Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/608 E. 2021/641 K. 29.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/608 Esas
KARAR NO:2021/641

DAVA:İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:20/09/2021
KARAR TARİHİ:29/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan tensip incelemesi sonunda,
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında 02.12.2016 tarihli “İşbirliği Sözleşmesi akdedildiğini, ancak işbu Sözleşme’nin 1 nolu “Taraflar” başlığı altında sehven Sözleşme konusu projenin müteahhit firması ve Müvekkil Şirket ile organik bağı bulunan … Tic. A.Ş.’nin unvanın yer aldığını, bu hususun tamamen maddi hatadan kaynaklandığını, sözleşme altında yer alan imzaların müvekkili şirket imza yetkilisi tarafından atıldığını, sözleşme’nin tarafı olarak gösterilen … Ltd.’nin Müvekkil Şirket’e düzenlemiş olduğu faturada yer alan adresi “…, …” olarak açıkça görülebilmektedir. Buna istinaden Davalı … Ltd. Şti.’nin resmi internet sayfası olan “…” adlı sayfasında da … Baş Ofisi olarak yine “…, …” olarak görünmekte olup, Türkiye Baş Ofisi ise Davalı’nın Mersis adresi olan “… Mahallesi, … … Caddesi, No:3 … Plaza …/…” olarak beyan edildiğini, bunun dışında yine Davalı’nın “…” adlı internet sayfasında birincil konumu ” … … Caddesi, … Mahallesi, … Plaza No:3 Kat:3 ,,,/,,,” ikincil konumu ise “”…, …, ,,,” olarak beyan edildiğini, yine “…” adlı internet sayfasında hem ,,, Baş Ofisinin hem de Türkiye Baş Ofisi’nin kurucusu “…” olarak görünmekte olup, bu kişi sonrada Türk vatandaşlığına geçerek “Kamuran Deggin” adını almış olup, davalı Şirket’in aksine karar alınıncaya kadar münferiden temsile yetkili olduğunu, davalı’nın internet sitesinde işbu davaya konu gayrimenkulün satışına aracılık edildiğine ve Müvekkil Şirket’in organik bağının bulunduğu “…” projesinin reklam videosunu yayınlayarak ticari ilişkide bulunduğunu, özetle davalı’nın, Sözleşme’nin tarafı olan … Ltd. adlı … merkezli şirket ile hiçbir bağlarının olmadığını ve Müvekkil Şirket ile aralarında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığına dair yapılabilecek tüm itirazlar şimdiden çürütülmüştür. Logolarının, ticari unvanlarının, yöneticilerinin, reklamlarının, adreslerinin ve diğer tüm hususların dahi aynı olup, aynı alanda ticaret gösteren farklı ülkelerde kurulmuş ancak organik bağının bulunduğu kardeş şirketler olduğunun kabulünün gerektiğini, bu Sözleşme’ye istinaden Davalı tarafından Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan kişiler müteahhit ve dava dışı … veya … bağlarının bulunduğu şirketler tarafından geliştirilen projelerden gayrimenkul satışı yapılmasının hedeflendiğini, bu kapsamda Toya’nın grup şirketlerinden… Tic. A.Ş. (“Yeni Unvan: … A.Ş.”) ile dava dışı … ile … projesi … Ada, … Parsel, … Blok (Eski … Blok) …. Kat … (Eski No:…) numaralı bağımsız bölüm için Düzenleme Şeklinde Ön Ödemeli Satışlar İçin Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi akdedildiğini, İşbu Satış Vaadi Sözleşmeleri neticesinde Müvekkil İkitelli tarafından Davalı’nın …’de yer alan şirketi olan … Ltd. Tarafından …’ye yapılan satışın komisyon bedeli olarak Müvekkil Şirket’e 23.01.2017 tarihinde 13.298 USD fatura düzenlenmiş ve Müvekkil Şirket tarafından da 22.02.2017 tarihinde 13.298 USD ödeme yapıldığını, ancak dava dışı … ile akdedilmiş olan Satış Vaadi Sözleşmesi’ne ilişkin olarak vekili olan Avukat Uygar Günerbüyük tarafından T.C. … Başkonsolosluğunun 13.12.2019 tarih ve … yevmiye numaralı vekaletnamesi ile Sözleşme’den dönme bildiriminde bulunulmuş ve bu talebe istinaden 24.12.2019 tarihinde akdedilen “Dönme Üzerine Fesih ve İbra Sözleşmesi” akdedilmiştir. İşbu Dönme Üzerine Fesih ve İbra Sözleşmesi’nden de açıkça anlaşılmaktadır ki Müvekkil Şirket’in hiçbir kusuru olmaksızın dava dışı … tarafından sözleşmeden dönüldüğünü, dava dışı …’nin sözleşmeden dönmesi üzerinde Müvekkil Şirket tarafından haklı işbu kez Davalı’ya … 18. Noterliği’nin 12.04.2021 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edilerek İşbirliği Sözleşmesi’nin 8. Maddesinde yer alan “müşterinin haklı nedenle feshi” haricinde gerçekleşmiş fesih sebebi ile ödenen 13.298 USD’nin ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içerisinde iade edilmesi talep edilmiştir. İhtarnamemiz 14.04.2021 tarihinden Davalı’ya tebliğ edilmiş olup, Davalı 22.04.2021 tarihinden itibari ile temerrüde düştüğünü, davalı tarafından … 35. Noterliği’nin 21.04.2021 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile cevap verilmdiğini ve müvekkili şirket ile aralarında herhangi bir Sözleşme bulunmadığını, müvekkil Şirket ile herhangi bir ticari ilişkilerinin olmadığını, Müvekkil Şirket’ten herhangi bir ödeme almadıklarının beyan edildiğini, davalı Sözleşme’yi …’de kurmuş olduğu şirket üzerinden akdedip, ödemeleri … bankasına almış, iadesi talep edilince Türkiye’de kurulu şirketlerinin bu işlemler ile alakası olmadığını beyan ettiğini, davalı tarafından bu ihtarname ile ödeme yapmayacağı anlaşıldığından komisyon bedeli tutarı olan 13.298 USD ve EK-9’da Davalı’ya gönderilmiş olan ihtarname tutarı olan 329,95 TL asıl alacak ve temerrüt tarihi olan 22.04.2021 tarihinden itibaren işlemiş faizleri ile…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, davalı tarafça yapılan haksız ve hukuka aykırı takibe karşı işbu huzurda bulunan davanın açıldığını belirterek ; davanın kabulü ile alacağın varlığı ve miktarı yaklaşık ispat kuralına ispat edildiğinden teminatsız olarak ihtiyati haciz kararı verilmesine, davalı şirketin %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava, taraflar arasında akdedilen acentelik sözleşmesi kapsamında ödenen komisyon bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizin … esas sayılı dosyası incelendiğinde; davanın taraflarının ve sıfatlarının aynı olduğu, iddia ve savunma bakımından aynı hukuki nedenlere ve delillere dayanıldığı anlaşılmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun birleştirmeye yönelik 166. maddesinde; “(1) Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar. (2) Davalar, ayrı yargı çevrelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış ise bağlantı sebebiyle birleştirme ikinci davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, talebin kabulü ile davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren, bununla bağlıdır. (3) Birleştirme kararı, derhâl ilk davanın açıldığı mahkemeye bildirilir. (4) Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır. (5) İstinaf incelemesi ayrı dairelerde yapılması gereken davaların da bu madde hükmüne göre birleştirilmesine karar verilebilir. Bu hâlde istinaf incelemesi, birleştirilen davalarda uyuşmazlığı doğuran asıl hukuki ilişkiye ait kararı inceleyen bölge adliye mahkemesi dairesinde yapılır.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Dava dosyası ile Mahkememizin 2020/707 esas sayılı dosyasının konusunun aynı bölgedeki altyapı çalışmalarında oluşan hasarlara yönelik olması, davalardaki tarafların ve sıfatlarının ve yine dayanılan sebeplerin ve delillerin benzer olması, usul ekonomisi açısından yargılamanın birlikte yürütülmesinin tarafların menfaatlerine daha uygun düşecek olması ve biri için verilecek hükmün diğeri için de önem taşıması nedeniyle aralarında bağlantı bulunduğu kabul edilmiştir. Bu nedenle HMK nun 166/1 maddesi gereğince tarafları ile dava konusu itibarıyla ve aralarındaki hukuki- fiili irtibat nedeniyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-HMK’nın 166/1 maddesi gereğince Mahkememiz … E. sayılı dosyası ile bu dosya arasında bağlantı bulunduğundan eldeki dosyanın Mahkememizin … E. sayılı dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Yargılamanın Mahkememizin … Esas sayılı dosyası üzerinden YÜRÜTÜLMESİNE,
3-Mahkememiz esasın bu şekilde KAPATILMASINA,
4-Davacı yanın ihtiyati haciz isteminin birleşen dosya üzerinden değerlendirilmesine,
5-Yapılan yargılama giderleri, harç ve ücreti vekalet konusunun esas hüküm ile birlikte birleşen dosya üzerinden karara BAĞLANMASINA,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, tarafların yokluğunda, esas hükümle birlikte İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.29/09/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır