Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/542 E. 2022/408 K. 20.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/542 Esas
KARAR NO :2022/408 Karar

DAVA:İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ:18/08/2021
KARAR TARİHİ:20/06/2022

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi;
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin uluslararası nakliyat ve kargo işi ile uğraştığını, müvekkilinin davalı yana taşıma hizmeti verdiğini, ancak davalının müvekkilinin cari hesaptan kaynaklanan alacaklarını ödemediğini, bunun üzerine tahsili için giriştikleri ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası nezdinde başlatılan icra takibine borçlu- davalının haksız yere itiraz ettiğini, itirazın iptali ile takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı yana tebligat yasası hükümlerine uygun şekilde dava dilekçesi ve duruşma günü bildirildiği halde, davalı yan duruşmaya gelmememiş, cevap ve delil bildirmemiş ve bu nedenle davacının iddialarını reddetmiş kabul edilmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dosyamızda delil olarak, dava dilekçesi ve ekleri, BA ve BS formları, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası mündericatı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bulunmaktadır.
Mahkememizde açılan dava öncelikle, görev, yetki, taraf sıfatı ve diğer dava şartları açısından incelenmiş ve mahkememizin görevli ve yetkili olduğu ve ayrıca diğer dava şartlarının da bulunduğu anlaşılmış olduğundan davanın esasına geçilmiştir.
Dosyamız mündericatında aslı yer alan, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı/alacaklının, davalı/borçlu hakkında, 11.169,42 TL asıl alacak ve 131,58 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam: 11.301,00 TL alacağın tahsili için ilamsız icra takibi yaptığı ve davalı/borçlunun süresi içerisinde, yetkiye, borca ve takibe itiraz ederek takibi durduğu görülmüştür.
Davalı/borçlu tarafından her ne kadar, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyası’na yapılan itirazda, İstanbul İcra Müdürlüğü’nün yetkisine itiraz edildiği ve yetkili icra müdürlüğü’nün, … icra daireleri olduğu beyan edilmiş ise de; taraflar arasındaki ihtilafın faturaya dayalı cari hesap alacağına ilişkin olduğu ve bu haliyle de TBK 89/1 maddesi gereği davacının ikametgahında bulunan (somut olayda; İstanbul İcra Müdürlüğü) icra müdürlükleri de yetkili olduğundan, davalı-borçlunun icra müdürlüğünün yetkisine olan itirazına itibar edilmemiş ve yargılamaya devam olunmuştur.
Dava, faturaya dayalı cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali ile takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemlerine ilişkindir.
Somut olayda hukuki ihtilafın davacı yanın davalıdan icra takip dosyası kapsamında davalı yandan alacak talep edip edemeyeceği, edebilecekse miktarının ne olduğu noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Bu bağlamda, dava konusu somut olaya ilişkin olarak, taraflarca sunulan deliller ile başka yerden getirtilmesi gereken tüm deliller toplandığı, gelen yazı cevapları dosyamız içerisine katıldığı, ön inceleme duruşması yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, uyuşmazlık konusu, tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, ilk itiraz olup olmadığı, tarafların sulh olup olamayacaklarının ortaya konulduğu ve yargılamanın ön inceleme duruşmasında tarafların da onay verdikleri uyuşmazlık nitelendirmesi ile sonuçlandırıldığı ve mahkememizin 24/01/2022 tarihli celsesinin 1 nolu ara kararı ile; “Davacı vekili tarafından dava dilekçesinde defter ve kayıtların bulunduğu yerin bildirildiği ve mahallinde inceleme talep edildiği anlaşılmakla, davalı yana TTK 83/1 ve HMK 222/1 maddeleri gereğince; 2020 yıllarına ilişkin ticari defter ve kayıtları sunmak veya mahallinde inceleme talep edecek iseler bulundukları yeri bildirmek üzere iki haftalık kesin süre verilmesine, verilen kesin sürede ticari defter ve kayıtlar sunulmaz veya mahalinde inceleme talep edilip bulundukları yer bildirilmezse bu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılacaklarının ve mevcut delil durumuna göre karar verileceğinin ihtarına, Davalı yana yapılacak olan ihtarın işbu duruşma zaptının tebliğinden itibaren yapılmış sayılmasına” şeklinde ara karar kurulduğu, duruşma zaptının davalı yana tebliğ edildiği, ancak davalı yanca ilişik dönemine ilişkin ticari defter ve kayıtlar ibraz edilmediği gibi mahal adresinin de bildirilmediği, bunun üzerine mahkememizin 27/02/2022 tarihli ara kararı ile; “Dosyanın re’sen seçilen SMM Serdar Şahin’e tevdii ile; davacı yanca defter ve kayıtların bulunduğu mahal adresinde yerinde inceleme yapılarak; taraf iddia ve savunmaları, dosyaya celp olunan kayıtlar ile icra dosya kapsamı da değerlendirilmek suretiyle ayrıntılı, gerekçeli ve dosya kapsamına uygun rapor düzenlenmesinin istenilmesine” karar verildiği, dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği ve bilirkişi tarafından 30/03/2022 tarihli raporun tanzim edilerek dosyamıza ibraz edildiği anlaşılmış olup, raporun incelenmesinde özetle de; “Davacı yanca İbraz edilen 2020 yılı Envanter defterinin açılış tasdikinin TTK. Md.64 ve devam eden maddeleri ile V.U.K. 220-226 maddeleri hükmü uyarınca yasal sürelerde ve usulüne uygun şekilde yaptırıldığı, 2020 yılı Yevmiye ve Kebir defterlerinin E-Defter olarak elektronik ortamda tutulduğu, elektronik ortamda tutulan defterlerin Gelir İdaresi Başkanlığı’na gönderilerek E-Defter Beratlarının alındığı, kayıt nizamına ilişkin V.U.K. 215-219 maddeleri hükümlerine ve Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğleri hükümlerine uygun olduğunun tespit edildiği, davacı tarafın ticari defter kayıtlarına göre bildirimde bulunduğu form Ba-Bs ile davalı tarafın bildirimde bulunduğu Form Ba-Bs bildirimlerinin uyumlu olmadığı, davacı firmanın takip tarihi itibariyle ticari defterlerinde davalıdan 11.169,42 TL alacaklı gözüktüğü, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 11.169,42 TL asıl alacak, 131,98 TL işlemiş faiz ile birlikte toplam 11.301,00 TL alacaklı olduğu” şeklinde tespitler yapılmıştır.
Bilirkişi raporunun denetlenmesinde de, raporun hukuki yönleri ayrık olmak üzere, yapılan tespitler bakımından ayrıntılı ve gerekçeli olduğu anlaşıldığından, hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
Ayrıca bilirkişi tarafından rapor ibraz edildikten sonra dosyamız üzerinde yapılan incelemede; davacı vekili tarafından dava açılırken harca esas değer olarak 11.169,42 TL bildirildiği, bu miktar üzerinden harç yatırıldığı, ancak dava dilekçesinin sonuç ve istem kısmında davalının haksız itirazının reddi, takibin devamı ve %20 icra inkar tazminatı talep edildiği, icra dosyasının incelenmesinde ise, takip çıkışı olan miktarın 11.301,00 TL olduğu ve davalı borçlu vekili tarafından borca ve tüm fer’ilere itiraz edildiği, bu haliyle yapılan değerlendirmede de davacı vekili tarafından dava açılırken bildirilen harca esas değer ile sonuç ve istem kısmının çelişkili olduğunun anlaşıldığı, bu hususun 20/06/2022 tarihli celsede tutanak altına alındığı, bunun üzerine davacı vekili tarafından aynı celsede; “Sayın mahkemece tespiti yapılan hususlara ilişkin olarak biz dava dilekçesinde harca esas değer olarak bildirdiğimiz 11.169,42 TL üzerinde itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ediyoruz” şeklinde beyanda bulunulduğu anlaşılmıştır.
Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde de;
Mahkememizce görülüp karara bağlanan davanın, faturaya dayalı cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali ile takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemlerine ilişkin olduğu, bu bağlamda tüm delillerin toplandığı, davacı tarafça …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı sayılı icra dosyası üzerinden davalı borçlu aleyhine 11.169,42 TL asıl alacak ve 131,58 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam: 11.301,00 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya tebliğinin üzerine davalın süresinde, icra müdürlüğünün yetkisine, asıl alacağa, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiği, alacaklı vekilinin yasal süresi içerisinde itirazın iptaline ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava ettiği, mahkememizce 24/01/2022 tarihli celsesinin 1 nolu ara kararı ile; “Davacı vekili tarafından dava dilekçesinde defter ve kayıtların bulunduğu yerin bildirildiği ve mahallinde inceleme talep edildiği anlaşılmakla, davalı yana TTK 83/1 ve HMK 222/1 maddeleri gereğince; 2020 yıllarına ilişkin ticari defter ve kayıtları sunmak veya mahallinde inceleme talep edecek iseler bulundukları yeri bildirmek üzere iki haftalık kesin süre verilmesine, verilen kesin sürede ticari defter ve kayıtlar sunulmaz veya mahalinde inceleme talep edilip bulundukları yer bildirilmezse bu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılacaklarının ve mevcut delil durumuna göre karar verileceğinin ihtarına, Davalı yana yapılacak olan ihtarın işbu duruşma zaptının tebliğinden itibaren yapılmış sayılmasına” şeklinde ara karar kurulduğu, duruşma zaptının davalı yana tebliğ edildiği, ancak davalı yanca ilişik dönemine ilişkin ticari defter ve kayıtlar ibraz edilmediği gibi mahal adresinin de bildirilmediği, davacı yanca mahal adresi bildirilen defter ve kayıtlar ile tüm dosya kapsamı üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıldığı ve rapor alındığı, alınan rapor sonucu ve bilirkişi tarafından 30/03/2022 tarihli rapor tanzim edilerek mahkememize ibraz edildiği, raporun incelenmesinde özetle de davacı yanın ilişik dönemi olan 2020 yılı Envanter defterinin açılış tasdikinin TTK. Md.64 ve devam eden maddeleri ile V.U.K. 220-226 maddeleri hükmü uyarınca yasal sürelerde ve usulüne uygun şekilde yaptırıldığı, 2020 yılı Yevmiye ve Kebir defterlerinin E-Defter olarak elektronik ortamda tutulduğu, elektronik ortamda tutulan defterlerin Gelir İdaresi Başkanlığı’na gönderilerek E-Defter Beratlarının alındığı, kayıt nizamına ilişkin V.U.K. 215-219 maddeleri hükümlerine ve Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğleri hükümlerine uygun olduğu, bu itibarla, HMK 222 ve 6102 sayılı TTK 64/3 maddeleri gereğinde mevcut haliyle davacının 2020 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu ve davacının, lehine delil vasfına haiz olan ticari defterlerine göre; takip tarihi itibari ile davalıdan 11.169,42-TL alacaklı olduğu, davalının ise gerek icra takip dosyasına ve gerek se mahkememiz dosyasına borcu olmadığına ilişkin herhangi bir kanıtlayıcı bilgi ve belge sunmadığı anlaşıldığından, davanın, davacı yanın talebi ile bağlı kalınarak, 11.169,42 TL asıl alacak üzerinden kabulüne ve ayrıca takip konusu asıl alacak likit olduğundan, itirazın iptaline karar verilen asıl alacağın %20’si oranında hesaplanan icra inkar tazminatının da davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile,
1-Davalı-borçlunun …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yönelik itirazının taleple bağlı kalınarak 11.169,42 TL asıl alacak üzerinden İPTALİ ile; takibin takibin bu miktar üzerinden takip talebindeki şartlarla aynen DEVAMINA,
2-Hükmolunan alacağın (11.169,42 TL) %20’si oranında hesaplanan 2.233,80 icra-inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 152,59 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 134,24 TL nispi harçtan mahsubu ile bakiye 18,35 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye GELİR YAZILMASINA,
-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 134,24TL harç parasının davalıdan alınarak, davacıya ÖDENMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinden başvuru harcı 59,30 TL, vekalet harcı 8,50 TL, posta gideri ve bilirkişi ücreti gideri 1.419,00 TL olmak üzere toplam: 1.486,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı yan davada kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak, davacıya VERİLMESİNE,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL Arabuluculuk giderinin, DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
7-6100 sayılı kanunun HMK 333. maddesi gereğince; varsa taraflarca yatırılan gider avansı ile varsa delil avasının arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
8-HMK Yönetmeliğinin 58/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın ve hükmün taraflara tebliğe ÇIKARTILMASINA,
9-Dosyamız arasında aslı yer alan …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının karar kesinleştiğinde ilgili icra müdürlüğü’ne İADESİNE,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı yanın tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 20.06.2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır