklerini göz önünde tutarak zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebileceği düzenlenmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85. Maddesinde; Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı, 91. Maddesinde; İşletenlerin bu kanunun 85. Maddesinin 1. Fıkrasına göre olan sorumlulukların karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu, 97. Maddesinde; Zarar görenin ZMMS sigortacısına başvurabileceği; 99. Maddesinde; trafik sigortacısının, hak sahibinin başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü içinde ZMMS kapsamındaki miktarları ödemek zorunda olduğu, 109. Maddesinde de; Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin taleplerin , zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrenmesinden itibaren iki yılın her durumda kaza tarihten itibaren 10 yılın geçmesiyle zaman aşımına uğrayacağı, davanın cezayı gerektiren bir fiilden doğması ve ceza kanunun bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş ise bu sürenin maddi tazminat talepleri içinde uygulanacağı, aynı kanunun 111/2. Maddesinde tazminat miktarlarına ilişkin olup, yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmaların yapıldıkları tarihten itibaren 2 yıl içinde iptal edilebileceği düzenlenmiştir.
Hak düşürücü süre yönünden yapılan değerlendirmede, hasar bedeline ilişkin olarak hasar dosyası kapsamında yapılan ödemenin 22.05.2018 tarihinde yapıldığı, icra takibinin 24.01.2020 tarihinde yapıldığı, davanın 02.08.2020 tarihinde açıldığı, KTK’nun 111/2 maddesinde 2 yıllık süre öngörüldüğü, icra takip tarihi itibarı ile 2 yıllık sürenin dolmadığı, icra takibi ile ödeme tarihinde başlayan sürenin kesildiği, icra takip tarihinden de dava tarihine kadar 2 yıllık sürenin dolmadığı anlaşılmıştır.
Davalı sigorta şirketince , zaman aşımı def’inde bulunulmuş ise de, KTK’nun 109. Maddesinde 2 ve 10 yıllık zaman aşımı süresinin öngörüldüğü, kaza tarihinin 13.01.2018 olduğu, hasar bedeline ilişkin olarak hasar dosyası kapsamında yapılan ödemenin 22.05.2018 tarihinde yapıldığı, icra takibinin 24.01.2020 tarihinde yapıldığı, davanın 02.08.2020 tarihinde açıldığı, dikkate alındığında davalının bu savunmasına itibar edilmemiştir.
Davalı sigorta şirketince, husumet itirazında bulunulmuş ise de, davacının, kaza tarihi itibarıyla hasarlanan aracın maliki olması nedeniyle bu savunmaya da itibar edilmemiştir.
İtirazın iptali davalarında kural olarak ispat külfeti öncelikli olarak davacı alacaklı tarafa ait olup, taraflar arasındaki ilişkinin ve alacağın varlığının ispatlanması gerekmektedir. Bu ispat yerine getirildiği takdirde ispat külfeti davalı borçlu tarafa geçecek ve borcun istenebilir olmadığını, ödendiği hususlarını ispat etmesi gerekecektir.
Somut olayın değerlendirilmesinde; 13.01.2018 tarihinde … plakalı araç ile … plakalı araç arasında maddi hasarlı trafik kazanın meydana geldiği, … plakalı aracın kaza tarihini kapsar şekilde ZMMS poliçesinin davalı sigorta şirketi tarafından düzenlendiği, kaza tarihi itibarıyla davalı … adına kayıtlı olduğu, … plakalı aracın davacı şirkete ait olduğu, kazada davacıya ait aracın hasar gördüğü; Davacı tarafça, davalı sigorta şirketine yapılan başvuruya istinaden davalı sigorta şirketi tarafından davacı şirkete 22.05.2020 tarihinde 4.000,00 TL ödeme yapıldığı; Alınan ve karar vermeye uygun bulunan bilirkişi raporuna göre, meydana gelen dava konusu kazada … plakalı araç sürücüsü davalı …’ün %100 oranında asli kusurlu olduğu, dava konusu davacıya ait araçtaki toplam hasar tutarının kaza tarihi itibariyle 7.193,38 TL olduğu, davalı … AŞ tarafından davacıya 4.000,00 TL hasar tazminatı ödendiği, davacının bakiye karşılanmayan zararının 3.193,38 TL olduğu, kaza tarihi itibari ile davalı sigortacının düzenlemiş olduğu poliçede geçerli olan araç başı teminat limitinin 36.000 TL olduğu, bu limitin 7.193,38 TL lik hasar tutarının tamamını karşılayacak seviyede olduğu; Davacının icra takibindeki 3.193,38 TL asıl alacak talebinin yerinde olduğu, tarafların tacir olduğu, davalı aracının kapalı kasa kamyonet olduğu, avans faizi talep edilebileceği, TBK’nın 117. Maddesi uyarınca temerrütün ödeme tarihi olan 22.05.20218 tarihinde oluştuğu, mahkememizce temerrüt tarihinden takip tarihine kadar hesaplanan işlemiş avans faizinin 986,82 TL olduğu, davacı tarafça takipte daha fazla miktarda olmak üzere 1.108,45 TL işlemiş faiz talep edildiği, 986,82 TL’yi aşan işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı; Davacının icra takip tarihi itibarıyla 3.193,37 TL asıl alacak, 986,82 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 4.180,19 TL alacak talep edebileceği, davalı sigorta şirketinin, düzenlemiş olduğu poliçe ile … plakalı aracın işletilmesi sırasında üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde bu Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri , kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlü olduğu, davalı …’ün de … plakalı aracın sürücüsü ve malik ve işleteni olması nedeniyle sorumluluğunun bulunduğu anlaşılmakla ve değerlendirilmekle, bu kapsamda tespit edilen alacak miktarı yönüyle, davacının davasında haklı olduğu, davalı borçluların icra takibine vaki itirazlarının yerinde olmadığı sonuç ve kanaatine ulaşılarak davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacı tarafça, icra inkar tazminatı talebinde bulunulmuş ise de, dava konusu olaydaki sorumluluk ve tazminat miktarının yargılama gerektirdiği ve bilirkişi incelemesi ile netleştiği dikkate alındığında davanın başında likit bir alacaktan bahsedilemeyeceğinden, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Davalı sigorta şirketince kötü niyet tazminat talebinde bulunulmuş ise de, kötü niyet tazminatına hükmedilebilmesi için takibin haksız ve kötü niyetli olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi gerektiği, ancak takibin kötü niyetli olduğuna dair dosya kapsamında toplanan delillere göre mahkememizde bir kanaat oluşmadığından, davalının kötü niyet tazminat talebinin de reddine karar verilmiştir.
Tüm bu nedenler ile davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurularak yargılama sonuçlandırılmıştır.
HÜKÜM: yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE; Davalı borçluların dava konusu …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının 3.193,37 TL asıl alacak, 986,82 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 4.180,19 TL alacak yönünden KISMEN İPTALİNE, Takibin bu toplam miktar üzerinden, 3.193,37 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
Fazlaya dair istemin REDDİNE,
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Davalı … AŞ’nin kötü niyet tazminat talebinin REDDİNE,
4-Alınması gereken 285,55 TL nispi karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 204,85 TL harcın davalılardan alınıp, HAZİNEYE GELİR YAZILMASINA,
Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL peşin harcın davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacının yaptığı yargılama giderlerinden 80,70TL başvuru harcı, 213,00 TL posta gideri ve 3.000,00 TL bilirkişi ücreti gideri olmak üzere toplam: 3.293,70 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre yapılan hesaplamaya göre 3.200,57 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye kısmın oranlamaya göre davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı yan davada kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.180,19 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davalı … AŞ. davada kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2. maddesine göre taktir olunan 121,63 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp bu davalıya VERİLMESİNE,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.360,00-TL arabuluculuk giderinin, davadaki haklılık durumuna göre, 1.321,55 TL’sinin davalılardan, 38,45 TL’sinin davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
9-HMK 333. maddesi gereğince; taraflarca yatırılan gider avansı ile varsa delil avansının arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
10-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair, Davacı … vekili ve Davalı … vekilinin yüzüne karşı, davalı …’ün yokluğunda, miktar yönünden KESİN olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/09/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır