Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/715 E. 2022/37 K. 27.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/715
KARAR NO :2022/37

DAVA:Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:05/08/2010

BİRLEŞEN …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN … ESAS SAYILI DOSYASINDA

DAVA: Menfi Tespit
DAVA TARİHİ: 28/09/2010
KARAR TARİHİ: 27/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada, davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili şirketin davalı … şirketinden çeşitli miktarlarda kredi kullandığını, müvekkili şirketin kullandığını, krediye binaen müşteri evraklarına ilaveten 20/06/2008 tanzim tarihli, 16/09/2009 vade tarihli, 500.000,00-TL bedelli ve borçlusu müvekkili şirket yöneticileri olan, …, … ve …’nın, alacaklısı müvekkili şirket olan senedi ciro ederek davalı şirkete verdiğini, davalı şirket tarafından 500.000,00-TL bedelin vadesinde ödenmediğinden bahisle senedin protesto ettirildiğini, ancak müvekkili şirketin davalı şirkete bu kadar borcu olmadığını, söz konusu senedin teminat senedi olduğunu, davalı şirket tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile 6.718,16-TL üzerinden icra takibini başlatıldığını, davalı şirketin, müvekkili şirketin takip konusu senetten alacak miktarı olan miktar düşüldükten sonra kalan 493.281,24-TL üzerinden takibe geçme hakkı mevcut olduğu gibi bu miktar üzerinden müvekkili şirketin hala haciz tehdidi altında bulunduğunu, tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile müvekkili şirketin dava konusu olan senetten dolayı 493.281,24-TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl davada, davalı vekili cevap dilekçesi ile; öncelikle yetki itirazında bulunarak davanın yetkili İstanbul Ticaret Mahkemeleri’nde görülmesi gerektiğini, davacının söz konusu kullandığı toplam kredinin 6.718,76-TL’lik kısmını ödemediğini, bunun üzerine müvekkilinin icra takibi yaptığını, davacı ile müvekkili arasında anapara borcunun ne kadar olduğu konusunda bir ihtilaf olmadığını, müvekkilinin yalnızca 6.718,76-TL miktar üzerinden davacı aleyhine icra takibi yaptığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada, davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili …’nın hissedarı ve yöneticisi olduğu … A.Ş.’nin, davalı şirketten çeşitli miktarlarda kredi kullandığını, karşılığında müşteri evraklarına ilaveten 500.000,00-TL bedelli ve borçlusu … A.Ş. olan senet verildiğini, davalı şirketin senedi protesto ettirdiğini ancak borcun bu kadar kalmadığını, şahısların borçla ilgisi olmadığını, …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında takibe geçtiklerini, 493.281,24-TL üzerinden davalı şirkete borçlu olmadıklarının tespitine; ancak … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esasında açılan dava ile bu dava arasında fiili ve hukuki irtibat bulunduğundan bu davanın anılan dava ile birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada, davalı vekili cevap dilekçesi ile; öncelikle yetki itirazında bulunarak davanın yetkili İstanbul Ticaret Mahkemeleri’nde görülmesi gerektiğini, davacının kullandığı toplam kredinin 6.718,76-TL’lik kısmını ödemediğini, bunun üzerine müvekkilinin icra takibi yaptığını, davacı ile müvekkili arasında anapara borcunun ne kadar olduğu konusunda bir ihtilaf olmadığını, müvekkilinin yalnızca 6.718,76-TL üzerinden davacı aleyhine icra takibi yaptığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Yargılamaya ilk olarak … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin, … esas sayılı dosyası ile başlandığı, … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 13/10/2011 tarihli, … esas ve … karar sayılı ilamı ile dosyanın, yetkili İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri’ne gönderilmesine karar verildiği ve süresinde talep üzerine dosyanın mahkememize intikal ettiği anlaşılmıştır.
Birleşen iş bu davanın, önce … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esasına kaydedilmiş ve aynı mahkemenin … esas sayılı dosyası ile birleştirilmiş, bu dosyadan 13.10.2011 tarihli celse ara kararı ile tefrik edilerek aynı mahkemenin … esasını almış, bu esas üzerinden verilen yetkisizlik kararı ile de …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esasını alarak, anılan mahkemenin 14/12/2015 tarihli, … esas ve … karar sayılı ilamı ile dosyamızla birleştirilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizin 03/11/2016 tarih ve 2015/682 Esas, 2016/797 Karar sayılı kararı ile; “Asıl ve Birleşen davaların hukuki yarar yokluğu sebebiyle REDDİNE,” karar verilmiş, verilen kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nin 21/10/2021 tarih ve 2019/908 Esas ve 2021/1816 Karar sayılı ilamı ile; “…davaların açıldığı tarih itibariyle davacıların bononun takibe konulmayan (493.281,24 TL’lik) kısmı yönünden icra takibinden önce menfi tespit davası açmakta hukuki yararlarının bulunduğu…” gerekçesiyle kaldırılması üzerine Mahkememizce yargılamaya devam olunmuştur.
Dava, davacılar tarafından aralarındaki … ilişkisi nedeniyle davalı şirkete 20/06/2008 tanzim tarihli, 16/09/2009 vade tarihli ve 500.000,00-TL bedelli bononun verilmesi ve davalı şirketin bonoya dayalı olarak …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile 6.718,16-TL üzerinden icra takibine geçildiğinden bahisle, davacıların takip konusu bonodan alacak miktarı olan miktar düşüldükten sonra kalan 493.281,24-TL ile ilgili borçlu bulunmadıklarının tespiti istemine ilişkin bulunmaktadır.
Mahkememizce dava konusu 20/06/2008 tanzim, 16/09/2009 vade tarihli ve 500.000,00-TL bedelli bono örneği, … 48. Noterliği’nin 18/09/2009 tarihli ve … yevmiye numaralı protestosu, … A.Ş.’nin kebir yevmiye, envanter ve muavin defterleri, ve …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınmış bilirkişiden rapor temin edilmiştir.
…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının incelemesinden, davalı … şirketi tarafından davacılar (ve dava dışı diğer borçlular) aleyhine 6.718,16-TL asıl alacak üzerinden icra takibi başlatıldığı, alacağın dayanağı olarak 20/06/2008 tanzim, 16/09/2009 vade tarihli ve 500.000,00-TL bedelli bononun gösterildiği, davalının takipten önce davacı tarafa göndermiş olduğu ihtarnamede 500.000,00-TL’lik bononun ödenmesinin talep edildiği, takip talebinde de “fazlaya ilişkin hakların saklı tutulduğu” hususunun açıkça belirtilmesi karşısında davaların açıldığı tarih itibariyle davacıların bononun takibe konulmayan 493.281,24-TL’lik kısmı yönünden icra takibinden önce menfi tespit davası açmakta hukuki yararlarının bulunduğu anlaşılmış, gerek taraf beyanları gerekse temin edilen 31/05/2016 tarihli bilirkişi raporu ile de davacıların takibe konu bononun takibe konulmayan kısmı yönünden davalı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığı anlaşılmış, bu nedenle asıl ve birleşen davalarda davacılar tarafından açılan davaların kabulüne karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl dava dosyasında davacı … Yay. ve Mobilya Tic. San. A.Ş., birleşen dava dosyasında davacı … tarafından açılan davaların KABULÜ ile; keşidecisi … olan, 20/06/2008 tanzim tarihli, 16/09/2009 vade tarihli, 500.000,00-TL bedelli bono nedeniyle asıl ve birleşen dosya davacıları … Yay. ve Mobilya Tic. San. A. Ş. ile …’nın takibe konulmayan 493.281,24-TL’lik kısım nedeniyle davalı … … A.Ş.’ye borçlu olmadıklarının TESPİTİNE,
2-a)Asıl davada alınması gereken 33.696,04-TL karar ve ilam harcından, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 7.325,25-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 26.370,79-TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına, davacı tarafından yatırılan 7.325,25-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b) Birleşen davada alınması gereken 33.696,04-TL karar ve ilam harcından, davacı tarafından peşin olarak yatırılan 7.325,25-TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 26.370,79-TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına, davacı tarafından yatırılan 7.325,25-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-a) Asıl davada davacı tarafından yapılan ve 17,15-TL başvurma harcı, 236,65-TL müzekkere ve davetiye posta masrafı, 850,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.103,80-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b) Birleşen davada davacı tarafından yapılan müzekkere ve davetiye posta masrafı 40,00-TL’den ibaret yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-a) Asıl davada davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi AAÜT gereğince belirlenen 41.714,06-TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
b) Birleşen davada davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihi AAÜT gereğince belirlenen 41.714,06-TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi gereğince, davacılar ve davalı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacılar vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.27/01/2022

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır