Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/809 E. 2023/242 K. 22.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/809 Esas
KARAR NO :2023/242

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:16/12/2021
KARAR TARİHİ:22/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında uzun yıllardır devam eden ticari faaliyetler söz konusu olduğunu, iş bu ticari ilişkiden kaynaklı davalının müvekkiline 4.032,72 TL borcunun bulunduğunu, alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine … 1. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından yapılan icra takibine borçlu – davalının haksız yere itiraz ettiğini belirterek, açıklanan nedenlerle; itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının alacağına dayanak olarak gösterdiği faturanın alacaklı olduğunu ispatlayamayacağını, müvekkilinin davacıdan herhangi bir hizmet almadığını, müvekkili ile davacı arasında muteber bir borç ilişkisi bulunmadığını, davacının faiz isteminin hukuka aykırı olduğunu, alacağın likit olmaması ve davacının talepleri yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafından başlatılan icra takibinin haksız ve dayanıksız olması nedeniyle kötü niyet tazminatına hükmedilmesini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı yanca, cari hesap ekstreleri ile arabuluculuk tutanağı ibraz olunmuş; tarafların ilişki dönemine ait BA/ BS formları ile dava konusu takip dosyası celbedilmiştir.
Davaya konu … 1. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası incelendiğinde davacının davalıdan 11.322,72 TL asıl alacak ve 1.690,81 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 13.013,53 TL alacağın tahsilini talep ettiği, ödeme emrine karşı süresinde yapılan borca itiraz üzerine takibin duruduğu, borca itiraz dilekçesinin davacıya tebliğine ilişkin bilgi ve belge bulunmamakla birlikte itiraz ve dava tarihine göre 4.032,72 TL üzerinden açılan itirazın iptali davasının hak düşürücü sürede açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflarca sunulan dilekçe ve belgeler ile getirtilen kayıtlar incelenmiş, 6102 sayılı TTK’nın 83. Maddesi hükmü de dikkate alınarak uyuşmazlığa konu alacağın dayanağı olan faturaların ve ödemelerin taraf şirketlerin ticari defterlerine yansıyış şeklini tespit noktasında bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması başlıklı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerine göre: Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2).Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın 2. Fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi halinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz (HMK 222/3). Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Davacının adresi itibari ile ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılması bakımından talimat mahkemesi aracılığıyla mali müşavir bilirkişi görevlendirilmiş olup, bilirkişi 18/10/2022 tarihli talimat raporunda; davacıya ait defterlerin tasdiki zorunlu defterlerden olduğu, 2020 ve 2021 yılları açılış ve kapanış ayı beratlarının T.T.K’nun 64. ile 213. sayılı V.U.K.’nun 220. ve 222. maddelerinde öngörülmüş olan esaslara uygun olarak yaptırılmış olduğu, defterlerin kayıtlama sistemi olarak Tek Düzen Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’ne ve Muhasebe İlke ve Kurallarına uygun olarak tutulmuş olduğu, tutulması zorunlu diğer defterlerin birbirlerini doğruladığı, Davacıya ait 2020 ve 2021 yılları Muavin defter incelemesinde; tebliğ tarihi olan (03.06.2021) tarihi itibariyle bakiyenin 4.032,72 TL. (B) olarak tespit edildiği, Davacıya ait Bs Form Beyanname kayıtlarına göre; 2020 ve 2021 Yılları Bs formlarında Pactum Turizm Otelcilik Yatırım İnşaat Ve Ticaret Anonim Şirketi’ne yapılan satışların 1 adet belge, 10.484,00 TL. KDV hariç toplam tutar olarak bildirildiği, Davalıya ait Ba Form Beyanname kayıtlarına göre; 2020 ve 2021 Yılları Ba formlarında … Sanayi Ve Ticaret Ltd. Şti.’nden yapılmış herhangi bir alışın bildirilmediği, Davacı tarafından davalı tarafı icra takip tarihinden önce temerrütte düşürdüğüne dair bir belge dava dosyasına sunulmadığı için faiz hesaplaması yapılmadığı tespitlerinde bulunulmuştur.
Mahkememizce davalı şirketin ticari defterlerinin incelenmesi bakımından 15/11/2022 tarihli ara kararımız ile inceleme günü belirlenmiş, yasal ihtaratları içeren ara karar davalı tarafa tebliğ edilmiştir.
Davalı yanca yerinde inceleme talep edilmediği gibi belirlenen inceleme gününde defter ibrazında da bulunulmamıştır.
Mahkememizce görevlendirilen mali müşavir bilirkişi 03/02/2023 tarihli raporunda özetle; inceleme gün ve saatinde ticari defter ve kayıtlarını incelemeye sunmayan davalı tarafın, yerinde inceleme yapılmasına ilişkin bir talebi de dosyada bulunmadığından davalı taraf ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılamadığı; dava konusu icra takibinin dayanağı faturanın, davacı şirketin usul ve yasaya uygun olarak tutulmuş ve böylece sahibi lehine delil kudretine haiz ticari defterlerinde kayıtlı olduğunun anlaşıldığı; davacı şirket ticari defterlerinde takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan 4.032,72 TL alacaklı olduğu; her ne kadar faturalar içeriğindeki mal veya hizmetin teslim edildiğine ilişkin ispat yükü yerine getirilememiş olsa da yapılan ihtara rağmen davalı taraf ticari defter ve kayıtlarının sunulmamış olması nedeniyle usul ve yasaya uygun olarak tutulmuş olan davacı şirket ticari defter kayıtları, sahibi lehine delil olarak kabul edilerek takip tarihi itibarıyla davacının davalıdan 4.032,72 TL alacaklı olduğu tespitlerinde bulunulmuştur.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, taraf vekillerince rapora karşı beyanlarını içerir dilekçeler sunulmuştur.
Bilirkişi raporları 6100 sayılı HMK’nın 279. maddesi koşullarını taşır, dosya kapsamına uygun, teknik ve ayrıntılı olarak hazırlanmış olmakla, Mahkememizce de benimsenmiş ve hüküm kurmaya elverişli kabul edilmiştir.

Yapılan yargılama neticesinde tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre; davalı yanın yasal uyarılara rağmen defter ibrazında bulunmaması nedeniyle 6100 sayılı HMK’nın 222/3. maddesi uyarınca ticari defter ve kayıtlarını ibrazdan kaçınmış sayıldığı; davacı şirket ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulmuş olması nedeniyle sahibi lehine delil niteliğine haiz olduğu; davacı alacağının lehine delil vasfına haiz ticari defterlerinde dayanak kayıtlarıyla mevcut olması ve davalının aksi yönde elverişli delil ibrazında bulunmaması nedeniyle davacı yanın faturaya dayalı alacak talebinin HMK’nın 222. maddesi kapsamında ispat olunduğu; dava konusu edilen borca ilişkin olarak davalı yanca ödeme iddiasında bulunulmadığı gibi dosya kapsamına bu yönde elverişli bir delil de yansımadığından, davacının itirazın iptali isteminin 4.032,72 TL asıl alacak yönüyle haklı ve yerinde olduğu; öte yandan hüküm altına alınan alacağın likit ve bu yöne ilişkin davalı itirazının haksız olması karşısında İİK’nın 67/2. maddesi kapsamında davacının icra inkar tazminatı istem koşullarının da oluştuğu sonucuna ulaşılmış, davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, davalının … 1. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının 4.032,72 TL asıl alacak yönünden İPTALİNE, tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla takibin 4.032,72 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi yürütülmesi suretiyle kaldığı yerden DEVAMINA,
2-İİK’nın 67/2. maddesi uyarınca, hükmolunan (4.032,72 TL) alacağın %20’si nispetinde takdir edilen 806,54 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 275,48-TL nispi karar ve ilam harcından peşin olarak yatan ‭59,30-TL harcın mahsubu ile eksik kalan ‭‭‭216,18‬-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 59,30‬-TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacının yaptığı ilk masraf ‭‭59,30 TL, bilirkişi ücreti 1.750,00 TL, posta gideri 197,5‬0 TL olmak üzere toplam ‭‭2.156,480 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/2. maddesi gereğince hesaplanan 4.032,72 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
8-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; davacı vekilinin mazereti kabul edilmiş olmakla, tarafların yokluğunda, dava değeri kesinlik sınırının altında kaldığından HMK’nın 341/2. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi. 22/03/2023

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .