Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/737 E. 2022/508 K. 14.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/737 Esas
KARAR NO :2022/508

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:16/11/2021
KARAR TARİHİ:14/09/2022

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili, Mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı davalının müvekkili davacıya borcunun mevcut olduğunu, davalının borcunu ödememesi üzerine davalı aleyhine … 6. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, itirazın haksız olduğunu beyanla, itirazın iptali ile takibin devamına, borçlu aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili, Mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; Takibe konu cari hesap alacağına ilişkin herhangi bir belge sunulmadığını, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, davacı tarafça müvekkiline sunulmuş bir hizmet/ mal bulunmadığını, dava dilekçesinin HMK’nun 119. Maddesindeki şartları taşımadığını, davanın görevsiz mahkemede açıldığını ve ayrıca yetkisiz mahkemede açıldığını, görev ve yetki itirazlarının olduğunu, alacağın zamanaşımına uğradığını beyanla, davanın öncelikle usulden reddine, aksi halde davanın esastan reddine, icra takibinin iptaline, davacı tarafın %20 den
aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve
ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı yanca, takibe konu cari hesap ekstresi ve arabuluculuk son oturum tutanağı ibraz olunmuş; dava konusu takip dosyasının uyap kayıtları ile taraf şirketlerinin ilişki dönemine ait BA/BS kayıtları celbedilmiştir.
… 6. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde, takibin ilk olarak …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden başlatıldığı, yetkisizlikle … 6. İcra Müdürlüğüne gönderildiği, takip dosyasında davacı/ alacaklı tarafından davalı/ borçludan 6.548,85 TL cari hesap alacağı ve 249,44 TL işlemiş faiz alacağının tahsili talebinde bulunulduğu, ödeme emrinin tebliğ tarihine göre davalı/ borçlunun süresinde sunduğu borca itiraz dilekçesi üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin davacı/ alacaklıya tebliğine ilişkin bilgi ve belge bulunmamakla birlikte itiraz ve dava tarihine nazaran davanın da hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı yanca takip talebinde işlemiş faiz talebinde bulunulmuşsa da, dava dilekçesinde dava değeri olarak asıl takip talebindeki alacak miktarı olan 6.548,85 TL bildirilmiş, 21/03/2022 tarihli dilekçe ile de işlemiş faizin dava konusu edilmediği açıkça beyan edilmiştir.
Davalı yanca görev itirazında bulunulmuşsa da, tarafların sermaye şirketi olması nedeniyle nispi ticari dava mahiyetinde olan davada asliye ticaret mahkemelerinin görevli olduğu sonucuna varılmış, görev itirazına itibar edilmemiştir.
Davalı vekilince sunulan cevap dilekçesinde yetki itirazlarının olduğu bildirilmişse de, yetkili olduğuna kanaat getirdikleri mahkemeyi bildirmediklerinden, bu bağlamda usulüne uygun yapılmış bir yetki ilk itirazı bulunmadığından yetki itirazına itibar edilmemiştir.
Uyuşmazlık konusu alacakların 2021 yılı içerisinde muaccel olduğu anlaşılmakla, TBK’nun 146 ve devamı maddeleri kapsamında zamanaşımı sürelerinin henüz dolmadığı sonucuna varılmış, davalı yanın zamanaşımı def’i de yerinde görülmemiştir.
Taraflarca sunulan dilekçe ve belgeler ile getirtilen kayıtlar incelenmiş, 6102 sayılı TTK’nun 83. maddesi hükmü de dikkate alınarak uyuşmazlığa konu alacağın dayanağı olan faturaların ve ödemelerin taraf şirketlerin ticari defterlerine yansıyış şeklini tespit noktasında bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması başlıklı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerine göre: Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2).Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın 2. Fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi halinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz (HMK 222/3). Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Mahkememizce 12/04/2022 tarihli ara kararla tarafların ticari defterlerinin incelenmesi bakımından inceleme günü belirlenmiş; aynı ara kararda defter ibrazından kaçınmanın sonuçları ihtar edilmiş; ara karar taraf vekillerine tebliğ edilmiş; davacı vekili tarafından yerinde inceleme talebinde bulunulmuş ve bu talep kabul edilmiş; inceleme gününde davalı yanca hazır bulunulmadığı gibi defter ibrazında da bulunulmamıştır.
Mahkememizce görevlendirilen mali müşavir bilirkişi tarafından tanzim olunan 16/06/2022 tarihli raporda, bilirkişi; taraflar arasında akdedilmiş yazılı bir sözleşmenin mevcut olmadığını, davacının, kendi defterlerinde takip tarihi itibari ile davalıdan 6.548,85.-TL alacaklı durumda olduğunu, davalı yanca defter ibrazında bulunulmadığından defterlerinin incelenemediğini, dava konusu cari hesap bakiyesini oluşturan faturalara ilişkin davalının 2021 yılı BA Formlarına bakıldığında, davacının düzenlemiş olduğu ve iş bu davaya konu cari hesap bakiyesini oluşturan faturaların davalı tarafından BA formlarında bildirilmiş olduğunu bildirmiştir.
Dosya kapsamındaki delil durumu ile davalı yanın defter ibrazından kaçınmış olması karşısında davalı vekilinin rapora yönelik itiraz sebepleri yerinde görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonucunda tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre, davalı yanın yasal uyarılara rağmen defter ibrazında bulunmaması nedeniyle 6100 sayılı HMK’nın 222/3. maddesi uyarınca ticari defter ve kayıtlarını ibrazdan kaçınmış sayıldığı, davacı şirket ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulmuş olması nedeniyle sahibi lehine delil niteliğine haiz olduğu, davacı alacağının lehine delil vasfına haiz ticari defterlerinde dayanak kayıtlarıyla mevcut olması ve davalının aksi yönde elverişli delil ibrazında bulunmaması nedeniyle davacı yanın cari hesapta görünen faturaya dayalı alacak talebinin HMK’nun 222. maddesi kapsamında ispat olunduğu; yine davalının vergi dairesine yaptığı bildirim ile alacak talebinin dayanağını oluşturan faturalar kapsamında davacıdan mal veya hizmet aldığını kabul ettiği, takip konusu borca ilişkin olarak ödeme iddiasında bulunulmadığı gibi dosya kapsamına bu yönde bir bilgi de yansımadığından, davacının itirazın iptali isteminin 6.548,85 TL asıl alacak yönüyle haklı ve yerinde olduğu; öte yandan hüküm altına alınan alacağın likit ve bu yöne ilişkin davalı itirazının haksız olması karşısında İİK’nun 67/2. maddesi kapsamında davacının icra inkar tazminatı istem koşullarının da oluştuğu sonucuna ulaşılmış; harçlandırılan dava değerine nazaran davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile, davalının … 6. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının 6.548,85 TL asıl alacak yönüyle İPTALİNE, takibin belirtilen asıl alacak üzerinden ve bu alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi yürütülmek suretiyle kaldığı yerden DEVAMINA,
2-Hükmolunan (6.548,85 TL) alacağın %20’si nispetinde hesaplanan 1.309,77 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 447,35-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 111,84-TL’nin mahsubu ile bakiye ‭‭‭‭‭335,51‬-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacının peşin harç olarak yatırdığı 111,84-TL’nın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11,13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davalılardan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacının yaptığı ilk masraf 59,30-TL, bilirkişi ücreti 900,00-TL ile posta ve davetiye masrafı ‭‭‭187‬,00-TL toplamı ‭‭‭‭‭1.146,3‬0-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2. maddesi gereğince hesaplanan 6.548,85-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
8-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın taraflara tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, dava değeri kesinlik sınırının altında kaldığından HMK 341/2 maddesi uyarınca KESİN olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/09/2022

Katip … Hakim …
e-imzalıdır . e-imzalıdır .