Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/582 E. 2022/128 K. 14.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C
. İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/582 Esas
KARAR NO : 2022/128 Karar

DAVA : Yargılamanın Yenilenmesi
DAVA TARİHİ : 10/02/2016
KARAR TARİHİ : 14/03/2022

Yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunan davalı tarafından davacı aleyhine açılan Yargılamanın Yenilenmesi davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Yargılamanın iadesinin, yargılama sırasında yapılan ve verilen kararı doğrudan etkileyen ya da etkileme ihtimali bulunan hataları onarmak suretiyle gerçeğin ortaya çıkarılmasına hizmet eden, böylece de toplumun yargıya olan güvenini, bireylerin hukuk güvenliğini pekiştiren ve hukuk devleti ilkesinin bir gereği olan bir kurum olduğunu, davanın dayanağı kredi sözleşmesinde yer alan imza ve yazıların müvekkiline ait olmadığı, ancak sözleşmenin müvekkiline tebliğ edilmediğinden bankadan verilmediğinden ve temin edilemediğinden müvekkiline ait olmayan sözleşme ile müvekkilinin borçlanmış ve haklı davasının reddedilmiş olduğunu, dosyanın incelenmesi ile ve müvekkili beyanı ile ortaya çıkan duruma karşı İstinaf aşamasında, “HMK’nın 357. maddesi gereğince, ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen bu iddiaların istinaf aşamasında dinlenilmesi olanağı yoktur” gerekçesi ile dinlenilmediğini, buna karşı olağanüstü kanun yolu olan ve icranın iadesi kabiliyeti olmayan kanun yararına bozma taleplerinin iade edildiğini ve kararın müvekkiline ait olmayan sözleşme olmasına rağmen kesinleştiğini, bu durumun, aleyhine hüküm verilen tarafın banka nezdinde olan dava öncesinde verilmeyen ve elde olmayan nedenler ile elde edilemeyen bir belgenin, kararın verilmesinden sonra ele geçirilmiş olması, bilirkişi veya tercümanın, hükme esas alınan husus hakkında kasten gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunun sabit olması, lehine karar verilen tarafın, karara tesir eden hileli bir davranışta bulunmuş olması hallerine girdiğini ile işbu davada yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunmak zorunluluğu doğduğunu, yargılama sırasında hiç incelenmeyen ve değerlendirilmeyen imzası ve kayıtları müvekkili el ürünü olmayan sahte bir evrak üzerinden müvekkilinin borçlu kabul edildiğini, gerek icra dosyası kapsamı ve gerek se sözleşmedeki el yazısı ve imzaya itiraz ve karşı iddialarının müvekkili el ürünü olmadığından yargılamanın yenilenmesi taleplerinin kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Dava dışı …A.Ş. ile temlik eden banka arasında imzalanmış olan kredi kartı üyelik sözleşmelerine istinaden kredi kullandırıldığı, davalıların da iş bu kredi kartı üyelik sözleşmelerini müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığını, müşteri tarafından kullanılan kredi süresinde ödenmeyince temlik eden banka tarafından Büyükçekmece … Noterliğinin 25 Haziran 2012 tarih, … Yevmiye sayılı hesap kat ihtarnamesinin keşide edilerek borcun ödenmesinin talep edildiğini, temlik eden … Bankası A.Ş. tarafından Kredi Kartı Üyelik Sözleşmelerinden kaynaklanan alacağının tahsili için Süresinde borç ödenmeyince de davalılar ile diğer borçlu şirket hakkında İstanbul… İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, söz konusu dosyanın daha sonra yenilenerek … Esas numarasını aldığını, takip konusu alacağın Beyoğlu…Noterliğinin 4 Haziran 2014 tarih ve … yevmiye sayılı temliknamesi ile müvekkili şirkete devir ve temlik edildiğini, muhakemenin iadesi öncesi dosyaya ibraz olunan bilirkişi raporunda açık bir şekilde; “Temlik eden banka ile asıl kredi borçlusu dava dışı…A.Ş arasında imzalanan kredi kartı üyelik sözleşmesini davacılardan…’nın müteselsil kefil olarak imzaladığı dolayısıyla borçtan sorumlu olduğunun” belirtildiğini, ayrıca yine aynı bilirkişi raporunda; “Temlik eden banka ile asıl kredi borçlusu dava dışı …A.Ş arasında imzalanan kredi kartı üyelik sözleşmesine göre şirket lehine, şirket kredi kartı tahsis edildiği, kredi kartlarının şirketin hissedarları olan davacılar … ve … tarafından alışveriş veya nakit çekimler için kullanıldığının tespit edildiği” hususuna değinildiğini, açıklanan nedenler ve sunulan hesap ekstreleri ile müvekkili şirketin davalılardan alacağının sabit olduğunu ve haksız olarak açılan davanın reddi ile yargılama gideri ve ücreti vekaletin davacılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesi talep edilmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Davacı vekili tarafından yapılan başvurunun, mahkememizce daha önceden görüşülüp, İstanbul BAM 12. H.D.’nin 29/04/2021 tarih ve 2019/611 Esas-2021/637 Karar sayılı; “İstinaf Başvurusunun Esastan Reddine” karar verilmek suretiyle kesinleşen 2016/139 Esas-2018/50 Karar sayılı karara karşı, dava konusu sözleşmedeki imzanın müvekkilinin eli ürünü olmadığından bahisle yargılamanın yenilenmesi istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunulan mahkememizin 2… Esas-…Karar sayılı dosyası aslının, 04/08/2021 tarihinde… C. Başsavcılığı Bakanlık Muhabere Bürosuna gönderildiği ve henüz iade edilmediği anlaşıldığından, dosyanın tüm belgeleri içerir Uyap sureti dosyamız arasına celp edilmiş ve incelenmiştir.
Yargılamanın yenilenmesi, kesin hükme bağlanmış bulunan bir davanın yeniden görülemeyeceğine ilişkin hukuk kuralının istisnalarından birisi olup, bu nedenle de olağan üstü bir kanun yolu olmakla, ancak yasada tek tek sayılan belirli hallerde talep edilebilecek ve ayrıca yargılamanın yenilenmesi talebine ilişkin süreler de hak düşürücü süre olup resen dikkate alınacaktır.
Davalı vekili … Esas-… Karar karar sayılı mahkememiz kararının, müvekkili İsmail Şanlı yönünden yargılamanın yenilenmesi yoluyla tamamen değiştirilmesini talep etmiş ise de;
HMK’ nun 374 maddesinde açıkça, Yargılamanın iadesinin, kesin olarak verilen (m.341) veya kesinleşmiş olan hükümlere karşı istenebileceğinin ve yargılamanın yenilenmesine ilişkin dilekçeyi alan mahkemenin, HMK’da yargılamanın yenilenmesi talebi üzerine mahkemenin tarafları davet edip dinleyeceğinin açıkça belirtildiği (HMK m. 379/1), bu nedenle incelemenin mutlaka duruşmalı yapılması gerektiği, mahkemenin tarafları usulüne uygun bir biçimde davet edip dinledikten sonra talebin kanuni süre içinde yapılmış olup olmadığını, kaldırılması istenen hükmün kesin olarak verilmiş veya kesinleşmiş olup olmadığını ve ileri sürülen sebebin kanunda yazılı sebeplerden olup olmadığını kendiliğinden inceleceği (HMK m. 379/1) hususları hüküm altına alınmıştır.
Bu kapsamda davaya istem incelendiğinde de;
Davacılar vekili tarafından her ne kadar, yargılama sırasında hiç incelenmeyen ve değerlendirilmeyen imzası ve kayıtları müvekkili el ürünü olmayan sahte bir evrak üzerinden müvekkilinin borçlu kabul edildiğini ve gerek icra dosyası kapsamı ve gerek se sözleşmedeki el yazısı ve imzaya itiraz ve karşı iddialarının müvekkili el ürünü olmadığından beyanla yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunulmuş ise de; mahkememizin yargılamanın yenilenmesine konu dosyasında, temlik veren banka ile asıl borçlu …A.Ş. arasında imzalanan 26.09.2006 tarih 40.000,00-TL limitli Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesi imzalandığı, Genel Kredi Sözleşmesini, Davacılardan …’nın Müşterek Borçlu Müteselsil Kefil olarak imzaladığı ve Kefalet limitinin 30.000,00-TL olduğu, ayrıca, asıl borçlu şirket ile Temlik veren …Bankası arasında Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesi imzalandığı, Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesinde, davacının Kefaleti bulunmadığı bu kapsamda yargılama yapıldığı, davanın kısmen kabulüne karar verildiği, kararın istinaf edilmesi sonucu istinaf mahkemesi tarafından davacı yanın Yargılamanın Yenilenmesi talebinin dayanağı olan “kefalet sözleşmesindeki yazı ve imzaların davacının eli ürünü olmadığına” ilişkin iddiası hakkında “HMK’nın 357. maddesi gereğince, ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen bu iddiaların istinaf aşamasında dinlenilmesi olanağı yoktur” gerekçesiyle reddine karar verildiği, bu haliyle yapılan değerlendirmede de; mahkememizin…Esas sayılı dosyası ile, davacı yanın yargılamadaki talebine bağlı olarak tüm hukuki konular değerlendirilerek hüküm kurulduğu anlaşılmış ve yargılamanın yenilenmesine konu ilam ve yapılan yargılama sürecinde, dava konusu iddia ve savunmalar kapsamında tüm deliller değerlendirilerek sonuca varılmış olup, davacı yanın yargılamanın yenilenmesi isteminin yerinde olmadığı, kanaatine varılarak talebinin HMK 379/2 maddesi uyarınca esasa girilmeksizin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Şartları gerçekleşmeyen yargılanmanın yenilenmesi talebinin REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70TL ret karar ve ilam harcının peşin alınan 156,15 TL harçtan mahsubu ile bakiye 75,45 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı yan davada kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre taktir olunan 5.100,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak, davalıya VERİLMESİNE,
5-6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi gereğince, davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası talep halinde davacıya İADESİNE,
Tarafların HMK 120. maddesi gereğince, varsa yatırdıkları gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde ilgili tarafa İADESİNE,
6-HMK Yönetmeliğinin 58/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın ve hükmün taraflara tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 14/03/2022

Katip
e-imzalıdır

Hakim
e-imzalıdır