Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/643 E. 2022/376 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/643 Esas
KARAR NO :2022/376

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:06/10/2021
KARAR TARİHİ:07/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
D A V A /
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle:müvekkili şirket … Sigorta A.Ş. müşterilerin ihtiyaçlarını karşılayan otomobil, konut ve ferdi kaza sigortalarının yanı sıra nakliyat, mühendislik, tarım, iş yeri sigortaları gibi çok çeşitli ürün ve hizmetler sunan bir sigorta şirketi olduğunu, dava dışı … ŞİRKETİ ile müvekkil şirket arasında “… plakalı, … marka, …, 2019 model” aracın sigortalanması adına 15.01.2020 başlangıç, 15.01.2021 bitiş tarihli Genişletilmiş Kasko Poliçesi imzalandığını 02.12.2020 tarihinde saat 19:30 sıralarında dava dışı … sevk ve idaresindeki müvekkilİ şirket nezdinde sigortalı … plakalı araç ile …, Dilovası ilçesi … bağlantı yolu … istikameti …-3 1 km’de seyir halinde iken yola aniden domuz sürüsü çıkması sonucunda duramayarak domuz sürüsüne çarptığını ve çarpma sonucunda maddi hasarlı trafik kazası gerçekleştiğini, meydana gelen kaza da davalının sorumluluğunda olan otoyolda yola çıkan domuz sürüsü sebebiyle gerçekleştiğinden, müvekkili şirket tarafından rücu hakkına ilişkin olarak …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasıyla davalı aleyhine icra takibine geçildiğini, davalı tarafça takibe, borca ve tüm ferilerine haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olarak itiraz edildiğini,arabuluculuk görüşmesi yaptıklarını ancak taraflarca uyuşmazlık konusunda anlaşılamadığını, haksız ve hukuka aykırı olarak yapılan itiraz iptali ile davalılar aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle: kazanın meydana geldiği otoyol müvekkil şirket işletmesinde değildirkazanın meydana geldiği otoyol müvekkil şirket işletmesinde olmadığını husumet yokluğundan reddi gerektiğini, Olayın gerçekleştiği otoyolun Müvekkil Şirket sorumluluğunda bulunmadığını tekrarla ve kesinlikle aleyhe kabul anlamına gelmemek kaydıyla; Müvekkili Şirket, …’nun bakım ve işletme işlerinin tamamını ‘anahtar teslim’ şekilde müvekkil… A.Ş.’ ye bıraktığını, müvekkil … Alytapı İşletme ve Ticaret A.Ş. ise; teslim sözleşme ile üstlendiği işletme, bakım ve tamir hizmetlerini 25 Ağustos 2016 tarihli İşletme ve Bakım Sözleşmesi ile anahtar teslim şekilde bir bütün olarak ayrı bir tüzel kişiliği haiz bulunan alt yüklenici firma … VE BAKIM A.Ş. isimli şirkete, işletmeci sıfatıyla bırakıldığını, esas ilişkin olarak da somut olayda zarar görenin kusuru bulunması ihtimali olup kazazedenin kendi kusuru ile sebep olduğu zarardan müvekkil şirketin sorumlu tutulması mümkün olmadığını, zarar gören sürücünün kendi kusurunun bulunduğunu,haksız ve dayanaktan yoksun davanın usulden reddini, mahkeme aksi kanaatte ise davanın esastan reddine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline, karar verilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava; Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava konusu icra takip dosyası, kasko poliçesi ve hasar dosyası celp edilmiş, dava konusu rücu tazminat istemine konu kazanın meydana geldiği yolun kimim sorumluluğunda olduğunda dair Karayolları Genel Müdürlüğüne müzekkere yazılmıştır.
Dava konusu …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacı alacaklı tarafından davalı borçluya karşı “02.12.2020 tarihinde gerçekleşen kaza sebebiyle ödenen bedelin rücuen tahsili talebidir. 59.000,00 TL” açıklaması ile toplam 60.454,79 TL alacak üzerinden 29.04.2021 tarihinde ilamsız ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 24.05.2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu şirket vekilince 31.05.2021 tarihli dilekçe ile icra takibinde talep edilen borca, faize ve tüm ferilerine itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durduğu, bunun üzerine İİK’nın 67/1 maddesi uyarınca 1 yıllık yasal sürede iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Dava konusu rücu tazminat istemine konu kazanın meydana geldiği yolun kimim sorumluluğunda olduğunda dair Karayolları Genel Müdürlüğüne yazılan müzekkereye verilen 22.04.2022 tarihli cevabi yazıya göre, dava konusu kazanın meydana geldiği yolun işletmesinden sorumlu firmanın …A.Ş olduğu anlaşılmıştır. Bu müzekkere cevabına göre dava konusu kazanın olduğu yolun davalı şirketin işletmesinde ve sorumluluğunda olmadığı anlaşılmıştır.
Bu kapsamda yapılan değerlendirmeye göre, dava konusu icra takibinin, dava konusu kazanın meydana geldiği yolun işletmesinden sorumlu firma olan …A.Ş’ye yöneltilmesi gerekirken davalı şirkete karşı icra takibine girişildiği anlaşılmıştır.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114/1 maddesinde dava şartları düzenlenmiş ve 114/(2). Maddesinde de, ‘Diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümlerin saklı olduğu belirtilmiştir.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 115. maddesi gereğince; Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.
Somut olayda, davacı alacaklı sigorta şirketinin, davaya konu icra takibini, dava konusu kazanın meydana geldiği yolun işletmesinden sorumlu firma olan …A.Ş’ye yöneltmesi gerekirken davalı şirkete karşı yönelttiği, davalı şirketin dava konusu kazanın meydana geldiği yolun işletmesinden sorumlu firma olmaması nedeniyle davalıya karşı icra takibi açılmasını gerektiren şartların oluşmadığı anlaşılmakla, davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-6100 Sayılı HMK.’nın 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca davanın usulden reddine,
2-Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin olarak yatırılan 725,67 TL’den mahsubu ile fazladan yatırılan 644,97 TL karar ve ilam harcının karar kesinleştiğinde talep halinde davacı yana iadesine,
3-Davacının yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-HMK 120 maddesi gereğince taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde re’ sen yatıran yana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/06/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır