Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/675 E. 2022/680 K. 26.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/675 Esas
KARAR NO :2022/680

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:19/10/2021
KARAR TARİHİ:26/10/2022

Davacı tarafından davalılar aleyhine açılan İtirazın İptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı …’nın, davalı şirket yetkilisi olduğunu, davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine hem kendi adına hem de borçlu şirket adına itiraz ettiğini ve söz konusu icra takibini durdurduğunu, mezkur icra takibinin konusunun borçlu taraf ile müvekkili şirket arasındaki ticari iş ilişkisine dayanan
faturalar olduğunu, davalı tarafından alacağına yönelik herhangi bir ödeme yapılmadığını, bu
hususun müvekkili tarafın ticari defterleri incelendiğinde görüleceğini, beyan ederek, itirazının iptali ile takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine,
yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalılara usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve tensip tutanağının tebliğ edildiği, ancak süresinde herhangi bir cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
… İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde, davacı/ alacaklı tarafından davalı/ borçlulardan 1.554,28 TL alacağın tahsili talebinde bulunulduğu, ödeme emrinin tebliğ tarihine göre davalı/ borçluların süresinde sunduğu borca itiraz dilekçeleri üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçelerinin davacı/ alacaklıya tebliğine ilişkin bilgi ve belge bulunmamakla davanın da hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı yanca, düzenlenen faturalar, imza sirküleri ve arabuluculuk son oturum tutanağı ibraz olunmuş; dava konusu takip dosyası, davalı şirketin ticaret sicil dosyası ile taraf şirketlerinin ilişki dönemine ait BA/BS kayıtları celbedilmiştir.
Taraflarca sunulan dilekçe ve belgeler ile getirtilen kayıtlar incelenmiş, 6102 sayılı TTK’nun 83. Maddesi hükmü de dikkate alınarak uyuşmazlığa konu alacağın dayanağı olan faturaların ve ödemelerin taraf şirketlerin ticari defterlerine yansıyış şeklini tespit noktasında bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması başlıklı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerine göre: Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2).Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın 2. Fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi halinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz (HMK 222/3). Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Mahkememizce tarafların ticari defterlerinin incelenmesi bakımından 01/06/2022 tarihli celsede inceleme günü belirlenmiş, yasal ihtaratlar hazır bulunan taraf vekillerine tefhim edilmiştir.
Davacı yanca ticari defterlerin yerinde incelenmesi talep edilmiş, davalı yanca yerinde inceleme talep edilmediği gibi belirlenen inceleme gününde defter ibrazında da bulunulmamıştır. Mahkememizce görevlendirilen mali müşavir bilirkişi tarafından tanzim olunan raporda bilirkişi; Davacının mübrez ticari defterlerinin noter tasdiklerinin tam olduğu, davacının ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, davalının ticari defter ibrazında bulunmadığı, davacının takibe dayanak faturalarının davalı aleyhine borç doğurduğu, davacının ticari defterlerindeki verilere, defterlerin delil niteliğine ve davacının takibe
dayanak e-faturalarının davalı aleyhine borç doğuruyor olmasına mukabil davalının herhangi
bir ödeme belgesi sunamamış olması sonucuna göre davacının 04.05.2018 takip tarihi
itibariyle 1.499,88TL davalıdan asıl alacağı olduğu, takipten önce temerrüt oluşmadığından işlemiş faiz talebinin yersiz olduğu,
davacının alacak iddiasının benimsenmesi durumunda; Merkez bankası verilerinden, 04.05.2018 takip tarihi itibari ile yasal faiz oranının %9 olduğu anlaşıldığından taleple bağlılık
ilkesi gereği davacının belirlenen asıl alacağına dava tarihinden itibaren %9 ve değişen oranlarda kademeli olarak yasal faiz yürütülebileceği tespitlerinde bulunulmuştur.
Bilirkişi raporu, dosya kapsamına uygun ve ayrıntılı olmakla Mahkememizce de benimsenmiş, davalı yanca defter ibrazından kaçınıldığından rapora yönelik itiraz sebepleri yerinde görülmeyerek, rapor, hükme elverişli kabul edilmiştir.
Yapılan yargılama neticesinde tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre; davalı şirketin yasal uyarılara rağmen defter ibrazında bulunmaması nedeniyle 6100 sayılı HMK’nın 222/3. maddesi uyarınca ticari defter ve kayıtlarını ibrazdan kaçınmış sayıldığı; davacı şirket ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulmuş olması nedeniyle sahibi lehine delil niteliğine haiz olduğu, davacı alacağının lehine delil vasfına haiz ticari defterlerinde dayanak kayıtlarıyla mevcut olması ve davalı şirketin aksi yönde elverişli delil ibrazında bulunmaması nedeniyle davacı yanın faturaya ve ticari defterlerine dayalı alacak talebinin HMK’nun 222. maddesi kapsamında ispat olunduğu; takip konusu borca ilişkin olarak ödeme belgesi ibrazında da bulunulmaması karşısında davacının davalı …’ne yönelik itirazın iptali isteminin 1.499,88 TL asıl alacak yönüyle haklı ve yerinde olduğu; davalı şirketin takip tarihinden önce temerrüde düşürüldüğüne yönelik elverişli delil ibrazında bulunulmaması sebebiyle takip tarihine kadar işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı; öte yandan hüküm altına alınan alacağın likit ve bu yöne ilişkin davalı itirazının haksız olması karşısında İİK’nun 67/2. maddesi kapsamında davacının icra inkar tazminatı istem koşullarının da oluştuğu sonucuna ulaşılmış, davanın davalı şirket yönünden kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacı yanca davalı şirketin yetkilisi … aleyhine de icra takibi başlatılıp, itirazın iptali talebinde bulunulmuşsa da; takip/ dava konusu alacağı oluşturan kök ilişkiye davalı şirketin taraf olması, davalı şirket yetkilisinin ise taraf olmaması ve şahsi sorumluluğunu gerektirecek bir iddiada bulunulmadığı gibi, bu yönde elverişli bir delil ibrazında da bulunulmaması karşısında davalı …’ya yönelik davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Tüm bu nedenlerle, aşağıdaki şekilde hüküm kurularak yargılama sonuçlandırılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacı tarafından davalı … aleyhine açılan davanın KISMEN KABULÜ ile; adı geçen davalının …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın 1.499,88 TL asıl alacak yönünden İPTALİNE, takibin adı geçen davalı yönünden 1.499,88 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren talep gibi yasal faiz yürütülmesi suretiyle kaldığı yerden DEVAMINA, bu yöndeki fazlaya dair istemin REDDİNE,
2-Hükmolunan (1.499,88 TL) alacağın %20’si nispetinde hesaplanan 299,97 TL icra inkar tazminatının davalı …’nden alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Davacı tarafından davalı … aleyhine açılan davanın REDDİNE,
4-Alınması gereken 102,45 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30 TL’nın mahsubu ile bakiye ‭‭‭43,15‬ TL harcın davalı …’nden tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Davacı tarafından peşin harç olarak yatırılan ve karar ve ilam harcına mahsup edilen 59,30 TL’nın davalı …’nden alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.360,00-TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve reddolunan miktarları dikkate alınarak 47,60‬ TL’nın davacıdan, 1.312,40 TL’nın davalı …’nden tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
6-Davacı tarafça yapılan 59,30 TL dava açılış gideri, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti, ‭‭165,1‬0 TL tebligat posta gideri toplamı ‭‭‭1.224,4‬0 TL yargılama giderinin kabul ve reddolunan dava değerine nazaran 1.142,15 TL’nın davalı …’nden alınarak davacıya VERİLMESİNE, arta kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Davacı vekille temsil olunduğundan, kabul edilen dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2. maddesi gereğince hesaplanan 1.499,88-TL vekalet ücretinin davalı …’nden alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davalı … vekille temsil olunduğundan, aleyhine açılan davanın reddolunan dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2. maddesi gereğince hesaplanan 54,40-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’ne VERİLMESİNE,
9-Davalı … vekille temsil olunduğundan, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2. maddesi gereğince hesaplanan 1.554,28-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’ya VERİLMESİNE,
10-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
11-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, kabul ve reddolunan dava değerleri kesinlik sınırının altında kaldığından HMK’nun 341/2. maddesi uyarınca KESİN olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/10/2022

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .