Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/323 E. 2023/145 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/323 Esas
KARAR NO:2023/145

DAVA:İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ:14/05/2022
KARAR TARİHİ:22/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında ticari ilişkinin var olduğunu, aralarındaki ilişki süresinde davacı tarafından davalı adına düzenlenen muhtelif faturalardan kaynaklı 165.421,57TL tutarındaki alacaklarına ilişkin … 27. Noterliğinin 28/02/2022 tarih ve … yevmiye nolu ihtarname gönderildiğini, işbu ihtarnamenin davalıya 05/03/2022 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı şirketin ödeme yapmaması üzerine …. İcra Müdürlüğünün 2022/… esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının yapmış olduğu itiraz neticesinde takibin durduğunu, davalı tarafından yapılan itirazın haksız olduğunu beyanla, itirazın iptali ile takibin devamına, %20den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmesilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin yapı market olarak perakende sektöründe faaliyet gösterdiğini, davacı şirketin de, müvekkili şirketin mağazalarında satılmak üzere ürün tedarik ettiği firmalardan birisi olduğunu, müvekkili şirket sat-öde (satıştan ödemeli), konsinye ve toplu alım şeklinde ürün tedarik ettiği birden farklı tür tedarik sözleşmesinden davacının özgür iradesiyle benimsediği vadeli sözleşme imzalandığını, bu vadeli ödeme sözleşmesine göre, taraflar arasında çalışma ve ödeme şeklinin, 30+30 gün şeklinde olacağının kararlaştırıldığını, bu sisteme göre, ay içinde satılan ürünlerin ödemesinde satıldığı ayı takip eden ayın son günü vade kabul edilmekte ve bu tarihten 30 gün sonra sadece satılan malın ödemesi yapıldığını, bu nedenle müvekkili şirketin satmadığı ürünün bedelini davacıya ödemesin söz konusu olmadığını beyanla, davanın reddine, davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı yanca, ihtarname ile arabuluculuk tutanağı ibraz olunmuş; tarafların ilişki dönemine ait BA/BS formları ve dava konusu takip dosyası celbedilmiştir.
…. İcra Müdürlüğünün 2022/… Esas sayılı dosyası incelendiğinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçludan 165.421,57 TL cari hesap alacağının tahsili talebinde bulunulduğu, ödeme emrinin 14/03/2022 tarihinde davalı borçluya tebliğ edildiği, davalı borçlu tarafından süresi içerisinde 15/03/2022 tarihli dilekçe ile ödeme emrine itiraz edildiği ve takibin durduğu, borca itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğine ilişkin bilgi ve belge bulunmamakla birlikte itiraz ve dava tarihlerine nazaran davanın da hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflarca sunulan dilekçe ve belgeler ile getirtilen kayıtlar incelenmiş, 6102 sayılı TTK’nın 83. maddesi hükmü de dikkate alınarak uyuşmazlığa konu alacağın dayanağı olan faturaların ve ödemelerin taraf şirketlerin ticari defterlerine yansıyış şeklini tespit noktasında bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması başlıklı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerine göre: Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2).Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın 2. Fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi halinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz (HMK 222/3). Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Anılan yasal düzenlemeler uyarınca taraf vekillerinin hazır bulunduğu 26/10/2022 tarihli celsede ticari defter incelemesi noktasında ara kararlar oluşturulmuş, taraf vekillerince yerinde inceleme talep edilmekle bilirkişiye taraf şirketlerin ticari defterlerinin incelenmesi bakımından yetki verilmiş, davacı tarafından ticari defter ve kayıtlar bilirkişi incelemesi noktasında ibraz edilmişse de bilirkişi tarafından birden fazla kez talep edilmesine rağmen davalı tarafından defter ibrazında bulunulmamıştır.
Mahkememizce görevlendirilen mali müşavir bilirkişi tarafından 18/10/2022 tarihli raporda; Dava ve icra takip dosyası, dosyaya sunulan bilgi ve belgeler ile davalının ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu, davacının ibraz olunan elektronik ticari defterlerinin açılış ve kapanış noter tasdiklerinin tam olduğu, ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfında olduğu, davalının ticari defter ibrazında bulunmadığı, davacının ticari defterlerine göre davacının 09.03.2022 takip tarihi itibariyle 163.974,94TL dava tarihi itibariyle ise 163.255,81TL davalıdan alacaklı olduğu, davacının takibe konu alacağının dayanağı faturaların davalı aleyhine borç doğurduğu, davacının 09.03.2022 takip tarihi itibariyle 163.974,94TL dava tarihi itibariyle ise 163.255,81TL davalıdan alacaklı olduğu, söz konusu alacağın dayanağı en son fatura tarihi 23.02.2022 tarihi olup davacı takip ve dava konusu alacağını … 27. Noterliğinin 28.02.2022 tarihli ve … Yevmiyeli ihtarnamesi ile talep ettiği, cevap dilekçesi ekinde dosyaya sunulu “Tedarikçi Temel Bilgileri” başlıklı formda yer aldığı şekilde 30+30 günde ödeme yapılacağı benimsense bile davalı ihtarnameye rağmen konsinye olarak aldığını iddia ettiği ürünlerin bedelini ödemediği gibi davacıya ürün iadesi de yapmadığı, bu itibarla davacının takip ve dava konusu alacağının muacceliyet kazandığı, davacının alacak iddiasının benimsenmesi durumunda; Merkez Bankası verilerinden, 09.03.2022 takip tarihi itibari ile avans faizi oranının %15,75 olduğu anlaşıldığından davacının belirlenen asıl alacağına takip tarihinden itibaren %15,75 ve değişen oranlarda kademeli olarak avans faizi yürütülebileceği
şeklinde görüş bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, taraf vekillerince rapora karşı beyanlarını içerir dilekçeler sunulmuştur.
22/02/2023 tarihli celsede, davalı şirketin ticari defterlerinin incelenmesi talebi bakımından bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verildiği, bilirkişi tarafından 2 kez talep edilmesine rağmen davalı yanca ticari defterlerin bilirkişi incelemesine hazır edilmediği anlaşılmakla lüzumu üzerine davalı vekilinden sorulmuş; davalı vekilince, bilirkişinin talebine istinaden müvekkili şirketin muhasebecisine ilgili kayıt ve belgeleri sunması bakımından bilgilendirme yaptıklarını, ancak muhasebeci tarafından ilgili kayıtlar sunulmadığı için bilirkişiye iletilemediğini, eğer ki ihtaratlı ara karar oluşturulur ise ticari defterleri hazır edeceklerini bildirmiştir.
26/10/2022 tarihli ara kararımızda bilirkişi tarafından incelemenin yapılacağı günde ticari defterlerin hazır edilmemesi halinde TTK 83 ve HMK 220, 222. maddeleri uyarınca defter ibrazından kaçınmış sayılacağının taraf vekillerine ihtar edilmesi ve defter ibraz edilmemesi bakımından geçerli bir mazeret de sunulmaması nedeniyle davalı vekilinin defter ibrazı noktasında yeniden süre ve imkan tanınması yönündeki talebi yerinde görülmemiş, davalı tarafın defter ibrazından kaçındığı kabul edilmiştir.
Bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun, teknik ve ayrıntılı olarak hazırlanmış olması nedeniyle rapor, Mahkememizce de benimsenmiş ve hüküm kurmaya elverişli kabul edilmiştir.
Yapılan yargılama neticesinde tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre; davalı yanın yasal uyarılara rağmen defter ibrazında bulunmaması nedeniyle 6100 sayılı HMK’nın 222/3. maddesi uyarınca ticari defter ve kayıtlarını ibrazdan kaçınmış sayıldığı; davacı şirket ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulmuş olması nedeniyle sahibi lehine delil niteliğine haiz olduğu; davacı alacağının lehine delil vasfına haiz ticari defterlerinde dayanak kayıtlarıyla mevcut olması, davalı yanca defter ibrazında bulunulmamışsa da davacı yanca talep edilen alacağa yönelik dayanak faturaların BA bildirim formlarıyla bağlı bulundukları vergi dairesine itirazsız olarak beyan edilmiş olması ve aksi yönde elverişli bir delil ibrazında da bulunulmaması nedeniyle davacı yanın faturaya dayalı alacak talebinin HMK’nın 222. maddesi kapsamında ispat olunduğu; takip konusu borca ilişkin olarak ödeme iddiasında bulunulmadığı gibi davacı şirketin ticari defterlerine yansıyanlar dışında dosya kapsamına bu yönde bir bilgi de yansımadığından, davacının itirazın iptali isteminin takip tarihinden sonra dava tarihinden önce yapılan 719,13 TL kısmi ödeme de dikkate alınarak 163.255,81 TL yönüyle haklı ve yerinde olduğu; öte yandan hüküm altına alınan alacağın likit ve bu yöne ilişkin davalı itirazının haksız olması karşısında İİK’nın 67/2. maddesi kapsamında davacının icra inkar tazminatı istem koşullarının da oluştuğu sonucuna ulaşılmış, davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; davalının, …. İcra Müdürlüğünün 2022/… Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının KISMEN İPTALİNE, takibin, 163.255,81 TL asıl alacak üzerinden ve bu alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesi suretiyle takip talebindeki diğer kayıt ve koşullarla kaldığı yerden DEVAMINA, bu yöndeki fazlaya dair istemin REDDİNE,
2-Hükmolunan (163.255,81 TL) alacağın %20’si nispetinde hesaplanan 32.651,16 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 11.152,00-TL nispi karar ve ilam harcından peşin olarak yatan 1.997,88‬-TL harcın mahsubu ile eksik kalan ‭‭‭9.154,12‬-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.997,88‬-TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00-TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve reddolunan miktarları dikkate alınarak 20,42 TL’sinin davacıdan, 1.539,58 TL’sinin ise davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacının yaptığı ilk masraf 80,70 TL, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti, 110,25 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.690,95‬ TL yargılama giderinin red ve kabul oranına göre 1.668,81 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davalı tarafça sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm tesisine YER OLMADIĞINA,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 25.488,37-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 2.165,76-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
9-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
10-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, HMK’nın 341/1 ve 345. maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.22/02/2023

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .