Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/703 E. 2023/492 K. 07.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/703 Esas
KARAR NO : 2023/492
DAVA : ALACAK
DAVA TARİHİ : 02/11/2021
KARAR TARİHİ : 07/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı tarafa vermiş olduğu mobilya siparişine istinaden avans olarak 28/02/2019 tarihinde 50.000,00-TL ödeme yaptığını, davalı tarafça ödemeye karşılık herhangi bir teslimat gerçekleştirilmediğini, müvekkili şirketin … Noterliği’nin 16/05/2019 tarih ve … yevmiye nolu ihtarname gönderdiğini, ihtarnameye bir cevap gelmediğini, müvekkilinin …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyası ile takip başlattığını, davalı yanca takibe itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, davalı yanın müvekkiline borçlu olduğunun sabit olduğunu, alacağın tahsilinin imkansız hale getirmesinin kuvvetle muhtemel olduğunu beyan ederek davanın kabulüne, işbu davaya konu alacağın tahsilinin imkansız hale gelmemesi adına dava tutarında mallarının ve 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine, 50.000 TL’nin temerrüt tarihi olan 20.05.2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı taraftan tahsiline, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirket yetkilisi … ‘in Suudi Arabistan’a yönelik bir ihracat yapmak üzere müvekkili firma ile iletişime geçtiğini ve müvekkili firma tarafından bir kısım mobilya grubu için 21/02/2019 tarihinde kendisine teklifte bulunulduğunu, bir takım düzeltmeler ile tarafların anlaşma sağladığını, müvekkili tarafından keşide edilmiş olan 02/04/2019 tarih ve … yevmiye nolu faturası ve ürün listesinde de görüldüğü üzere taraflar KDV hariç olmak üzere 258.964,00 TL karşılığında anlaştıklarını, davacı tarafından anlaşılan 258.964,00TL nin müvekkili firmaya ödendiğini, davacı tarafından anlaşılan tutarın KDV dahil olduğunu, ancak davacının bu konuda sorun çıkardığını, müvekkili firmanın ise davacıdan bu olay üzerine KDV almadığını, siparişi ve ödemesi alınan mobilya gruplarının hazırlanarak dava dışı … Anonim Şirketi’nin adresine götürüldüğünü, ürünlerin … Gümrük Müdürlüğü’ne götürülmek üzere nakliye firması olan dava dışı … Limited Şirketi’ne ait … plakalı tırın dorsesine yüklendiğini ve nakliye firması şoföründen ürünlerin teslimine ilişkin imza alındığını, ürünlerin Suudi Arabistan’da ilgili kişiye teslim edildiğini buna dair whatsapp yazışmalarının olduğunu, davacının kötü niyetli olarak açmış olduğu haksız ve mesnetsiz davasının reddini, davalının asıl alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatı ile cezalandırılmasını, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, avans olarak ödendiği bildirilen alacağın ürün tesliminin gerçekleşmemesi nedeniyle iadesi istemine ilişkindir.
Davacı yanca, ödeme dekontu, ihtarname ve arabuluculuk tutanağı ibraz olunmuş; davalı yanca da sipariş formları, mail yazışmaları, fatura, ödeme dekontları, ürünlerin taşınmasına ve teslimine ilişkin görseller, taşımayı gerçekleştirdiği bildirilen şoförden alınan imzalı belge ve whatsapp yazışmaları ibraz olunmuş; Mahkememizce …. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı takip dosyası, ödeme dekontları ve taraf şirketlerin BA/BS formları celbedilmiştir.
…. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı dosyası incelendiğinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçludan 50.000,00 TL alacağın tahsili talebinde bulunulduğu görülmüştür.
Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması başlıklı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerine göre: Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2).Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın 2. Fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi halinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz (HMK 222/3). Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Taraflarca sunulan dilekçe ve belgeler ile getirtilen kayıtlar incelenmiş, 6102 sayılı TTK’nın 83. maddesi ve 6100 sayılı HMK’nın 222/1. maddesi hükmü de dikkate alınarak uyuşmazlığa konu alacağın dayanağı olan faturaların ve ödemelerin taraf şirketlerin ticari defterlerine yansıyış şeklini tespit noktasında bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce görevlendirilen SMMM bilirkişi 02/06/2022 tarihli raporunda; Tarafların usul ve yasaya uygun olarak tutulmuş ticari defterlerinin sahipleri lehine delil kudretine haiz olduğu; her ne kadar davacı şirket ticari defterlerinde davalı şirkete ilişkin herhangi bir kayıt bulunmasa da davalı şirket ticari defter ve kayıtlarının, dosyaya intikal eden delillerle doğrulanmış olduğu; taraflar arasında bir ticari ilişkinin varlığının anlaşıldığı; davacı şirket ticari defterlerinin tasdik mükellefiyetleri her ne kadar yerine getirilmiş olsa da defterlerin usulüne uygun olarak tam ve eksiksiz tutulmadığının anlaşıldığı; davacı tarafından banka kanalıyla yapılan ödemelerin, hatta takip konusu yapılan avans ödemesinin dahi ticari defterlerde kayıtlı olmadığı şeklinde görüş bildirmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekilince rapora itiraz edilmiş ve itirazları doğrultusunda ek rapor alınmasına karar verilmiştir. Bilirkişi 18/01/2023 tarihli ek raporunda; kök rapordaki görüşün değiştirilmesini gerektirecek bir husus bulunmadığını beyan etmiştir.
Bilirkişi kök ve ek raporunun dosya kapsamına uygun, teknik ve ayrıntılı olarak hazırlanmış olması nedeniyle rapor Mahkememizce de benimsenmiş ve hüküm kurmaya elverişli kabul edilmiştir.
Yapılan yargılama neticesinde tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre; tarafların karşılıklı kabulünde olduğu üzere davacı şirket ile davalı şirket arasında bir kısım mobilya temini noktasında anlaşma sağlandığı, eldeki davada da davacı şirket tarafından 28/02/2019 tarihinde mobilya sipariş ön ödemesi açıklamasıyla davalı şirkete gönderilen 50.000,00 TL’nin ürün teslimi gerçekleşmediğinden bahisle iadesinin istendiği anlaşılmıştır. Davalı yanca tarafların KDV hariç 258.964,00 TL bedelle anlaşma sağladığı, ürün tesliminin gerçekleştirildiği, davacı şirket tarafından da anlaşılan bedelin KDV hariç 258.964,00 TL olarak ödendiği savunulmuş, KDV hariç 258.964,00 TL, KDV dahil 279.681,12 TL bedelli olan 02/04/2019 tarihli fatura, ödeme dekontları ve ürün teslimine yönelik bir kısım belge, yazışma ve fotoğraf dosyaya sunulmuştur. Dosyaya sunulan ödeme dekontlarından davacı şirketin davalı şirkete 28/02/2019 tarihinde mobilya sipariş ön ödemesi açıklamasıyla 50.000,00 TL, 20/03/2019 tarihinde cari hesap ödemesi açıklamasıyla 26.000,00 TL, 26/03/2019 tarihinde cari hesap ödemesi açıklamasıyla 25.000,00, 02/04/2019 tarihinde cari hesap ödemesi/ mobilya açıklamasıyla 143.000,00 TL ve 02/04/2019 tarihinde cari hesap son kalan bakiye ödemesi/ mobilya açıklamasıyla 14.964,00 TL olmak üzere 258.964,00 TL ödeme yaptığı anlaşılmıştır. Taraf şirketlerce ilişki dönemine ait ticari defterler dosyada yaptırılan bilirkişi incelemesine sunulmuştur. Tasdik mükellefiyetleri yerine getirildiği tespit edilmişse de kendileri tarafından yapılan ödemeler dahi kayıt altına alınmadan tutulan davacı şirketin ticari defterlerinin HMK’nın 222/2. maddesi koşullarını taşımaması nedeniyle sahibi lehine delil kudretine haiz olmadığı, davalı şirketin ise süresinde açılış ve kapanış tasdikleri yapılmış ve usulüne uygun tutulmuş ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı kabul edilmiştir. Davalı şirket tarafından davacı şirkete düzenlenen 02/04/2019 tarihli irsaliyeli faturanın üzerinde teslime yönelik davacı şirket adına atılı bir imza bulunmadığı gibi, faturanın tebliğine yönelik bir delil de dosyaya yansımamışsa da, davalı yanca dosyaya sunulan uyuşmazlığa konu ürünlerin taşınmasına yönelik 02/04/2019 imza tarihli belge, e-mail ve whatsapp yazışmaları, ürün teslimine yönelik görseller, davalı şirket tarafından düzenlenen fatura ile aynı günde davacı şirket tarafından cari hesap son kalan bakiye ödemesi/ mobilya açıklamasıyla yapılan ödeme ve yine davalı şirketin sahibi lehine delil kudretine haiz ticari defterlerindeki kayıt durumu itibariyle davalı yanın ürün teslimine yönelik ispat külfetini HMK’nın 222 ve 190. maddeleri ile TMK’nın 6. maddesine göre yerine getirdiği, davacının aksi yöndeki iddialarının ise dayanılan sebeplere ve delillere göre ispat olunamadığı sonucuna varılmış, davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcının peşin yatırılan 853,88 TL harçtan mahsubu ile fazladan yatırılan ‭673,98 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200,00-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
5-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
7-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı taraf yokluğunda,, HMK’nın 341/1 ve 345. maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 07/06/2023

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .