Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/264 E. 2021/329 K. 19.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/846
KARAR NO:2021/76

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:13/09/2018
KARAR TARİHİ:15/02/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Tazminat davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 28.06.2018 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile … yoldan … sapağına girerken sol taraftan karşıya geçmeye çalışan yaya …’a aracının ön sağ köşe kısmı ile çarpması sonucu tek taraflı, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, müvekkil …’nın kazada yaya konumunda olduğu, söz konusu kaza dolayısıyla yaralandığı, Sağlık Bilimleri Üniversitesi … … … ve Araştırma Hastanesi ve … Hastanesi’nde tedavi altına alındığı, kazaya sebebiyet veren … plaka sayılı aracın davalı … Anonim Şirketi’ne … numaralı Zorunlu Mali Sorumluluk (trafik) sigorta poliçesi ile kaza tarihinde sigortalı bulunduğu, kaza nedeniyle meydana gelen sakatlanma neticesinde oluşan maddi zararın davalı … A.Ş’den karşılanması amacıyla davalı … Anonim Şirketi’ne 10.08.2018 tarihinde yazılı başvuruda bulunulduğu, söz konusu kazanın 28.06.2018 tarihinde gerçekleşmiş olduğundan müvekkilin maluliyetine ilişkin Engelli Sağlık Kurulu Raporu’nun temin edilebilmesi için gerekli olan bir yıllık sürenin 28.06.2019 tarihinde dolacağı belirtilmiş olup, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 3.500,00 TL daimi maluliyet (sakatlık) ve 100,00 TL geçici iş göremezlik olmak üzere toplam 3.600,00 TL tazminatının davalı sigorta şirketine başvuru tarihi olan 10.08.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, ön inceleme ile birlikte; Davalı … Anonim Şirketi’ne müzekkere yazılarak … nolu poliçe suretinin ve hasar dosyasının gönderilmesinin istenilmesine, … Cumhuriyet Başsavcılığı’na müzekkere yazılarak … Soruşturma Numaralı dosyasının celbine, … Hastanesi ve …Hastanesi’ne müzekkere yazılarak davacıya ait tüm tedavi evraklarının, film ve grafilerinin, ameliyat raporlarının gönderilmesinin istenilmesine, Tedavi evrakları gelince müvekkilin ikametgah adresine en yakın Adli Tıp Başkanlığı’na veya en yakın üniversite hastanesinin Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’na sevki ile maluliyet raporu aldırılmasına, Maluliyet raporu gelince dosyanın kusur ve aktüer hesap bilirkişisine gönderilmesine ve müvekkilin maluliyet tazminatının hesaplanmasına ve raporların taraflara tebliğine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
SAVUNMA :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla sorumluluk limitlerinin 360.000,00 TL olduğu, sigorta şirketinin sigortalısının kusuru oranında gerçek hasarı ödemekle yükümlü olduğu, kaza tespit tutanakları veya herhangi bir bilirkişi incelemesine dayanmadan sigortalı sürücüye atfedilmiş kusur oranına itiraz ettikleri, yeni yasal düzenlemeler gereği bakıcı giderlerinden dolayı müvekkil şirketin sorumluluğu kalmadığı, tedavi giderlerine ilişkin taleplerin SGK tarafından karşılandığı, geçici iş göremezlik tutarının sorumluluğunun da SGK’ya verildiği, kabul anlamına gelmemek kaydıyla talep edilen hasar bedelinin bilirkişi marifetiyle tespitini talep ettikleri, davacı yanın 3.600,00 TL talep ettiği, gerçek zararın varlığı ve miktarının belirlenebilmesi için aktüeryal hesaplama yapılması gerektiği, müvekkil şirketin tüm yükümlülükleri tam olarak yerine getirildiği ve temerrüdden bahsedilemeyeceği, kabul anlamına gelmemek kaydıyla hükmedilmesi gereken faizin yasal faiz olduğu belirtilmiş olup, cevap ve itiraz hakları saklı kalmak kaydıyla cevaplarının kabulü ile başvurunun eksik evrak ile yapıldığı, sonrasında ise evraklar tamamlanmadan dava açılması nedeniyle davanın usulden reddine, haksız ve mesnetsiz açılan davanın tamamen reddine, masraf, faiz ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenilmesine, sigortalı araç sürücüsünün idaresinde olan aracın karıştığı kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunup bulunmadığının, bulunuyor ise oranının tespiti için Sayın Mahkemece bilirkişi atanmasına, tazminat hesabının sigortalının kusur oranınca yapılması gerektiğine, müvekkil şirketin temerrüdü bulunmadığından faizin yasal faiz oranında ve dava tarihinden itibaren işletilmesi gerektiğine karar verilmesi talep edilmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dosyada delil olarak; dava dilekçesi ve ekleri, cevap dilekçesi ve ekleri, … … CBS’nin … Soruşturma sayılı dosyası sureti, cevabi yazı içerikleri, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı bulunmaktadır.
Mahkememizde açılan dava öncelikle, görev, yetki, taraf sıfatı ve diğer dava şartları açısından incelenmiş ve mahkememizin görevli ve yetkili olduğu ve ayrıca diğer dava şartlarının da bulunduğu anlaşılmış olduğundan davanın esasına geçilmiştir.
Dava, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Bu bağlamda, dava konusu somut olaya ilişkin olarak, taraflarca sunulan deliller ile başka yerden getirtilmesi gereken tüm deliller toplanmış, gelen yazı cevapları dosyamız içerisine alınmış, ön inceleme duruşması yapılarak tarafların iddia ve savunmaları, uyuşmazlık konusu, tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, ilk itiraz olup olmadığı, tarafların sulh olup olamayacakları ortaya konulmuş ve yargılama ön inceleme duruşmasında tarafların da onay verdikleri uyuşmazlık nitelendirmesi ile sonuçlandırılmış ve ayrıca taraf iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi amacıyla bilirkişi incelemesi yapılarak raporlar alınmıştır.
Davacı yanın toplanan tüm tıbbi belgeleri ile Adli Tıp Kurumu Başkanlığı … İhtisas Kurulu’ndan muayene olunarak aldırılan raporunda; “…Davacı …’ın 28.06.2018 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 30.03.2013 tarih ve … sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları hakkında yönetmelik dikkate alındığında, Alt ekstremiteye ait sorunlar, hareket kısıtlılığı değerlendirmesi, kalça eklemi, şekil 3.8a’ya göre Fleksiyon kısıtlılığı orta %10 , Dış rotasyon kısıtlılığı hafif % 5 olup, Baltahazrd formülüne göre % 14,5 olup, Tablo 3.2’ye göre % 8 olduğu, kişinin tüm vücut engellilik oranının % 8 olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6 aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur…” şeklinde görüş bildirilmiştir.
Davacıların, kusur durumları ile ATK raporunda tespit olunan maluliyet durumuna göre talep edebileceği tazminat olup olmadığı ve miktarının saptanması açısından, kusur uzmanı … ve hesap uzmanı … marifetiyle dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve rapor alınmış olup;
Dava konusu olayda tarafların kusur oranının tespiti açısından alınan kusur bilirkişisi raporunda;
“… plaka sayılı araç sürücüsü …’ın meydana gelen kazada; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun Trafik işaretlerine uyma kurallarından Madde 47/c “Karayollarından faydalananlar Trafik işaret levhaları, cihazları ve yer işaretlemeleri ile belirtilen veya gösterilen hususlara uymak zorundadırlar” ve hızın gerekli şartlara uygunluğunu sağlamak kurallarından Madde 52/a “Sürücüler; Kavşaklara yaklaşırken,dönemeçlere girerken, tepe üstlerine yaklaşırken, dönemeçli yollarda ilerlerken, yaya geçitlerine, hemzemin geçitlere, tünellere, dar köprü ve menfezlere yaklaşırken, yapım ve onarım alanlarına girerken, hızlarını azaltmak zorundadırlar” kurallarını ihlal etmesi sebebiyle %75 oranında asli kusurlu olduğu,
Yaya …’ın ise meydana gelen kazada; yayaların uyacakları kurallardan Madde 68/b-3 “Taşıt yolunun karşı tarafına geçmek isteyen yayaların taşıt yolunu, yaya ve okul geçidi ile kavşak giriş ve çıkışları dışında herhangi bir yerden geçmeleri yasaktır. Yayalar, bu yerlerden geçerken; Işıklı işaret veya yetkili kişilerin bulunmadığı geçitlerde veya kavşaklarda güvenlikleri açısından yaklaşan araçların uzaklık ve hızını göz önüne almak zorundadırlar.” kuralını ihlal etmesi sebebiyle %25 oranında tali kusurlu olduğu tespit edilmiş;
Davacının varsa talep edebileceği tazminat miktarının tespiti yönünden alınan Aktüer raporunda ise;
“28.06.2018 tarihinde meydana gelen yaralamalı maddi hasarlı trafik kazasında …’ın yaralandığı, yaralanarak beden gücü kaybına uğrayan davacının; gelir kaybından dolayı Geçici tam iş göremezlik maddi tazminatının 7.214,03 TL olduğu, sürekli kısmi iş göremezlik tazminatının %8 oranında Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranına ve davalı … A.Ş’ye sigortalı aracın sürücüsünün %75 oranında kusuruna göre davacının sürekli kısmi iş göremezlik zararının 30.066,38 -TL olduğu, toplamda (7.214,03 + 30.066,38) = 37.280,41 TL olarak hesaplandığı,
… plaka sayılı aracın 28.06.2018 kaza tarihinde … A.Ş. tarafından düzenlenen 27.03.2018-2019 tarihleri arasını kapsayan … poliçe nolu Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik/ZMS) Sigortası poliçesinin sakatlık ve ölüm teminatının limiti kişi başına 360.000,00 -TL olduğu, davalı sigortacı ZMSS poliçesi düzenlenmiş olmakla, diğer davalı araç işletenin hukuki sorumluluğunu üstlenmiş olduğu, bu nedenle hesaplanan tazminat tutarı sigorta limitini aşmadığından, … A.Ş.’den talep edilebileceği,
Huzurdaki davanın davacısı …tarafından açılan davada dava tarihi 13.09.2018 tarihidir. Bu tarih itibarıyla KTK 97. Md. yürürlüktedir. Davacı tarafından Sigorta Şirketine 10.08.2018 müracaat edildiği, 13.08.2018 tarihinde tebliğ edildiği bildirilmekle birlikte, davalı sigorta şirketi tarafından 13.08.2018 tarihli cevabi yazılarında, 30.03.2013 tarihli ve 28603 sayılı yayımlanan özürlülük ölçütü, sınıflandırması ve özürlülere verilecek Sağlık Kurulu Raporları hakkında yönetmelik çerçevesinde düzenlenmiş sağlık kurulu raporunun sunulması halinde değerlendirme yapılabileceği belirtildiğinden, sigorta şirketine tam ve eksiksiz evrak ile müracaat edildiğine dair dosyada başka bir bilgi veya belge bulunmadığından, sigorta şirketinin 13.09.2018 dava tarihi itibarıyla temerrüde düştüğü sonucuna ulaşılmış olup, davacının yasal faiz talebinin bulunduğu, temerrüt konusunda hukuki yorum gerektiğinden takdirin Yüce Mahkemeye ait olduğu, “” şeklinde tespitler yapılmıştır.
Davalı vekili tarafından, bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen kusur ve aktüer raporuna ilişkin olarak beyan ve itirazda bulunulduğu ve ATK Trafik İhtisas Dairesin’den çelişkiyi giderecek şekilde rapor alınmasının talep edildiği, mahkememizin 26/10/2020 tarihli celsesinde, davalı vekilinin ATK Trafik İhtisas Dairesin’den kusur raporu alınmasına ilişkin isteminin mahkememizce bilirkişi heyetinden alınan raporun ayrıntılı ve gerekçeli olduğu anlaşıldığından reddine karar verildiği görüldü.
Davacı vekili tarafından, 13/11/2020 tarihli talep arttırım dilekçesi ile 3.500,00 TL olan sürekli maluliyet (sakatlık) tazminatı talebi 26.566,38 TL arttırılarak, 30.066,38-TL’ye çıkartılmış ve ayrıca 100,00 TL olan geçici sakatlık (maluliyet) talebini de 7.114,03-TL arttırılarak, 7.214,03-TL’ye çıkartılmış ve temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili talep edilmiş ve arttırılan kısım yönünden de eksik harç yatırılmıştır.
Davalı tarafça her ne kadar, Trafik Sigortası Genel Şartları A.5 maddesi kapsamına giren teminat türleri arasında geçici işgörememezlik tazminatının yer almadığı iddia edilmiş ise de; gerek kararın verildiği tarih itibariyle de uygulanması gereken ve 31269 sayılı 09/10/2020 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Anayasa Mahkemesi’nin 17/07/2020 tarihli, 2019/… Esas ve 2020/… Karar sayılı iptal kararı ve gerek se KTK 98. maddesinde SGK’nun sorumlu olduğu tedavi giderleri açıkça sayılmış olması ve bu giderler kapsamında geçici iş göremezlik tazminatının bulunmadığının açık olması ve bu doğrultuda poliçenin ve genel şartların tarafı olmayan SGK’yı yasal düzenleme olmaksızın tüm sağlık gideri teminatı kapsamındaki tazminat kalemlerinden sorumlu tutmanın mümkün olmayacağı, ayrıca sigorta şirketleri tarafından poliçe bazında KTK 98. maddesindeki sayılanlar kapsamında SGK’ya katkı payı aktarımı yapıldığı nazara alındığında, KTK 98. madde kapsamı dışında sağlık giderleri teminatı içinde kalan tazminat kalemlerine ilişkin sigortalıdan alınan prim ücretlerinin sigorta şirketlerinin uhdesinde kaldığı, bu doğrultuda sigorta şirketlerinin KTK 98. madde dışında kalan sağlık gideri teminatı kapsamındaki geçici iş göremezlik tazminatından poliçe limiti ile sorumluluğunun devam edeceği ve ayrıca kaldı ki sağlık giderleri teminatı açıklayan Genel Şartların A.5.b bendinin son cümlesinde, “Sağlık giderleri teminatı Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve … Hesabının sorumluluğu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98 inci maddesi hükmü gereğince sona ermiştir.” ifadesiyle sigorta şirketinin ve … Hesabının sorumluluğunun sona ermesini KTK’nın 98. maddesine bağladığı, ancak kanun koyucu tarafından yeni Genel Şartlarda ki bu düzenleme doğrultusunda KTK’nın 98. maddesinde değişiklik yapılarak “geçici iş göremezlik tazminatı madde kapsamına alınmadığı, açıkça SGK tarafından karşılanacağı ve Sigorta Şirketleri ve … Hesabının sorumluluğunun sona erdiği” yönünde değişiklik de yapılmadığından, Genel Şartların A.5.b bendinin son cümlesinin kadük kaldığı ve yürürlüğe girmediği, başka bir ifadeyle de halen yürürlükte bulunan KTK’nın 98. maddesinde, yeni Genel Şartlarda ki sağlık giderleri teminatına ilişkin düzenleme doğrultusunda Sigorta Şirketlerinin sorumluluğunun sona ereceğine ilişkin bir yasal düzenleme bulunmadığından 98. madde hükmü dışında kalan teminatlar (belgesiz sağlık giderleri, geçici bakıcı gideri ve geçici iş göremezlik tazminatı) bakımından sorumlulukları devam edeceğinden, geçici işgörememezlik zararı ve belgesiz tedavi giderlerinin davalı şirketin sorumluluğu kapsamı içerisinde değerlendirilmesi gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine ulaşılmış ve davalı tarafın bu yöndeki savunmalarına itibar edilmemiştir.
Tüm bu bağlamda, taraf ve iddia ve savunmaları, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporları ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Mahkememizde açılan davanın, trafik kazası nedeniyle oluşan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkin olduğu, 6098 sayılı TBK’nın 54. maddesinde, vücut bütünlüğünün ihlali halinde mağdurun malvarlığında meydana gelmesi muhtemel olan azalmanın ve dolayısıyla maddi zararın türlerinin; tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar şeklinde düzenlendiği, bu bağlamda, taraf iddia ve savunmaları doğrultusunda tüm delillerin toplandığı, toplanan tüm deliller ve mahkememizce alınan kusura, maluliyete ve zarar miktarına ilişkin tüm raporlar birlikte değerlendirildiğinde de, davalı sigorta şirketinin sigortalısı olduğu aracın dava dışı sürücüsü …’ın dava konusu kazanın meydana gelmesinde %75 oranında kusurlu olduğu, yaya konumunda bulunan davacının ise, %25 oranında kusurunun olduğu, meydana gelen kaza sonucu, mahkememizce alınan ATK raporu ile davacının %8 oranında maluliyetinin doğduğu, kusur ve maluliyet durumu birlikte değerlendirilmek suretiyle alınan aktüer raporu ile de davacının zararının hesaplandığı, ayrıca hükme esas alınan, ATK maluliyet ile Kusur ve Aktüerya raporlarının ayrıntılı, gerekçeli ve hüküm kurmaya da elverişli olduğu sonuç ve vicdani kanaatine ulaşıldığından, davacı vekilinin,13/11/2020 tarihli talep arttırım dilekçesi doğrultusunda, geçici ve sürekli iş görememezliğe ilişkin maddi tazminat talebinin kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-7.214,03 TL geçici iş göremezlik ve 30.066,38 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam: 37.280,41 TL tazminatın dava tarihi olan 13/09/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Alınması gereken 2.546,59 TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 35,90 TL ve talep artırım ile alınan 116,00 TL olmak üzere toplam,151,90 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.394,69 TL harcın davalıdan alınıp, Hazineye GELİR YAZILMASINA,
-Davacı tarafından yatırılan 151,90 TL peşin harç parasının davalıdan alınıp, davacıya VERİLMESİNE,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinden 35,90 TL başvuru harcı, posta gideri 159,50 TL, Adli Tıp Fatura Bedeli 562,00 TL, bilirkişi ücreti gideri 1.600,00 TL olmak üzere toplam: 2.356,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp, davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı yan davada kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.592,06 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınıp, davacıya VERİLMESİNE,
5-HMK 120. maddesi gereğince; taraflarca yatırılan gider avansı ile varsa delil avansının arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE;
6-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı yanın yokluğunda, HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik 341/1 vd. maddeleri uyarınca; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliyesi Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.15/02/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim ..,
e-imzalıdırb