Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/359 E. 2022/559 K. 26.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/359 Esas
KARAR NO :2022/559 Karar

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:28/05/2021
KARAR TARİHİ:26/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı/ borçlu aralarında imzalanan yazılım lisans sözleşmesi ile hizmet alım satımı konusunda anlaştıklarını, müvekkilinin davalı tarafa 28/09/2021 tarihli faturayla 31.000,00 TL bedelil ” akıllı Web GÜmrükleme ve Dış Ticaret Yönetim Sistemi Lisans” hizmeti sattığını kısmi bir ödeme yapıldığı ancak 23.500,00 TL’nin müvekkiline ödenmediğini, yapılan şifahi uyarılarda sonuç vermeyince … İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını ve davalının itirazı ile icra takibinin durduğundan bahisle davalı tarafından yapılan itirazın iptali, takibin devamı ve % 20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :
Davalı yana tebligat yasası hükümlerine uygun şekilde dava dilekçesi ve duruşma günü bildirildiği halde; cevap ve delil bildirmemiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dosyada delil olarak; dava dilekçesi ve ekleri, …. İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü, Vergi Dairesi cevabi yazı içerikleri ve tüm dosya kapsamı bulunmaktadır.
…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı/alacaklının, davalı/borçlu hakkında, cari hesap ve fatura alacağı dayanak gösterilmek suretiyle, 23.500 TL asıl alacak, 1.147,28 TL faiz alacağı olmak üzere toplam 24.977,28 TL alacağın tahsili için ilamsız icra takibi yaptığı ve davalı/borçlunun süresi içerisinde, asıl alacağa, faize ve tüm fer’ilere itiraz ederek takibi durduğu görülmüştür.
Dava, faturaya dayalı cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali ile takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemlerine ilişkindir.
Somut olayda hukuki ihtilafın davacı yanın davalıdan icra takip dosyası kapsamında davalı yandan alacak talep edip edemeyeceği, edebilecekse miktarının ne olduğu noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Bu bağlamda, dava konusu somut olaya ilişkin olarak, taraflarca sunulan deliller ile başka yerden getirtilmesi gereken tüm deliller toplandığı, gelen yazı cevapları dosyamız içerisine katıldığı, ön inceleme duruşması yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, uyuşmazlık konusu, tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, ilk itiraz olup olmadığı, tarafların sulh olup olamayacaklarının ortaya konulduğu ve yargılamanın ön inceleme duruşmasında tarafların da onay verdikleri uyuşmazlık nitelendirmesi ile sonuçlandırıldığı ve mahkememizin 31/01/2022 tarihli celsesinin 1 nolu ara kararı ile; “Taraflara TTK 83/1 ve HMK 222/1 maddeleri gereğince; 2020 ve 2021 yıllarına ilişkin ticari defter ve kayıtları sunmak veya mahallinde inceleme talep edecek iseler bulundukları yeri bildirmek üzere iki haftalık kesin süre verilmesine, verilen kesin sürede ticari defter ve kayıtlar sunulmaz veya mahalinde inceleme talep edilip bulundukları yer bildirilmezse bu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılacaklarının ve mevcut delil durumuna göre karar verileceğinin ihtarına, davacı vekiline ihtar yapıldı. Davalı yana yapılacak olan ihtarın işbu duruşma zaptının tebliğinden itibaren yapılmış sayılmasına” şeklinde ara karar kurulduğu, duruşma zaptının davalı yana tebliğ edildiği, ancak davalı yanca ilişik dönemine ilişkin ticari defter ve kayıtlar ibraz edilmediği gibi mahal adresinin de bildirilmediği, bunun üzerine mahkememizin16/03/2022 tarihli ara kararı ile; “Dosyanın resen seçilen SMMM … ‘e tevdii ile; davaya konu somut olayda; taraf iddiaa ve savunmaları, dosyaya celp olunan BA ve BS kayıtları ile icra dosyası kapsamı hep birlikte değerlendirilmek ve davacı yanca mahal adresi bildirilen defter ve kayıtlar üzerinde mahallinde inceleme yapılmak suretiyle davacı yanın davalıdan icra takip dosyası kapsamında alacak talep edip edemeyeceğinin tespiti bakımından ayrıntılı, gerekçeli ve dosya kapsamına uygun rapor düzenlenmesinin istenilmesine” karar verildiği, dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği ve bilirkişi tarafından 13/05/2022 tarihli raporun tanzim edilerek dosyamıza ibraz edildiği anlaşılmış olup, raporun incelenmesinde özetle de; “Taraflar arasında görülmekte olan itirazın iptali davası ile ilgili olarak taraflara ait ibraz olunan ticari defter ve belgeler ile dava dosyası içerisinde yer alan tüm bilgi ve belgelerin incelenmesi ve değerlendirilmesi neticesinde; davacı tarafın usulüne Uygun ticari kayıtlarında takip tarihinde takibe konu 23.500,00 TL davalıdan alacaklı olduğu, davacının bila tarih yazılım lisans sözleşmesine göre 28/09/2020 tarihinde tanzim ettiği 1 adet Temel Fatura senaryolu e-faturanın davacının beyan ettiği BS formunda mevcut olduğu, davalıya ait BA-BS formları dosyada mevcut olmadığından davalı formları üzerinde inceleme yapılamadığı, davalı tarafından ticari defter, belge ve bilgi sunulmamış olması sebebiyle davacının 23.500,00 TL alacağın aksini gösterir bilgi ve belgenin dosyada bulunmadığı, davacının tespit edilen alacağı kapsamında Rapor içerisinde belirtildiği üzere, davacı tarafından düzenlenen 1 adet faturanın, E-fatura kullanıcısı olan davalıya GİB portal üzerinden tebliğ edildiği, faturanın BS formu ile beyan edildiği, davacı yanca ibraz edilen yasal defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süresi içinde yapılmış olduğu, kazıntı ve sifintiye rastlanılmadığı ve sahibi lehine delil olma özelliğine haiz olduğu,” şeklinde tespitler yapılmıştır.
Bilirkişi raporunun denetlenmesinde de, raporun hukuki yönleri ayrık olmak üzere, yapılan mali tespitler bakımından sadece; “…davalıya ait BA-BS formları dosyada mevcut olmadığından davalı formları üzerinde inceleme yapılamadığı…” şeklindeki hususa ilişkin olarak, raporda maddi hata yapıldığı, davalıya ait BS-BA kayıtlarının da bilirkişi incelemesinden önce dosyada mübrez olduğu ve davalı yanca da 31.000,00 TL bedelli faturanın 2020 yılı BA kayıtlarında (1. Sırada) vergi dairesine bildirildiği, iş bu maddi hataya ilişkin tespit dışında, sair mali tespitler bakımından raporun ayrıntılı olduğu anlaşıldığından, hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
Ayrıca bilirkişi tarafından rapor ibraz edildikten sonra dosyamız üzerinde yapılan incelemede; davacı vekili tarafından dava açılırken harca esas değer olarak 23.500,00 TL bildirildiği, bu miktar üzerinden harç yatırıldığı, ancak dava dilekçesinin sonuç ve istem kısmında davalının haksız itirazının reddi, takibin devamı ve %20 icra inkar tazminatı talep edildiği, icra dosyasının incelenmesinde ise, takip çıkışı olan miktarın 24.977,28 TL olduğu ve davalı borçlu vekili tarafından borca ve tüm fer’ilere itiraz edildiği, bu haliyle yapılan değerlendirmede de davacı vekili tarafından dava açılırken bildirilen harca esas değer ile sonuç ve istem kısmının çelişkili olduğunun anlaşıldığı, bu hususun 26/09/2022 tarihli celsede tutanak altına alındığı, bunun üzerine davacı vekili tarafından aynı celsede; “Sayın mahkemece tespiti yapılan hususlara ilişkin olarak biz dava dilekçesinde harca esas değer olarak bildirdiğimiz 23.500,00 TL üzerinde itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ediyoruz” şeklinde beyanda bulunulduğu anlaşılmıştır.
Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde de;
Mahkememizce görülüp karara bağlanan davanın, faturaya dayalı cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali ile takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemlerine ilişkin olduğu, bu bağlamda tüm delillerin toplandığı, davacı tarafça …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı sayılı icra dosyası üzerinden davalı borçlu aleyhine 23.500 TL asıl alacak, 1.147,28 TL faiz alacağı olmak üzere toplam 24.977,28 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya tebliğinin üzerine davalın süresinde, asıl alacağa, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiği, alacaklı vekilinin yasal süresi içerisinde itirazın iptaline ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava ettiği, mahkememizce 31/01/2022 tarihli celsesinin 1 nolu ara kararı ile; “Taraflara TTK 83/1 ve HMK 222/1 maddeleri gereğince; 2020 ve 2021 yıllarına ilişkin ticari defter ve kayıtları sunmak veya mahallinde inceleme talep edecek iseler bulundukları yeri bildirmek üzere iki haftalık kesin süre verilmesine, verilen kesin sürede ticari defter ve kayıtlar sunulmaz veya mahalinde inceleme talep edilip bulundukları yer bildirilmezse bu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılacaklarının ve mevcut delil durumuna göre karar verileceğinin ihtarına, davacı vekiline ihtar yapıldı. Davalı yana yapılacak olan ihtarın işbu duruşma zaptının tebliğinden itibaren yapılmış sayılmasına” şeklinde ara karar kurulduğu, duruşma zaptının davalı yana tebliğ edildiği, ancak davalı yanca ilişik dönemine ilişkin ticari defter ve kayıtlar ibraz edilmediği gibi mahal adresinin de bildirilmediği, davacı yanca mahal adresi bildirilen defter ve kayıtlar ile tüm dosya kapsamı üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıldığı ve rapor alındığı, alınan rapor sonucu ve bilirkişi tarafından 13/05/2022 tarihli rapor tanzim edilerek mahkememize ibraz edildiği, raporun incelenmesinde özetle de davacı yanın ilişik dönemi olan 2020-2021 yıllarına ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süresinde yaptırılmış olduğu ve usulüne uygun tutulduğu ve defterlerin HMK. 222/2 maddesi kapsamındaki koşulları taşıdığının belirlendiği, bu haliyle de davacının 2020-2021 yılı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu ve davacının, lehine delil vasfına haiz olan ticari defterlerine göre; takip tarihi itibari ile davalıdan 23.500,00-TL alacaklı olduğu, ayrıca taraflarca dava ve takip konusu alacağın dayanağı olan 31.000,00 TL tutarlı faturanın karşılıklı olarak BS ve BA formları ile vergi dairesine bildirildiği, davalının ise gerek icra takip dosyasına ve gerek se mahkememiz dosyasına borcu olmadığına ilişkin herhangi bir kanıtlayıcı bilgi ve belge sunmadığı ve sonuç olarak da davacı yanın dava ve takip konusu olan cari hesap ilişkisinin dayanağı olan faturalara ilişkin mal/hizmeti davalı yana verdiğinin ispatlandığı anlaşıldığından, davanın, davacı yanın talebi ile bağlı kalınarak, 23.500,00 TL asıl alacak üzerinden kabulüne ve ayrıca takip konusu asıl alacak likit olduğundan, itirazın iptaline karar verilen asıl alacağın %20’si oranında hesaplanan icra inkar tazminatının da davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle:
Davanın KABULÜ ile;
1-Davalı- Borçlunun, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yönelik itirazının İPTALİ ile; takibin taleple bağlı kalınarak 23.500,00 TL asıl alacak üzerinden takip talebindeki şartlar ile AYNEN DEVAMINA,
-Hükmolunan alacağın (23.500,00 TL) %20’si oranında hesaplanan 4.700,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Alınması gereken 1.605,28 TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan toplam, 276,44 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.328,84 TL harcın davalıdan alınıp, Hazineye GELİR YAZILMASINA,
3-Davacı tarafından yatırılan 276,44 TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinden 59,30 TL başvuru harcı, posta ve bilirkişi ücreti gideri 1.382,60 TL olmak üzere toplam: 1.441,9 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp, davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı yan davada kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp, davacıya VERİLMESİNE,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
7-HMK 120. maddesi gereğince; davacı yanca yatırılan gider avansı ile delil avansının varsa arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
8-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı yanın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.26/09/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır