Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/150 E. 2022/375 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/150 Esas
KARAR NO :2022/375

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:01/03/2021
KARAR TARİHİ:07/06/2022

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan İtirazın İptali davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirket düğün sektöründe faaliyet gösteren işletmelere düğün.com portalı üzerinden reklam ve tanıtım hizmeti vermekte olduğunu, müvekkili ile davalı borçlu arasında 02.10.2019 tarih … sözleşme no’lu sözleşme ile toplam 43.860,00 TL ödenmesi kararlaştırıldığını, sözleşme …’a ait şahıs şirketi …-… adına ve kaşesiyle, … tarafından imzalandığını, bunun üzerine 07.10.2019 tarihinde 2.360,00 TL ve 41.500,00 tutarlarında e-faturalar davalı … adına müvekkili şirket tarafından tanzim edilmiş ve davalının sözleşmede belirttiği e-posta adresine gönderildiğini, davalıya iletildiğini ve davalının bu mailleri okuduğunu, fatura herhangi bir itiraza uğramadığını, ayrıca sözleşme de borcun tamamının borçlu tarafından keşide edilen 31.03.2020 vade tarihli çek ile tahsil edilebileceğine dair davalı borçlu tarafından ordino verildiğini, ancak davalı tarafça verilen çek ile tahsilat gerçekleştirilemediğini, borcun 9.500,00 TL’lik kısmı … tarafından ödenmiş olduğunu, kalan 34.360,00 TL halen ödenmediğini, sözleşmenin 02.10.2020 tarihinde sona erdiğini, borçlunun İstanbul İcra Müdürlüğü … esas sayılı icra takibine itirazının iptali ile devamına, davalı aleyhine alacağın %20’si olmak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
S A V U N M A /
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle: Davaya konu edilen sözleşme, müvekkili bağlamamakta olduğunu, davalının davaya konu sözleşmede taraf olmaması nedeniyle, pasif husumet ehliyeti bulunmamakta olduğunu, müvekkili şirket, sözleşmeden menfaat elde etmediğini, Dünya çapında ve ülkemizde çok ciddi tedbirler alınmasına sebebiyet veren Korona virüs salgını karşısında, idarenin düğün salonlarının kapatılması yönündeki kararı ile davalının vermeyi taahhüt ettiği hizmetlerinin kesilmesinin hukuki ve maddi sebebe dayalı bir ifa imkânsızlığı meydana getirdiğinin açık olduğunu, düğün salonu işletmeciliği yapan müvekkilinin, düğün salonu faaliyetlerinin yasaklanması, amacın bozulması olarak değerlendirilmesi gerektiğini, sözleşmede, tarafların bu faaliyeti sözleşmenin temeli olarak kabul ettiği görülmekte olduğunu, mahkemece resen nazara alınacak nedenlerle, öncelikle davanın usulden reddine , mahkeme aksi kanaatte ise davanın esastan reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava; Davacı tarafından davalıya karşı faturaya dayalı cari hesap alacağına istinaden …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı takip dosyası ile başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflarca bildirilen deliller toplanmış, dava konusu icra dosyası celp edilmiş, İstanbul Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünden …’ın çalışan listesi istenmiş, İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’ndan taraflara ait 2018-2020 tarihlerini gösterir BA-BS formları celp edilmiştir.
…. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacı alacaklı tarafından davalı borçluya ve dava dışı borçlu …’a karşı faturaya dayalı cari hesap alacağının tahsili amacıyla 34.360,00 TL asıl ve toplam alacak üzerinden 07/09/2020 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 23/10/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 26/10/2020 tarihinde takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğu, bunun üzerine davacı alacaklı tarafından bir yıllık yasal sürede iş bu itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından uyap üzerinden gönderilen 28.02.2022 tarihli dilekçe ile, dava konusu icra dosyası için davalı borçlu ile varılan mutabakat neticesinde 28.02.2022 tarihinde dosya borcunun müvekkili şirkete haricen ödendiği, bu kapsamda icra dosyasına bildirimde bulunulduğu, borcun ödenmiş olması nedeniyle davanın konusuz kalmış olduğu bildirilmiştir.
Davacı vekili tarafından uyap üzerinden gönderilen 01.03.2022 tarihli dilekçe ile, dava konusu icra dosyası için davalı borçlu ile varılan mutabakat neticesinde 28.02.2022 tarihinde dosya borcunun müvekkili şirkete haricen ödendiği, bu kapsamda icra dosyasına bildirimde bulunulduğu, borcun ödenmiş olması nedeniyle davanın konusuz kalmış olduğu, davalı taraftan vekalet ücreti ve mahkeme masrafı talepleri olmadığı bildirilmiştir.
Davacı vekili 07.06.2022 tarihli son celse beyanında, karşı taraf ile sulh olduklarını, haricen dosya alacağının ödendiğini, mahkeme masrafı ve vekalet ücreti talepleri olmadığını daha önceki dilekçeleri ile bildirdiklerini, icra inkar tazminatı talepleri de olmadığını, arabuluculuk ücretinin taraflarına yüklenmemesini talep ettiklerini bildirmiştir.
Davacı vekilinin “tarafların sulh oldukları, dosya borcunun haricen ödendiği” beyanları ve bu kapsamda icra dosyasına bildirim yapılmış olması karşısında, tarafların sulh oldukları, icra dosyası borcunun haricen ödendiği, davanın konusuz kaldığı sonuç ve kanaatine ulaşılmış, konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Davacı tarafça, yargılama gideri, vekalet ücreti ve icra inkar tazminatı talebi olmadığı bildirildiğinden, davacı tarafça yapılan yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmış, vekalet ücreti, icra inkar tazminat talepleri hakkında hüküm tesisine yer olmadığına karar verilmiştir.
Davalı taraf arabuluculuk görüşmelerine katılmadığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmiştir.
Tüm bu nedenler ile konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurularak yargılama sonuçlandırılmıştır.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davacı yanca icra inkar tazminat talepleri olmadığı bildirildiğinden, bu hususta hüküm tesisine yer olmadığına,
3-Alınması gerekli 80,70-TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 586,79-TL harçtan mahsubu ile bakiye 506,09-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-Talep olmadığından davacı tarafça yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf kendini bir vekil ile temsil ettirmiş ise de talep olmadığından bu hususta hüküm tesisine yer olmadığına,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi gereğince, davacı tarafından yatırılan gider avansından artan bakiye gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası davacı tarafa resen iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde, mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere her hangi bir Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/06/2022

Katip …
E-İMZA

Hakim …
E-İMZA