Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/373 E. 2023/469 K. 31.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/373 Esas
KARAR NO :2023/469

DAVA:Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:02/06/2021

BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN …ESAS SAYILI DAVA DOSYASINDA

DAVA:Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:02/06/2021

BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN … ESAS SAYILI DAVA DOSYASINDA

DAVA:Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:02/06/2021

BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN … ESAS SAYILI DAVA DOSYASINDA

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/06/2021
KARAR TARİHİ : 31/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davalarının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ANA DAVADA DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı yanca müvekkili aleyhine …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla icra takibine dayanak edilen 18/05/20200 keşide tarihli 55.000,00 TL bedelli, … seri numaralı çekin takibe dayanak edilerek kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine girişildiğini, ancak takibe dayanak yapılan çek düzenlenme tarihinin altında yer alan imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek; müvekkilinin davalı yana …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası kapsamında borçlu olmadığının tespitine, %20 oranında kötüniyet tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN …ESAS SAYILI DAVASINDA DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı yanca müvekkili aleyhine …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla icra takibine dayanak edilen 01/06/2020 keşide tarihli 55.000,00 TL bedelli, … seri numaralı çekin takibe dayanak edilerek kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine girişildiği, ancak takibe dayanak yapılan çek düzenlenme tarihinin altında yer alan imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek; müvekkilinin davalı yana …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası kapsamında borçlu olmadığının tespitine, %20 oranında kötüniyet tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN … ESAS SAYILI DAVASINDA DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı yanca müvekkili aleyhine …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla icra takibine dayanak edilen 30/04/2020 keşide tarihli 60.000,00 TL bedelli, … seri numaralı çekin takibe dayanak edilerek kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine girişildiği, ancak takibe dayanak edilen çek düzenlenme tarihinin altında yer alan imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek; müvekkilinin davalı yana …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası kapsamında borçlu olmadığının tespitine, %20 oranında kötüniyet tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN … ESAS SAYILI DAVASINDA DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı yanca müvekkili aleyhine …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasıyla icra takibine dayanak edilen 05/05/20200 keşide tarihli 55.000,00 TL bedelli, 0003916 seri numaralı çekin takibe dayanak edilerek kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine girişildiği, ancak takibe dayanak edilen çek düzenlenme tarihinin altında yer alan imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek; müvekkilinin davalı yana …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası kapsamında borçlu olmadığının tespitine, %20 oranında kötüniyet tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ANA VE BİRLEŞEN DAVALARDA SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu edilen çeklerin ciro yoluyla müvekkili davalı bankaya geçtiğini, davacının çeklere dayalı olarak alınan ihtiyati haciz kararlarına ve icra takiplerine itiraz etmediğini, menfi tespit davası açmakta hukuki yararının bulunmadığını, davacının basiretli bir tacir gibiğ davranması gerektiğini ve sahtelik iddiasının dinlenilemeyeceğini beyanla, ana ve birleşen davaların reddine, %20 den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Ana ve birleşen davalar, icra takibinden sonra sahtelik iddiasıyla açılmış menfi tespit davalarıdır.
Uyuşmazlığa konu takip dosyaları, takip dayanağı çek asılları ile mukayeseye esas belge asılları getirtilmiştir.
…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davalı tarafından davacı ve dava dışı borçlular aleyhine 16/05/2020 tarihli 55.000,00 TL bedelli ve 30/05/2020 tarih ve 55.000,00 TL bedelli çeklere dayalı olarak icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır.
…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davalı tarafından davacı ve dava dışı borçlular aleyhine 30/04/2020 tarihli 60.000,00 TL bedelli ve 05/05/2020 tarih ve 55.000,00 TL bedelli çeklere dayalı olarak icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır.
Gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki nedeniyle icra takibine maruz kalması muhtemel olan veya icra takibine maruz kalan bir kimsenin (borçlunun) gerçekte borçlu bulunmadığını ispat için açacağı dava, menfi tespit davası olarak adlandırılmaktadır. Eldeki ana ve birleşen davalar da, sahtelik (imza inkarı ) nedenine dayalı olarak açılmış menfi tespit davalarıdır.
Bir senette yer alan yazının veya imzanın inkâr edilmesi durumunda, 6100 sayılı HMK’nın 208. maddesinin birinci ve üçüncü fıkrası anlamında bir “sahtelik iddiası” söz konusu olur. 6100 sayılı HMK’nın 208. maddesine ilişkin gerekçede bu husus “Maddenin kenar başlığında “Yazı veya imza inkârı” ibaresi birlikte kullanılmıştır. Her iki husus uygulamada sahtelik iddiası olarak adlandırılan durumu ifade etmektedir” şeklinde belirtilmiştir (Pekcanıtez H./ Özekes M./ Akkan M./ Korkmaz H.T.: Pekcanıtez Usul Medeni Usul Hukuku, Cilt II, İstanbul 2017, s. 1792).
Çeklerdeki imzanın davacı şirket yetkilisine ait olduğu yönündeki ispat yükü, çeki elinde bulundurup icra takibine girişen ve çekte yer alan imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden davalı alacaklıya düşmektedir.
Mahkememizde görülüp karara bağlanan davalar, özü itibariyle sahtelik (imza inkarı) nedenine dayalı olarak açılmış olup, böyle bir durumda öncelikle sahtecilik iddiasının irdelenmesi, dava ve takip konusu çekteki davacı şirket adına atılı bulunan imzaların davacı şirket yetkilisine ait olup olmadığının incelenmesi gerekmektedir.
Sahtelik iddiasına konu olan davacı şirket tarafından … Bankası A.Ş. … … Şubesine ait … seri numaralı 05/05/2020 tarihli ve 55.000,00 TL bedelli çek, …Bankası A.Ş. … Şubesine ait … seri numaralı 30/04/2020 tarihli ve 60.000,00 TL bedelli çek, … Bankası A.Ş. …/ … Şubesine ait … seri numaralı 30/05/2020 tarihli ve 55.000,00 TL bedelli çek, … Bankası A.Ş. …/ … Şubesine ait … seri numaralı 16/05/2020 tarihli ve 55.000,00 TL bedelli çek asılları, davacı şirket yetkilisi …’nın keşide tarihinden önce kullanmış olduğu imzaları içerir mukayeseye esas belge asılları celbedilmiş, imza örnekleri alınmış, uyuşmazlık teknik çözümü gerektirdiğinden bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir. Bilirkişi … … 19/04/2023 tarihli raporunda özetle; inceleme konusu 4 adet çekin ön yüzündeki … yetkilisi …’ya atfen atılmış olan keşideci imzalarının, mevcut karşılaştırma belgelerindeki imzalarına kıyasla ve grafolojik tanı unsurları bakımından aralarında saptanan farklılara nazaran davacı şirket yetkilisi …’nın eli ürünü olmadığı yönünde kanaate varıldığını bildirmiştir.
Toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Mahkememizce görülüp karara bağlanan ana ve birleşen davalarda, davacı yanın aleyhine başlatılan icra takipleri ile takip dayanağı çekler nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep ettiği, uyuşmazlığın takibe konu çeklerin ön yüzündeki … kısmında bulunan imzaların şirket yetkilisi …’nın eli ürünü olup olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır. Dosyamız arasına getirtilen çek asılları, mezkur şirket yetkisinin imza örnekleri ve mukayeseye esas imzalarının bulunduğu belge asılları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, alınan raporda dava ve takip konusu çeklerin ön yüzünde basılı … kısmında bulunan imzaların şirket yetkilisi … isimli şahsın dava dosyası içerisindeki mevcut mukayeseye esas imzalarına kıyasla aralarında farklılıkların bulunduğunun tespit edilmiş olması sebebiyle … isimli şahısın eli mahsulü olmadığı tespit edilmiştir. Raporun teknik, ayrıntılı ve gerekçeli olduğunun anlaşılması nedeniyle hükme esas alınmasına karar verilmiştir. Bu haliyle de, davaya konu çeklerdeki davacı şirket kaşesi üzerine atılı bulunan imzanın davacı şirket yetkilisinin eli ürünü olmadığı kabul edilmiş, sahtelik iddiası mutlak defilerden olmakla herkese karşı ileri sürülebileceğinden ana ve birleşen davaların menfi tespit talebi yönünden kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacı yanca ana ve birleşen davalarda icra takiplerinin iptali de talep edilmişse de, icra dosyalarında davacı yanında dava dışı borçluların da bulunması, eldeki davanın tarafı olmayanlar hakkında hüküm tesisinin mümkün olmaması nedeniyle takibin iptali taleplerinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 72. maddesinde menfi tespit davası açmak zorunda bırakılan borçlu ile menfi tespit davası nedeniyle alcağını tahsilde geciktirilen alacaklıya belli koşullarda tazminat isteme hakkı tanınmıştır. Anılan maddenin 4. fıkrası aynen; “Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar. Buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alır. Alacaklının uğradığı zarar aynı davada takdir olunarak karara bağlanır. Bu zarar herhalde yüzde yirmiden aşağı tayin edilemez.”, 5. fıkrası da; “Dava borçlu lehine hükme bağlanırsa derhal takip durur. İlamın kesinleşmesi üzerine münderecatına göre ve ayrıca hükme hacet kalmadan icra kısmen veya tamamen eski hale iade edilir. Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırsa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olamaz” hükmünü içermektedir.
Eldeki davada herşeyden önce menfi tespit talebi alacaklı lehine neticelenmediğinden davalı alacaklının tazminat talebi yerinde görülmemiştir.
Menfi tespit talebi davacı borçlu lehine neticelenmişse de, yukarıda anılan madde metninden de açıkça anlaşıldığı üzere menfi tespit davası açmak zorunda bırakılan borçlunun tazminat talep edebilmesi için gerekli koşullar; bu yönde bir talep olması, borçluya karşı icra takibi yapılmış bulunması ile takibin haksız ve kötüniyetli olmasıdır. Başka bir ifadeyle; İcra İflas Kanunu’nun 72/5. maddesi hükmüne göre, menfi tespit davasının davacı borçlu lehine sonuçlanması üzerine, alacak likit olsun veya olmasın, böyle bir alacağa dayalı takibin, haksız ve kötüniyetli olması halinde, istem varsa, davacı borçlu lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gereklidir. Takibin haksız olması tek başına yetmemekte, ayrıca kötüniyetli olması da gerekmekte olup, ispat yükü; takibin kötüniyetli olduğunu iddia eden davacı borçlunun üzerindedir. Ayrıca aynı ilkeler, Hukuk Genel Kurulunun 17.03.2010 tarihli ve 2010/19-123 esas, 2010/154 karar, 07.12.2011 tarihli ve 2011/13-576 esas 2011/747 karar ve 20.03.2013 tarihli ve 2012/19-778 esas, 2013/250 sayılı kararlarında da vurgulanmıştır. Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde de, davalı takip alacaklısının somut olayda kötüniyetli olduğunun ispatı noktasında elverişli delil ibrazında bulunulmaması, takip alacaklısının davacıdan sonraki ciranta olmaması, aralarında dava dışı lehtar ve cirantaların cirosunun da bulunması, bu durumda davacının adına atılı bulunan imzaların davacının eli ürünü olup olmadığını bilmesinin veyahut bilmesi gerektiğinin davalıdan beklenemeyecek olması nedeniyle davacı yanın koşulları oluşmayan kötüniyet tazminatı taleplerinin de reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Tüm bu nedenlerle, ana ve birleşen davaların kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-ANA DAVADA;
1/a-Davanın KABULÜ ile, …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına dayanak … Bankası A.Ş. …/ … Şubesine ait … seri numaralı 16/05/2020 tarihli ve 55.000,00 TL bedelli çek nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının TESPİTİNE,
1/b-Davacının kötüniyet tazminatına ve takibin iptaline yönelik taleplerinin REDDİNE,
1/c-Alınması gereken 3.757,05-TL nispi karar ve ilam harcından peşin olarak yatan 939,27-TL harcın mahsubu ile eksik kalan ‭‭‭2.817,78-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 939,27‬-TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
1/d-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
1/e-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN …ESAS SAYILI DAVASINDA;
2/a-Davanın KABULÜ ile, …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına dayanak … Bankası A.Ş. …/ … Şubesine ait … seri numaralı 30/05/2020 tarihli ve 55.000,00 TL bedelli çek nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2/b-Davacının kötüniyet tazminatına ve takibin iptaline yönelik taleplerinin REDDİNE,
2/c-Alınması gereken 3.757,05-TL nispi karar ve ilam harcından peşin olarak yatan 939,27-TL harcın mahsubu ile eksik kalan ‭‭‭2.817,78-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 939,27‬-TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2/d-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
2/e-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN … ESAS SAYILI DAVASINDA;
3/a-Davanın KABULÜ ile, …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına dayanak …Bankası A.Ş. … Şubesine ait … seri numaralı 30/04/2020 tarihli ve 60.000,00 TL bedelli çek nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının TESPİTİNE,
3/b-Davacının kötüniyet tazminatına ve takibin iptaline yönelik taleplerinin REDDİNE,
3/c-Alınması gereken 4.098,60TL nispi karar ve ilam harcından peşin olarak yatan 1.024,65-TL harcın mahsubu ile eksik kalan ‭‭‭3.073,95-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.024,65-TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3/d-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3/e-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.600,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN … ESAS SAYILI DAVASINDA;
4/a-Davanın KABULÜ ile, …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına dayanak … Bankası A.Ş. … … Şubesine ait … seri numaralı 05/05/2020 tarihli ve 55.000,00 TL bedelli çek nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının TESPİTİNE,
4/b-Davacının kötüniyet tazminatına ve takibin iptaline yönelik taleplerinin REDDİNE,
4/c-Alınması gereken 3.757,05-TL nispi karar ve ilam harcından peşin olarak yatan 939,27-TL harcın mahsubu ile eksik kalan ‭‭‭2.817,78-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 939,27‬-TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4/d-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4/e-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200,00-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacının ana ve birleşen davalar için yaptığı ilk masraf ‭‭237,20 TL, bilirkişi ücreti 1.750,00 TL, posta gideri ‭‭‭409,40 TL olmak üzere toplam ‭‭2.396,60 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
7-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, HMK’nın 341/1 ve 345. maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 31/05/2023

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim …
e-imzalıdır .