Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/83 E. 2023/46 K. 25.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/83 Esas
KARAR NO :2023/46

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:04/02/2020
KARAR TARİHİ:25/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı şirket arasında 01.03.2012 tarihinde orijinal parça sevkiyatı hizmetlerinin verilmesi ile ilgili hususlarda sözleşme imzalalandığını, bir kısım fatura bedellerinin hiç ödenmediğini veya eksik ödendiğini, bunun üzerine davalı tarafa …. Noterliğinin 04.10.2016 tarihli, … yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edildiğini, ihtarname akabinde davalı şirket tarafından 2.470,81 TL ödeme yapıldığını, ancak bu ödemenin eksik olduğunu, bakiye alacağın tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğünün 2018/… esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının borca ve ferilerine itiraz ettiğini ve takibin durdurulduğunu, itirazın haksız olduğunu beyan ederek, itirazın iptaline, 6.340,19 TL alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlardaki avans faizi ile davalıdan tahsiline, davalı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu alacağın zamanaşımına uğradığını, ödeme yaptıkları kalemlerden sorumlu olmadıklarını, davacı tarafın ödeme yapılmadığını iddia ettiği alacaklarla ilgili taleplerin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, dava konusu sözleşme gereği hasar alınan dosyalarda davacıdan tedarik edilen parça bedellerinin tamamının ödediğini, bir kısım parçaların iade edildiğini, bir kısım parçaların ise tedarikinin sağlanmadığını beyan ederek davanın reddine, davacı tarafın aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, bakiye cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı yanca, taraflar arasında akdolunan 01/03/2012 tarihli sözleşme , faturalar, ihtarname ile arabuluculuk tutanağı ibraz olunmuş; dava konusu takip dosyası, tarafların ilgili dönem BA/ BS formları ile bildirilen hasar dosyaları celbedilmiştir.
Dava konusu …. İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı dosyası incelendiğinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçludan 10.438,91TL alacağın tahsili talebinde bulunulduğu, ödeme emrinin 09/11/2018 tarihinde davalı borçluya tebliğ edildiği, davalı borçlu tarafından süresi içerisinde 12/11/2018 tarihli dilekçe ile ödeme emrine itiraz edildiği ve takibin davalı borçlu yönünden durduğu, borca itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğine ilişkin bilgi ve belge bulunmamakla davanın da hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflarca sunulan dilekçe ve belgeler ile getirtilen kayıtlar incelenmiş, 6102 sayılı TTK’nın 83. Maddesi hükmü de dikkate alınarak uyuşmazlığa konu alacağın dayanağı olan faturaların ve ödemelerin taraf şirketlerin ticari defterlerine yansıyış şeklini tespit noktasında bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişi heyeti 06/02/2021 tarihli raporunda; davacı tarafın takip tarihi itibariyle 6.296,19 TL alacaklı olduğu, davalı tarafın sunduğu dekontlardaki hesap bilgilerinin kime ait olduğunun bankadan gelecek olan yazılar neticesinde alacak tutarının tekrar değerlendirecekleri yönünde görüş bildirmişlerdir.
Bilirkişiler tarafından talep edilen dekontlara ait hesap bilgileri ilgili bankalardan celp edilerek dosya tekrar bilirkişi heyetine tevdii edilmiş olup, bilirkişi heyeti 14/09/2021 tarihli raporunda; davacı tarafın 10.438,91 TL asıl alacak üzerinden takibe geçtiği fakat dava dilekçesinde asıl alacağın 6.340,19 TL tutar üzerinden devam etmesini talep ettiği, davacı tarafın 12 adet fatura bedeli için 3.132,66TL, 1 adet fatura bedeli için 104,91TL , 8 adet fatura bedeli için 1.464,48TL, 2 adet fatura bedeli için 1.282,19TL, devir bakiyesi 311,95TL olmak üzere toplam 6.191,28 TL alacağı takip tarihi itibari ile talep edebileceği, davacı tarafın takip tarihinden önce işlemiş faiz talebinin bulunmadığını, takip tarihinden itibaren avans faizi talep edebileceğini bildirmişlerdir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davalı vekilinin itirazları doğrultusunda hasar dosyaları celp edilmiş ve bilirkişi heyetine bilişim uzmanı bilirkişi de dahil edilerek rapor alınması yönünde karar verilmiştir. Heyetçe verilen 30/10/2022 tarihli raporda; 07.09.2022 tarihinde … Sigorta A.Ş. – … Mah. … Cad. No:15 Beyoğlu / İSTANBUL adresinde Saat 11:00’da incelemeye gidildiğini, 30 Ağustos 2022 tarihinde davacı ve davalı vekillerine incelemenin yapılacağı bilgisinin verildiğini, hangi konuların (log kayıtları ve program incelemesi) inceleneceğinin, hangi personelin incelemede bulunması gerektiği konularının davalı vekiline iletildiğini, davalı ve davacı vekillerinin inceleme günü incelemeye katılacaklarını bildirdiklerini, inceleme günü davacı vekilinin hastaneye gitmesi gerektiğinden bahisle incelemeye katılmadığını, davalı vekili Av. … ile incelemeye başlandığını, davalı … Sigorta çalışanı … … ile dava konusu program hakkında inceleme yapılıp ekran görüntüleri alındığını, IBAN değişikliği konusunda program log kayıtları istendiğinde bir mail gösterildiğini, bu mail içerisinde dava konusu IBAN değişikliği görülmediğini, bu nedenle Log kayıtlarının incelenmesi gerektiği bildirilmesine rağmen inceleme gününde ve saatinde ilgili personelin olmadığının belirtildiğini, beklenirse ilgili personel geldikten sonra log kayıtlarını gösterebilip gösteremeyeceklerinin sorulacağını, yarı zamanlı çalıştıklarından ilgili personelin şirkette olmama ihtimali nedeniyle gösterememe durumlarının da bulunduğunun söylendiğini, ilgili inceleme yapılıp sonrasında mail olarak gönderebileceklerini belirttiklerini, bu nedenle incelemede alınan ekran görüntüleri alınarak 12.09.2022 Pazartesi gününe kadar mail yoluyla dönüş yapmaları belirtilerek tespitin sonlandırıldığını, 12.09.2022 tarihinde kadar mail ulaştırılmadığını, bayi tanımlamaları yapmaya yetkili olduğu belirtilen … … isimli şirket çalışanı bilgileri ile online çalışan epis sistemine … … kullanıcı bilgileri ile giriş yapıldığını, davacı firma bilgilerinde IBAN değişikliği yapılabilip yapılamadığının kontrol edilmesi amacıyla sistem içerisinde davacı bilgilerinin açılması istendiğini fakat aktif firma olmadığından bilgileri sonuç ekranında çıkmadığından farklı bir firma bilgileri üzerinden deneme yapıldığını ve … … kullanıcı bilgileri ile giriş yapılan sistemde IBAN değişikliğinin yapılabildiğini, inceleme günü log kayıtları olduğu belirtilen ***….@… mail adresinden ***….@… mail adresine gönderildiği görülen mail içerisinde 2 adet kayıt olduğu, bu kayıtların her ikisi de 18.11.2014 tarihli ve TR98******… Iban numarasının olduğu, ödeme ekranında IBAN değişikliği yapılabilip yapılamadığı ile ilgili yapılan incelemede Finans/ Muhasebe departmanından bir kullanıcı hesabından farklı bir firmanın hasar ödeme detayları ekranında IBAN değişikliği yapılamadığının görüldüğünü, mali olarak ek rapordaki sonuç ve kanaatin değişmediğini bildirmişlerdir.
Dosya kapsamında temin edilen bilirkişi ek raporlarının dosya kapsamına uygun, teknik, ayrıntılı ve uyuşmazlığı aydınlatır mahiyette hazırlanmış olması nedeniyle Mahkememizce de benimsenmiş ve hüküm kurmaya elverişli kabul edilmiştir.
Yapılan yargılama neticesinde tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre; davacı şirket ile davalı sigorta şirketi arasında 01/03/2012 tarihinde sözleşme akdedildiği, sözleşmenin “Parça Bedeli Ödemeleri” başlıklı 8. maddesinde “… Sigorta A.Ş., her ayın 1’i ile 20’si arasında onaylandığı onarımlara isabet eden parça bedellerini aynı ayın 25’inde tedarikçinin … Bankası …- Sanayi şubesindeki ***… nolu hesabına otomatik olarak geçer.” hükmünün yer aldığı, davalı tarafça ödemesi yapılmayan veya eksik ödeme yapıldığı iddia olunan faturaların tahsili amacıyla davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı ve itiraz üzerine eldeki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır. Dosya kapsamında yaptırılan bilirkişi incelemesinde taraf şirketlerin ilişki dönemine ait ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davacı şirketin lehine delil vasfına haiz ticari defterleri kapsamında yapılan kısmi tahsilatlar akabinde davalıdan 6.191,28 TL alacağının bulunduğunun kayıtlandığı, davalı yanca ise ticari ilişkinin yürütüm şekline göre cari hesap özetlerinin sunulmadığı tespit edilmiştir. Davacı tarafından düzenlenen uyuşmazlığa konu faturalar davalı yanca inkar edilmemekle, bu faturalardan bir kısmının ödendiği bir kısmının ise ödenmesinin gerekmediği savunulmuştur. Davalı yanca, davacı tarafça talep edilen bir kısım fatura bedellerine istinaden davacı tarafın bildirdiği banka hesaplarına ödemeler yapıldığı, yapılan bu ödemelerle sorumluluğun sona erdiği savunulmuşsa da, banka cevabi yazıları kapsamında savunmaya konu ödemelerin davacıya ait hesaba yapılmadığı, davacı tarafça yanlış bildirim yapıldığı iddiasının ise ispatlanamadığı, bu bağlamda davacıya ait olmayan bir hesaba yapılan ödemenin davacıya yapılmış bir ödeme olarak değerlendirilemeyeceği sonucuna varılmıştır. Bir kısım faturalara konu ürünlere ilişkin olarak da parça iadesi ve davacı tarafça çeşitli sebeplerden tedarik yapılmamış olması hususu öne sürülmüştür. 6102 sayılı TTK’nın 21/2. maddesinde; “Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.” hükmü kapsamında bir faturayı teslim alan kişiye içeriğin denetlenmesi ve sekiz gün içerisinde itirazda bulunulması yükümlülüğü yüklenmek suretiyle yasal karine oluşturulmuştur. Davalı yanın savunmaları kapsamında celbedilen hasar dosyalarından ilgili faturalara konu parçaların tedariki ve/ veyahut iptal/ iadesi hususunun denetlenmesi imkanının bulunmaması ve davalı tarafından teslim alındığı kabul edilen faturalara anılan yasal düzenleme kapsamında süresi içerisinde itiraz edildiğini gösterir bir delil de sunulamaması karşısında bu savunmaya da itibar edilmemiş, bilirkişiler tarafından yapılan hesaplama doğrultusunda davacının itirazın iptali isteminin 6.191,28 TL asıl alacak yönüyle haklı ve yerinde olduğu; öte yandan hüküm altına alınan alacağın likit ve bu yöne ilişkin davalı itirazının haksız olması karşısında İİK’nun 67/2. maddesi kapsamında davacının icra inkar tazminatı istem koşullarının da oluştuğu sonucuna ulaşılmış, davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; davalının, …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının 6.191,28 TL asıl alacak yönüyle İPTALİNE; takibin, belirtilen alacak miktarı üzerinden takip talebindeki diğer kayıt ve koşullarla kaldığı yerden DEVAMINA; bu yöndeki fazlaya dair istemin REDDİNE,
2-Hükmolunan (6.191,28 TL) alacağın %20’si nispetinde hesaplanan 1.238,25 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 422,93-TL nispi karar ve ilam harcından peşin olarak yatan ‭56,09‬-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 366,84‬-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 56,09-TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve reddolunan miktarları dikkate alınarak 31,00 TL’nın davacıdan, 1.289,00 TL’nın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA, 5-Davacının yaptığı ilk masraf 54,40 TL, 1.800,00 TL bilirkişi ücreti, 120,70 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.975,10‬ TL’nin red ve kabul oranına göre 1.928,71TL ‘nın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davalı tarafça yapılan 2.000,00TL bilirkişi ücreti masrafının aynı orana nazaran 46,97TL’sinin davacıdan alınıp davalıya VERİLMESİNE, kalan kısmın davalı üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 6.191,28-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 148,91-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
9-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
10-Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 67/1. maddesi gereğince taraflardan birinin talebi üzerine kararın tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, kabul ve reddolunan dava değerleri kesinlik sınırının altında kaldığından HMK’nın 341/2 maddesi uyarınca KESİN olmak üzere karar verildi. 25/01/2023

Katip …
e-imzalıdır .

Hakim ..
e-imzalıdır .