Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/20 E. 2022/580 K. 28.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/20 Esas
KARAR NO : 2022/580

DAVA : 5464 S.K. Uy.Tacirlere Verilen Kurumsal Banka Ve K.Kartlarından Kaynaklanan (5411 S.K. 142/1 Hariç) (İtirazın İptali)
DAVA TARİHİ : 10/01/2022
KARAR TARİHİ : 28/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan (İtirazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın … Şubesi kredi müşterisi olan dava dışı …ŞTİ. ile müvekkili banka arasında akdedilen kredi sözleşmesine istinaden kredi borçlusu lehine davalı … ‘in müşterek borçlu, müteselsil kefaletiyle krediler kullandırıldığını, kredi kartları tahsis edildiğini, kredi ödemelerinin sürelerinde yapılmaması üzerine … 48. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye nolu hesap kat ihtarnamesi keşide edildiğini, ihtara rağmen borçların ödenmemesi üzerine … 8. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattıklarını, borçlulardan davalı … tarafından haksız olarak icra takibinde tüm borca ve faize itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, davalının haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiğini beyanla, itirazın iptali ile takibin devamına, davalının %20 den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; işbu davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davanın Kefalet Sözleşmesinde “Yetkili Mahkeme ve Uygulanacak Hukuk” başlık 4.maddesinde belirtilen taraflar arasındaki kefalet sözleşmesinden doğan uyuşmazlıklarda … yetkili olduğunu, uyuşmazlığa ilişkin olarak … yetkili olduğunu, mahkemenin yetkisiz olduğunu, müvekkilinin davaya konu kredi ilişkisinin tarafı olmayıp …Şti ‘nin bu borçtan sorumlu olduğunu, kefaletin şekil şartlarında eksiklik olduğunu, eş rızası alınmadığını, davacının öncelikle kredi borçlusuna başvurması gerektiğini, müvekkilinin davaya konu kredinin alındığı tarihte adı geçen şirketin yöneticisiyse de 08/12/2020 tarihinde şirket paylarını devrettiğinden bu borçtan sorumlu olmadığını beyanla, davanın reddine, davacının %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
… 8. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası incelendiğinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçludan ve dava dışı borçlu …Şirketinden toplam 82.923,24 TL alacağın tahsili talebinde bulunulduğu, davalı borçlunun borca itiraz dilekçesi üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacı yanca, genel kredi sözleşmesi, ticari kart sözleşmeleri, kredi ekstreleri, kefalet sözleşmeleri ve arabuluculuk son oturum tutanağı ibraz olunmuş; dava konusu takip dosyasının uyap kayıtları celbedilmiştir.
Dava ve icra takibine konu alacağa yönelik olarak taraflar arasında imzalanmış bulunan 12/05/2020 tarihli kefalet sözleşmelerinin 4. maddesinde “Taraflar , bu sözleşmeden doğacak her türlü uyuşmazlığın … (…) tarafından ve İstanbul Tahkim Merkezi Kuralları uyarınca nihai olarak tahkim yoluyla çözümlenmesini kabul ederler. Tahkim yeri İstanbul, Türkiye ve Tahkim Lisanı Türkçe’dir. Taraflar, uyuşmazlığın “üç” hakem ile görülmesi ve esasına Türk Hukukunun uygulanması konusunda anlaşmışlardır. Ayrıca taraflar, Acil Durum Hakemine ilişkin kuralların uygulanmasını kabul ederler.” şeklinde düzenleme bulunduğu anlaşılmıştır.
Taraflar, bu sözleşmeden doğan uyuşmazlıkların İstanbul Tahkim Merkezince karara bağlanacağını kararlaştırmakla, aralarında tahkim sözleşmesi düzenlemişlerdir.
6100 sayılı HMK’nın 116/1-b maddesinde uyuşmazlığın tahkim yoluyla çözümlenmesi gerektiği itirazı, ilk itiraz olarak düzenlenmiştir.
Aynı yasanın tahkim itirazı başlıklı 413. Maddesinde; “(1) Tahkim sözleşmesinin konusunu oluşturan bir uyuşmazlığın çözümü için mahkemede dava açılmışsa, karşı taraf tahkim ilk itirazında bulunabilir. Bu durumda tahkim sözleşmesi hükümsüz, tesirsiz veya uygulanması imkânsız değil ise mahkeme tahkim itirazını kabul eder ve davayı usulden reddeder.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Somut olayda, tahkim sözleşmesi, taraflar arasındaki kefalet sözleşmelerinin bir şartı olarak kararlaştırılmış olup, yukarıda açıklanan yasal şekil şartlarını taşıdığından taraflar açısından geçerli ve bağlayıcıdır.
Davalı tarafça, uyuşmazlığın tahkim yoluyla çözümlenmesi gerektiği itirazı, ilk itiraz olarak süresinde ve usulüne uygun şekilde sunulan cevap dilekçesi ile öne sürülmüştür.
Yukarıda yapılan açılamalar ışığında taraflar arasındaki kefalet sözleşmelerinin 4. maddesi gereğince taraflar arasındaki dava konusu anlaşmazlığın İstanbul Tahkim Merkezinde çözümlenmesi gerektiği ve davalının süresi içerisinde tahkim ilk itirazında bulunduğu anlaşıldığından 6100 sayılı HMK.nın 116/1-b ve 413/1. maddeleri gereğince davacının davasının usulden reddine karar vermek gerekmiş ve davanın esası hakkında değerlendirime yapılmadığından tarafların tazminat talepleri bakımından da yasal koşulların oluşmadığı sonucuna varılmış; tüm bu nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-HMK’ nun 116/1-b. maddesi gereğince davalının ilk itirazının kabulü ile; uyuşmazlığın tahkim yolu ile çözümlenmesi gerektiği anlaşıldığından, davanın, HMK’ nun 413/1. maddesi uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-Koşulları oluşmadığından tarafların tazminat taleplerinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının peşin olarak alınan 1.416,13 TL harçtan mahsubu ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, fazladan yatırılan 1.335,43 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta hüküm tesisine YER OLMADIĞINA,
7-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince belirlenen 9.200,00-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
8-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
9-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, HMK’nun 341/1 ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.28/09/2022

Katip
e-imzalıdır .

Hakim
e-imzalıdır .