Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/803 E. 2023/175 K. 02.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/803
KARAR NO :2023/175

DAVA:İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ:15/12/2021
KARAR TARİHİ:02/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalıların, müvekkili banka müşterilerinden … Ve Ticaret Anonim Şirketi ile imzalanan genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesinden kaynaklanan kredi borcunu ödeyememesi üzerine taksitli ticari kredilerine konu borçlarının 01/07/2019 tarihi itibarı ile kat edildiğini, asıl borçlu ile davalı/müteselsil kefillere … 22 Noterliği’nin … yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edilerek davalılara tebliğ edildiğini, ihtarname ile hesaplarının kat edildiğinin bildirildiğini ve muaccel hale gelen borcu ödemelerinin ihtar edildiğini, ancak borcun ödenmediğini, bunun üzerine alacaklarının tahsili için …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası ile davalı/borçlular aleyhine icra takibine başlandığını, ancak davalılar tarafından takibe itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu, borçlunun talep edilen faiz hususundaki itirazlarının hiçbir dayanağının bulunmadığını, bilirkişi incelemesi yapıldığı takdirde de talep edilen alacağın varlığı ve asıl alacağa işletilecek faiz oranının kanunlara ve sözleşmeye aykırı herhangi bir yönünün bulunmadığının açıkça ortaya çıkacağını, davalının kötü niyetli olduğunu, asıl alacak kalemleri ve asıl alacak kalemlerine uygulanan faiz oranlarında herhangi bir usulsüzlüğün veya kanuna aykırılığın bulunmadığını, tüm bu nedenlerle davalının …. İcra Müdürlüğü’ne ait … esas sayılı dosyasına vaki itirazın iptali ile takibin devamını ve a davalılar aleyhine, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ile … vekilleri cevap dilekçesi ile; …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takibi dosyasından gönderilen ödeme emrinin taraflarına tebliğ edildiğini, davacı şirket vekili tarafından gayri nakdi ve genel kredi sözleşmesi uyarınca muaccel hale gelen borcun ödenmediğinin iddia edildiğini, ancak davacının dava dilekçesindeki beyanlarının gerçeklerden ve hukuki mesnetten uzak olduğunu, davacı ile imzalanan kefalet sözleşmesinin geçerli olmadığı kanaatinde olduklarını, müvekkillerinin her sayfasında imzalarının bulunmaması ve kefalet sözleşmesinin geçerlilik şartlarının bulunup bulunmadığı hususlarının incelenmesi gerektiğini, ticari yaşam ile hiçbir ilgisi bulunmayan müvekkillerinin, eski yönetim kurulu üyesi merhum …’ın vefatıyla birlikte mirasçı olarak şirket yönetimine dahil olduklarını, müvekkili …’ın, 73 yaşında eşinin vefatına kadar şirket işlerinden uzak kalmış bir ev hanımı olduğunu, eşi …’ın vefatıyla şirketin iç yapısı hakkında bilgisi olmadan kendisine birtakım belgelerin bilgilendirilmeden imzalatıldığını, müvekkilinin sözleşmeyi imzaladığını bile bilmemekte olduğunu, diğer müvekkili …’ın da bir akedemisyen olup ticari yaşamdan oldukça uzak bir hayat sürmekte olduğunu, önlerine gelen belgelerin geçerli olup olmadığı konusunda bilgi sahibi olmadıklarını, ayrıca müvekkili …’ın şirket yönetiminde 3 ay gibi kısa bir süre kalmış olması dikkate alındığında kefil olarak sorumluluğuna başvurulmuş ise de, takibe konu kullandırılan kredilerin, kefalet sözleşmesi kapsamında olup olmadığının dahi belli olmadığını, takibe konu kredi sözleşmelerinin müvekkilin sorumluluğuna gerekçe gösterilen kefalet sözleşmesi kapsamında olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiğini, ayrıca kredi sözleşmesinin geçerli olduğunu kabul ettiğimiz anlamına gelmemekle birlikte müvekkillerinin söz konusu kredi sözleşmesinde gayri nakdi kredilere ilişkin sorumluluğunun bulunmamakta olduğunu, bilirkişi tarafından eksik inceleme ve değerlendirme sonucu hazırlanan raporun taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, tüm bu nedenlerle davanın reddi ile davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesi ile; dava değeri 2.500.000,00-TL olarak bildirilmiş ise de; UYAP sistemi üzerinden yapılan tetkikte harcın ödenmediğinin anlaşıldığını, davacı tarafından diğer borçular ile müvekkiline hitaben keşide edilen … 22. Noterliği’nin 01/07/2019 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile kredi müşterisi … Ve Ticaret Anonim Şirketi’nin kredi hesaplarının kat edildiği bildirilerek toplam 8.820.694,58-TL’nin 3 gün içerisinde ödenmesi hususu bildirilmiş ise de ,söz konusu tebligatın müvekkiline usulüne uygun tebliğ edilmediğini, söz konusu ihtarnameye taraflarınca 08/07/2019 tarihinde muttali olunduğunu, müvekkili tarafından davacı bankanın ihtarnamesine cevaben … 57. Noterliği’nin 11/07/2019 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile kefalete, kefalet miktarına ve diğer hususlara ilişkin itiraz ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla muhattap bankanın ihtarnamesi ile ödenmesi talep edilen nakdi kredi miktarı ve depo edilmesi talep edilen gayrinakdi kredi miktarını kabul etmediklerini ve mutabık olmadıklarını bildirdiklerini, yetkili mahkemenin, İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, davacı banka tarafından dava dışı asıl borçlu şirketin … ili, … ilçesi, … Mahallesi, 1826 ada, 6 parselde kain depo binası üzerinde davacı bankanın 1. dereceden ipotek alacağı bulunmakta olduğunu, söz konusu taşınmazın gayrimenkul değerleme raporunun …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasından istinabe yolu ile … 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … talimat sayılı dosyasından 30.03.2021 tarihinde gerçekleştirildiğini ve taşınmazın 1 yıl önceki değerlemesinde dahi kıymet takdirinin 9.000.000,00-TL olarak hesap edildiğini, uzman kuruluştan alınan 2017 tarihli değerleme raporunda ise söz konusu taşınmazın değerinin 6.100.00.00-TL olarak tespit edildiğini, yine değerleme tarihi itibariyle USD kurunun 3,5338 olmakla 1.726.000,00-USD bedel takdir edildiğini, bugün itibariyle USD kurunun 14,00-TL’nin üzerinde olduğu gözetildiğinde dahi taşınmazın değerinin enflasyon ve devalüasyon ile birlikte 24.000.000,00-TL’den yüksek olduğunun tartışmasız olduğunu, davacı bankanın 1. derece ipotek alacaklısı olduğu taşınmaz yönünden …. İcra Müdürlüğü`nün … esas sayılı dosyasından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi başlattığını, söz konusu ipoteğin paraya cevrilmesi ile borcu kesinlikle kabul anlamına gelmemek kaydıyla huzurdaki davaya konu alacak iddiasının asıl borçlu dava dışı şirket mal varlığından tahsil edilerek itfa edilebilmesinin hukuken mümkün olduğunu, söz konusu ipotek takibinin bekletici mesele yapılması gerektiğini, müvekkilinin kefaletine ilişkin davacı taraf iddialarının kabulünün mümkün olmadığını, kefaletin bulunduğu iddia edilen genel kredi sözleşmelerinde müvekkili imzalarının incelenmesi gerektiğini, müvekkilinin imzanın atıldığı iddia edilen tarihlerde yurt dışında bulunup bulunmadığına ilişkin pasaport ve yurt dışı çıkış kayıtlarından inceleme yapılması gerekmekte olduğunu, yine borcu kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davacı tarafın hesapladığı ana para miktarının müphem olduğunu, talep ettiği faiz, uygulanan cari ve temerrüt faiz oranlarının da haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, tüm bu nedenlerle öncelikle davanın yetki ve eksik harç yönünden reddini, süresi dışında açıldığından davanın usulden reddini; mahkememizin aksi kanaate olması durumunda davanın esastan reddini ve davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Dava, davacı banka ile dava dışı … Ve Ticaret Anonim Şirketi arasında akdedilen ve davalıların da müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesine dayalı alacağın, asıl borçlu ve kefiller tarafından ödenmediğinden bahisle, davacı tarafça …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin bulunmaktadır.
Mahkememizce, …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası, …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… esas sayılı dosyası, genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesi, … 22. Noterliği’nin 01/07/2019 tarihli ve … yevmiye numaralı hesap kat ihtarnamesi ile tebliğ şerhi, … 57. Noterliği’nin 11/07/2019 tarihli ve … yevmiye numaralı cevabi ihtarnamesi, taksitli ticari kredi ödeme planı, … Bankası Anonim Şirketi’nin 20/09/2012 tarihli ve … numaralı genel mektubu, … ile davacı banka arasından imzalanan protokol, … 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … talimat sayılı dosyası kapsamında temin edilen bilirkişi raporu ve gayrimenkul değerleme raporu dosyamız arasına alınmış, bankacılık işlemleri uzmanı bilirkişiden rapor temin edilmiştir.
…. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının incelenmesinden, davacı banka tarafından 14/11/2019 tarihinde mahkememiz dosyası davalıları, dava dışı asıl borçlu şirket ve …(T.C.K.N.: …) aleyhine genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmesi, ihtarname ve hesap özetine dayalı alacağın tahsili amacıyla cari hesap borcu için 6.971.628,10-TL asıl alacak, 105.014,22-TL işlemiş %66 temerrüt faizi ve 5.250,71-TL BSMV; ticari kredi kartı borcu için 1.008.422,27-TL asıl alacak, 6.455,29-TL işlemiş %28,80 temerrüt faizi ve 322,76-TL BSMV; teminat mektubu borcu için 700.000,00-TL asıl alacak, 10.266,67-TL işlemiş %66 temerrüt faizi ve 513,33-TL BSMV olmak üzere toplam 8.807.873,35-TL alacak talebiyle ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalılara tebliğ edildiği, borçlular tarafından 16/07/2019 tarihinde itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davalı … vekili 01/03/2023 tarihli dilekçesi ile; davacı taraf ile yapılan sulh kapsamında davaya konu itirazlarından feragat ettiklerini, bu nedenle yokluklarında davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 02/03/2023 tarihli celsesinde davacı vekili, davalı tarafça icra dosyasına yapılan itirazdan feragat edilmesi nedeniyle davanın konusuz kaldığını, yargılama gideri, vekalet ücreti ve icra inkar tazminatı taleplerinin bulunmadığını beyan etmiş; ancak arabuluculuk ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiş olup, yine aynı celse davalı … ile … vekili, davanın konusuz kalmasına bir diyeceklerinin olmadığını, onların da vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını beyan etmiş; Mahkememizce …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası incelendiğinde, davalılar … ile … vekili ile davalı … vekilinin 18/01/2023 tarihli dilekçeleri ile, mezkur dosya kapsamında yapmış oldukları itirazdan feragat ettikleri anlaşılmıştır.
Yukarıda belirtilen icra takibine itirazdan feragat dilekçeleri kapsamında, huzura taşınan davada iptali talep edilen itiraz ortadan kalkmış ve bu haliyle eldeki itirazın iptali davası ise konusuz kalmıştır. Tüm bu nedenlerle, icra takibine yapılan itirazdan feragat edilmesi nedeniyle, davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından, açılan dava ile ilgili olarak karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir. Davalı taraflar, dava açılmasına sebebiyet verdiğinden arabuluculuk ücretinden sorumlu tutulmuşlardır.
Tüm bu nedenlerle aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı tarafça açılan davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla, davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Davacı tarafça icra inkar tazminatı talep edilmediğinden, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davacı tarafça vekalet ücreti talep edilmediğinden, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90-TL harçtan, davacı tarafça peşin olarak yatırılan 59,30-TL’nin mahsubu ile bakiye 120,60-TL harcın, davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
5-Arabuluculuk görüşmelerinde arabulucu olarak atanan …(1294)’a 1.360,00-TL ödemenin suçüstü ödeneğinden karşılandığı anlaşıldığından, 1.360,00-TL arabuluculuk ücretinin 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu madde 18/A-11 ve 18/A-13’e göre, davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin, talebi doğrultusunda kendi üzerinde bırakılmasına,
7-6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi gereğince, davacı ve davalılar tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalılar vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/03/2023

Başkan …
e-imzalıdır
Üye ..
e-imzalıdır
Üye ..
e-imzalıdır
Katip
e-imzalıdır