Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/569 E. 2022/869 K. 19.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/569 Esas
KARAR NO :2022/869 Karar

DAVA:Menfi Tespit ve İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:03/09/2021
KARAR TARİHİ:19/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit ve İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafın müvekkili hakkında …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, müvekkiline hukuk dışı borç yüklendiğini, müvekkilinin aracı ve hesapları üzerine haciz işletildiğini ve müvekkilinin daha önce böyle bir durumla karşı karşıya kalmadığından o an herhangi bir hukuki destek alamadığı için nasıl hareket edeceğini bilemediğinden söz konusu borcun cebri icra tehdidi altında iken zorla ödetildiğini, icra takibinin dayanağı olarak gösterilen 19.646,29-TL cari hesaba istinaden müvekkilinin davalı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığını ve cari hesabı oluşturacak herhangi bir ürün ya da mal teslimi yapılmadığını, ürün ya da mal teslimine dair teslimat makbuzunun da bulunmadığını, akabinde davacının yakını … tarafından … Bankası A.Ş.’nin İstoç şubesinde bulunan … iban numaralı banka hesabı üzerinden davalı vekili …’nın … iban numaralı hesabına 04.06.2021 tarihinde “… PLAKALI … ÖDM” açıklaması ile 22.350,00-TL EFT ödemesi yapıldığını ve bu EFT’nin; davalı şirketin müvekkilinden haksız ve hukuki temeli olmayan borç iddiasına dayalı para tahsilatı yaptığını ortaya koyduğunu, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasındaki 19.646,29-TL cari hesaba istinaden müvekkilinin davalı tarafa borcunun bulunmadığının tespitini, davalı vekiline cebri icra tehdidi altında ödenen 22.350,00-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan istirdadına, icra takibine konu alacağın %20’sinden az olmamak üzere %100 oranında kötü niyet tazminatına ve dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile tahsiline hükmedilmesini ve yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin borcunun ödendiğini, icra dosyasının kapatılmış olması karşısında davacının davayı açmakta hukuki yararının kalmadığını, davacı yanın bir borcunun olmadığı yönündeki iddialarının gerçeği yansıtmadığını, cari hesap alacağına istinaden ilamsız icra takibi başlatıldığını, nitekim takip borcunun bir itirazda bulunulmadan haricen tahsil edildiğini ve taraflarınca hacizlerin kaldırılması ve dosyanın kapatılması yönünde talepte bulunulduğunu, hacze çıkıldığı zaman davacı borçlu yanın bir itirazda bulunmadığını, yeğeni …’nın yediemin olarak mahalde hazır bulunduğunu ve haczedilen malların …’ya bırakılmasına karar verildiğini, … ile bir adet protokol tanzim olunduğunu ve işbu protokol uyarınca icra dosya borcunun kabulü ile her türlü dava ve itiraz hakkından feragat edildiğine ilişkin hüküm bulunduğunu, mahkemece celp edilen BA BS formlarının müvekkili ile borçlu arasındaki borç alacak ilişkisini ortaya çıkaracağını, davacı borçlunun borçlu olmadığı iddiasına karşı herhangi bir bilgi ve belge sunmadığını, kötü niyetli olarak huzurdaki davayı ikame ettiğinden aleyhine tazminata hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dosyada delil olarak; dava dilekçesi ve ekleri, cevap dilekçesi ve ekleri, cevabi yazı içerikleri BA ve BS Formları, beyan dilekçeleri, davacı yana ait ticaret sicil kayıtları, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası mündericatı ve tüm dosya kapsamı bulunmaktadır.
Mahkememizde açılan dava öncelikle, görev, yetki, taraf sıfatı ve diğer dava şartları açısından incelenmiş ve mahkememizin görevli ve yetkili olduğu ve ayrıca diğer dava şartlarının da bulunduğu anlaşılmış olduğundan davanın esasına geçilmiştir.
Dosyamız mündericatında yer alan, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davalı- alacaklının, davacı- borçlu hakkında, cari hesap alacağından kaynaklanan alacağa dayalı olarak; 19.646,29-TL asıl alacak, 171,30-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam, 19.819,59-TL alacağın tahsili için haciz yapıldığı, dosya borcunun haricen ödendiğini ve bunun üzerine davalı alacaklının haricen ödeme bildiriminde bulunarak haizlerin kaldırılmasını ve dosyanın kapatılmasını talep ettiği görülmüştür.
Dava, davacı yanın davalı yana, davalı yanca cari hesap alacağına dayanarak başlatılan …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasından dolayı borçlu olmadığının tespiti ile icra tehdidi altında ödendiği iddia olunan 22.350,00-TL’nin istirdatı istemine ilişkindir.
Bu bağlamda, dava konusu somut olaya ilişkin olarak, taraflarca sunulan deliller ile başka yerden getirtilmesi gereken tüm deliller toplanmış, gelen yazı cevapları dosyamız içerisine katılmış, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının bir sureti celp edilerek, dosyamız arasına katılmış ve mahkememizin 24/01/2022 tarihli celsesinin 1 nolu ara kararı ile; “Taraflara TTK 83/1 ve HMK 222/1 maddeleri gereğince; 2021 yıllarına ilişkin ticari defter ve kayıtları sunmak veya mahallinde inceleme talep edecek iseler bulundukları yeri bildirmek üzere iki haftalık kesin süre verilmesine, verilen kesin sürede ticari defter ve kayıtlar sunulmaz veya mahalinde inceleme talep edilip bulundukları yer bildirilmezse bu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılacaklarının ve mevcut delil durumuna göre karar verileceğinin ihtarına, davacı ve davalı vekiline ihtar yapıldı” şeklinde ara karar kurulmuş, davacı yanca defter ve kayıtların bulunduğu mahal adresi bildirilmiş ve mahkememizin 26/04/2022 tarihli ara kararının 1 nolu bendi ile; “Dosyanın Resen seçilen SMM bilirkişi …’a tevdi ile dosyaya konu somut olayda taraf iddia ve savunmaları dosyaya celp olunan BS-BA kayıtları tüm dosya kapsamı ile davacı yanca mahal adresi bildirilen defter ve kayıtların bulunduğu mahallinde inceleme yapılmak suretiyle rapor alınmasına” 2 nolu (ara kararda sehven 3 nolu yazılmış) ara kararı ile de; “Bilirkişiye, defter ve kayıtlar üzerinde yapacağı inceleme nedeniyle harcayacağı emek ve mesaiye karşılık 1.250,00 TL ücret takdirine, davacı vekiline bilirkişi incelemesinde kullanılmak üzere eksik olduğu anlaşılan 1.250,00 TL delil avansını tamamlamak üzere iki haftalık kesin süre verilmesine, verilen kesin süre içerisinde eksik delil avansının yatırılmaması halinde defter ve kayıtların incelenmesine ilişkin iş bu bu delilden vazgeçmiş sayılacağının ihtarına (ihtarın iş bu ara kararın tebliğinden itibaren yapılmış sayılmasına)” karar verilmiş, ara karar davacı vekiline 03/05/2022 tarihinde KEP adresi üzerinden usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş ise de; davacı yanca verilen kesin sürede eksik delil avansı ikame edilmediği gibi delil avansının ikame edilmemesine ilişkin herhangi bir mazeret de bildirilmemiş ve davalı yanca da 10/10/2022 tarihli celsede; “…eksik delil avansını biz de yatırmak istemiyoruz…” şeklinde beyanda bulunulmuştur.
Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde de;
Mahkememizce görülüp karara bağlanan davanın, davacı yanın davalı yana, davalı yanca cari hesap alacağına dayanarak başlatılan …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasından dolayı borçlu olmadığının tespiti ile icra tehdidi altında ödendiği iddia olunan 22.350,00-TL’nin istirdatı istemine ilişkin olduğu, davacı yanın davalı yanca cari hesap alacağına dayanarak başlattığı …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasından dolayı davalı yana borçlu olmadığının tespiti ile icra tehdidi altında ödendiği iddia olunan 22.350,00-TL’nin istirdatı istemine ilişkin olduğu, davacı yanın menfi tespit ve istirdat isteminin davalı- alacaklı yanca cari hesap alacağına dayanarak başlatılan icra takibine dayandığı, davacı yanın davalı yana borcu bulunup bulunmadığının ve istirdatı gerektirecek bir ödemenin olup olmadığının tespitinin de tamamen taraflara ait mali kayıtlar üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesi sonucu tespit edileceği, bu minvalde davacı yana mahkememizin 26/04/2022 tarihli ara kararı ile bilirkişi incelemesinde kullanılmak üzere eksik olan 1.250,00 TL delil avansını ikmal etmek üzere 2 haftalık kesin süre verildiği ve ayrıca verilen kesin süre içerisinde delil avansı yatırılmadığı takdirde defter ve kayıtların incelenmesine ilişkin iş bu delilden vazgeçmiş sayılacağının ihtar edildiği, ara kararın davacı vekiline tebliğ edildiği; ancak davacı vekili tarafından verilen kesin süreye rağmen eksik 1.250,000 TL delil avansının ikame edilmediği gibi, iki haftalık kesin sürede herhangi bir beyanda da bulunulmadığı bu haliyle de ispat külfeti kendisinde olan davacının, ispat külfetini yerine getiremediği sonuç ve vicdani kanaatine varılmış ve açıklanan bu sebeplerle ve davacı tarafın dava dilekçesi ve delil listesinde dayandıkları “deliller” ve tüm dosya kapsamı da dikkate alınarak, ispatlanamayan davanın reddine karar verilerek, aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İspatlanamayan davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL ret karar ve ilam harcının peşin alınan 381,69-TL harçtan mahsubu ile bakiye 300,99-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı yan davada kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.200,00-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak, davalıya VERİLMESİNE,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin, davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
6-HMK 120. madde gereğince taraflarca yatırılan gider avansı ile delil avansının arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
7-HMK Yönetmeliğinin 58/1. Maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın ve hükmün taraflara tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı HMK’nun 341/1 vd. maddeleri uyarınca; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi nezdinde İSTİNAF KANUN YOLU açık olmak üzere karar verildi.19/12/2022

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .